B Sayfa Son Posta'nın siyasi tefrikamı : WTalât Paşarın GAZE soön günleri Talât Paşanın katili SON POSTA Yazan : Arif Cemil ordusunun kullandığı rövolverlerden birisiydi Sonra Türk klübü var, Berlinin büyük | işlek caddelerinde, bilhassa garb tara- fındaki caddelerde dolaşırken gözümü. zü dört açmak lâzım. Her halde dikkat edersek onun izini çabuk meydana çıka- rırız., Vahan, arkadaşı Krikor'un bu tekli- fini pek muvafık bulmadı., Dedi ki: — «Şayet senin dediğin gibi hareket edersek işi tesadüfe bırakmış oluruz. Bu da neticenin alınmasını ihtimal ki aylarca uzatır. Bir taraftan tarassudla meşgul olurken diğer taraftan tahkika- ta da girişmeliyiz. Bunun için de bugü- nün yüksek şahsiyetlerine müradaal e- deriz. Malüm ya, Almanya baştan başa sosyalist kesildi. Yeni adamlar eskile- rin yaptıklarını hatalı buluyorlar ve bu hataları sözde tâmire çalışıyorlar, Eski Alman devlet ricalinin Ermeni tehci- rinden dolayı bir dereceye kadar mes'. Ul tutulduğu söyleniyor. Biz bundan is- tifade etmenin yolunu bulmalıyız. Ben Berlin zabıtasında bir kaç kişi tanıyo- rTum, Bunların içinde Türk düşman. ©- la da vardır, Bunları iskandil ede- bilirim. Tabif gayet ihtiyatlı hareket et- mek ve maksadımızı onlara belli ettir- memek elzem olduğunu söylemeğe ha. cet yok!» Tayliryan arkadaşlarının ortaya at- tıkları fikirleri dinledikten sonra her iki yoldan gidilerek araştırmalar ya- pılmasını muvafık bulduğunu söyledi ve nihayette dedi ki: önünde bulundurmamız lâ- bir nokta var; Komi- inün infazı için Üç t vermiştir. Bu müddet i bitirmiş olmamız lâ- kânunuevvel — sonundayız. i en geç mart sonlarına doğru verilen mühlet bitmiş olacak. Ona göre bareket etmeliyiz!» Tayliryan bunu söyledikten sonra ayağa kalktı. Diğerleri de onu takib et- tiler. Kapının önünde vedalaşırken er. tesi gün buluşacakları saati tayin etti- ler. Ondan sonra . Tayliryanla Krikor ayrılıp gittiler, Sokağa çıktıkları zaman temiz havayı teneffüs ederlerken ciğer- lerini şişiren havanın tehlike ve cina- yetle dolu olduğunu zanneder gibi ol- dular. Bu esnada Vahan odasının pen- ceresini açmış, yukarıdan onların yü- rüyüşlerini seyrediyordu. Benzi kül gibiydi. * Tayliryan Berline gelelidenberi iki hafta geçmişti. Şimdi Tiergarten otelin- den çıkmış ve Augsburg sokağında S1 nu- maralı evdeki pansiyona yerleşmişti. Pansiyonda oturan iki Türk talebe ora- dan çıktığından, Tayliryan'ın arkadaşı Krikorla beraber aynı pansiyonda otur- mâsı mahzuru ortadan kalkinış idi. Au- gsburg sokağındaki pansiyonda şimdi A- pelyan isminde bir Ermeni daha oturu. yordu. Tayliryan ve arkadaşları Talât paşanın Hardenberg sokağında 4 numarada ika- met etmekte olduğunu bir kaç gündenbe. ri biliyorlardı. Bunu nasıl -haber almış- lardı? Bu noktanın lâyıkile tenvirine im- kân yoktur. Muhakkak olan bir şey var- Sa o da ne bizzat Tayliryan'ın, ne de cü- rüm şeriklerinin bunu kendi başlarına öğrenmemiş olduklarıdır. O zamanlarda Almanya, Almanyalıktan çıkarak büsbü- tün başka bir devlet olmuştu. Her dev- letin casusu orada büküm sürüyordu. Al- manlar bile biribirlerini ihbardan çekin- miyorlardı, nerede kaldı ki Talât paşa- nın izini gizlemeği düşüneceklerdi! Evet, Alman hariciye nezareti Talât paşa ve rTüfekasını himayeden geri kal. miyordu. Bir çok itilâfeı, kendilerine İs- tanbuldaki hain Ferid paşa kabinesinin birer ajanı süsünü vererek mülteci pa- şaların ve beylerin yakalanarak İstan- hariciye nezareti bu teşebbüsleri akim bıraktırmak için var kuvvetile çalışmış- tı. Fakat, bunun haricinde Talât paşanın şahsını korumak için Berlin zabıtası ta- rafından alınmış hiç bir tedbir yoktu. Bu vaziyet karşısında bir Ermeni fe- dat Berlinde istediği gibi oturup kalkar, gezer tozar, caniyane maksadını yerine getirebilmek için hazırlıklar yapabilir- di. Tayliryan Talât paşanın oturduğu ye- Ti keşfedeliden ve bir gün onu takib e- derek uzaktan kendisini iyice tanımağfa muvaffak olalıdanberi pek asabi günler yaşıyordu. Bir gün Vahan kendisini 7i yaret ederek istediği rovelveri getirmişti. Bu silâh Alman ordusunun kullandığı rövelverlerden birisiydi. Alman ordusu dağıldıktan sonra Hemen herkesin evin- de bir tüfek, bir rovelver bulunduğundan bir tane de Tayliryan için tedarik etmek güç değildi. Talât paşanın evi keşfedildikten ve silâh ta tedarik olunduktan sonra İş ar- tık cinayeti işlemeğe kalıyordu, cani bu anı düşündükçe tüylerinin “ürperdiğfini hissediyordu. Kendi kendine cesaret ver- mek için: — « Yapacağım, vuracağım... Evet muhakkak surette bunu yapmağa karar verdim!» diye mırıldanıyordu. Bu düşünceleri esmasında yüzlerce de- fa tasarladığı fül gözünün Önüne geli - yordu. O vakit heyecanından gözlerini kapıyor ve katlin bütün teferrüatım gö- rüyor gibl oluyordu: Kat'i an yaklaşı - yer, Talât paşayı evinin kapısı önünde yakalıyor. Paşa onu görünce simasından Ermeni olduğunu tanıyor, derhal silâhi- na sarılmak istiyor. Fakat T velinden hazır olduğu için rov çekerek paşanın üzerine ateş edi; Katil şikârının yere yuvarlandığı gö- Tünce ikinei kurşunu da kendisine tevcih ediyor, o da ölü olarak sadrazamın ya- nında yere yuvarlanıyordu. İşte vazifesi- ni bu suretle ifa etmiş oluyordu. Cani, yarı uyanık, yarı uykuda imiş gibi bir halde yatağından fırlayor ve: — « Zor iş, çok zor! Bakalım ne yapa- cağım?» diyerek odasının içinde nevmi- dane dolaşmağa başlıyordu: — « Sözümde duracağım, şef. Kararım kat'idir. Belki yarın, belki öbür gün öl- düreceğim ve belki ben de öleceğim. Son günlerimi yaşıyorum. Elveda hayat, el- veda dostlar ve arkadaşlar...» Genç ve tecrübesiz, basit düşünceli bu Ermenide bir fevkalâdelik, bir kahra » manlık görenler ve onu yüksek evsafa malik zannedenler ya çok aldanıyorlar- dır, yahut öyle düşünerek kendilerini aldatıyorlardı. Tayliryan haddizatinde dehşet saçmaktan zevk alan bir komite- nin senelerdenberi bu iş için terbiye et- tiği Iki ayaklı bir hayvandan başka bir şey değildi. Bir maymunu, bir ayıyı, bir köpeği terbiye ettikten sonra ontarın bir direğe tırmanmaları, bir ipten atlamaları, etrafında ateş yanan bir halkadan geç - meleri nasıl akıl, zekâya ve kahramanlı- Ba delâlet etmeyip verilen terbiyeden ileri geliyorsa, Tayliryan da dehşet saç- maktan zevk alan ve vaktile bu harekâ- tile asıl Ermeni milletinin felâketini ha- zırlamış olan mahdut bir zümrenin telki- natına kapılan ruhsuz bir makineden başka bir şey değildi. Söylediği sözler başkalarının sözlerini tekrar etmekten, düşündüğü fikirler başkalarının fikirle- rini düşünmekten ibaretti. (Arkası 'var) Kalbimin Masalı Romanımız bugün 10 uncu sayfadadır. Ali Ekrem dün göz yaşları arasında Cenazeden Merhum Namık Kemalzade Ali Ekre-| vasiyeti üzerine bir tek çelenk gönderil- ti min cenazesi dün, Şişlide, Bulgar çarşı- sındaki evinden, akrabalarının ve kendi- sini sevenlerin elleri üzerine kaldırılmış, ve Teşvikiye camiine yaya olarak götü- rülmüştür. Teşvikiye camlinde, cenaze namazının kılınışından ve tezkiyesinin yapılışından sonra cenaze Osmanbeye götürülmüştür. Osmanbeyde, merhumun, son hürmet yazifesini görmek üzere birikmiş olan dostları ve talebeleri beklemekteydi. O- rada bulunanlar arasında, üstaddan uzun yıllar edebiyat dersi almış olan Maltepe lisesi talebeleri de veardı. Osmanbeyden otomobillerle ve Şişli | tarikile Zincirlikuyu mezarlığına gidil. miş ve cenese, onu sevenlerin göz rı arasında, büyük şair Abdülhak Hâmi- din ve Übeydullah Efendinin mezarları- nan yanı başına gömülmüştür. Merhum Ali Ekremin mezarına, kendi gömüldü « l bir intwba memişti. “Nöbetçi Eezaneler Bu gece möbetel olamn eczaneler şunlar- dır: İstanbul cihetindekller: K : (Pertevi). Alemdarda: (Sırtı Asım), Beyazıdda: (Belkıs), Samatyada: (Teofilos). Eminönünde: (Mehmet Kâ- zım). Eyübde: (Hikmet Atlamaz), Fenet- de: (Hüsamottin). Şehremininde; (Ham- d, Şehzadebaşında: (Üniversite). Kara- Ağustos 29 e Askeri terfi listesi çıktı (Baş tarafı 4 üncü sayfada) ö ğ M Blvşıl Asleğmenlikten Teğmenliğe tecfi | fi Tayliryana verilen rövolver Alman (— o het Bülrme, Yasti B- söyük, Ahmet Harput, Emin Üsküdar, FPuat İsi, Adnan Kadıköy, Süreyya Tekirdağ, Sü- reyya Kirmasti, Kâmil Maraeş, Enver Trab - zon, Salâhaddin Üzküdar, Faik Karacabey, Hamdi Kastamonu, Kasım Van, Avni Kırk- tareli, Orhan Harput, Şevki Ordu. Topçu Yarbaylıktan topçu Albaylığa: Bami Trabzon, Kemal Selânik, Mehmet Tırnova, Etem Böremit, Zeti Erzurum, Meh- met Trabson, Bıtkı Söğüt, Riza Erzincan, Saflet Yanya, Fahri İzmir, Kâzım Bulvadin, Nizamoddin İst, Celâl Erzincan, İhsan Har- put, Kemal Yanya, Suphi Köprülü. Topçu binbaşılıktan Yarbaylığa: Bezal Erzincan, Niyazi — Sivas, Cihangir Bakü, Şevket Batum, Kemal Van, Behzai 'Trabeon, Halit İst, Hüseyin İzmir, Sabri Trablusgarp, İsmall Lütfüpaşa, Şevki, Bire- cik, Nazmi Erzurum, Akif İstanbul. Topçu Yüzbaşılıklan Binbaşılığa terfi e- denler: Hüsmü Bursa, Zeki Çorlu, Arif İst, Hay - reddin Kudüs, Zeki Trabsoa, Celll Beçik - taş, Nuri Selimiye, İsmet Davutpaşa, Asaf Mihaliçık, Nuri Selânik, Rahmi Nişantaşı, Hü seyin Edirne, Remzi Süleymaniye, İzzeddin Yenipazar, İhsan Dimotoka, Sabri Erzurum, Kemal Girid, Adil Selânik, Nusret İst, Esat Beşiktaş, İsmet Taşlıca, Suphi Kandilli, Şe- fik Urfa, Galip Gelibolu, Vehbi Bitlla, Muh- sin Celâloddin Tokat, Adil Bursa, #aid İst., Sadeddin Kadıköy, Yusuf İşkodra, Rifat Bilecik, Hüsnü Denizli, Enver Diyarbekir, Hamdi Kastamonu, Nazif Davutpaşa, Musa Kalkandere, Emin Halep, Kenan Sarıyer, A- rif Fatih, Talât İslanbul, Lütfi İstanbul, A- n Metroviç, Fehmi Harput, Mümin Valde - çeşme, Sırri Erzurüm, Nüreddin Erzürum. Topçu Teğmünliğinden Topçu yüzbaşılı. a terfi edetiler: 'Tarık Metroviçe, Kenan Kadıköy, Abdul- lah, Muzaffer - Dedeağaç, Hayreddin Van, Rıza İstanbul, FPuadi Sivas, Selâmi İstanbul, Badreddin Konya, Abdullah Hazankale, Ga- Hp Ersurum, Memduh Erzurum, Satm Trab- zon, Orhan Erzincan, Cevad Pirzeren. 'Topçu Asteğmenliğinden Teğmenliğe ter- fi edenler: Sami İstanbul, Fuad Kemalpaşa, Vedad İstanbul, Fahreddin İstanbul, Kemal Mâlat- ya, Reşad Kars, Necip İstanbul, Fikri Brzu- rum, Emin İstanbul, Murad Edirne, Emin İEdirne, Yaşar İstanbul, Ahmet Tortum, Feh- mi İstanbul, Sami Ermenak, İhsan İslan - bul, Sami İstanbul, Behaeddin İstanbul, Ni- yaziı Midilli, Salâhaddin Diyarbekir, Kadir Rize, Alp Beylerbeyi, İbrahim İstanbul, Se- lâhaddin Denizli, Vasti Nevşehir. Hava — Binbaşılığında'tn — Yarbaylığa terfi edenler: Naim Erzincan, Hakkı Manastır, Trabaon, İsmet Ersurum. Hava Yüzbaşılığından Binbaşılığa: Cemil Çanakkaler Hava Teğmenliğinden Yüzbaçılığa: Cemal Kırşehir, Ragıp Bariyer, Servet Mar din, Şehabeddin Demirhisar, Ziyaeddin E - Edirne, Hakkı Erzincan, Rüştü Üsküdar, Hikmet Trabgon, Muhliddin İstanbul. Asteğmenlikten Teğmenliğe torfi edenler: Zeki Niksar, Muhsin İstanbul, Lütfl Ke - malpaşa, İhsan Beşiktaş, Cevat İstanbul, Mümtaz Fatih, Şakir Rise, Kümran Kadı Remzi köy, Hayreddin İstanbul, Kemal Sultanah -İği mot, Mümtax İstanbul, Ömer Adapazarı, Şev- ki Bursa, Muammer Muğla, Salâhaddin Er- zincan, Lem"i İzmir, Vehbi Yakacık, Necdet Denizli, Nihat Kuşadası, Vahit İstanbul, Ni- yazi Gazlantep, Rüşlü Üsküdar, Şevket Er- zurum, Abdullah İstanbul, Medeni Kocamus tafapaşa, Enver Trabzon, Reşad Aydın, Re- şad Hirkaişerif, Hızır Beyoğlu, Vedat Kar « tal, Kemal Eskişehir, Hikmet Van, Roşad Van, Hasan Kütahya, Hasan AMuğla, Otomobil Yüzbaşılığından Binbaşılığa: Galip Bursa, İhsan İstanbul. Nakliye Yarbaylığından Albaylığa — terfi edenler: ü Şevkel İstanbul: Nakliye Binbaşılığından Yarbaylığa ter- edenler: Zeki Ammare. Nakliye yüzbaşılğından binbaşılığa: Ali İstanbul, Sabih Harput. Mühendis yüzbaşılğından binbaşılığa: Raif Üsküdar, Rahmi Trabzon, Abdur - rahman Kilis. Fen ve san'at yarbaylığından albaylığa: İbrahim ve Celâleddin İstanbul, Sami Bingöl, Cavit Üsküp. Feon ve san'at yürzbaşılğından Binbaşılığa: Nafi Beşiktaş, Fikret İzmir, Askeri fabrikalar binbaşılığından yar - baylığa terfi edenler: Tahsin Serfiçe, Tevfik Manastır, Sabri İz- keçe, İhsan Van. Bümrükte: (Arif), Kücükpasarda: (Yor- || gi), Bakırköyünde: (Merkez). Beyoğtu cihetindekiler: İsti caddesinde: (Kanzuk). Dairede: (Güneş), — Topçularda' (Sporidis), Tak- simde: (Nizamettin), Tarlabaşında: (Ni- had). Şişlide: (Halk), Beşiktaşta: (All Rıza). Boğaziçi, Kadıköy ve Adalardakller: Üsküdarda: (Selimiye), Sarıyerde: (A- saf). Kadıköyünde: (Sıhhat), (Rifat). Bü Mehmet İstanköy, Cemal Aşlıdere, Beha- eddin Kirkçeşme, Nall Kartal, Derviş Sivas, âm bilbaşılğından yarbaylığa: Fikri Erzurum, Sabri Kırklareli, Namım Yanya, Hilmi Beşiktaş, Pehmi Ordu. İstihkâm yüzbaşılğından binbaşılığa terfi edenler: Şemseddin İstanbul, Sami Beşiktaş, Hamı- di Üsküdar, İbrahim Bursa, Hakkı Satıyer, Şecaaddin Fatih, Cehit Gelibolu, İstihkâm teğmenliğinden yüzvaşılığa ” edenler; Nusret Erzurum, e İstihkâm asteğmenliğinden terfi edenler: Babih Elâziz, Fikret İstanbul, ılnıl". İstanbul, Vasfi Erenköy, Salm Edirne, Of fi edenler; Kadri İsparta, Ali İstanbul, Tevfik I:" rum, Ziya Deşkale, Mehmet Kastamon! Muhabere teğmenliğinden yüzbaşılığa (7 N edenler: Mehmet Manastır, AH Adana, Il#: Erzurum, Abdurrahıman Bursa, Haydâf tanbul. teğmenliki Muhabere asteğmenliğinden terfi edenler: Cemal Pasinler, Sölim Boşiktaş, yerl 58. Hastf, Hid'ıyel Gümüşhane, 'Turhan Brzincan, Cemil Halep, Asım Ankara, e mal Kastamonu, Nuri Halep, Ferit Bitlis. Mustafa Metroriçe, Pehmi Gümüşhane€ 'Tabib yüzbaşılığından — binbaşılığa Edirne, İhaan Konya, İbrahim Balıkesir, Kâmil İstanbul, Enver Çanakkale, Raci ” Necmeddin Ankara, — Buphi-İstanbal, o!';ı hi İstanbul, Raza Yemen, Ata İstanbul, 86 İsmet Yenihan, İrfan İstanbul, Seracedi” denler: Trabson, Nazmi Metroviçe, ef sa Van, Hulüsi Sivas, Paik Midilli. Niyazi İstanbul, Muhsin Gören, Hayri Nİ Dişçi yüzbaşılığından llnbısılılı:o e tanbul. Sürt, Lütfi İstanbul. M “Baytar yürbaştiığından binbaşılğa: p Tabib Levazım yarbaylığından albaytığa: Bed * ri Şam, Fahri Üsküdar. Harita yüzbaşılğından — binbaşılığa edenler: Tabib yarbaylığından albaylığa terfi * * denler: Rıza Vezirtei” ke, Hakkı Kadıküy, Comaleddin Patih, İ Bursa, Cahit Erdek, A. Özada İstanköy, Tabib binbaşılğından yarbaylığa terfi * denler: “ 1f Çorum, Kemsleddin Diyarbekir, * rahman Niğde, Arif ve Zeki İstanbul. v edenler: Bsadullah Antep, Kemal Ankara, Babif dülhay Yenice, Calip Antakya, Ruht Kdt Ali Bayburt, Abdullah Niğde, Sabri tanbul, Osman İstanbul, Sabri Ankara, # saf Metroviçe, Abbas İzmir, Rüsuhi DÜNON Konya, Ralf İstanbul, İhsan Aydın, Halep, Hayri Estişehir, Halit İstanbul, SW dettin Manisa, Ruhi İstanbul, Avni İstanttlt Bedat Rados, Galip Tikveş, Galip Trabsdü İstanbul, Necati İstanbul. “ Bezacı yarbaylığından albaylığa terfi İahak Çerkesköy, Nall Üsküdar. A Eczacı binbaşılğından yarbaylığa tetfi İ ü, Ralf İstanbul, Eltem tıun“ğ Asım İzmir, Suat Patih, Yusuf Boyabadı Eczacı teğmenliğinden eczacı yözbapıli * eki 'Nalm İzmir, Niyazi Prigtine, Sıtkı İstanbk de, Salm Üsküdlar, Cevat Sakız, Neşet 3* zarum, Beyfeddin Davutpaşa, Muhlis Tevfik Merzlfon, Neşet Hopa, Cellleldin İP” Baytar yarbaylığından albaylığa: Tevfik Serfiçe, Futa Şehremini, Baytar binbaşılğından yarbaylığa: 4, Emin Tunah, Ziya Kütahya, Muhsin * Zekâl Selânik, Seyfoddin İstahbul, lah Dağistan. Sıtkı Sivas, Sıtkı Çankırı, Mustafa paşa, Ahmet Sofular, Bitki Kemaliye, Şöükrü Üvküdar, Babılli, Hakkı Bursa, Hilmi Nevşehir, Levazım binbaşılığından yarbaylığA? g Şevki Ersurum, Semil Valdelatik. Bolu, Tahir M. Sinan, Ömer Sivas, ZİŞ " v Kalşerif, Ruhi Sivas, Tevfik Erzincan. *(pı gut Silivri, Cevdet Girla, Riza Manastif, j , met Baraç, Adil Edirne, Kâmil Van, M“’ fettah Diyarbekir, Nurt Manastır, AGİD tal, Kemal Edirne. $ Levazım yüzbaşılığından binbaşılığa? ir Büleyman Halıcılar, Kudret aınıb"-n a Mkmamdmmu—u!vw le, Emin Hahcoğlu, İhsan Munastır. TÜ Belânik, Osman Edirne, Naci Üsküdar, Fatih, Sami İstanbul. ğ Levazım teğmenliğinden yürbaşılıba” W Hilmi İstanbul, Nalm Çorum, tanbul, Celâl Brrurum, Pazıl Pirat, K*: Errincan, Fevxi Balıkesir, Arif 'Trabltf, vad Kocamustafapaşa. Mükerrem istanbük (Devamı 11 inci sayfada)