Ve Nİ - " büyük — fabrikaları R (Baştarafı 1 inci sayfada) Hun Jâyihasını müzakere etmiştir. Bu kanunun hükümlerine göre, 2294 Bayılı kanunun birinci maddesi ile veri- len salâbiyete istinaden: — &— Gazetelerin ve Maarif Vekületi ta- — Tafından resmi kitab listesine idhal edi- len mekteb kitablarının basılmasına mah- Sus kâğıdlar ile diğer nevi kâğıdların, b — Kömür yakan vesait beynelmile! Bergisi münasebetile getirilen eşyanın, € — Küp şeker ambalâjında kullanıl- — Mak üzere Türkiye şeker fabrikaları a « — Nonim şirketi tarafından idhal edilen kt- Testelerin, d — Matbuat umum müdürlüğü tara - fından Almanyada bastırılar <Fotoğraflı — Türkiye» adhb albümden memleket dahi- — linde tevzi edilmek — Üüzere getirilecek 3000 adedinin, © — Orman çiftliği bira fabrikası için bBir defaya mahsus olmak üzere getirile- /— €Cek bira şişelerinin, f — Hariçten idhal edilecek şekerlerin. Gümrük resimleri hakkında İcra Ve - killeri heyetince muhtelif tarihlerde a - hlmı olan kararların tasdiki isteril - Mekte idi. Kanunun heyeti umumiyesi üzerinde Söz alan Hüsnü Kitabçı -Muğla- gazete, — Mecmua ve mekteb kitabları için kulla - Mlacak kâğıdlardan alınan gümrük res- Mminin tenziline dair kararnamenin çek Ç Yerinde olduğunu takdirle kayd&derek — Bu tenzilin diğer kitab kâğıdlarma da feşmi! edilmesinin memleket içinde geniş Mikyasta kültür yayımına yardım ede - teğini söylemiştir. Hatib bundan sonra küp şeker amba - lâhı için dışarıdan idhal edilecek keres - teler hakkındaki kararnameye temas e- derek, böyle bir zaruretle karşılaşmış ol- Tanın üzücü bir şey olmakla beraber ka- — bül etmemeğe imkln bulunmadığın: söy- — Temiş ve bu tarz ihtiyaçlardan vareste ka- İknmaması için tedbirler alınması temen- nisinde bulunmuştur. Hüsnü Kitabcı gene bu münasebelle şeker fabrikalarımızın bugünkü vaziyet- lerile istihsal kabiliyetleri ve memleke - — tün şeker ihtiyacı üzerinda durmuş, ha- A Tiçten getirilen şekerlerin gümrük res - Minin zarftan da alınması dolayısile tör- Balarla getirilmesi yüzünden bir çok 22- Tarlar husule gelmekte bulunduğunu işa- İ Tet ederek gümrük tarifesinde yapılacak Ulak bir tadilâtla bu mahzurum önüne ge- yi Silebileceğini kaydeylemiştir. Hüznü Kitaba gene kararnameler ara- #ında bulunan matbuat umum müdürlü- Üü tarafından memleketimizi tanıttır - Mak için tertib edilen ve hariçte bastırı- — İarak memlekete iihal olunan «Fotoğraflı kiye» albümlerinin gümrük resimle- SÜ Tine ald kararmameye de temas ederek — Matbuat umum müdürlüğünü bu eserin- ' den dolayı takdire şayan gördüğünü söy- ve demiştir ki: — Bu teşebbüslerin tevali etmesi, şa- — — Yanı örzudür. Ancak bunün kendi vası- © falarımızla, kendi varlıklarımızla temi- Bi, memnuniyetimizi bit kat daba artlıs — x g Fücaktır. N Muğla meb'usu hariçten idhal olunan '& şişeleri münasebetile de bira istihli- — Finin artmasını temin için bundan slı - — fan resimlerin indirilmesinin faydalı o- N 1 noktası üzerinde de durmuş ve ge- Re hariçten idhal olunacak küp ve toz şe- | Kkerler resimlerinde yapılan tenzilât ve- N ? tte yenide şeker kurulacak Bu takririnde Ordu meb'usu ilân mak - sadile çıkan kataloğ ve tarife kitabları müstesna kalmak üzere telif ve tercüme olan ilmi ve edebi kitabların tarife ten- zilinden istifade etmesini istiyordu. Büd- ce encümeni mazbata muharriri Raif Karadeniz Ahmed İhsanın verdiği takri- rin maddeye bir ilâve mahiyetinde bu - lunduğunu, halbuki maddenin hükü - metin haiz olduğu salâhiyete dayanarak almış olduğu bazı tedbirlerin tatbikin - den ibaret bulunduğunu söylemiştir. Ne- ticede Ahmed İhsanın takriri nazarı iti- bara alınmamıştır. Hatiblerin bu mütalcalarını - takiben Başvekil Celâl Bayar kürsüye gelerek izahat vermiştir. Bu izahatlı müteakib ka- nun lâyihası reye konularak kabul edil- miştir. Gene bugünkü toplantıda Türk gayri Mmübadillerine tahsis edilen malların ver- gilerine ve iskân kanun lâyihasına bir madde ilâvesine dair kanun lâyihalarile İzmir telefon tesisatının satın alınması hakkındaki kanunlar müzakere ve kabul edilmiştir. Büyük Millet Meclisi çarşamba günü toplanacaktır. ilin izahatı B. M. Meclisinin bugünkü toplantı - sında bazı maddelerin gümrük resimlori hakkında hükümetce alınan kararların tasdik edilmelerine aid kanunun müza - keresi vesilesile bazı hatibler tarafın - dan ileri sürülmüş olan mütalealara kar- şılık olarak Başvekil Celâl Bayar aşağı- daki izahatı vermiştir: — Arkadaşlar, İktisad Vekili arkadaşımız mezunen Avrupada bulunuyordu ve henüz bugün geldikleri için şimdi aramızda bulüun - muyorlar. Muhterem meb'usun buradaki beyanatının, aid olduğu Vekâlet namına cevabsız kalmasını arzu etmediğim için bir iki kelime ile kendilerine cevab ver- mek hevesine kapıldım. Bunda ayni za- manda İktısad Vekiline vekâlet ettiği - min de dahli tesiri vardır. Arkadaşları - mazin burada izhar buyurdukları temen- niyat hükümetin nazarından kaçmış olan şeyler değildir. Evvelemirde bu nokta ü- zerinde tevakkuf etmek istiyorum. Memlekette şekerin sarfiyatı şayanı memnuniyet bir surette inkişaf etmekte ve istihlâk mikdarı artmaktadır. Hariç- ten şeker idhaline mecburiyet hâsil o! - masının sebebi yüksek heyetinizce ma - Jümdur, Şekere fiat takdir edildiği zaman maliyet fiatları fabrikaların maliyet he- sabları, temettü ve vergiler kül halinde mütalea edilerek bugünkü maktu fiat mikdarına varılmıştır. Bu esas muhafa- za ediliyor. Bu esas muhafaza edilirken fabrikalar aleyhinde tebarüz eden bazı noktalar vardır. Fabrikalar aleyhinde de- dim, meselâ kendilerinin de toemas bu- yurdukları veçhile, pancar — fiatlarının hali, mikdar ve vaziyetidir. Eevvelce pan- car fiatları diğer mahsullerimizin fistin- rına mazaran, meselâ buğdaya nazaran, daha çök elverişli idi. Ve hattâ dentle - bilir ki, en iyi fiatla alman mahsulleri mizden biri pancar idi, Fakat son zamar larda toprak mahsuüllerimizin yükselm olması pancar zürraı üzerinde eskisi gi- bi cazip bir tesir yapmamıya başladı. Şe- ker şirketi bunun Üzerinde tevakkuf et. miye ve tedkikat yapmıya başlamıştır. İstihsal meselesine gelince fabrikala - Yın istihsalâtını arttırmak, müstehlik ih - de memleket şeker - ihtiyaorün| tiyaçlarına cevab verebilmek imkânı #tne memleket içinden temini için alıa -| mevcud iken, Avrupadan memleketimi- Ması) icab eden tedbirlere aid düşüncele-|ze ilânihaye velev kısmen olsun şeker - ,Fini izah eylemiştir. idhaline devam etmek hiç birimizin azzu — Hüsnü Kitabcıdan sonra Ahmed İh -|etmiyeceği bir keyfiyettir. Sün Toksöz (Ordu) söz almış ve Hüsnü| Şu halde şeker sanayiinden beklenen Kitabemin kâğıdlarm pahalı olduğu hak-| menfaatlerden biri zürrarmıza fayda ver- — Kındaki fikrine iştirak ettiğini, ilmt — ve, mektir. İkincisi de, memleketimizde mo- — Edebi eserlerin gittikçe azalmakta o!du- dern ziraati tamim ve tevsi işine vasıta Bunu söyliyerek ilâve etmiştir. olmaktır. Böyle olduğuna göre, mem!o - — Ben bu san'at içinde elli senedir bu-| ketimiz dahilinde bunun elemanları mev- Tunuyorum, doğrusunu söyliyeyim, şim-|cud olduğuna göre Avrupadan gelecek — Sye kadar ilmin ve edebiyatın bu kadar| şekerin idhaline sed çekmek bizim için Beri kaldığını görmedim desem yeridir. | zaruridir, fakat şekli hazırlamak şartile. da başlıca salki kâğıdın pahalı ol-| Şirketin yeniden sermaye bularak — ve B kayduğu sermayenin emniyet altına gir - Ziya Gevher Etili (Çanakkale): H a “ı diğini gördükten sanra memleketimizin ğ -— —Senin bastığın eserler artık okun -| muhtelif* yerlerinde yeniden büyük şo- 0 Tuyor, ker fabrikaları kurmak lâzımdır. — / Ahmed İhsan sözüne devamla bastığı| Şeker şirketi bu vazife ile tavzif edil. — Şötrlerin satılmakta olduğunu, hattâ|miştir ve kendilerne hükümet namına ” “—_hhnıdıgı cevabını. vermiş. | yardım dı.vldn!ıı.ıımuşiur. Şeker sana - a iei Ka T TDALE a S A ç ——— — — — — Ğ Kudüste gene kanlı hâdiseler oldu Bir çarpışma neticesinde elli kişi öldü Kudüs 18 (A.A,) — Paskalya günü burada kanlı hâdiseler cereyan etmiş - tir. Mezkür mıntakada vuku bulan bir ,Çarpışma esnasında elli kişi ölmüştür. (Akşam Kudüsün yahudi mahallesinde |bir bornba patlamış ve bir ihtiyar öl - müştür. | — Hayfada bir arab kahvesinde de bir bomba patlıyarak müşterilerden biri - ni öldürmüş ve yoldan geçen sekiz ki- İşiyi yaralamıştır. Portakal toplama za- manına tesadüf eden karışıklıkların va hamet kesbetmesinden korkulmakta - dır, Bununla beraber bu ayın sonunda yeni bir Kraliyet komisyonu. buraya geldiği zaman vaziyette bir gevşeklik hasıl olacağı ümid edilmektedir. İşinden çıkarılan bir adam ekspresi yoldan çıkardı Cezayir | S(A.A.) — Oran'dan gel- mekte olan Oran - Cezayir — ekspresi Attafs istasyonuna iki kilometre mesa- fede yoldan çıkmıştır. Lokomotif hat - tın Üstüne devrilmiş ve yataklı vagon- lar fürgonun üstüne yıkılmıştır. Kaza neticesinde beş yolcu ölmüş ve üçü ağır olmak üzere 12 yolcu yaralan- mıştır. Kaza, geçende hizmetinden çıkarı - lan bir şimendifer memurunun kas - den makası bozması — yüzünden vuku bulmuştur. Mücrim tevkif edilmiştir. ! valisini nazarı I1tibara almak istiyoruz, Ve daha çok o sahayı tedkik ihtiyacı vardır. Çünkü memleketimizin garb kısımların- da esasen şeker sanayiinin muvaffaki - yotle kurulabileceği ve idare edilebile- ceği, kendiliğinden anlaşılmış, bugün için bir hakikat halindedir. Asıl mühim me- sele şarkta kurulacak sanayiin rantabl olup olmıyacağı keyfiyetidir. Eğer ted- kikatımız bizi, rantabl olmasa dahi mü- him bir zarara sokmıyacak neticeye gö- türürse, şarkın müsald olan muntakala - rında şeker fabrikası kurmak karar ve azmindeyiz. Mevcud istihsalâtımızı istihlâk mik - darile mütevazin bir hale getirmek işine ayrıca programımızda yer vermek isti - yoruz. Bu suretle hem şarkta, hem garb- ga memleketin yükselen şeker . istihlâk mikdarile mütenasib bir istihsal mikda- rını elde etmiye çalışacağız. Şeker istih- lâk mikdarı ambalâj meselesi vesair alım satımda müessir noktaların - eğer bun- lar varsa - değiştirilmesi arzu edilen şey- lerdir ve bilttabi alâkadar vekületçe ve alâkadarlarca nazarı itibara alınacaktır, Ümid ederim ki, heyeti umumiyeyi, bu- rada söz söyliyen hatib arkadaşlarımızı memnun edecek bir neticeye varılır. Kâğıd meselesine gelince, bunun için de İktısad Vekilinin vekili olmak sıfat ve /Şerefile size hilab etmek isterim. Fabri- kalar kurulduğu zaman lâakal üç sene bir tecrübe devresi geçirirler. Bu da mev- cud personelin, mütehassısların, amele- nin ve müessesenin mewv Jeketin şeraitine adapte olması içindir. Ekseriya bir mem- lekette bir fabrika açıldığı zaman, ilk üç sene kâr beklememek lâzımdır. Normal olan budur. Eğer fabrika ku - mal telâkki olunabilir. Bizim kâğıd fabri- kamız bu şerait hilâfında olarak ilk sene- sinde kâr temin ederek bizi memnun ct- miştir. Kâğıd maliyet fiatlarımız hiç <- mazaa Avrupa ile yani seviyededir. Asıl müşkül olan mesele bütün dünyada kâ- Bid fiatlarınım yükselmesidir, ki, bu da kâğıdın maddei iptidaiyesinden olan sel- lüloz ayni zamanda harb sanaylinin de maddei iİptidaiyesi olmasından ileri gel- mektedir. Muhtaç olduğumuz kâğıd ihti- lekette istihsal etmek için hâdiselerin ic- barile ve bizim arzumuzla atılmış adım- lar da vardır. Elimizde mevcud kâğıd fabrikasını bü- yütmek için inşaata deva mediyoruz. Sel- Tüloz fabrikasının inşasıma da devam edi- liyor. Bunlar bittiği zaman aradaki mü- nakaşaya meydan kalmıyacak ve memle- İketin ihtiyacile mütenasib olarak bu işle- 'i yürüteceğiz. Çünkü işin tekniğinde ve hesablarında muvaffakiyet kendisini gös termiştir. : 9 rulduğu zaman kür edecek olursa, anor-! | i (Baştarafı 1 ünci sayjada) Ali bana meydan okumuş. Kara Ali Dinarlı Mehmode boenzervez, O, iyi bir pehlivandır. Benimle güreşmek istemek te hakkıdır. Çünkü o, Türkiye şampiyonluğunu kazara kaybetmişti. Ben, bugün onu hakir görmüycrum Onunla istediği tarihte, istediği yerde güreşi - riz. Ya o kazanır, ya ben közanırım Fa- kat onun, bana meydan ckumasına bir mana veremedim. Çünkü ş'mdiye kadar ne o beni davet etmişti ne de ben onurla güreşmekten çekinmiştim. Bu :tibarla, gazeteler vasıtasile meydan okuyup da, beni korkmuş, kaçmış gibi göstermiye hiç hakkı yoktu. Sonra bir mesele daha var: »Wimmet pehliyan da, diğer bazı pehlivanlar da gü- reşmek arzusunda imişler Ben, «Türkiye şammpivcnu» sıfatına res- men sahib bulunduğum için, bu pehli- vanların her birile aymı ayrı güreşmive mecbur değilim. Onlar, biiLirlerile ka - pışsınlar, ve kazanacak olan petlivanla ben güreşeyim,» * Mülâyimin telgrafı da pı: «— Şimdi, Brendizider. hareket etmek üzereyim. İki gün sonra İs'anbulda ola cağım. Yapılacak olan güreçierde, ber de hakkımı korumak isterim. Bu |akkımın umnutulmamasını rica ederim:» * Tekirdağlının mektununa, ve Mülâyi- min telgrafına inanmab (âzmım gelirze, iki pehlivanımızın da bugun nibayet ya- Tın burada olmaları tüzim Eğer ba tah- minim doğru çıkarsa hugün veva yarın enlarla da konuşacağım ve kanuştuk'a « rımı yaracağım. * Dün, bu güreşleri tertili etmek nive - tinde olan pehlivan Cemzüle de şörüş - tüm. Ö: — Ben, dedi, bu güreşimin, bu pozar günü, Taksim stadyo'runda yapılabye - ceğine kanilm. ? Aldığım mektublara telgrefları sözle- re göre, bu pazar günü bu yehlivar.arın hepsi stadycmda bulu..:biü'rcekler O takdirde, bizim için yapılabilacek bir tek şey var: rbirlerine meydan okuyan pehlivanlar v kur'a çak « , ya Kara Ali Bu dört pehlivan a. mek... Bu kur'a neticey ile Tekirdağlı Hüseyi., ya Tekirdağlı Hüseyinle Himmet, vz Hizzmetle Kara Ali, ya Tekirdağlı ile Mülâyim, ya M'ilüe yim pehlivanla Hizame:, yahud da Ki ra Ali ile Mülâyim güzeşeb'lirler, — Tekirdağlı Hamma.. yerebilir mi? —Bilmem? a — Himmet Kara Aliyı venemez mi? — —Bilmem? .. — Tekirdağlı Mülâşimi de yerema mi? 4 — Belli olmaz. — Ya Mülâyim Hinmeti?; — © da bilinmez! — Kara Ali Mülâv'mi? — Kara Alinin ne halie alduğunu miyorum. — Kara Ali Tekirdıeğ'i güreşi a> nos tice verir dersin? 4 — Bele o hiç belli ormazi.. Suallerime bu meşâiür <: vabları sıralı. yan muhatabım, bakışlarımnda okuduğu hayreti gidermek için izanat veriyor. Ve beni, gerek Himmet pehliyenin, ge Mülâyim pehlivanın, gerek Tekirdoğlı « nın, gerek Kara Alinin bugünkü kuvvete leri ve kıymetleri hakkıada rat'i bir fi « kir sabibi bulunmadığımıza Inancırdığı için, tahmoin imkânsızığını ben de kabul ediyorum. Ve kendi kendime soruyorum: $ — Acaba Tekirdağlı, ünvanımı mu hafaza edebilecek mi? Yoksa Kara Ali, bu ünvana yeniden sahib ulacak mı? — — Sanra kafama iki isim daha takılıyor? — — Ya Himmetle Müliyim? Onları ta « — mamen yabana atmıya imkân var mı? — © iki suâle cevab vererneyince ve Hime metle Mülâyimi de tamamen yabana mayınca, önümüzdeki pazarı beklemok- ten başka çare bulamıyorum! İnsan, neticesini tahmin edemediği diseleri beklerken, dana büyüök bir hey can duyüyor. Dört tane ayni âyarda pehlivanın pışacakları gün de, şüpha yok ki hepi » mizi bu derece heyecanlandıracak kadal sayılı bir gün olacak! ğ Naci Sadultah |— Spor: Harbiye: 2 Ziraal Enstitüsü: 1 JAnkara (Hususi) — Yüksek mektebler a- rası bölge maçlarına bu hafta da Ankara - gücü sahasında devam edildi. Baat 16 dn ve hakem Bay İbrahimin idaresinde başlıyan oyun 2 - 1 Harbiye mektebinin galibiyetile neticelendi. Takımlar; Ziraat Enştitüsü: Salâhaddin, Enver, Salâhaddin, Lütfü, Semih, Sadi, Ba - di, Nahid, Taçeddin, Sedad, Babih, Orhan. Harbiye: Şemsi, Eyâb, Nedim, Turhan, Muzaffer, Hicabi, Cihad, Kadir, Mürtaza, Süleyman, Fazıl. İk dakikalar seri ve mütevazin geçti, bu arada Ziraatliler bir körner fırsatı kaçırdı - lar. Zaman, raman iki kale de sıkışıyor, iki taraf muhacimleri tereddüdleri — yüzünden muhakkak gölleri kaçırıyorlar. İlk golü Zi- raakliler on altıncı dakikada yaptılar, Na - hlâ, Bedaddan aldığı pasla takımının ilk ve son gölünü atlı. Harbiyeliler bu göle otu - runecu dakikada mukabele ederek 1 - 1 be - yabere vaziyele geldiler — ve devre böylece İkinel devrede oyun birinci devredeki o- yundan daha zevkli oldu. İki taraf da ga - Nbiyet golünü atmak için çok çalıştılar. Fır- sattan istifade etmesini bilen Harbiye for - vetleri bir gol çıkararak oyunu 2 - 1 galib bitirdiler. Şundiki halde Ziraat ve Harbiye- nin birer mağlübiyetleri vardır. “Yüksek mektebler arası bölge kupası maç larında en önde Mülkiye ve Hukuk Fakültesi gelmektedir. Ayın otuzunda karşılaşacak bu İkd takımın ayunu şampiyona Üserine mü - essir olabilecek mahiyettedir. Diğer taraf - tan aynı gün karşılaşan Ticaret — Lisesi ve İnşaat Usta mektebi takımları güzel bir o - yün oynamışlar — ve neticede 1 - 1 berabere kalmışlardır. Fener - Galatasaray maçı oynanacak mı ? Fenerbahçe - Galatasaray — maçının bu hafta yapılıp yapılmıyacağı henüz belli de- Büdir. Dün akşama kadar Merkezi Umumi - 'den bir tebliğ gönderilmemiştir. Fakat a - Jâkadarlar maçın oynanabileceği fikrini mü- dafana etmektedirler. Çocuklar için yapılan — fedakârlıklar | yatan P. y | Şehir işleri: —Maslak sırtları Çam ormanı olacak — Büyükdere fidanlığının müdürü İhs rahim fidanlıklarda tedkikat yapmak üzere Ayrupada bulunmaktadır. İb İhim İstanbula âöndükten sonra fid lığa yeni bir teche verilecektir. E lâ bu hususta bir proje hazırlanacak ona göre faaliyete geçilecektir, Fidanlığın bulunduğu sahadan Mas Tağa kadar imtidad eden yolun iki tae rafındaki dağ eteklerinin bir orman hâ line sokulması için meşrutiyet zama nanda İaaliyete geçilmiş, Enver tarafından buralara çam fidanları kilmişti. Z Fidanlık bBu sahayı — genişlet Maslağa kadar bu sahadaki dağ e lerini çamlık haline koyacaktır. Mas laktan Büyükdereye inenler çamlar rasından geçecek, Boğazdan girenler yamaçları çamlarla göreceklerdir. Faaliyete yakında ge lecektir. ü Tunusda alınan tedbirler hafifletiliyor . 'Tunus 18 (A.A.) — Neşredilen bir tı liğde vaziyette hâsıl olan sükünet nazı itibara alınarak yarından itibaron g düz ve gece seyrüseferin serbestçe ya) masına müsaade edilmesine karar vi miştir. Altı kişiden fazla grupların top- lanması memnuiyeti ipka edilmiştir. — Yeni bir hakem daha kazanıyoruz Bu sene Galatasaray - Güneş maçını Te eden Feridun Kıbç tekrar imtihana gir - miştir. Nizamname maddeleri üzerinden 80« rulan meselelere tahriri cevab yermiştir. Tn tihan evrakı Ankaraya Merkesi — Umumiye gönderlimiştir. Orada tedkikden sonra ç disine Usans verilecektir. Bu suretle yeni bir