. z Egelüylür — — Memlelge_t iıl? T ÇA z (Baştarafı 1 tnci sayf dikten sonra, o günlerde cendl limler hakkında gazetelerde görülen ba: şikâyetlerin de varid olmadığını bildiri- yordu. bunlardan sonra, Vekâlet, üyor, onların da te bahsini lüzumundan fazla ve bilhassa ahenk ve nizamı bozacak şekilde kurcala- ica ediyordu. e mesrlesinin, talebenin — müdafaası — şek- kurcalanmasından Maz- korkmasını pek haklı ricasını da pek yerinde bulurum, Bizde bu gibi bahislerin pek ça- buk tereddiye uğradığı ve işlerin en esasiz noktaları bir tarafa bırakılarak - orlaya » kavgası çıkarıldığı görülme Bütün bilhassa fazla esele bundan ğildir. Orta yerde bir de üniver En yeni talebesinden en yüksek na ve en yüksek makamına kadar slca edilmeğe muhtaç V. halinde b bu, 1 halledile a j teb Vek Y ğ Tüm, bu şeki bir üniversite mesele - sinden de bahşedilmesini arzu etmiyur mu? Zanne * bir bahsin a masına, meseleyi kül halinde ve tama- men objektif bir şekilde mütalea eden tir münakaşanın yapılmasına Vekâlet muhalif olmasa gerektir. Çünkü, üniver- site, nihayet bu memleketin ruhu ve ka- fası deme m bir ruh ve kuv- vetli bir kai ası lâzımdır ve sırl bü gayeyi temine yarıyacak bir mübahası - dan Maarif Vekâleti bilhassa memnun Olur. Elverir ki bahis, bu çerçevenin ve bu gayenin dışına çıkmasın. Bu sütunlarda çıkacak yazılar, sırf bu Mmeseleyi bu şekilde mütüalea etmek fikri- * Moarif Vekâletinin tebliğinden aldığım intiba şüdur ki Vekâlet, üniversite yara- | sının vücudundan galil değil, fakat, aş- ni zamanda bu yaranın deşilmesinden de î)nğı'wlıdlr. Tedavisinin müşkül olduğ (ıl"îîî bım vardır ki doktol e D a korkarlar. Vekâ - gün bu mesele karşısında ayni va - z:ıye_(lc bulunuyor. Fakat, ben Ş“' pekielE Oalam Ki, yara yaradır; bilhassa müzmün dük sümeaaaan yarayı deşmeğii tered- uıekı.m"rik lâzımdır. Biz bunu deş * en çekinsek bile yarın, öbür gün, da- yara kendiliğinden açıla - bit belki de bizi, tedavisi için hazıl ol- Ara Bımiz bir zamanda yakalıyacaktır. Arada kaybettiğimiz zaman ve yara yü- zünden çektikle; kalır, bî;,—. Könunun ıslahı işi de böyle ol - aşadı mm? Fikir hayatımın ikinci devrinde aa dolgun ve daha tecrübeli bir Türk zaştak, ikinci defa elime kalemi aldığı hn;"' bundan en iki sene evvel, darül- Uhunun ışlahı işini Türkiyedeki büyük -"ik Na n mühim işlerinden biri ula - ve pa'ir etmeğe çalışlım. O zaman ben deremği Sikadaşlarım, © müsmasenin, TÇ Taçelerde islaha muhtaç olduğunu an> kilde v Salişlik ve gayet objektif bir şe- malri KN deşeitlene darüilfünun ile muk: üfürler ve hattâ biraz da entrika Metim abele ettiği halde, biz hiç istika- söyüizi değişlirmiyerek hak bildiğimizi N!.-n,.("'f / devam ettik. O zamanlar İ'ive.. -Ymk“ muhiti - bugün açık söy m'çm m - benim neşriyatımdan çoX - dy Vekâlet erkânıharbiyesine m—îr—.sup olup da beni yakından tanıyan Ve b im fikirlerin hiç olmazsa büyük bir kısma itibarile doğru ve ayni taplanda çok satşimi düağunu biles bir Tn dostlarım, bu neşsiyatı tevecetihle akib ederlerdi. Buna rağmen, müstak'i Yarülfünun, o zamanki bürokratik — teş- kilât kuvveti ile kendisini bir müddet mü dafasya mavaffak oldu ve bittabi, pt Çüçük ve noksan vasıtalı münferid tenkid kuvveti olan bizim hareketim Mahsul vermesi için hayli zaman geçme- ti Tazım geldi. İl 0_ zamanlar, maarif erkânıharbiyesi €ri gelen ve çok güzel gören unsurla * Tından bir hayli zatın banâ: — Haklısın! rı?'dlk]mıı-. ve sonra da ellerini oğuşlu- rak darüifünunun müstakil olduğunu, hmkm:.—ılnrı heyete karşı bir şey _yap;[ z müne Püşküi bulunduğunu söylediklerimi üniversi- | meseleleri Bu hal bir müddet devam etti. Nihaye! günün birinde darülfünunun ve İsti  İlinin tutulur bir tarafı kalmadı ve o za - İman istiklâ! geri alındı ve müessese de baştan aşağı bir değişmeye müruz kaldı. Darülfünun, üniversite oldu, ve, meninu- niyetle kaydetmeliyiz ki, bir hayli te - zizlendi. Ona maddi kuvvet verildi ma- ,vet aşılandı. O zamanki yarun'n nihayet deşilmiş olması gösterir ki bu - |günkü yara da günün birinde döşile - İCektir. O zaman, bizim gibi, garb kül'ü- i tamam almakta gecikmiş olan bir millet için kıymeti çok büyük olan hir kaç sene kaybedilmi Şimdi de, henüz iyileşmemiş ve yeniden cerahat toplam va başlamış olan bu yaranın deşi den çekinmek, vakit kaybetmekten baş - bDevi kuv' t lak kabart zdirdiğim ersite mahitine güz kodu, sade muhitinde de görülüyor. H yet ettiği bur taraf, herkesin 'bir şikâyeti vardır. Demek oluyor mamile temizlenmemiş ve ya lmemiş olan bu yarada nük - leri mebzuldür. düğüm için bu ya- tamam n maarif erkânıharbiyesini bütür samimiyetle temin ederim ki bu yazılar, gırf ünivi surette hat yapı 'Türk kültürünün ilerlemesi maksa dan başka bir gaye takib etmiyor. Yaza- cağım yazılarda eşahıs» larla hiç meşgul olmuyarak gördüğüm «şey> leri göstere - ceğim ve bazı da fikirler söyliyeceğim iya — mecbur rülfünunun ne kadar çürük unsurlarla dolu olduğunu göstermek üzere, misal o- larak bazı hocaların isimlerinivve eser « lerini meydana aimıştım. Bu defa onu da yapmıyacağım. Evvelce bunu yap - mak zarüuri idi; bugün buna lüzüm yok- tur. Yazacağım şeylerin hikmet veya ke- ramet nümün: xadar ahmak değilim. Bunlar, bu mesle- ği yakından ve içinden tanıyan bir Tür- kün bazı müşahedelerinden ve mülâha - zalarından ileri giden bir kıymeti haiz o- lacak Geğildir. Maksadım, Türkiyenin bence en mühim bir meselesine, üniver - sitenin bugünkü haline dikkati celbet - mektir. Eğer bu dikkati uyandırabilir ve ara yerde işe yarar bir kaç ta fikir söy- i#yebilirsem, kendimi bahtiyar sayacağım. Muhittin Birgen Neşriyatımız nazarı Dijıkate alındı! (Baş tarafı 1 inci sayfada) Dün, büyük bir memnuniyetle haber aldığımıza göre, arkadaşı- mızın teklifi daha ehemmiyetli bir alâkaya kavuşmuş, ve çok ha- yırlı bir teşebbüse vesile olılıııhır Çünkü bu sene Üniversite- mizde, arkadaşımızın teklif et- tiği şekilde bir kurs açıl- ması kat'i surette kararlaştı- rılmıştır. Dün, bir arkadaşımız, açılması ka- rarlaştırılan doktorlar tekâmül kursu hakkında daha fazla malümat edinmek üzere Üniversitemizin değerli Rektörü Bay Cemil Bilsel'i görmüştür. Cemil Bilsel, muharririmizin bu hu- saallerine şu cevabları vermiş- sustaki tir ? «— Filhakika, Uııı'vctıfıııı'ıdıı söylediğiniz şekilde bir kurs açıl- ması muharrerdir. Fakat şu anda, kursun tutacağı mesai yolu hak- kında fozla malümat nnb&ağ vaziyette değilim. Çünkü lıııı.ı | çurette teşekkül etmiş bulunan bir heyet, bu sene açılacak olan bu tekâmül kursunun programını ve nizamnamesini hazır| meş- | guldür. u Ancak o programı ve nizamna- meyi elime aldıktan sonradır ki, size istediğiniz malümatı verebi- leceğim!» Üniversitemizi, bu kürsu açmakla gös- terdiği büyük isabetten dölayı tebrik etmeyi ve açılacak kursa muvaffakiyet- i bir vazife biliriz. bir şeye yaramıyacaktır. Etrafıma ku-| sitenin hayrı ve çok müstacel | olan On iki sene evvelki neşriyatımda, da - | SÖON POSTA istanbul Borsası kapanış fiatları 26 - 10- 1937 ÇEKLER Açılış K_ıpıııı, Lonara Nev-York Paris Milâno Brüksel Atina Cenevre Botya Amsterdam Prag viyana Madrld Berlin Varşora Budapeşle Bükreş Belgrad Yokohama Moskova Stokholm 426.7$ 0,7897 23.5825 15,092 4,6836 671958 3 4âĞü 658113 14285 22.5656 41882 12613 19668 As18 329558 yı.n2 343837 2.410 20295 30945 ESHAM Aslan çimento Merkea bankası İş Bankası Telefon Htuhat ve Değir. gark Değirmeni 'Terkos 'Türk borcu 1 peşin » Iİ vadeli » İ vadei İSTİKRAZLA Aşağ Aşalış 00975 1395 OY0 TAHVİLÂT Anadolu I pe, » I vadelt » ipa » Dyva Anadolu mü. peşin Aşıkış 90.00 00.00 d 00.00 PA!ALAI 0,7880 x.61 15,0082 4.68 61610 34269 63.7958 YA2 22,5566 4,1866 n.c 19660 418 39815 107.17N HS7 14 10.295 30933 Kapasış 18.97S 153.80 90,400 ' (Gumuiyl)_ - (Tan) münakaşası M_ 1E Basın Kurumu Haysiyet divanı toplantı halinde (Baştarafı 1 inci sayfada) tarz ve ifadı meslek âdâb ve nezile resun saylavı Hakkı Tarık Us bir tezke- | hetine uygun şekilde tahfif edilmesiniz ln ile Haysiyet divanını içtimaa ve bu işi müzakereye davet etmiş, Haysiyet divanı |dün Çoruh saylavı ve Kurun - gazelesi başmuharriri Asım Usun riyasetinde top- lanmış, Kurum nizamnamesinin 54 üncü maddesinin ikinci fıkrasına istinad ede- İyek bu işi konuşmuştur. Haysiyet diva- İnının vazifesini ihtiva eden bu maddenin İfkinci fıkrasında şu cümle yazilıdır: | <Mesleğin âdâbını ve haysiyet ve ne- zahetini muhafaza noktasından mürakap be lera ve karar ittihaz etmek.» Asım Usun reisliğinde İstanbul mat-|| |buat mümessili Neşet Halli Atay, Kurun | gazetesi neşriyat müdürü ve İstanbul $ İhir Meclisi azasından Refik Ahmed Se-|? vengil, Cumhuriyet gazetesi siyasi mu- barriri ve Basın Kurumu ikinel reisi Mü- harrem Feyzi Togaydan teşekkül eden Haysiyet divamı meseleyi müzakere ve mümnakaşa ettikten sonra aynen şu kararı | yan vermiştir: «Haysiyet divanı Cumhuriyet ve 'Tan gazeteleri arasında bir müddettenberi de- vam etmekte olan neşriyalı Kurum niİ-|de bir m ve hattâ büsbütün kesilmesinin istenme« sine karar vermiştir. Haysiyet divamı arkadaşlarımızın bu ricayı kabul ederek meslek âdüb ve ne< zahetine uygun olmıyan neşriyattan te« vakki edecek! ümid edi Gazetemiz muharrirlerinden ve Divae nı haysiyet larından Bürhan Morkaya içt T tima olmı ş olmasından memnun ol- idir. ; söylemek isteriz. İki gazete arı bir dil münakaşası geçerken, bir takım hislerin tesiri altında bazı meslekdaşla: da, na körükle gitmek kabilinden bazı Gönül isterdi ki nda bu füzul$ menetmek üzere un, Biz bu nevi ktada bir şey a, çirk neşriyatın yapılm ralede bu zamnamesinin 54 üncü maddesinin ikinci |neşriyatı d fıkrasına temas eder mahiyette görmüş|daha az çi ve 26-10-937 tarihli toplantısında bu me-|söylemek İüz seleyi tetkik etmiştir. Divan, mevzuubahs neşriyalın tarz ve ifadesinin okuyucuları rahatsız ettiği ve meslek âdâb ve nezahetine uygun olma-| Neşriyat Müdürü dığı neticesine varmıştır. Bu itibarla iki tarafa müracaat edilerek bu neşriyatın Son Posta Matbaası Selim Ragıp Emeç S. Ragıp EMEÇ SAHİPLERİ: , kLrem UŞAKLIĞİL .. | İboccce .4 ! 0 HER AYİIN BiRiNDE Gi/EMİZDEN PARANIN FAiZiNi AL TURK TiICARET BANKA/I