- Zamanın 10 Sayfa Ston Pota'nın tarihi tefrikası: 42 ÜÇ BO SON POSTA Z ATLI Yazan: Ziya Şakir Orus Han: “Öyleyse dedi, şimdi seni tevkif ettirip Timura göndermeliyim. Eğer öyle yapmazsam Timur beni mahveder.,, Aydoğan, yerlere kadar eğildi. Geri geri giderek divanhaneyi terketti. Bu cür'etkâr casus çıkar çıkmaz; Ti- mur, vezirlerine göz gezdirdi. Bunlar, Aydoğanın anlattığı şeylerden o kadar| müteessir olmuşlardı ki; hepsi de de-| Tin bir düşünce içinde idi. Timur, vezirlerinin kapıldığı beşeti| ya. vaziyet, ne merkez- i gelelim, bu vaziyeti karşıla- mak için lâzım gelen tedbirlere... Timur, evvelâ dalgın dalgın gözleri: — ni duvarlarda gezdirdi: Sonra, vücudi — hü hafifce ileri doğru eğdi. Her işdi son derecede ihtiyatlı bulunan bu mü- tetebbir hükümdar, âdeta fısıldar gibi ” sözlerine devam eti ADİL ŞAH (Ceyhun nehrijnin cenub sahillerin- de, bir çok aşiretler ve kabileler yer - leşmişti. Bunların en ehemmiyetli, en — kalabulık ve en nüfuzlu olanları, Kân- — grat, Kinalı, Kigiz, Celâyir, Kapçak| kabileleri idi. Vaktile bepsi de müstakil birer (Han) ile idare olunan bu kabileler, birbirlerile hoş geçinmemek yüzün - den mütemadi harblere girişmişler.. hepsi de mühim zayiat vermişler.. bu harblerde galib gelenler, mağlübları emir ve hükümleri altına geçirmişler.. fakat bu galibler de yavaş yavaş nüfuz we kudretlerini kaybettikleri için, bu | aşiret ve kabileleri birleştirerek kuv- | vetli bir hükümet teşkil edememişler- | di- Bu aşiret vo kabileler, adetâ yarı gö- Ççebe halinde çadırlar içinde yaşıyorlar.. İstiklâllerini muhafaza ediyorlar.. an - cak bir tehlike halinde birleşerek bir- — birlerine yardım ediyorlardı. Z E Bunların içinde en kuvvetlisi, Kap- — Çak kabilesi idi Bu kabile, (Orus Han) isminde birz Kapçak prensi tarafından — idare edilmekte idi. Orus Han, bir aralık Bedahşan civa- — rında bir kasabaya yerleşmiş; orada - kendine mahsus bir saray yaptırarak sakin bir hayat geçirmek istemişti. Fakat; Timurlengin zuhur etmesi.. ve Asya imparatorluğunu kuran bu hü- — kümdarın küçük kuvvetleri cebren| kendine iltihak etlirmesi üzerine, o da yasetine karışmak mecburi- yetini hissetinişti. Orus Han bu siyasete girerken; o sı- ralarda Timura karşı şiddetle mukave- met eden (Çeşmizinde Han) ın tarafı- na geçmeyi tercih eylemişti. Ve onun 'Timura galebe e ğinden emindi. Fakat harb talihi herkesten üstün olan 'Timur galibiyet kazandığı için, Orus | Han da tekrar Bedahşan civarındaki sa- rayına çekilmek mecburiyetini hisset- mişti. Burada, sakin ve münzevi bir ha- yat geçiriyordu. Fakat, Timurun ani bir baskınına uğramaktan korkarak, a- — Fasıra gizlicç Semerkanda adamlar gön- | deriyor.. büyük hükümdarın vaziyetini | tedkik ettiriyordu. Orus Han, bir gün henüz öğle yeme- ğini bitirmişti. Maiyetindeki zabitlör- den biri odasına girerek: — Coelâyir beylerinden biri gelmiş.. huzurunuza kabul edilmesini rica edi- yor. Dedi. Civardaki aşiret ve kabilelerin bey- leri sık sık kendi ziyaret ettikleri için, zabiti y Hana pek tabil geldi. Misafirin kabul| salohuna getirilmesini emrederek ken- disi de oraya geçti. Bir kaç dakika sonra, saray teşrifat memurlarının arasında, Celâyir beyle- Tinin kı: etinde birisi salondan içeri girdi. Derin bir hürmetle yerlere kadar eğildi Jnunla gittim- Bütün hayatımı Misafir, sanki Orus Hanın şu anda kalbinden geçenleri anlamış gibi; ha- fifce gülümsedi: — Muhterem Han hazretleril.. Size sık zik hürmet ve tâzimlerini arzeden Celâyir beyleri arasında, şimdiye kadar beni görmediğiniz için, bu sıfatla hu- zurunuza geldiğime, belki taaccüp e- decel z.. Bunun için peşinen arze- deyim ki; ben bu toprakları pek küçük iken terkettim. Aşiret halkı ile geçine- İmiyen babem, Buharaya hicret etmek mecburiyetinde kaldığı için ben de o - orada geçirdim. Şimdi, bir miras meselesi i- çin, sizden yardım istemiye geldim. Bu sözler, o kadar tabii söylenmişti ki; gerek Orus Han ve gerek saray me- murları pek tabil telâkki etmişlerdi. Han, misafirine yer gösterdi: — Oturunuz, noyan.. eğer elimizden gelen bir yardım olursa, esirgemeyiz... Anlatınız bakalım. Celâyirlilerin hangi ailesindensiniz? Dedi, Saray memurları, Ham' ile misafiri başbaşa bırakarak, sessizce salonu terk etmişlerdi. O zaman misafir, Hana doğru eğildi: — Öyle zannediyorum ki, size kendi- mi anlatmak, uzun sürmiyecek, Ha - nım, Ben.. Behram Celâyirin oğlu, A- dil Şahım, Dedi- Bir Doktorun Günlük Notlarından Yemeklerimiz Midenizi ve kara ciğerinizi bozmak iste - mezseniz yemteklerinizi hemen dalma ta- vada kızarmış olan şeylerden Intihab et- meyiniz, Tavada kızartılan, daha doğ- rusu yağlar ile kısmen yakılan madde- lerin datma hazımları güçtür, Ve kuvvel Bgidalyeleri kaybolur. Balçalı vzmekıuden salamuralardan sâ- kınınız. Baharatlı yemekler, çok yağlı ve kalın yufka iİle yapılan börekler, ağır tatlılar karaciğeri çok yorar. Pazartesi (©) Bofranızda tercihan İlmonlu yeşil sala- talar bulundurunuz. Küçük turplar da hazım için faydalıdır. Iskarada kızartil- mış “yemekler (meselâ balık ve pirzola- lar), suda haşlanmış yemekler, meselâ sövüş et ve sövüş tavuklar mide için dal- ma İyidir, tercih ediniz. Yemekten evvel bir kaç kaşık et suyu veya sebze çorba - ları almak içindeki Jelâtinleri dolayısile hazım için çok faydalıdır. Yemeklerin sonunda yağlı. hazımı güç pilâvlar değii, hazmı kolay tereyağ ile haşlanmış ma - karnaları, ve bilhassa komposto halinde- ki meyvaları veyahud olgun olmak şar- tilo mevsim meyvalarını bol bol yeyi - niz. Yumurtayı taze olmak şartile az plşmiş yeyiniz. Bilhassa çocuklar için ve zayıf olanlar için çok faydalıdır. Çok tuzdan sakınınız. Bihassa yaşlılar için fazla tuzlu yemekler asla caiz değildir. ——H——————— (*) Bu notları kesip saklayınız, yahud Bir albüme yapıştırıp koleksiyon yapınız. Bıkinlti zamanınızda bu notlar bir doktor gibi imdadınıza yetişebilir. Bu gece nöbetol olan eczaneler ııııhı dıri İstanhul cihetindekiler: Aksarayda: (Ziya Nurl), Alemdarda: (- sad), Beyazıdda: (Asador), Samatyadı (Brofilos), Eminönünde: (Beşir Kemal), (Arif Beşir), Fenerde: (Emil - Şehremininde: (Nazım), Şehza - fÜniversite), Karagümrük - (Hulüsi), Eyübde: yadlı, debaşında : te: (Kemal), Küçükpazarda: Bakırköyünde: (İstepan). Beyoğlu cihetindekller: 'Tünelbaşında: (Matkoviç), Yüksekkal - (Vingopulos), Galatada; (Mer- kez), Tuksimde: (Kemal - Rebul), Şişli- de: (Pörtevi, Beşiktaşta: (Nall Halld), dırımda: Misafirini dikkatle tedkik eden Orus Han, birdenbire tanccüp etti. Çünkü, çok iyi tanıdığı Celâyir beyleri arasın- da, bu misafiri bir defa bile görmemiş- ti, Boğartel, Kadıköy ve Adalardakiler: (İmrahor), Sarıyerde: (Nu- (Sandet, Osman Hu- (Halk), Haybelide: Üsküdarda: rü, lüsi), ÜLDE aa ö sesik! Kadıköyünde: Büyükadadı Nöbelcl Eczaneler Orus Han, bu sözler karşısında me- tanetini güç zaptedebildi. — Nasıl?.. Adil Şah mı?, — Evet. — O halde,, yorsun, — Hayır. Semerkanddan geliyorum. — Halbuki biraz evvel, başka türlü söylemiştin, — Evet., maiyetinizdekilerin, öylece bilmesini arzu etmiştim. Orus Hanın hayreti gittikce artı - yordu. Unuttuğu bir vak'ayı zihninde arayıp bulinıya çalışıyor; elile sakalı- nı tutarak murıldanıyordu: Adil Şah... Dur.. Ya- ma geliyor... Geçenlerde işti. Semerkandda, bir av eğlencesinde, Timura bir suikasd te- şebbüsünden bşahsedilmişti. Bu, doğru mu?, — Evet, doğru. — Bu suikasdı yapan, üç noyanmış. Bu da, doğru mu?. — Evet. Doğru. Bunlardan biri de, Behram Celâ- in oğlu, Adil Şahmiş.. bu da doğru mu? — Evet. Bu da doğru. — Yani.. sen.., — Evet, Hanım..: ben,.. — Arkası var — (İRADYO)| Bugünkü program İSTANBUL 7 - Mart - 1938 - Pazartesi Öğle neşriyatı: 12.30: Plâkla Türk Musikisi, 12:50: Hava- İdis. 13.05: Plâkla Türk musikisi. 13.30: Müh- İtefif plâk neşriyatı. sen Buharadan gelmi- Akşam neşriyatı: 18.30: Çocuklara masal: Bayan nine. 19; Şan: İnci, ptyano ve keman refakatile. 19.30; Memleket şarkıları: Malatyalı Fahri Kaya- han tarafından. 19.55: Borsn haberleri. 20: Rıfat ve arkadaşları tarafından Türk muzi- kis! ve balk şarkıları, 20.30; Hava raporu. 20. 39: Ömer Rıza tarafından arabca söylev, 20. |40: Belma ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları, (saat Gyarı). 21. 15: Pasıl saz heyeti: İbrahim ve arkadaşları tarafından. 21.50: Radyotonik temsil: Stüdyo orkestrası refakatile (Aşkın manası). 2245: Ajans haberleri. 23: Plâkla sölülar, opara ve joperet parçaları 28.20: Son haberler ve zr— Jtesi günün programı, w 7 - Mart - 1938 » Pazartesl Öğle neşriyatı: 1230: Muhtelif plâk neşriyalı, 1250: Plâk: 'Türk musikisi ve halk şarkıları, 12.15: Dahi- N ve bariti heberler. 17.30: Halkevinden nak- len İnkdâb dersi (M. Esad Bozkurd). Akşam neşriyatı: / 1830: Plâk neşriyatı. 1845: İngiliace ders: (Azime İpeki. 19.15: Türk musikisi ve halk şarkıları: (Servet Adnan ve arkadaşları), 20: Bııt #yarı ve arabea neşriyat, 20.15: Türk Musikisi ve halk şarkıları: (Melek Tokgöz ve arkadaşları). 21: Spor konuşması: Vildan Aşir. 2115: Btüdyo salon örkestrası, 22: A- Jans baberleri. 22.15: Yarınki program. Mart 7 oei Galatasaray İstanbul Kros şampiyonu oldu (Baş tarafı Tinci nyfıdı] diye yolu arasında 3000 ve 6000 metre olarak iki kategori üzerinden yapıldı., İstanbu! Kros şampiyonası gibi res- mi bir müsabakanın büyük hususiye - tini nazarı itibara aâlmayan — Atletizm monitörü her iki müsabakayı — birden başlatmak gibi garib bir hataya düş - Müştür, Memlcketimizde bir yenilik olarak kabul edilen bu şekil teknik bakımdan büyük bir hata olarak yapılmıştır. Bun dan böyle bu gibi yanlışlıklara düşül - memesi içiâ Atletizm Federasyonunun nazarı dikkatini celbetmek isteriz. Üç bin koşanların altı bin koşan - larla yarışa hep birden başlaması koşu temposunu sarsan bir işdir. Güreş 6000 metre: 1 - İbrahim (Galatasaray) 18.36.4, 2 - Hüseyin — (Demirspor), 3 - Artif (Beşiktaş), 4 - Sokrat (Galatasaray)ı 5 - Hakkı (Fenerbahçe). 'Takım halinde I - Galatasaray 19 pü van, II - Kasımpaşa 24 puvan, 111 - Des mMirspor 27 puvan, 3000 metre: | - Çalikis (Pera) 11.29, 2 - Serkil (Beyoğlu — Hulkevi), 3 - Elefteryadi$ (Pera). Takım halinde I - Beyoğluspor 8 pü* van, II - Beyoğlu Halkevi Hİ - Kasımpaşa 43 puvan. 6000 metrede derece alan beş atlet 24 Martta Ankarada yapılacak — olali Türkiye şampiyonasına iştirak edecek> — lerdir. teşvik müsabakaları netıcelendı Güneş 27 puvanla bırıncı, Kasımpaşa 9 puvanla Mımtakanın 20 Şubattanberi üç haf- tadır devam eden güreş teşvik müsaba- kalarına yeni açılan Süleymaniye klü « bü salonunda dün de devam edilmiş ve müsabakalar dün neticelenmiştir- Dünk' müsabakalarda alınan netice- ler şunlardır: 56 kiloda Fehmi Güneş birinci, Ce - mal Güneş ikinci, Hamdi Kasımpaşa üçüncü, 61 kiloda Mümtaz Beykoz birinci, Sotiri Kasımpaşa ikinci, Ahmed Ka - sımpaşa Ü ü 66 kiloda Nezir Güneş birinci, Do - ğan Güneş ikinci, Hasan Tahsin Güneş üçüncü, 72 kiloda Yahya Güneş birinci, Fa- ik Ga ray ikinci, Mehmed Ali Gü- neş üçüncü 79 kilod3 Hasib Güneş birinci, Ne - sib Kasımpaşa ikinci, Cemal Güneş ü- çüncü, 87 kilodu Mehmed Ali Taş Güneş birinci, Rızık Kasımpaşa ikinci, Şev - ket Calatasaray üçüncü. Ağırsiklet; Salih Güneş birinci, Ke - Ankarada Gençlerbirliği Güneşlileri yendi Ankara 6 — Milli küme dışında ka- lan klüpler için ihdas edilmiş olan ku- pa maçlarına bugün de devam edildi. Şehrimiz genç takımı Güneş ile Gençlerbirliği arasında Şehir stadın - da yapılan bu karşılaşma, Gençlerbir - liğinin 2 - | galibiyetile neticelenmiş - tir. Daha ilk anlarda ağır basmağa baş- hyan Gençlerbirliği muavin Keşfinin merkezden havale ettiği bir şandel ile ilk sayısını yapmış ve birinci haftaym 1 -0 Gençlerbirliği lehine bitmiştir. İkinci baflaym başladığı — zaman, Güneşliler birinci haftayma — nazaran daha şuurlu ve enerjik bir oyun tat - bik etmeğe başladılar ve İskenderin 18 pas çizgisinden çektiği çok sıkı ve güzel bir şütü ile beraberlik — sayısını kaydetmişlerdir. Maçın sonlarına doğru Gençlerbirli- ği yeniden canlı bir öoyun — oynamağa ikinci o'dular mal Güneş ikinci, Ali Taşır Kasımpaşt Üçüncü, Bu güreşlere Güneş, Kasımpaşa, Ga- latasaray, Beykoz, Beşiktaş, Topkapt klüpleri iştirak etmişlerdir. Güneş 27 puvanla birinci, Kasımpa” şa 9 puvanla ikinci, Galatasaray ve Bey koz üçer puvanla üçüncü gelmişlerdir. Barutgücü sahasındaki maçlar 1 — Kedirga Gençlergücü genç ta * kımile Barutgücü genç takımı muayyent saatte karşılaşmışlar, ve neticede Ba “ ruütgücü 2 - 0 Kadirgayı yenmiştir. 2 — Akınspor Başkanı Ösman Kav- raktan alınaii bir telgrafda oyuncular- dan Ahmedin ânt ölümü dolayısile MAÇ haftaya tehir edilmiştir. Barutgücü A , B takımları karşılıklı sahaya çıkâ” rak aziz ölüye son saygı olarak saha * da bir dakika süküt ile durmuşlar ve bayrakların; yarıya indirerek — Akın * sporluların kederlerine bu suretle iş “ tirak etmisler, ve Akınsporcu kardeş “ lerine samimi bir taziyetname — yaz * mışlardır. Alsancak Muhafızgücünü 2-0 yendi İzmir 6© (Hususi) — Alsancak klübü ile Muhafızgücü pılacak maç büyük bir alâka ile bek * lenilmekte idi. Stadda beş binden faf” la seyirci toplanmıştı. Maç beşladığı zaman Muhafızgücü oyuncuları hâkim bir vaziyette edilef> Alsancaklılar daha fazla müdafaaya © hemmiyet veriyorlardı. Böyle olmasına rağmen birinci haf taymda Alsancak ilk golünü yaptı. İkinci baftaymda — da Alsancaktâf ikinci golü attı. Ve maç Alsanci” ğin sıfıra karşı - iki galibiyetile netict” lendi. reeacerAREAAAA |A vAEDAASEDER sAK A” başlamış ve soldan yaptığı bir akında solaçık Mustafanın orlaladığı topu möf kez musvin Hasan bir kafa vuruşİ Güneşlilerin kalesine sokarak galibi * yeti temin etmişlerdir. Millit küme maçlarında klüplerin vaziyelti Beşiktaş Üçok Güneş Galatasaray Muhahizgücü Alsancak Fenerbahçe Harbiye BAaAwWDUWWUMAĞÖĞ SOoHONUWURM « -— - —“NONOCOORU Bakocuk “NNâsONOZ BAA WA -)0 NGNAGNDOL 4 puvan, — 'asında bugün ya “ — FHF LA ş'r::fr;.. n £0FP FF z a.x —x 14