YA Abidesinin yükseldiği kak bir sü var- l kalınlı - çimenin üs- süzüle a - bA':ız yükselince — ——— Jni alır ve sonra. havuzun y i derinliklere emin bu bir seyahatten | Kadıköyündeki evime döndüm. ayı açan hizmetçim suratı bir ka- — Bugün sular kesildi! dedi. bu habere ci tarafları - ö ! | — Ve inanır mısınız ben gülünç, en nmeden sadece n hazin, ün (:ıııu. Hulüsi Bunları hılıyur Mü ldınız?l Gemılarm arkalarına takılan balıklar dilmiştir; bir ge minin peşine ta a bir köpek ba lığı veya bir bali- na, günlerce ayni vapurun arkasından gider. Yorulmak bi miyen bu takibi, yapan hayvanın balık olduğunu, bunlara konan lerle tesbit edilmiştir. geminin arkasından yüzüp g den bu ba - hklar uyumak için ne #lim bu mühim noktayı halledeme / işaret - tir. * Heyecan esnasında insanla hayvan arasında beliren farklar İnsan bünyesile hayvan bünyesi a« rasındaki — büyük farklardan biri de, büyük heyecanlar karşısında fiziyolo. fik tezahüratın başka başka olma- sıdır. Meselâ bir tehlike karşısında kalan bir kedinin kan tazyiki artar, kalbi şiddetle çarpar, kanının kırmıaa kürey- veleri yüzde yirmi nisbetinde fazlalaşır, dalağı takallüs eder ve idrarı birdenbire şekerli mevadla dolar. Fakat heyecan duyan bir insanda yalnız kan tazyiki ar- tar ve kalbi çarpar. Başka bir fevkalâdelik görülmez. G%NUL Güzelleştirilebilir Bir kadın okuyucum. Bayan Z. O dan şöyle bir mektub aldım: — 18 yaşında güzel oimıyan bir kı- zım, Allahın vermediği güzellikten vazgeçtim, hiç değilse, büyük kemık'i burnum olmasa. Fakat geçen gün asevimü ve tesel - lici yazılarınız arasında burun kusur- larının kolay bir ameliyat ile düzel - tildiğinden — bahsediyordunuz. Bıraz korkum olmakla beraber ben bu ame- liyatı yaptırtacağım. Fakat hangi dok- tora gideyim. Siz bana bir mütehassıs tavsiye etseniz, bu ameliyatın nasıl ve kaça mal olduğunu söyleseniz bir genç kızın kalbine ne derece sevinç ve ü « mid vereceğinizi tas edemez <« siniz.» ur * 'Tecrübeyi bilfill geçirenler ile kar- şılaşmadım. Fakat Avrupa — gazetele - rinde okuduklarıma bakılıren — yalmız burunu değil, yüzü ve göğüsü de dü - zeltmek kabildir. Kolay, tehlikesiz bir ameliyattır. Terlelmek için tatbik edilen yeni bir usul Soğuk algınlik « ç terletilmesi çok 1 « yi neticeler verir. Bunun için hasta yatağa yatırılır, ü- zeri iyide örtülür. Son zamânda yeni bir terletme usu - lünün faydalarından bahsediliyor. Bu » ot yığınının içine yatırılmakta ve Üüzeri mükemmel ve bu Yatak. ta terlemekle kuru ot içinde terlemenin surette örtülmekte halde terlemeye bırakılmaktadır. ariz farkları nelerdir? Burası pek tas - rih edilmiyor. * Hayvanlar yekdiğerini nasıl tanırlar? Bizim nazarı « mızda bütün hay « vanlar birbirle « rine benzerler. Halbuki her hay « vanın kendine mah sus bir hususiyeti vardır ki hayvan « ların kendi arala « rında birbirlerini tanımalarına yar « dim eder, Meselâ bir tavuğun ibiğini diğer tavuklar ona yabancı muamelesi ya- parlar, bazı ahvalde öldürürler. ıayfîfmîâ:( İSLER Bizde bu ameliyatı kim yapar? bil- miyordum. Fakat bizim matbaada bir arkadaşa bu ameliyatı garantili ola - rak yapmayı teklif eden Dişci Mekte - bi Profesörü Kantoroviç idi. Sızin de ona müracaatta bulunmanızı İ ederim. Bunun haricinde Doktor Ek - rem Behcet Beye de müracaat ediniz. Kendisini Gureba hastanesinde her - gün öğleden evvel bulabilirsiniz. A .» meliyat kaça mal olur, bilemem. Fa « kat bu doktorların bir genç kıza kendi imkânı dahilinde muamele yapacak - larından eminim. Neticeyi lütfen bana da bildiriniz, * Sarıyerde Bayan (H.H.) ya: Bahsettiğiniz hâdisenin kat'i bir kanunu yoktur. Yaşa göre değiş- tiğini söyleyenlere de inanmayınız, Her şeyden evvel «Tabiat», «Muhit>, «İrk» meselesidir. * Çorluda Bayan (B. D.) ye: Açık renk elbisede hiç mahzur gör« mem. Yalnız «Çiys, «egöze batıcı», «ba- garicı» olmamalı TEYZE nun için hasta adam, çırılçıplak bir kuru | kesiniz, | usu El ö org Örgünün bu kadi pkasımı kendi r yok de, radı tiyen genç kızla onlar için seçtik. - Resimı g suhuz - örülüşü pek kolay. Kenar tepe gene kroşe ile ilersine batmaktan ibaret, n yaptığı boşluğa ve ii- miğin iki katına birden batılacak. Yemek bahsi: Yeni bir köfte Günlük yemek çeşidini bulmak olduk. Ça can sıkan bir iştir. Yiye yiye bık. yemeklerden hangisini pişirseniz *pşuııı niz bir değişiklik yapılmış — gibi olmaz. Araya mutlaka tadılmamış bir yemek sokuşturmalı ki iştihalar açılsın. Bu yeni yemeğin zor ve maszaflı olma - sına lüzum yoktur. Bilâkis hiç bir kül - feti olmamalı ki arasıra tekrarlanabilsi Her günkü yemek listesinin çeşidi sıra - sına geçsin. Anlatacağımız köfte işte böyle bir y& mektir, Tadı da hoşunuza giderse ne âlâ.. 5 kişi için; 125 gr. pirinç 50 gr. Tereyağ SÖ0 gr. rendelenmiş kaşar peyniri 'Tepeleme bir yemek kaşığı un Bir tane yumurta 'Tuz ve biber. 1 Pirinç ayıklanıp yıkanır. Tuzlu $ yarı pişirilir, süzülür, bir tencere ile üstüne konulur. 2, Un karıştırıla karıştırıla içine katılır. Suyu tamamile çekilip, kuruyunca içine önce yağ, sonra rendelenmiş kaşar pey - niri katılır, iyice karıştırılır. 3, Ateşten çekilir. Artık pirinçler piş- miştir. Yumurta da ilâve edilinde bir ha- mur haline gelir. 4, Bu hamur bir kaç saat soğumuya bı- rakılır, veya | 5. Soğuk hamurdan ufacık költeler ya- pılir . 6. Bu köfteler unlanıp orta âateş üz - tünde kızdırılmış tereyağında kızartılır. İstenir; gel bilir. Bazıları köfteleri kızart « madan içlerine birer parça kıyma da ka- tarlar. Değişik bir yemek Bir kaç patatesle, bir havüç ve - orta büyüklükte - bir kök pancarı haşlayıp e» ziniz. Karışık bir püre gibi birbirine ka- rıştırınız. Biraz kaşar peynirini rende - leyip bunlara ilâve ediniz. Tuzunu, biberini kattıktan sonra bir yumurtayı iyice dövüp püreyi onunla ezi- niz. İsterseniz ince doğranmış mayda nozla bir parça da dövülmüş fındık ka - İ tabilirsiniz. Kalın bir kalıp döküp yarı saat kuvvetli bir ateşle bırakırsınız. Sı - |cak ve s:ığuk yenilebilir. İkl ahbnb çavuşlar : Hem kıza lâf atmış, hem polise tüşvet te klif etmiş Bir genç kız kendisini takib eden genci polise yakâ lattı, fakat genç iftiraya uğradığını iddia ediyor Balıkpazarında bir yazıhanede kâ - blik yapan 22 yaşlarında Muazzez a - (mdrı bir kızcağız işine ı. Salih isminde bir gencin takibatına ma- İruz kalmıştır. Bu takiblerden bizar o- ç kız bir gün patronile beraber İt iLn Biderken Salihin gene ken - ettiğini görmüş ve keyfi - lerideki polis memuruna an k Salihin yakalanmasını iste Salih kendisini karakola götüren po $ memuruna: — Al şu lirayı da beni bırak. Demiş, fakat memur bu teklifi ka- bul etmiyerek Salihi karakala teslim çetmiş ve oradan Asliye birinci — ceza kemesine sevkedilmiştir. Dün ya- İpılan duruşmada iddia makamı polisin apmağa mecbur olduğu bir işi yapma- ması için para teklif eden Salihin ceza- landırılmasını istemiş, suçlu: 'Ben ne Muazzezi takib etf im, snlne de polis memuruna para teklif et - tim. Bunu şahidlerle de isbat ederim, demiştir. Duruşma suçlunun — müdafaası için ka bir güne bırakılmıştır, Bir kadın bir dişciden şikâyet ediyor Periha admd.x bir kadın dün müd- rini tedavi ettirmek üzere gittiği diş - cisinin kullandığı ilâçlarla yüzünde ve ünde ârızalar kaldığından şikâyette unmuş, muayene edilmek — üzere elumumllikçe tabibi adlt — Salih Ha<ı ve gönderilmiştir. Tabibi adli şi - kâyetçinin göz mütehassıslarınca mu - Jayenesine lüzum görerek Perihanı Cer rahpaşa hastanesi göz mütehassıslığı - na göndermiştir. Bir belediye tahsildarı ihtilâstan muhakeme ediliyor Galata belediye — tahsildarlarından Cavid tanzifat ve tenviriye — rusumu topladığı sırada kullandığı makbuzları ecza ile silerek tekrar kullanmak ve bu suretle ihtilâs yapmak suçile Ağır- ceza mahkemesine verilmişti. Dün Ağırcezada yapılan duruşma - da maznun: — *Belediye bütün bu işleri karış - tırtyor. Hem makbuzları ben tekrar kullanmadım. Belki de başkası yap - mıştır. Makbuzlar bir yerde kilidli dur müuyor ki. Diyerek suçun kendisine aid olma - dığını iddia etmiş, silinen ve tahrif e - dilen makbuzlar kendisine gösterildiği zaman da: — *Bu imzalar da bana aid değil - dir. Bu makbuzları ben kullanmadım, demiştir. Reis ehlivukuf ve tahkikatı yapan müfettiş raporlarının, Beyoğlu şube - si muhasebeciliğinin vesair raporların bunların maznun tarafından yapıldı - —'ım anlatmakta olduğunu — söylemiş,. |Maznun: «Ben Şişli hastanesinden tahsi - Jât yapmadım. Bu makbuzlarla ilk pa- rayı ben almıştım. Fakat sonra benim dip gelirken | yı yazdığım bu makbuzların d sıl ve kimin tarafından a ni andığını Vi ı silinerek kullanıldığını bilmeni maznun Cavid: para alınmış vardır. l ç dört ay evv ormuş, s diy .uhııl'r bul etmediler, Beni bir r. ÖO zaman d lu“emuı fazla para alm xı'n 'Ivıv Duruşma ehlivukuf raporunun a ması ve maznunun üçüncü cezadaki dât 1 e hın * Bir ercin mübtelâsı hırsızlıkıal mahküm oldu isminde bir er emtlerinde di K | mıştı. Dur 'yap ıklarını anesinden y dım, demiştir. Duruşma bir suçu iç olmak ü hap_ıne yalnız akıl ha: n cihetle bu müddetin Üç ay ©: güne inı mesine karar verilere pishaneye sevkedilmiştir. Komünistlik suçlularının » Mmuhakemeleri Halid Irgat, Hasan, Mustafa Ali, Çağanoz Ali, şoför Mustafa, Ma Mustafiı H.rlxto. Rı:-ıd Hüseyin oğlü sonunda hef Ağır cezada gizli cvl=rdc duruşm: na devam edilmiştir. Karagümrük cinayeti davası bitti Karagümrükte Karabaş mahalle de oturan İsmail Siyami, kahv |diri vurmuş, kahveci Kadir âe hasta nede ölmüştü. Yapılan duruşma ne lenmiş, Kadirin esrar içip para İste İyerek İsmail Siyaminin bi Fatmayı dövmesi takdiri tahfif es bından görülerek ö sekiz &) mahkümiyetine ve o kadar da âmmü den mahrumiyetine karar ve ne |cra mütehassısının tedkikleri ı P LLıı, ari cra işleri üze ) ktadır. Müte henüz İstanbul icra dairelerin . Yarm b hassı de tedkikata başlamamı Emniyet müdürlüğündeki sahibsiz eşya Eraniyet müdürlüğünde yakalanan hır sızlar elinde bulunan ve sahibleri çıkmıyal bir mikdar eşya vardır. Bu eşyalar herkesö gösterilmekte ve sahibleri aranmaktadır. Sahibleri aran büyük Uşak halısı, yed tep kilimi, bir meşin ceket, İbir palto da vardır. kürklü yakali Banyolu od