DENİZ MESELESİ B stanbulun sıcak güneşi altında ca - ı yar cayır yanarken, hal ve tavrı - mızla belediyeye şöyle bir istida ver - miştik: «Sayın Belediye, Şehir, bizce olduğu kadar; sence de malümdur. Yazları çok sıcak olur, sı - caktan kurtulmak rahat bir nefes al - mak için denize ginmek 'ıhx!yıcım his- sederiz. Fakat bu ihtiyacı gidermek ko lay değil, şehrin bir iki plâjı var ama, bunlar hem çok pahalı, hem de bütün bir şehre kâfi gelmiyor. Açıkta gl_xmzk ise, çok tehlikeli. Açıkta denize girme- miz sebebine her gün aramızdan birkaç kurban veriyoruz. Sen bu işe bir çare bul, şehrin birkaç yerinde deniz_hn.- mamları açtır. Tâ ki biz denize girebi- Jelim!» e Hal ve tavrımızla verdiğimiz bu İs- tida belediyece nazarı dikkate — alındı ve karar verildi: «Şehrin muhtelif yerlerinde deniz hamamları yapılmasına karar — veril - miştir. Fakat bu iş bu sene yapılamı - yacaktır. Gelecek yaza kalmıştır.» e Belediyenin kararı üzerine müra - caat edecek bir tek makam var, Ben o- na müracaata karar verdim. Ve istida- mın müsveddesini hazırladım: «Hazreti Azraile» «Kudretli efendim, «Halimiz sizce malüm. Sıcaktan bu- nalıyoruz. Denize girmek, ferahlamak ihtiyacı içindeyiz. Plâjlara gidemiyo - ruz. Açıkta denize girsek sen bizi ra - hat bırakmıyor, aramızdan gözüne kes- tirdiklerini çekip alıyorsun. Biz bele - diyeye müracaat ettik. Vâd aldık. Ge - lecek yaza şehrin bir- çok yerlerinde deniz hamamları açacak. Şimdi sen - den de bir ricamız var. Henüz sıcak - lar devam ediyor, daha belki iki ay ka- dar devam eder. Bu iki ay içinde biz gene denize girmek ihtiyacile kıvrana- cağız.. ve gene açıkta denize gireceğiz. Artık vicdanına kalmış bir şey.. İki ay için bizim bu kusurumuzu bağışla, ! Sana sığınıyoruz.» canlarımıza kıyma! lııı':kn âıılhi L Bunları biliyor mu idiniz? — | Dünyada yapılan telefon Bayaz elbiseli centilmen konuşmaları Dünyada sene- de tahminen (25) ğ// milyon — telefon Ç mükâlemesi yapıl. — £ maktadır. En çok a konuşan yer Ame- rikadır, Burada se- nede 12 buçuk mil yon mükâleme olur. En insani idam usulü Litvanya hükü- meti 1937 yılında tanilerin, — zehirli gazla öldürülmesi- ni kabul eden bir kanun neşretmiş- tir. Bu idam şekli- nin en insan! şekil * olduğu iddia olunmaktadır. Estanyada idama mahküm canilere, bir bardak zehirli menku içmesi teklif edi- mekte ve mahküm Üç dakika zarfında menkuu içmediği takdirde, darağacına çekilmek suretile idam edilmektedi Okuyucularıma Cevablarım Ankarada Bay «M. E.» ye: — Kız çocuk bilhassa 14 yaşından sonra çabuk inkişaf eder, 17 yaşına vardığı zaman müstakbel bir anne namzedidir, icabında evini idare et - mek kudretini kazanmıştır. Erkek ço- cuğun inkişafı ise kıza nisbetle bu yaş- " tan sonra kendini geç gösterir, 17 ya- şında bir genç kızın iyi bir anne ola - bilmesi imkânına karşı 19 yaşında bir genç erkeğin bir alile babası olduğu pek ender görülmüştür. 17 yaşında genç kız hayal âlemin - den çıkmak üzeredir, hayatını yaşamı- ya başlamıştır, 19 yaşında erkek ise hayal âleminin tam ortasındadır Sevebilirsin, fakat bu sevginin için- de romanın tesiri hakikatin — izinden çok fazladır. * Hayatımı kazanmıya daha bir se- ne var, diyorsun ve aldanıyorsun: Tah- silini bitiren her genç hayatını kazan- maya başlamış olmaz, kazanma vası - talarını elde etmiştir, bu vasıtaları harekete getirmek, muhit yapmak, biraz refah kazanmak zamana muhtaç- tir. Şu halde tavsiyemin ne olabileceği- ni anlamışsındır: kime derter?, Renkleri beyaz ĞX olduğu için şimal ayılarına bu isim verilir, Şimal ayı- Jarının başları, di- ğer ayılardan da« ha küçüktür. Bo« ları —uzundur. 'Tabanları kıllıdır. Bu yüzden de buz üzerinde kaymadan, düşmeden yürüyebilirler. Şimal ayısı so- Buğa ziyadesile tahammül eder. Yılan balığı, balina balığı ve diğer balıkları yer. Eti, öküz ve domuz etini andırır. * Arzdan Merihe gitmek için Geçen bütün bir sene zarfında dün- yada mevcud tay- yarelerin katetlik- leri mesafeyi bir tek tayyare kate- debilseydi, ancak Merih yıldızına va rabilirdi. — Yölunuz ayrıdır. günün birinde, belki yıllarca sonra birleşebilir. O za- man göreceksin ki karşına çıkacak hâyal bugün zihninde besleyip büyüt- tüğün değildir. Şu halde sana: — Masalını yaşa, fakat hakikati gör- mek için acele etme, diyeceğim, bırak yolunda gitsin. * İnegölden S. S. rümuzile mektub yazan okuyucuma: — İki çocuk babasısınız, , karınızla bugün bir arada olmasanız bile o ço- cukların maddi ve manevi bütün va - ziyetlerini düşünmeniz icab eder, gi - zin kanımızdan olan sizin isminızi ta - şıyan çocuklarınıza bakınız, Mektubunuzda sormadığınız bu ci « hete cevab verdikten sonra, sorduğu - nuz suâle geçeyim, — Doğru düşünmüyorsunuz. He- nüz gençsiniz, yarın ne olacağı — belli değildir. Hayattan nevmid olmayın, her hangi bir şeye gözü kapalı karar vermeyin. Mektubunuzda mevzuu bahsettiği - niz okuyucumun adresini bilmiyorum. Esasen bilmiş olsaydım da yazmıya - caktım, Çünkü her ne olursa olsun bir okuyucumun adresini mutlak müsaa - desi haricinde bir başka okuyucuma vermek prensiplerim haricindedir. TEYZE Kadın Köşesi Beyaz elbiselerin süsleri - Beyaz, her mevsimde sevilen, her mev- simde ayrı bir şekilde süslenerek yeni yeni güzellikler yaratan bir renktir. Ga- ribdir, her yaz modası ona çok yaraşır. Geçen sön yılları gözünüzün önüne ge- tiriniz, hangisinin getirdiği yenilik be- yaza yakışmamıştı? Bu sene çizgili, benekli kumaşların modası var. Beyazı bu sefer de bunlarla süslüyoruz. Bu da şimdiye kadar olanlar Bibi, belki onlardan da fazla şık duru - yor. İşte lâciverd - beyaz çizgili ketenle süslü beyaz bir rob (solda). İşte garnitürü renk renk benekli em- primeden bir başka beyaz elbise (sağda), İkisi de genç, şık ve yeni... Bir elbise - den başka ne beklenir? Çocuk elbiseleri & Bu yazın çocuklarımıza getirdiği ye - i r; Ekose garnitür, pikür ve bro - de, N Sağdaki rob ekose robasile birinciye, soldaki bluz - pantalon kuplarını takib Ciğercinin muhakemesi üç gün içinde bitti İlk defa meşhud suçlara göre muhakeme edilen suçlu, ağır tahrik sebebleri dolayısile altı sene hapse mahküm oldu Draman Ginayetinin muhakemesine A- Bircezada dün de devam edilerek, karar tefhim olunmuştur. Müddelumumi Reşad Saka, dünkü cel- sede iddianamesini okumuş, valfayı dünkü ve evvelki günkü sayılarımızda yazdığımız gibi, anlattıktan bm, suçu sabit görmüştür. Tahrik sel Bgözö- nünde tutularak, suçlunun ceza kanunu- nun 448 inci maddesine göre tecziyesini istemiştir. Bundan sonra suçlu Receb söz almış, müdafaasını yı sözlerle, hülâsa etmiş: u—— Yahya beni tokatladı, altına aldı. stelik te, bıçağını çekti. Bu adamı ke- yif için yaralamadım. Canımı kurtarmak için, demiştir. Celse tatil edilerek heyet müzakereye çekilmiş, bir saat kadar sonra, karar bil- dirilmiştir, Kararda, Recebin kız kardeşinin 1 se- ne kadar evvel Yahya ile nişanlandığı, |sonra bozulduğu bu sebeble, Receb ile Yahya arasında daimi bir münazaa mev- cud olduğu kaydedilmiştir. 448 inci maddeye tevfikan 18 sene ağır Lbapse mahküm edilen Recebin, bu rezası 'nğır tahrik sebeblerinden dolayı 6 sene hafif hapse inmiştir. Kararı memnun bir tavırla dinliyen |maznun, sonuna gelince; — Yaşasın Türkiye Cumhuriyetinin a- dalet kanunu diye bağırmış, sevinçle, sağa sola selâmlar vererek, mahkemeden çıkmışlır. nunâ göre rüyet olunan İlk katil davası 3 gün içinde nihayete varmıştır. Si vride sarhoşluk yüzünden işlenen cinayet Silivride sarhoşlük yüzünden olan bir cinayetin muhakemesine Ağırcezada dün Saşlanılmıştır: Suçlu Süleyman, birkaç arkadaşı ile birlikte bir akşam rakı içtikleri gırada, silâhımı çekmiş ve havaya ateş etmiştir. Bu sırada, arada bulunan bekçi Fahred- din ise, buna müdahale ederek, mâni ol- müuştur. Bir müddet sakin duran Süleyman, fazla sarhoş bir halde olduğundan, tek- |rar tabancasına el atmış ve bu defa çı- |kan kurşunlardan biri bekçi Fahreddine, ikinci kurşun da, biraz ilerde oturan Nevriye ismindeki bir genç kiza isabet etmiştir. Neticede Fahreddin ölmüş, Nev- tiye de ağır surette yaralanmıştır. Vazife halinde bekçiyi öldürmek su- çundan, ceza kanununun 449 uncu mad- desine tevfikan, 20 sene hapsi istenerek Ağırcezaya verilen maznun, mahkemede yapılan sorgusunda: i — Ben, © akşam çok sarhoştum. Ne ol- duğunu, ne bittiğini hatırlıyamıyorum, demiştir. Muhakeme, bazı şahidlerin celbi için, başka bir güne bırakılmıştır. Haraçcı Abdullahı öldürenlerin eduruşmasına devam edildi | Kumbaracı yoküşünda bir fırında, Ab- Ağırceza müddeiumumisi Ahmed Remzi Berkmen, bilhassa şu noktalar üzerinde, durmüştür: — Abdullah, haraç almağa alışmış bir adam olduğundan, vak'a gecesi aynı şe- kilde Ömerle, Bekirden de para İstemiş- tir. Vaktile Kuruçayda öldürülen Öme- rin kardeşi Halilin katlinde Abdullahın, alâkası olduğunu bilen ve bu saikler al- tında Ömer de, Bekirle birleşerek, Ab- dullahı öldürmüşlerdir. Müddeiumumi tahrik ve tahfif seb-b- leri gözönünde tutularak her iki suçlu- nun da ceza kanunundaki 448 inci mad- denin hükümlerine göre, tecziyelerini is- temiştir. Poliste : Bir apartıman hırsızı yakalandı Zabıta, İstanbulun muhtelif yerlerinde ev ve apartımanlara geceleri merdiven kurmak suretlle çıkarak müteaddid hırsızlıklar ya - pan Baltacı İbrahim ismindeki — sabıkalıyi yakalıyarak müddelumumlliğe teslim etmişe tir. ; İbrahim, Bulgar Vis konsolosunun, Şişli- de Şevketin, Zingal kereste şirketi müdürü Tevfik Âlinin, evlerini merdiven koymak su- retile soymuştur. Bu azılı hırsiz dün Tepe « başında en son olarak firinc: Ömerin evin- den aşırdığı bir altın saati satarken, ikinci Şube memurları taralından suç üstünde ya- kalanmıştır. Yüzme bilmiyen bir çocuk denizde boğuldu Arnavudköyünde kasaplık eden Kostinin Bu suretle yeni cürmü meşhud kanu- | $ifağı 17 yaşında Hiristo, Bebekte Çamlı - y |bahçe önünde denize girmiş ve yüzme bil - mediği için boğulmuştur. Bir çocuğa tramvay çarptı Karagümrükte Fevzipaşa caddesinde o - turan kasap Hamidin kızı $ yaşında Zühal, ayni caddede oynarken vatman Şerifin ida« resindeki 68 numacalı tramvay — arabatının altında kalarak vücudünün muhlelif yerle - rinden yaralanmıştır. Çocuk cankurtaranla Etfal hastanesine kaldırılmıştır. Bir dilencide afyon bulundu Galata köprüsünün Boğaziçi iskelesinde dilencilik eden Ali Usanmazın şüphe üseri- ne ceblerini arayan zabıta 10 gram — afyon bulunduğunu görerek guçluyu — yakalamış, hakkında lâzım gelen kanuni — müameleye başlamıştır. Bir afyon satıcısı yakalandı Ali isminde bir İrazlı Valide hanında af yon satarken zabıta tarafından yakalanmış- tir. Al üslelik memurlara rüşvet teklif et « tğinden her Iki suçundan âdliyeye veril - miştir. Bursanın imar plânı Bursa (Hususi) — Yakında şehri - mizin imar plânmı profesör Prost yap- mıya başlıyacağından burada — valimiz Şefik Sayerin riyasetinde bir İmar ko- misyonu teşekkül etmiştir. Bu komis « yona belediye reisi, nafia müdürü, sıh- hiye müdürü, belediye baş mühendisi, belediye baş hekimi ile sıhhi ve içti - mai bilcümle teşekküllerin reisi veys mümessilleri memleketin tarihi vazi « yetile hususi surette alâkadar olarak en güzel eser yazmış iki zat buluna « caktır. Komisyonun yapacağı esaslı etüd * eden pikürle, ikinciye güzel bir örnektir. |dullah isminde bir adamı boğarak öldü-İJer Nafia Vekâletine bildirilecek, Ve -! Brode de en basit, en kolay en şik mo-|ren Ömerle, Bekirin muhakemelerine A-|kâlet bu esası tasvib ettikten sonra M. deller arasından seçilmek şartile her ço- cük elbisesine yaraşır, ğırcezada devam edilmiştir, Dünkü celsede mütaleasını serdeden Prost imar plânı üzerinde çalışmağl başlıyacaktır. | iki ahbab çavuşlar: : Canlı ilân l