16 Haziran 1938 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

16 Haziran 1938 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TELGRAF HABERLERİ Kazanç vergisi kanununda değişiklik Yeni kanun lâyihası meclis ruznamesine alındı Bazı vergi nisbetleri indirildi, 80 kuruş gündelik alanlar kazanç vermiyecekler işci gühdeliklerinden alın- maktu olan kasanç vergisi için aagari had 6G0 kuruştan 80 kuruşa çıkarılmıştır. Yani 80 kuruşa kaddr gündelik alan işci gündelikle- Ki 120 kuruşa kadar olan gündeliklerin 80 ku- rüşü vergiden iztisna edilecektir. 2 — Evvelce gayri safi irad karinesine gö- Te vergiye tâbi bulunmakta iken bilâhare be- yanname usülüne tâbİ tululmuş olan idha- lât ve Ihracat tacirlerinin zahiren bu işi doğrudan doğruya yapmaktan vazgeçinekle beraber bazı mutavassıtlar — delâletile gene Vâhal ve Ihzacat İşlerine devam ettikleri ân- laşılmıştır. Bu gibi mükelleflerin beyanna- meye tübliyetlerini latilzam eden sebeb, id- halât ve ihracat işinden temin ettikleri ka- zançların, çalıştıkları yerlerin gayri safi İ- Tadı karinesile ölçülememesinden ve binaen- aleyh vergilerin kazançlarile mütenasib ol- Mmamasından ibarettir. İâhalât ve ihracat ti- earetinin doğrudan doğruya veys bir muta- Yassıt — delâlelile b vasfını sebeblerini kaldırmış olmıyacağından kanutı- Gdaki"bu gibi mükelleflerin — tevsikine lüzum görülerek mevcud madde ona göre değişti- Tilmiştir. 3 — Alel'umum komisyoncuların kazanç- yonculara w. 4 — Film alım satım, icar ve isticar işi- nin arzettiği husustyet ve ehemmiyet itiba- rile bu işleri yapanların gayri safi irad kari- nesine göre vergiye tabiiyetlerinin de mükel- leliyet müsavalını temin edemiyeceği anla- şılarak bu gibi teşebbüs erbabı beyannameli mükellefler arasına alınmıştır. Bu la yeniden beyanname usulüne tâbi tutulmuş olanların defter tutmak mükellefiyetleri 1999 takvim yılinda başlıyacaktır. $ — Mücellidler, piyazcılar, siraat ületi ya- 6 — Bu değişikliklerle vergi nisbetleri in- larınm çalıştıkları yerlerin gayri 3afi iradı|dirilmiş olan mükellefler 1938 mall yılı ver- karinesine göre ölçülemiyeceği de anlaşılarak | gilert bu kanunun mer'iyetinden evvel tarhe- bunların da beyanname usullerine tabllyet- |dilmiş bulunsun bulunmasın bu kanunun kri faydalı görülmüş, şu kadar kl nüfusu | hükümlerine göre yeniden tarlholunacaktır, Çinde Sarınehrin sedleri yıkıldı 2 bin köy su altında kaldı Sular bin kilometre murabbaı araziyi istilâ etti, 12 bin Japon askeri ve binlerce Çinli boğuldu Londra, 15 (Hususi) — Sedleri yı-|kılmış ve sular büyük bir tazyikle taş- kılmış olân Sarinehrin suları, bin kito- metre murabbai genişliğinde bir saha- yı istilâ etmiştir. Bu mıntakada bulu- nan 2000 köy sular altında kalmıştır. Çin membalarının iddiasına göre 12 bin Japon askeri boğulmuştur. Japon makamları bu iddiayı Teddetmekte ve ancak birkaç kişinin boğulduğunu söy- lemektedirler. Sular altında kaian Çin köylülerinin sayısı birkaç bini bulmak- tadır. Sür'atle yayılan suları durdurmak i- çin bir çare bulunamadığı takdirde, Japon kuvvetlerinin umumi bir ric'ate mecbur kalacakları muhakkak sayıl- Makladır. Londra, 15 (Hususi) — Hankovdan alınan son haberlere göre Sarınehrin ikinci bir noktasında da bazı sedler yı-!n! ü bulmuştur. mağa başlamıştır. Milli bir felâket halini âlan bu tuğ- yanların intac ettiği maddi zarar mil- yonlara baliğ olmakta ve gittikce art- maktadır. Şimdi, nehrin mecrasını değiştirme- sinden korkulmaktadır. Bu takdirde binlerce dönüm arazi yeniden sular al- tında kalacaktır. Londra ,15 (Husust) — Kanton bu- gün tekrar Japon tayyareleri tarafın- dan bombardıman edilmiştir. Birçok binalar harab olmuş ve 10 kişi ölmüş- tür, Kolera salgını Nevyork, 15 (Hususi) — Çinde ve bilhassa Şanghayın beynelmilel minta- kasında bir kolera salgını başgöstermiş- tir. Şimdiye kadar ölenlerin * sayısı Sabiha Gökçenin Balkan merkezlerine seyahati (Baş tarafı 1 inci sayfada) Mektedir. Buyün gazetelerde intişar eden fıkralarda şahsından, havacılığından ebem- Miyetle bahsedilmekte ve modern Türk kü- dınlığının der'uhde etliği vazifelerin bir m- Salini teşkil etmekte bulunduğu — kaydolun- Maktadır. — Buradan doğru Atinaya gidecek, bu geceyi orada geçireceğim. Oradan sırasile Selâniğe, Sofyaya, Belgrada ve Bükreşe gidecek, Bükreşten de İstan- bula döneceğim. Seyahat hakkındaki Bayan Gökçene Rumen havacılığı namına ihtisasatıma gelince, işte, görüyorsu - Mihmandar olarak Prensos Stirbey tayin e- 'nuz! Gümiştir. Sabiha Gökçene Başvekil ve Vekilier Prenses Stürbey, Prens Bibeskonun yeğe- İ 1 hava kurumu ve mühtelif zevai hidir. Hava mitingi programında Bayan Gökçene ehemmiyetli bir mevki ayrılmıştır. (tarafından buketler verilmiştir. Riyaseticumhur kâtibi umumisi Ha- T . ay,ırı__bu öi UAŞK Uİ'İI san Rıza, Başvekil Celâl Bayar, Dahi- Sabiha Gökçen, bu sabah saat yediye| | " KP Z n ç Ca liye Vekili Şükrü Kaya ve Hariciye Yirmi kala otomobille Yeşilköy tayya- Vekili Tevfik Rüşdü Aras da Sabiha Te meydanına gelmiş, h_"îu general Gökçeni teşyi edenler arasında bulun- Halis olmak üzere kendisini teşyie ge- muşlardır. lenlerin ellerini sıktıktan sonra tayya | — Çi iL) Gökçen tayyaresile İstanbu! üzerinde bir kaç tur yapmış, tekrar Tesini muayene etmiş; selâmet, iyi se- meydana inmiş ve alkışlar arasında Yahat ve muvaffakiyet temenni eden ı yükselerek gözden kaybolmuştur. * =.lhırr'lximim kısaca şunları söylemiş- | SON POSTA Kastellon harbine bir Alman filosuda İştirak etmiş Londra 15 (Hususi) — Frankocuların iddlasına rağmen Kastellonun henüz iş- gal edilmediği anlaşılmaktadır. Şehrin ilk mahallelerine girmiş olan Franko pişdarları, hükümetçilerin anu- dane müukavemetile karşılaşmışlardır. Burada kanlı muhartebeler devamı etmek- tedir. Diğer taraftan Frankist tayyareleri bu- gün Barselon ve Valensiyayı bombardı- man etmişlerdir. Valensiyada birçok ev- ler yıkılmış, 17 kişi ölmüş ve limanda bulunan Goluva adındaki Fransız ge - misi de batmıştır. Londra 15 (Hususi) — Akşam geç va- kit Valensiyadan alınan bir habere göre Frankö tayyareleri Alikanteyi bombar - dıman ettikleri sırada ikinci bir Fransız gemisini de batırmışlardır. Tekrar Valensiyadan Havas ajansına bildirilliğine göre bir taraftan Franko kuvvetleri Kastellana hücum ederken, diğer taraftan Cebelüttarıktan hareket etmiş olan bir Alman destroyer filatillâ- gı da şehri denizden bombardıman etmiş- | tir. Havas ajansının bu haberi diğer hiç bir Tmembadan teyid edilmemiştir. İran BaşvekiE dün Hamidiyeyi . : zıyaret etti İskenderiye, 15 (AA.) — Dün Ha- midiyeyi İran Başvekili ziyaret etmiş ve merasimle karşılanmıştır. Hamidiye yarın buradan hareket e- decektir. İskenderiye, 15 (A.A.) — İskenderi- ye Türk kolonisi Hamidiye kumanda- ni ve zabitanı şerefine bir suvare tertib etmiştir. Suvarede mahalli hükümet erkânı, konsoloslar ve diğer zevat hazır bulun- muştur. Harf - inkılâbının onuncu yıldönümü Ankara, 15 (A.A.) — Kültür Bakan- lığından bildirilmektedir: Harf inkılâbımızın önüncu yıldönü- mü dolayısile memlekette buzüne ka- dar Türk harflerile yapılmış her türlü neşriyatı ihtiva etmek üzere bir bibli- yogğrafya çıkarılması mukarrerdir. Bunun kat'iyetle noksansız olmasını temin maksadile bütün müellif ve na- şirlerin İstanbulda bulunan basma ya- zı ve resimleri derleme direktörlüğüne ister şahsan müracaat ederek hazırla- nan fişleri gözden geçirmek, ister yazı ile mafüimat alıp vermek suretile mem- leketimiz irfanının bu bilânçosunun noksansız çıkmasını temin etmeleri Ti- ca olunur, Almanyada bir karı Koca idam edildi Berlin ,15 (A.A.) — Ecnebi bir dev- letin Mmenfaatine casusluk etmekle müttehim Jorj ve Anna Şviçer adında- ki karı koca, balta ile kafaları kesilmek İsuretile idam edilmişlerdir. Bu sabah köprüde bir adam boğnldu Bu sabah köprüde Adalar iskelesinde dolaşmakta olan seyyar salıcı Hiristo bir adamın denizde çırpındığını gör - müş, zabıtayı haberdar etmiştir. Fakat bu esnada bu adam boğulmuştur. Ce . gedi bulunamamıştır. Hüviyeti malüm | değildir. Tahkikat yapılmaktadır. Türk Romen ticaret münasebatl Türk-Romen ticaret odası reisi ve Bükreş ticaret odası ikinci reisi doktor Georg Adem Türk-Romen ticaret mü- nasebetlerinin inkişafı imkântarı hak-| kında tedkikatta bulunmak üzere şeh- rimize gelmiştir. Buradan Arık:ımyıl k;idnuckm. |EBak veya Cemiyet namine böyle şahsi ve |Mületler Cemiyeti hesabına intihardır. de- Bu Sabahki L ai Gördüğümüz Fikirler Yeni Sabah — Hüseyin Cahid Yalçın «İm- paratorluklar» başlıklı başmakalesinde bir İngilta gazetesinin, İtalyanın, Lerus adasın- daki tahkdmatından eshemmiyetle bahset- Uğini söyledikten sonra Şarki Akdeniz sahil ve adalarının Yunun medeniyetinden bugü- ne kadar gördüğü hâkimiyetlerden bahset- mektedir. Muharrir, bugün, e<ki şart ve im- kânların mevcud — olmadfihırik — söyliyerek «Dünyanın en kuvvetli donanmalarına, or- dularına malik devletler bile Akdenizi kendi denizleri haline sokmaktan — âci alırlara demektedir. ea Cumhuriyet — «Türk tütüncülüğü üze - rinde bir hasbihale başlıktı başmakalesinde, Yunuz Nadi, Hendek tütüncülerinden gaze- teye gelen bir mektubda tütün flatlarının gâyri müstakir ve müteneseli vaziyetinden müstahsilin şikâyette bulunduğunu söyle - mekte, Hendek ve havalisi tütüncülüğünün eskilik ve ehemmiyetinden bahsederek inlil- sar idaresinin buraları için almayı vüdettiği tedbiri bir an evvel! almasını tememmi e$ - mektedir. nnn Tan — Ahmed Emin Yalman Milletter Ce- miyetine ne oluyor? Berlevhalı başmakale- | sinde Hataydaki son vafiyeti anlatmaktı: — *«Bugün Hatayda Mülletler Cemiyetini temslil edenler, Pransız siyasetinin kara ve mürteci tarafında bulunan kuvvetlerle el ele vermişlerdir. İhtiras yangınları üzerine pot- rol dökmekle —meşguldurlar, âdeta yakm şarkta bir Ehli Salib ruhu uyandırmaya uğ- raşıyorlar. Cemiyetin ideallerine aykırı bir gidiş tut- Ihtiraslı bir gidiş tutanlara seyirel kalmak imtihan suallerinin duyulmasına sebeb olanlar anlaşıldı Ankara, 15 (Hususi) — Maarif Ve- kâleti tâlim ve terbiye âzasından Ali Haydar İstanbul kız muallim mektebi ruhiyat muallimliğine tayin edilmiştir. İmtihan suallerinin duyulmasına se- beb olanlardan Maarif Vekâleti tâlım ye dairesi memurlarından Hüs- let emrine alınmış ve neşriyat şubesinden Necdot de Diyarbakırda bir vazifeye nakledilmiştir. Macaristanda 19 kişi yıldırımdan öldü Budapeşte, 15 (AA.) — Dün gece Macaristanda çok şiddetli fırtınalar çık- mış ve 19 kişi yıldırımdan ölmüştür. Maddi hasar oldukca mühimdir. Budapeştenin Neupeşt mahallesinde 103 evi su basmıştır. Marta dağı etek- lerinde birçok nahiyeler tamamile su altında kalmıştır. Sabahtan Sabaha: İnkılâb edebiyatına «Çanakkale» yarınki Türkiyede varlık olmak Dört yıl cephelerde vuruştuktan rüh, akide, et ve kemik harabeleri kuran Halâskâra bağlanıyorlar. « Halük Nihad ,,ın destanı bekletmeden yeni eserini verdi: Mütareke. Halük Nihadın yeni destanını dikkatle ve zevkle okudum. Muhakkak ki dünü anlatan bu destanı okuyacaklardır. Şüphe, seciye ve faziletin imtihan devri olan büyük bozgunun resmi ifas desi mütareke olmuştu. İşte Çanak kale destamı ile Türkün dbvuwıeklıhq hıncını anlatan genç edib «Mütareke» destanı ile de Türkün seciyesini Ve | © çetin bozgun günlerinde eğilmiyen başının gururum anlatıyor. nın gteplerine sürülüp giden bir Türk genci, o korkunç bozgun günlerinde | İstanbula geliyor ve istilâ altında can çekişen şehirde teneffüs bulamıyarak Anadoluya kaçıyor. Orada doğmağa başlıyan bir güneş vardım | Baş eğmeğe katlanmıyan Türk çocukları bütün menfi hareketlere, telkim Tere ve tazyıklara rağmen o güneşin :şığına doğru koşuyorlar. Damla damla | başlıyan bu akın bir sel oluyor ve seciye imtihanını atlatan Türk çocukları. Sayfa 3 , df x ALE * © &. Eden harb tehlikesinin — geçmediği kanaatinde | © Hatayın başına getirilen kymakam “Coillet, kimdir? Yazan: Selim Rarzıp Emeç ski İngiliz hariciye nazırı Bay Eden beynelmilel siyast durum hakkında birkaç gün evvel mühim bir nuluk söyledi. Eden'in bu nutku, doğrü- dan doğruya İngiliz başvekilinin şahsına ve İngiliz kabinesindeki eski arkadaşlak rına karşı hiç bir tarizi ihtiva etmemekte olmasına göre, B. Eden'in parti disipli « ninden ayrılmamak kararında olduğu (Ğ anlaşılmaktadır. Buna mukabil sabık hariciye nazırı eski noktal nazarında mua sırdır ve kanaati şudur ki şiddet politi « kasına karğı boyun eğmek sulhu kuve vetlendirmez. Bilâkis harbi tacil edeik Daha evvel ise, zâf gösteren memleketle. re karşı yalnız diğerlerinin değil, bizzal o memleketin dahi kendi kendisine olam saygısını azaltır. B. Eden'e göre ric'at yolu sulha götüren bir yol değildir. Bus gün bazılarının vaziyeti düzelmiş gildi görmeleri veya göstermeleri de yanlıştır. Vaziyetin tehlikesi barizdir ve bu, gözle görülecek kadar vazihtir. B. Eden söze lerini şöyle bitirmiştir: Hiç bir milletin kendi kendisine seç « tiği idare şekline karşı değilim. Fakat biz İngilizlerin fitri meylimiz, bizi, dün « (Ğ yanın demokrasilerine karşı sevkediyos. * Bundan bir müddet evvel Hatayda Pransızlar tarafından askeri idarenis binbaşı — «Colleta | Bakkında pek aa | malümat — verildi. Elyevm kayma « ni bulunduğunu gene Fransız gazeteleri (P haber veriyorlar. Kaymakam «Colleta büyük harbe iştirak etmiş ve 1919 sene- sinde Kilikyaya yollanmış, Cebelidürüz. harekâtında bulunmuş ve bühassa Siüs riyedeki süvari Çerkes jandarma teşkie lâtını meydana getirmiştir. Bu jandarmaes | lar üniforma giymezler, Çerkes elbisesi giyerler. Kışla hayatı yaşamıya mecbuz tutulmazlar. Yalnız maaş — mukabili Fransaya hizmet ederler. İlk tecrübe | müsaid netice verdiği için bunlardan on. bölük teşkil edilmiştir. Rütbesi mülüzim - olmasına rağmen bu kıt'atın. kumandası © zamanki mülüzim <Collet» ye tevdi e« (Devamı 11 inci sayfada) deştanı ile giren Halük Nihad bizi çok için hazırlanan bugünün çocukları da sonra Sarıkamışta esir düşüp Sibirya «| imkânını Üstünde taze imanlı, yepyeni bir vatan Bu imtihan çetindir. Halük Nihad anlatıyor: «Anadoluya geçen Türk genci anlatıyor: Gurbette ölenlerin adları yözılsa taşa, Anadolu mezarlık olurdu baştan başa. Ne bayatın başı var, ne ölümün sırası, Gençleri önden giden bir Mmemleket burası.» Ve o günlerde Anadolu köylerinin hali şu nefis mısralarla ne temiz çizilmişi | «Kapılar kilitlenmiş, damlar yere gömülü, Sırtlarında taşıyor, bütün evini köylü, Daha ne istiyorlar, ne var alacakları, Tepesindeki gökten, bastığı taştan gayri.» Ji Mütareke, mütareke... O günlerin rengini, o günlerin sesini unutmak ima | kânı var mı? Bunları Türk edebiyatına nefis mısralarla işliyen Halük Nihada Türk gençliği teşekkür etsin. Ve bilsin ki edebiyat varlığı yok eden — gerl (j fikirlerin ifadesi değil yok uğu var kılan fazilet ve feragatların ifadesidir. Bürhan Cahid —

Bu sayıdan diğer sayfalar: