le bir zamanda çıktığına şükretme- ' bahsederlerken, onu bırakın da se- — Senin hakkındaki dedikodunun böyl lisin, Herkes şimdi Orta Avrupa işlerin den Rinkine fazla ehemmiyet Ve ymezler. ".'H;—sîz_ler I Ne yapayım mura darıldı: ; Amıl;i;îe bir gün gellynmım_ıı bir u; gelmığoısuuuı, bu.nnsı! işdir? a , — Ne yapayım efendim, lîkrgıün î;. iyecek olsam evde carım sikılaca |miyeci ğ İsi ya n Selma bir gün evvel 'bir tak- Baya! ğ- ir kapa yan 3. Takma diş gece ağ: HL — M an':ı:îıjâ' ma diş ;agş:;;;;ı ohîr uîmıx koşa :ı'-ihnı:dd”h —a B L ka dişeiye gitmişti: hi? eee îaPmş.'p“ık hiç bir şey yok, diş mü- kemmeldir. — | Mükemmeldir diyorsun ama ağrı- SON POSTA Pariste esrarlı bir hâdise Mücevherlerile meşhur çok güzel bir kabare artisti bir otelde ö'ü bulundu Tanınmış kabare artistlerinden — Nina Pierson Pariste, boş şampanya şişelerile dolu bir otel odasında aldığı uyku ilâcı neticesinde ölmüş, ölümü şübheli gören zabıta tahkikata girişmiştir. Ölümün ne suretle vukua geldiği anlaşılamamakla beraber, artistin 1985 denberi husus! kâ- tibeliğini yapan madam Browning, lay- yare ile celbedilerek polisin anlamak is- tediği şu noktaları aydınlatmaya çalış- mıştır:; 1 — Nina, neden uyku ilâcı almıştır? 2 — İngiliz makamatı neden genç ar- tiste, Londraya girmesini menetmişler- dir? 3 — Genç artistin 30 bin İngiliz lirası değerindeki mücevherleri ve kürükleri yor. “ — İyi ya, demektir. hakiki dişten hiç farkı yok * Başka bi Amerika şehirlerinden biri- Göni yyah bir kartpostalcıya ne uğrıyan 8€ gitti: Şehrin manzara kartlarından ve- rir misiniz? tpostalcı bi _If IıBr;ıîıacı.ın başka kartınız r tane kart verdi: yok mu- ur? yolı Harda, dönüp bakmadınız. ; — Bundan e e ge raR — Artık ı:çed çekebilirsiniz. Rrî Ki kartımız O Fetemi yazarken konuşup beni '"(“_ Sil Mamanız için, dilinizi çıkarımıd Değil ya doğan çocuğu ban- ğun annesi sordu: yun hararetine Hastabakıcı yeni yoya koyacaktı, ÇOCU SÜ —. Dereceyi koyup Haktınız MU? Hayır, Bayan.. lüzum görmedim. —- Hayır, Ve ncağın soğuğun far> yahud üşüdüm di- Lütfen Modern ev sahibi. ba decekti: t , K Bay ne '“'“kcc'îşşlğğğmdi: en. İ a. Mıîgşnıııçsdîıiîk almayı istemem ba lütfen penceri yan misalirine eyi kapayı nız! * yan Marsilyat kayıkca — Makine dür- — Zararlı oluyu Tuysa bir halat atın, yedeğe EEP Ü- | — Koşkocaman A Hf igara içti — Bugün tam yirmi beş #igeri G — Dostlarını ziyarete ml gitm | | ne olmuştur? Filvaki, birçok delikanlıların, zengin rların etrafında pervane gibi dön- dükleri Ninanın sayısız mücevherleti vardı. Yalnız altı tane pırlanta biDeziği, kölyesi mevcuddu. Genç kadın, son za- ti. Uyku ilâcının kullanışı, polise gar'b görünmektedir. Esrar perdesi daha kalk- mış değildir. Çiftliğini | Sabıkalılara açan | Bir genç kız 18 inci asırda Fransız hanedanına men- sab madam Du Barry'nin hafidlerinden Mis Deirdre du Barry, büyük bir çiftli. gini, müddetlerini dolduran hapishane- den çıkan sabıkalılara açmıştır. Burada | onları çalıştırmakta, kendilerine yiyecek, yatacak yer temin etmekte, iş vermekle- dir. Sabıkalılar burada kâfi derecede ha- yata hazırlandıktan sonra, şehirlere gi- derek iş bulmaktadırlar. Sabıkalılardan bir tanesi (lk geldiği günler ahçı kıza göz koymuş, ona bir gece beraber gezme tek- lifinde bulununca red cevabı almış, bu- nun üzerine de kızarak kım boğmaya te- şebbüs etmiştir. Bunu haber alan Mis Du Barry, sabıkalıyı çağırmış, tatlılıkla mu- amele etmiş, sonunda onu kuzu gibi yap- mıştır. Genç kız, bu yolda senede 3 bin lira kadar para harcamaktadır. Çifiliğin- de sabıkalılardan bir kabile kurann Mis Du Barry ayrıca, hastalara bakmakta, onları hastaneye . Bütün masraflarını kendisi ödemektedir. Yazan: Vasfi Rıza Zobu Beni gazeteci düşmanı diye tanıtmak algın bir muharrire cevab | hali kendi de bilir de, iakiri her gördüğü yerde iltifat eder, tevcecüh gösterirdi Böyle bir insana ne yapabilirdim ki: isteyen d Bir vilâyetin res- e mi gazetesinde bir —— gün bır makale çı kıyor.. — Şarktaki Beni, tekdire müsltahak görsün!!, Yazı - topraklarımızdan İ | S1 baştan aşağı okudum! Okudukça: giderken, Şüpheden hakikate, hakikatten hayrote, düğüm şeyleri hayıetten toessüre düştüm., bir gazele eden bü mMuharririnin şahsını kastederek yazâı » | yazımdan — dolayı ğım, nümunesini de yukarı koyduğum bir bana hücum eden, |bu makaleye, ben de cevab yazıyor ve maksadımı izah yazıyı, yanlış telsir ederek bütün gaze - tecileri kaşdettiğimi sannedıp üştüne - lacak kadar dalgınlık gösteren Ömer R- zaya ne olmuştu?. Acaba haşta mıydı? ediyorlıra. Örner Raza Doğru. | Yoksa bu imzayı atan Ömer Rıza; benim Makalede deniyor 4i: bildiğim zeki, dirayetli, muhakemeli; iyi- «Vilâyet gazetesinin maaşlı muharriri| yi, kötüyü tefrikte mahir Ömer Rıza de mıfatile değil ve fakat kansatimizin ha -|ğil miydi?.. Yoksa, benim ifademde mi kikate de tevafuku itibarile diyebiliriz| bozukluk vardı?.. Öyle de olsa Ömer Rıya ki...» Falan filândan.. sonra tezyif kasdile:| bunu anlıyamaz maydı?.. Telefonu açar « Mmünhasıran bir gözeteye yazı yazmış sorar, yahud beni bulamazsa Son Posta- olmak için..» diye bana karşı lüzumsuz dan tahkik edemez miydit. hücumlarına devam ediyor.. bu manasız — Kendisi: «Tiyatroculuk> rastgele — bir tecavüzler kargısında! «Amas efendim, iştir.. onu ben böş zamanlarında âlâsını bendenize karşı - kullandığınız bu gebi yaparım!.. deseydi, hen de kendisi Bgibi tahkirâmiz kelimelere müstahak bir kö- mi yapardım?. Arayıp, sorup, bu cüm- leniz değilim.. eğer zatıdlinici ııu::uı'mııeW lenin manasını bizzat kendisinden tah - madamülömür — hâkipayiniz — olayım..» kik etmez miydim?., «Ömer Rıza tanıma- diye cevab verecek değilim a... Ben de, dığım bir adam değildir. bu cümle onun |kendi cümlesini alıp, biraz sertleştirerek | kaleminden çıkmaz!» demez miydim?.. jdedim ki: «Sizin gibi kla tululmuş| Yoksa beni unutup ta, tanımadığı bir a- bir gazete memuru değilim.. başka bir dam mı zannetti.. o benim, durup durur- meşlekle uğraşır, yaz günlerimin - tatille ken böyle manasız bir söz söylemiyeceği- geçen boş saatlerinde arasıra yazı yaza - mi pekâlâ bilirdi.. Ne oldu?. Ben deli mi- manlara kadar neş'esini muhafaza cl.ırıiş-l TEMLe> <.. hakikat böyle iken: (Münha - sıran bir gazeteye yacı yazmak için) de- meniz, beni hiç bir zaman küçük düşür- mez.. Gazeteye (raztgele) yazı yazmak bir marijet değildir kiz Bu işle böbürlene- yim.. galiba siz kendinizi; yazıcılığınız - dan dolayı marifet erbabından zannedi- yor da ileri geri lâf etmekte kendinizde bir hak buluyorsunuz..» Bazı insanlar vardır ki: münakaşa e « diyorum zannile küfür eder.. benim a - ,|Teyhimde söylemek isterken, aczinden, cehaletinden, aklına gelene dea pislik bu- laştırmağa kalkar.. Kötü ifadeler, kül - hanbey tabirlerile yüz kızartıcı nârâlar atar.. Terbiye ve haysiyeti herkesçe malüm olan bu adamlar, şahsıma, sıfatıma, ana- ma, babama, vatanıma, bayrağıma da küfredebilir.. bu herkesm başına gelebi- PHlecek bir belâ, üstünea başına sıvanacak bir pisliktir.. böyle insanlarla münakaşa, İyahud mübaşeze olmaz.. çirkef içine ba- lıklama atılıp yüzme taltmi yapılır mı?, İnsan bocaladıkça batar, battıkça mü - levves olur.. bu gibi mahlüklara sürün - meden geçebilirsen kurtuldun demek - tir. Veillâ felâh yoktur.. bundan dolaş bu nevi mahlüklara cevab vermek âdeti değildir.. : Gümüşhaneden bana hücum eden zat bu tertib mahlüklardan değildi. onun için kendisile görüşmem lâzımdı., vâk1â ©O vilâyetin resmi gazetesinde çıkan yazı bana hücumdu amma, hiddetli — bir sadam» ın hücumu idi.. buna cevab veri- lebilirdi; ben de verdim.. fakat bir takım ahlâksız, hayasız; söylemekten utanmaz, |sövülmekten kızarmaz insan kılıklı mah- |lüklar vardır ki: Onlarla değil gazete sü- |tunlarında münakaşa yapmak, sokakta görülse, başka tarafa çekilmek bir kaide hükmündedir... Hırlıyan bir köpeğin ü - zerine nasıl hücum edilmezse, bir sarho- şun yaygaralarına nasıl mukabele edil - mezse, bu tertib, bayağı ruhlu adamlara İ da cevab vrilmez.. Geçen günlerde çıkan bir mecmuada, W'WİT?' Acaba beni çıldırdı mı zannetti?.. | Ömer Rıza Doğrul bilir, yahud bi - '!o:ılr-rden de öğrenmiştir. ki: Ben, ham- dolsun, aklı başında bir insanım.. durup Wcuıurkuu; İol yok, yumurta yokken; Hil böyle bir tecavüzde bulunmak, en ya- kın Gostlarımla bu tarzda lâtife dahi et- |mek âdetim değildir. ben gazetecileri, |gazeteyi, ücretli memuru nasıl hakir Bö- |rürüm ki: onlarin bir kısnu benim en yakın dostlarım, bir kısmı; bilgisinden feyiz aldığım Üstadlarımdır. Gazete her gün muntazaman fikir edindiğim ve fikirlerimi de neşrettiğim bir mecmua « dır.. ücretli memurun ben tâ kendisiyim... OKkuyucularım! Beni biraz bırakın da, üstadla biraz hesablaşalım.. * Ömer Rızat Üstadım! Aftedersiniz asıma, galiba benim yazıyı okumak, ona tevab yazmak pek #celeyo gelen işleri « nizden olmuş.. gündüz yazı işleri, akşam radyo söylevi yorgunluklarından kurtul. duktan sonre, Şöyle bir <lokanta» dâ ka- |rar verilip yazılmışa benziyör.. beni üt « ham ettiğiniz, yukarıya da naklettiğim İyazıyı tane tane ayıklıyalın: 1 — «Ücretli memur, tabiri benim de- Bil, münakaşa ettiğim muharririn ifade- sidir.. bu tabiri tekrardan maksadım, ya- zimin Üç numaralı kısmında açıkça gö- rülüyot: eİfadenizden anlaşılıyor ki> Siz Gümüşhanenin resmi gazelesimin memii- Yu imişsiniz, O halde memleket ahvaline, | vazifeniz itibarile bütün hemşerileriniz - den ziyade vâkıf olmanız lâzım.... Götü- lüyar ki, bu tabirle ne sizin ve ne de bağ- ka arkadaşların alâkası vardır. 2 — «Başka bir meslekle uğraşırım> demek, «muharrir» likle meşgul değilim demektir... Bundan dolayı bir «mukarrir> yazısı gibi, yazılarımda kıymet aran - Maz.. o halde yazılarım <ras'gele» dir.. Ne gibi? Meselâ: 38 — «Yaz günlerimin tatille geçan boş saatlerinde arasıra yan yazarım.: Bi - zim Behzad, «tatil günleritde» resim ya- «Bir tezyife karşı» başlığı altında, beni $t- | Par. Amma «ressam, değildir. Vaktini, ham ve tekdir eden bir yazı gördüm.. bu | Zevkine giden bir işle geçirmek için uğ- yazının sahibi de: Ömer Rıza Doğrul gibi, |Taşır. Bğenen beğenir, beğenmiyen be - bu memleketin kültürüne büyük hizmet-| Yenmez.. bundan dolayı da bir şöhret ve ler etmiş, ilmi ve fazlı ile tanınmış bir â- yahud bir servet _heklemzı. tiıpkı benim Hmdi.. Ömer Rıza: ilmine ve şahsına pek | Muharrirliğim gibi.. bundan dolayı «.. boş ziyade hürmet ettiğim, hemen hemen bü- | #ââtlerimde yazı yazarım!» demek, «ya- tün eserlerini okuduğum bir muharrir-| © yazma san'atı. m hor görmek değil, dir.. diyebilirim ki: İslâm tarihini ve »s-| bilâkis, çok mühim bir iş olduğundan, lâm dininin esasını onun eserlerile öğ -| Yaptığım hataları mazur göstermek için renmiş ve onun eserlerinden edindiğim | tertib edilmiş bir müdataadır. çünkü Hikirlerle Iddlalar yürütmüşümdür.. bu (Devamı 10 ncu sayfada)