PAPAS 0S SON POSTA MAN Malta şövalyeleri Osmanlı tarihinde! ikinci bir Sultan Cem vak'ası yaratmağa teşebbüs etmişlerdi (“Son Posta,, nın tarihi bahisler muharriri yazıyor ) SS Kn ente ler. Herkes, dördüncü Muradın İşret yüzümden öleceğine kanaat getir. Miştâ, Hicri 1048 yılmın soğuk bir Şubat gevesinde, bütün İstanbul karanlıklara bürünmüş dehşet içinde uyurken, sarayı bümayunun balmumları ile aydınlanmış Mefis İznik çinilerile müzeyyen bir oda- ında, dördüncü Muradın pehlivan yapı İı vücudü bir Hind şalının altında bütün heybetile serilmiş yatıyordu. Padişa- bın snedimi hası baihtisas» 1 emitgüne Hanım, Boğazm Rumeli oyakasında- ki lâtif sahilsarayında Revan Fatihinin Müharem eğlencelerine (iştirak Oeden evvin rind ve şair şeyhislim Yahya E- İer“inin bir gazeli, dünyanın faniliğini bu Saşmetlâ ölünün karşısında pek ha- ir ve pek acı hatırlatıyordu! K'zar olmuş tenin görmekle leyfâ sana râm olmas, Hüma saydine târl ankebüt et Kays düm olmaz, Zamanı işreli fevtitmek olmaz o firsal eldeyxen Hemişe meclis âmide, hemişe elde cam olmaz, Kemine benden olmyik aşıka behtn saadet. ür, Sana ey padişahı hüsn, kim kenter gulim olmaz, Nihayet bulmaz ol yâri güzinin hüsnü eman, Hadisi hattı yitse kısal züllü tamam Tüccar gemilerine olmaz, kendisini ##raya takdim edene parlak bir istikbal vadediyordu. olmaz, Kızlar ağasının piçi Artık ne kaçırılacak işret zamanı, ne| Bu arada kızlar ağası Sümbül ağa da bir dilbere kurulacak ağ, ne Leylâ ve ne | Zafire adında, masallarda anlatılan dün- ys, ne meclis ve ne cam, ne padişah ya güzellerine, peri padişahlarının; kız- ha gülâm, ne zülf, ne de vuslet vadi kal-'larına benziyen bir Gürcü cariye satın ğ | almıştı. Fakat zamanının kıymetine göre Zebanı sükkerininden e şubun va'del vasim İşidüb didi Yahya, böyle bir şirin kelâm Yedişer kollu gümüş ve altın şamdan- | oldukça mühim bir para sayılan tam) aki balmumlarının titrek (elevleri-'dört yüz elli altına satın alınmış olan Bin sikisleri, mor, yeşil, beyaz, kızıl, dal | güzel Zafire, esir pazarından sarayda Üni ve çiçek çiçek çinilerde korkunç ö-| kizlar ağası dairesine getirilince, boynu- Mim kelebekleri gibi uçuşuyordu. nu büküp, yüzü renkten renge girip «kız» Ilmadıj hattâ «i olduğunu, itiraf Osmanlı hanedanı inkıraz (071,5 bet eee etmişti. tehlikesi karşısında Belki de yolda, esireilerin gafletinden i— Devlet we memleket Bulian İbrehi | Ül eden gene ve güsel bi Mr Mindir!... İadı Zafire için belki de meçhul kalmıştı, Yıllardanberi hergün ölümünü bekli- karnındaki çocuğun babasıydı Sümbül k yaşamış olan bir şelizade, Sultan «ğa çok zengin bir adamdı, Afrikanın . 5 z kızgın güneşi altında çırılçıplak yaşar. e en aj talihin bir oyunu ile Osmanlı sara ie Di yeyile hazseti |7İA getirilen bu zenci, dört hükümdar Ömerin amamesini konduğu vakit: e re eli e Kirk “— Elhamdülillâh yarabbi ki bencileyin Su gerger della e Wbdi zayıfı bu makama lâyık gördün! di-| i i 5 si İm i meliyat ile mahrum edilmiş olan kızlar ua edecekti. ağasında garib bir babalık hissi uyandı. Pokat Osmanlı tarihinde açtığı baş Zafireyi evlâd edindi. Bir müddet son- düren bir sefahet devri, önun impe-|ra da Zafirenin bir oğlu dünyaya geldi. #wtorluk mekamına hiç te lâyık ölmağı”| Onü da evlâd Ae il idi imi isbat edecekti, İle beslendiği aileye hürmetinden Osman ,, Yirmi dört yaşında genç ve güzel bir/ adını koydu. fakat zarif ve nükteci İs- delikan'ıydı. Osman oğullarından kendi. | tanbul halkı, Zafirenin oğluna ince bir Binden başka erkek te yoktu. İmparator. rakibsiz varisi idi, Lâkin kardeşi 'uradın kanlı saltanatı, gece ve gündüz am bir cellâd kemendi korkusile ya- Sanan yıllar asabmı bozmuş, erkeklik etini bir müddet için söndürmüştü. bhimin çocuğu olmuyordu. Zaman za- Man düşüp bayılan, kolları ve bacakları Berilerek sinir buhranları geçiren padi- Bahm ant ölümü ihtimeli, bütün saray drnı ve Osmanlı ricalin: dehşet için- bırakıyordu; İbrahimin ölümü, * Os- lı hanedârının inkirazı demekti. Küvvet macunları, şeyhlere, hocalara Sutulmuş şerbetler, amber habları, , ekalar fayda vermiyordu. Padişahtan il ağ; nak, başta anası Kösem Mehpey- 5 n İle sadrazam ve kızlar ağ. duğu hahle bütü şüphesiz ki istihza gizlenmiş en uygun bir lâkabı tak- makta gecikmedi, çocuk sarayda ve şe- hirde «Kızlar ağasının piçis adımı aldı. Şehzade Mehmedin doğumu Osmanın doğumundan pek az sonra da, bir Ramazan gecesi everai perdeli gayb- dan» da Sultan İbrahime bir şehzade gel mişti, Şehzade Mehmedin anası Turhan haseki narin yapılı bir kadındı. Prensi emzirecek kadar sütü yoktu. Sarayda bir sütnine aranır iken, Sümbül ağa, İbra- him gibi frensiz, çılgın bir hükümdarın sarayında çok ihtiyatlı hareket etmenin lüzumunu idrak edemedi, güzel Zafireyi, şehzade Mehmede sütnine olarak tak- dim etti. Turhan aslen Ukraynalı idi, Na kumraldı. Alnından başlıyarak gö: rin ve lerinin , altına doğru serpilmiş hafif bir çil, güzel yüzünde lâtif bir gölge gibi sanki daima a bir ağaç altında imiş gibi duruyordu. Za. “ İfire ise, beyaz, iri ve kara gözlü, "İrarengiz bir güzeldi, es- Sütnineyi seven padişah İbrahim güzel sütnine ile alâkadar ol- korsan hücumu makta gecikmedi, Bu teveccüh, evvelâ Turhan hasekinin gururunu zedeledi. İd ihtiyar Kösemin an'anelere bağlı İsarayda büyük bir rezalete sebeb oldu- lar: Bir gün İbrahim, Revan odasının &- mündeki mermer havuz kenarına otur. muş, dizine küçük Osmanı almış oynatı. yordu. Zafire, bu iltifattan memnun, &- tikbalde sarayda kazanacağı parlak nü- fuz ve kudretten emin, padişahın yanın- da idi, Artık bütün sabir ve tahammülü tükenen Turhan haseki, küçük prensi kucağında haşmetlü kocasına (yaklaştı, sütnineyi ağır kelimelerle tahkir ettik. ten sonra padişahın yanından kovdu. İb- rahime de şehzadesini uzatarak: — Sevilmesi lâztm gelen bir cawk var ise, oda şehzadenizdir! Dedi. Havuza atılan vsliahd Amber hapları, macunlar, okunmuş şerbetler, muskalar bu sefer aksi tesir. lerini gösterdiler. İbrahim bir cinnet hamlesi ile oğlunu kaptı, minimini pren- si havaya kaldırıp önündeki mermer ha- vuza fırlatıverdi. Sahneyi canlandırmak kolaydır: Babanın çılgın kahkahası. ananın yü- Teğinden kopan çığlık.. etraftakilerde fel. ce benziyen dehşet... Yalnız bir iç oğlanı itidalini kaybet- memiş, havuza atlamış, şehzadeyi kavrı- yarak muhakkak bir ölümden kurtar. mıştı, Fakat şehzadenin şakağında derin bir yara açılmıştı ki, izi, ölünceye kadar, babasının ebedi bir armağanı olarak is. tikbalin dördüncü Avcı Sultan Mehme. dinin yüzünde kalacaktı, İhtiyar Kösem ateş püskürdü, İbra. İhim, ilk cinnet hamlesi geçtikten sonra lürktü ve sindi, Zafire ile oğlu saraydan cek felâketi hissetti. Derhal vazifesinden affını ve kızlarağalarına menfa vazifesini gören Mısıra gitmek için izin verilme. sini diledi. Sümbül ağa Mısıra kaçıyor Deniz seyahatleri mevsimi geçmişti, fakat Sümbül ağa, Kösem ile Turhanm i müthiş bir surette intikam alacakların. dan da emendi. Denizde korsanlarla kar- şılaşmak bir ihtimal idi, Fakat İstanbul. da cellâdia karşılaşmak muhakkâktı Karadenizden yeni gelmiş ve yeni yar pılmış hir kalyona atladı, Geminin kap. İbrahim © Relsin gemiye cenkçi, cephane ve silâh almak hususundaki 19 (Devamı 12 nci sayfada) tanı ihtişamma dokundu, Nihayet üç kadın| İngiltere, derhal değiş oma - Berlin mihverine demeliyiz ki: “Her buhranın Sayfa ? siyasetini tirmelidir! yeni bir buhran doğurduğu bir hava içinde yaşamak- tan bıktık. Bizde sözümüzü dinletmek için kuvvet siyasetine müracaat edeceğiz!,, Yazan: ingiliz muharri Gün geçmiyor ki totaliter devletlerin tecavüzkâr bir hareketi veya sözü du- yulmasın. Bu vaziyet karşısında kendi Kimine sracağınış mai po olmali, « Bu devletlerin bir gün Britanya halkının emniyet ve hürriyetini ihlâl edecek bir siyaset tutmeyacaklarından emin olabilir miyiz?» Bence asla, Bu kat'i kanaatim Al - manya, İtalya ve Japonyanın şimdiye kadar yazılan ve söylenen isteklerini ve beş yıldır takib ettikleri hareket tarzını tetkikten doğuyor. Zaten eğer onların böyle bir siyasete sapmıya » caklarından emin olsak silâhlanma yo- lunda bunca para harcamamız boşuna bir masraf olurdu. Çünkü: Bizi teh - did eden ne Fransa, ne Çin, ne Ameri- ka, * bugün için . ne de hattâ Rusyadır. Bir harbe sürüklenirsek bunun mu - hakkak totaliter devletlere karşı ola- cağı hakkında umumi bir kanaat var. Ancak İngiliz milletinin her sınıfı böy- le bir harbin hakiki mahiyetinden ta - mamen ve tehlikeli bir şekilde haber» sizdir, Onun kayıdsızlığına sebeb şu: (a) 1066 danberi yenilmemiş olan İngillereyi eyeniimez bir memleket sayıyor. 1917 de, yeni bir harb vasitası olan, deniz altılarının bütün memleke- ti haftalarla kıtlığa hattâ bozguna doğ- ru sürüklediği çabucak unutuldu. O vakit deniz yollarımız tehlikeye gir - !diği için bu hale düşmüş, su ortasında çaresiz kâlmıştık. Bundan sonra bize tehlike havadan gelecektir. Hava hü. cumları ile tarihimizde sonu bulunmaz bir sayfa açılmıştır. Yaşama şartları" mız böyle bir taarruza karşı bizi son derece zayıf bırakmaktadır. (b) İngiliz milleti sivil halkın bom- 'bardrman edilebileceğine bir türlü| inanamıyor. Halbuki buna inanmak| için günün hâdiselerine bakmak kâfi- dir. (c) bazı nüfuzlu oşahsiyefler, kısa görüşlü bir menfaat hırsı yüzünden, memleketimizin kendini hakkile mü - dafaa edebilmesi için geniş ve inkılâbcı hamleler yapmak mecburiyetinde ol » duğunu görmek istemiyorlar. Müdafaa- ya kâlkıştıkiarı menfaatlerinin millet menfaatine bağlı olduğunu bile fark edemiyorlar. A Teknik bakımdan, totaliter devletle Te karşı müdafaa, o kadar muazzam bir milli gayretle lüzum gösterir ki bunu gönüllü teşkilâtile temin etmek çok güçtür. Ancak millet -veya hiç olmazsa onun yüzde sekseni - hükümete geniş salâhiyetler verir, hükümet de bu sa- lâhiyeti totaliter devletler şeflerinde görülen katiyetle ve süratle kullana - bilirse kendimizi tam mânasile ve tam vaktinde müdafa edebiliriz. ri Stephans King - Hall Rİ İngiliz başvekili Çembertayn «MüM Britanya siyasetinin hedefleri, (Amerika ile anlaşma bu siyasetin başlıca şartları arasındadır.) (2) Bu siyasete dayanan bir «Milf programa, (3) Programı tatbik edecek bir «Milli emniyet kabinesi». * Konferansın mevznmu teşkil eden bu üç hedefin pratik yolları nelerdir? (1) «Milli Britanya siyasetis haricde gerek siyaset gerek ekonomi bakımın- dan devamlı ve teşkilâtlı bir sulh kur- mıya çalışır. Milletler arası uzlaşmala- ra hürmet eden, ihtilâfların harble halline aleyhtar, milletler arası silâh tehdidini mümkün kılan bir sulh. Dahilde, halkın yaşama şartlarını gittikçe iyileştirmeye uğraşır. (2) «Milli program»: Milli progra - mın ilk maddesi, milleti team mânasile müdafaaya haatrlamak olacaktır. Bu. na, halkı şimdiden teşkilâtlandırmakla ulaşılabilir. «Teşkilâtlanmakstan mak- sad kadın, erkek her ferdin harb zama» ni nerede ve ne iş göreceğini öğrenme- si demektir. Bn hazırlığın icab ettir diği fedakârlıklar . daha doğrusu iş ve eğlenceden ibaret olan bugünkü haya- tımızda yapacağı değişiklikler. herkese teşmil edilmelidir. Ve eğer bazılarının daha faz'a fedakârlıkları göze almaları lânmsa bunu zenginlerle, imtiyazlılar üstlerine almalıdır. Programda halkın bu müdafaa çalış- malarına müvazi şöyle bir madde bu - Tunmalıdır: Roma - Berlin mihverine şunları açıkca göstermek ve anlatmak: Her buhranın yeni bir buhran doğur « duğu bir hava içinde yaşamaktan bık- tık, Münihte sulh uğruna göze aldığı « mız fedakârlıkların mühimsenmemesin den son derece hoşnudsuzluk duyuyo- ruz. Dünyaya, noktai nazarımızı tanıt” mak için kuvvet siyasetine müracaat edeceğiz. Aleyhimizdeki herhangi bir piyasa mücadelesine bütün ekonomi kaynaklarımızla karşı koyacağız. Almanya ile İtalyanm bizden bir is- tekleriswarsı müzakereye hazırız. Fa- * İtiraf edelim ki bugünkü hükümet, müntehiblerin yüzde Mi Sağl dımı kazanmış değiktir. > tehdide boyun eğmeyiz. nisbetin yüzde 55 olduğumu görterd.| “aiter devletler, hududlarının 4 - «Milli hükümet» derhal halkın yüzde çinde istedikleri gibi hareket edebilir. sekseninin kabul edeceği bir siyaseteller, fakat milletler arasında yalnız şu dönmelidir. Bu siyasetin ne suretle tat-| sulh şekli hâkim olabilir: Milletler & kovuldular, Sümbül ağa da başına gele.| bik edileceği de kararlaştırılınca hükü-| rası tanhhüdlere riayet eden demokrat met makinesi yeni baştan kurulmalıdır! örensipler üstüne kurulu bir sulh ve ki kat'i ve seri icraata girişilebilsin. biz ancak bu şartı kabul edecek totali- Bütün bunlar nasıl yerine getirile-| terlere fedakârlıklarda bulunabiliriz. Millet o kadar candan istediğil Programım son maddesi de şu olmalı- idareye - demokrasinin itibarını muha-| dır: Şayed Alman ve İtalyan hükü « faza eden, olduğumuzdan ve yapacak»İmetleri bunun milletler arası anarşiyi larmızdan dolayı göğsümüzü kabartan | yatıştıracak tek çare olduğuna inan - idareyenasıl kavuşabilir? mazlarsa, biz fikirle, Müsaadenizle anlatayım: lerle birleşip kendimize Kralm muvafakatile Buckingham pa-| milletler a bütün partilerin iştirak ettiği birİman tot: ferans toplanır Bu konferansal siyaset, Avam Kamarası şefi riyaset eder, program şudur: (1) İngiltere ve deminyonlarında! totai geniş bir müzaharet görecek olan bir eden- ısı sosyete kur: