EDERB Kadıköyünde beş yıl süren bir edebiyat sezonu 6 ımcı sayfada) li hareketler yaptığı gö- et Ömer bunların ya- rülüyormuş. ) arına dönmüş. nından ayrıl kadaşlı di beraber amıyorsam amma, ne i geçse, derhal öteki z her ik nin ş kla anlatabilmek için, bil bir tabirle bir rini Haşim-i hecai di Z. gönülce- Ahmet Ha- im Ş Haşim namzedi idi. Bu cihetten birbirlerin leri çoktu, maamafih ayrılıkla değildi. , koşlet- ikide bir- ık, iz, etmediğimi ildikları olurdu. Yalnız Ha-| serek ve te n bakardık, sokuluyor, verm , selâm len, akarak geç hi kat ler, * rimiz anlıyamazdık. Düşünürdük, atlmiz ne? bulamazdık. Böyle gün- alar, bazan aylar geçerdi. Derken ardık ki, Ahmet Ha - z kendisince ma - yanımıza ge - nükteler savu - bizi, geçmiş gazabın se- e sebebi argınlığını unutr Tiy rüyo bebir Na cesaret edemezdik! Ahmet Haşimin böyle her ay birimize darıldığı ve her ay birimizle barıştığı günleri düşündükçe Şimdi bile içime hem hüzün, hem neşe beraber doluyor ve bu iki zıt duyguya » da hayret karışıyor. Maamafih Ah- ! Bu saade £ sormaktan menederdi. Zaten bu laşimin pek meşhur olan geçimsizli- ği yalnız dostları, meslekdaşları ile de - Evlerinde pansiyoner kaldığı Rum neni madamlarla da - geçinemezdi sık mekân değiştirirdi. Bu pansi- z onda değil, Ha - lece, evlerini ve tirme usulleri farklı idi Ahmet Haşim b la çıkar, Haşim döni terlil e nde bavulunu, e: eri ile beraber kapının aberi olm Kütüphaneci Cev Sena pek öyle gece Tanmazlardı. C dostuna misafı tHe erkenden Bal felsefeci Cemil tilerinden hoş - vdet bazan ba: yahut gelse bile ek - iye caddesinde rdi. Ce - akğam yeme - addesindeki pan- bir Liseler Alın; ;atım Beherinin Miktarı Kilo — Fiat kuru! 19700 BMangal kö: 32000 Kilo 4 —H ——— Süt 300i Ho ll —a yukarıda yazılı yiyecek ve yakac artesi gün ğa istekli ç 1 fiyatlar yi mlacaktır. 1 vesika ve teminat ran Hi vulunu kendisi alır, yo- | Nahit ise bir akşam eve | kmadığından, odun ve mangal kömürür I YAT siyonuna koşardı. Cemil Senanın bu ko- caman ve bilmem kaç odalı pansiyonun- | da sallanmadık tahta hemen hemen yok gibi idi. Öyle ki bu & hâlü ayakta nasıl durduğuna Cemil Senanin r pek gürültü patırtı yoktu. Yalnız yaz ge- k penceresinden Kuşdili ça- asu iİşitilir ve kışın da ka- | celerinde & hut £ Fakat y kış olsun, karanlık ge celerde urkadaki çayırda in cin top | vi ânunlarda bile | ha şüphe odasınd dakârlık Kütüphaneci Senanın birbi | birbirler tamamladıklarını söylemiştim. Bu dostlukları tkşamları yatma vakti ya biri ötekini e- vinin kapısına kadar götürerek döner, yahut öteki bu Zahmete severek katla - rurdi. Burada aklıma gelimişken yazmadan geçemiyeceğim. Vaktile Hakkı Tahsin ile detle felsefeci Cemil i çok sevdiki SON POSTA İster inan, ister inunnıa sütununa geçen bir Bergama| haberinin akisleri.. Bergama belediyesinden şu mektubu al- dik 15/Mayıs/1937 tarihli Son Posta gazetesi- nin ikinci sayfasında (İster inan ister inan- 4 (a) başlıklı bir yazı vardır. Bergama muhabirimiz anlattı diye baş - lamaktadır Güya, Holanda sefirinin Bergamayı x ret edeceği öğrenilmiş, memleketin 'le istikbale çıkılmış. Tam bu İzmir otomobilile ecnebi bir zat gel Sefir sanılarak karşılanıyor. Kendisine rin görülecek yerleri gezdiriliyor ve bir de yemek #iyafeti veriliyor. Bütün da ge çıkageliyor. ve evvelce sefir diye karşılanan zatın bir profesörü olduğu anlaşılıyor. Hakikaten bi AL - &iniz için sütüna koymuş- olacak. Fakat, (; aya, &) İnammtilü olmadığından hakikatı h zengin bir tarih k aya her zaman dünyann |bucatından seyyah gelir. Bunların - için Ven yüksek zevat dahl bulunmaktadır. Bu |barla Bergamanın pek az yere benzeyen İhususiyeti vardır. Ve Bergama yarım &: dan fazla bir zamandır bu ziyaretlere al kındır. Bu itibarla da gelen bir zatın hüvi- yetini anlayabilecek kabiliyettedir. pazartesi günü İdi, Sıhhl- yhülmuharririn Mahmut Sadık âra d ka i şek - linde bi pek tuhaf b O gece, bir matbaa ( Tah&in de, Mahmut Sadı rı tütsüle: r. Nihayet gec laşmış. Sallana — sallana, Taksime mi, Nişantaşına m rede ise Mahmut Sadığ gitmişler. Hakkı — vedal Mahmut Sadık 00, ev bırakamam. Evine kadar götüreyim!'» Bunun üzerine dönmüşler, Hakkı T: sinin galiba o aralık o yakınlarda, fakat başka bir mahallede otur eve kadar | gitmi Bu sefer de Hakkı Tahsin: — Yoo, üstat, demiş, bu karanlıkta sizi , hâsılı ne - ayrılırken yalnız bırakamam, evinize kadar — götü- reyim! Üstat .pekâlâ!» demiş ve gene ters yü- züne yola koyulmuşlar. Velhasıl bu su - retle gide gele sabahı boylamışlar. Fa- kat en sonunda kim nezaketi bırakıp ta evine girmiş ve ötekini sokakta yalnız bırakmış, orasını pek iyi bilemiyorum. * Fahri Celâlle Reşit Paşazade Akif... Ah nasıl anlatayım, Akifin bütün hu - susiyetini ortaya çıkaran, bütün karak - terini belirten Fahri Celâldi. Akifin Şifa kahvehanesinde, iki parti tavla sonunda, İçenesini sağa sola oynatarak bir lokum | yeyişi ve sonra ağzını silişi vardı ki bu-| nu hiç kimse Fahri Celâl kadar taklit e- demezdi. Sevimli hikâyeci derhal arka cebinden kar gibi bembeyaz | gibi dümdüz ütülü bir mendil çı çenesini Akif gibi oynattıktan sonra di- lini şapırdatarak ağzını silerdi. Biz gülü- şürdük. Akif te her zamanki dost bakışı | |ile bakıp yalnız biraz dudaklarını Bar « kıtarak: — «Ne olacak, haşerat!» derdi. Bu haşerat hepimizdik. Ah babacan Akif.. Ne hoş ada: Halid Fahri O; an Komisyonundan : İlk teminatı Eksiltme gün ve ş L Kr. saati 368 85 3/6/1937 perşembe saat 14 de, 3/6/1937 perşembe saat 14.30 da. 3/6/1937 perşembe saat 15 de, 3/6/1937 perşembe saat 15.30 da. n yapılar ve Kan- sek görüldüğünden yanlarında yazılı akbuzlarile İstanbul Kül- 8 Liseler yalnız | ye Vekileti tarafından emleketin sıhhat işlerini tetkik için A; Hıfnssıhha Sıhhat Mühendisi - profesöe B ktebin Müdür muavini Doktor bay K Belediye hekimlerile Müze önünde beklenil- di ve karşılandı. Mezbahayı, süprüntü dök ri de getirdiler. İşte ecnebi denilen zat bun- lardır. Ve hüviyetleri de moçhul değildir. Ay ni gün Holanda Sefirinin madamile birlikte geleceği de habor alınmıştır. Nitekim öğle ü- zeri onlar da geldiler. Ve doğru kendileri İ- hazırlanan ötele götürüldüler. Yatak ©- , İzmir Vali yın Bay Fazlı Gülecin, » münasebetile Tokatli yandan Bergamaya getirttiği Metrdotel © ma Komisyonuna — gel- Jân olunur. — (3117) “|Üsküdar Rum Meh - Üskü | | Beykoz Paşabahçe Mahallesi Sokağı Kadıköy Caferağa Zühtüpaşa “Moda Tahtaköprü Osmanağa » Yoğurthane C. Bosta Kozy dar caddesi Bedestan içi » Erenköy İç Erenköy met Pş. lar Kuzguncuk — İskele Çın; Çayır Çınar Yalıköy Beykoz Paşabahçe Kandilli Kanlıca » avlusu u iskelesi Çubuklu Bahçı Kanddlli e aralık *|Kadıköy Tuğlacı Zühtüpaşa » Vakıf ibile 1 Üzerine | rafından hazırlarmış ve tahrlı tarafımdan da görülmüştü. Arzı e yemeğini Ezkülâpyonda yiy a - firler bir mihmandarla gezmişlerdir. Akşam | atından | | tan resmen tetkikat için gelen zevat İle işügal edilmiş diğer taraftan da misafirlerin i2az ve ikraknı için çalışılm attâ Sefir, kendilerine gösterilen al ve yardımdan dolayı memnuniyelini bir kaç defa izhar etmiş ve bizi yazın İstanbula, kı- çıkarılmıştır. İhaleleri 9/ Aylık Kirasi Lâra Kf —— 10 ncamf yanı ağı Üskü - Dükkân Ev Otelin arka kısmı Otelin üst katı Ev Dükkân Kayıkhano Dükkân Ev Dü 21 3 32 55 s emlâkin 938 Mayıs /937 Çarşamba — günü lar Müdürlüğüne müracaat (2999) t aya davet etmek nezaketini esif ” gememiştir. Hakikatın anlaşılması için bu yazılari * ni saygilrımla rica ederim. Belediye Reisi Nazif Özçelik — ., min Operatör - y Urolog Or. Mehmet Ali İdrar yollorı hastalıkları mütehassısı, Köprübaşi minönü han Tel: 21916 p > E n HULUSU İHTİYARLIK Peşin izden Geliyor, ONA KARŞI Hazırlıklı Davranınız!