23 Mayıs 1937 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 8
Sanayi inin a ASA | Halk ne okuyor, halka | | İ zanm eee eee ”| — ne okutmak İâzım ? S KDA F YKU * SAA A_fğ“ Vı_._ Zİ tetile temaslarda bulmmakta olan Milli Ba- nayi Birliği Hey'etinden gelen mulümata Yun Mllhîıl. m’ çirkli |— Beğendiğiniz kadın ve — <>s—>om © erkek tipleri hangileridir? ---7 —. — M ST D leer e e Niten bazı müzemmim maldımat htemiş ve - rine parmağını basraş; yaptığı - tetkikat — 315 — — 318 — buntar birer rapor balinde çönderimiştir. | | » b ni örmüş ki halk denilen | YU tehrip lçh,ıphnqhıhhll"”' Kadın evinde şen, hariçte | Erkek inzivadan hoşlanmalı, kütle, yani köylü, zannedildiği gibi, aku- İşte Matbuat Müdürlüğü bu .a: - -i ö ldir: oğ vi irdikten ciddi - olmalı! müzik ve röman Ssevmeli! İstanbul Borsası kapanış || maya karşı lükayıt değildir; akuyor, hatti î::" geçli . veRi şimdi i Tabiatin bütün güzellikleri sevilir. He-| — Beğendiğim erkek tipi: fe şu ilkbahar kadar sevimli bir kadın| — Vücudu: Sarı saçlı, uzun boylu, geniş halk için güzel resim yapmıya VE kitaplarının bir kısım eski tipleriti . zannedildiğinden fazla okuyaor. Meselâ, fiatları 22 -5 - ]?37 münevver sınıf arasında olan kitaplar ni arasında iki üç bin nüsha satılan çok eti- | olursa. omuzlu. ÇEKLER: —» « V izğrllatmi ü iğa banlen Hüapier d allnk CaC giki Fakat güzellik muvakkattir. Huyu ve | Tabiati: Mağrur, güzel konuşmasını su- Ağlaş Kapamnış |F arasında eili bine kadar çıkanı vardır. | Elle temiz delüple, temiz ve taze " , . ahlâkı güzel olsun, beni tamamile anla-| ver, evine bağlı, daha ziyade Mzivadıcı (25.5) — t6 Halkın eline geçen bir kitap, elden ele| *” duygularla süslenmiş eserler sın, çirkin denmiyecek kadar da güzel| hoşlanır, müzik ve roman sevor, kendi x79 şır, eskiyip parça parça oluncaya ku- getirmeğe davet fikrine gelmiştir. M âfi de al 1002 £ a ü ğül W Bi ve ruha yakın olsun, kâfidir. gururu kadar kadınan gürürünu da gü- || Pari e dar okunur. Bunuti için bir kitabın F CO Mi. çalışti Sonuna kâdar meı'ud bir yuva I.ıîsun. | zetir. Z ( 1 bulunur. Şu halde, halk okü- Müdürlüğü bu hususta iyi mutlaka Hise olmazsa bile orta tahsili bu.| Kadıpa benzer tavırları olmaması, hor || 4 .. BI.3I asulü de koymuş ve bunu ilân İŞimdi iş vesamlarımıza ve misll0i | münasebetleri olanlar, halkı anlıy! ve halk ruhunu tanıyanlar varsa öt | " l vverlerden daha çok — okı İunsun. saadeti evinde araması, eşinin hazırladı- © 344335 n ; Pibı ğ Yuvasında ne kadar şen ve şakrak ise | ğ1 yemek veya dikişleri tekdir edebilme- y teyaek yi Fakat, nasıl köylü için başka bir ma> hariçte de o kadar ağır ve ciddi ı—mı 8i, muayyen saatlerde evine gelmesi, çok || © G mifatura, buşka bir tuhafiye, başka bir Elhasıl mütenasib bir vücud, cazib bir | zeki olması şarttır. ekmek ve başka bir sanayi varsa ve bun- çift göz, afif bir ruk sahibi olsun. Tahsili yüksek olmalıdır. Te mamlakülüniede aai ee büyülk bur |27 METEEL ööüür vo marek ll ş B Fatih eski Ali paşa Mütercim Tokattan X “sî;hlâkmıdddi-.ıymımıfh-nül k. Asım sokak No, 13 de (Sarih adres ve isminin meşrini || |başka bir edebiyat ve başka bir edebi is- a | peşte y A. Akmözü istememiştir) | Bükreş Bih tihlük maddesi var demektir. - 3A — — 379 — * lirler. : e. Erkek sevmeli, az | Erkeğin kaşı gözü Halk ne okuyor? Asırlardanberi halkne | — Matbuat Müdürlüğünün kararı, de sporu ğin kaşı gözü aranmaz N . Ben kapı şöyle, gözik bi ü E Ciltşz * | okuyorsa bugün de aynı şeyi okuyor: | oluyor ki, bizim ressam, şair, edip V€ g konuşmalı, medeni casaret n M“"&h," B_f'[ ESRAM Köroğlu, Âşık Garip, Tahir ile Zühre,| mancılarımızı, bu vasıta ile bir B $ sahibi olmalı Tellnök gizeli YAŞATAIN ÖRSç e el — | Leylâ ile Mecnun, Battal Gazi, Hazreti | çekmiştir. Acaba, Türkiyenin sanat İh L ©e gönül kimi severse güzel odur. İçtimai v , ö n çe ç mevkii iyi; bâriz bir kusaru olmuyan, a- | Atadolu ga. & 69 ; Ali, Kerbelâ vak'ası... ilâh. Bütün bu| fikir adamları, bu imtihanda mu Beğendiğim erkek tipi: Ku CAŞCER a s.bn edebiyat, Türkiyeye İrandan gelmiş olan | olabilecekler mi? İşin bilhassa ed ceno K h bir Tipi: Böylü boslu, geniş amuzlu, sağ -| * bi erkak benimi için iyidir. | Tam vücudlu, fakat zayıf, biraz sporu sı—l " Ankarar 8 ver, esmer, iri siyah gözlü, kıvrık kirpik- (Sarih adresinin neşrini istememistir). ; Tudü zrnkü HRdlk dülem BÜ mı_l._.............._........._._... Ba lik, İ ryez at |RADYO| neş'eli, az fakat öz konuşan, hariçte ol - ö dür. Bir zamanlar «Acom hikâye-| kısınt gayet güçtür. Temenni edeliti * 13B) leri» diye yüdettiğimiz ve bit zamanlar | Türkiyede inkılâbın yürümesine Ve ' .00 — 00 biz mürevverlerin de okumuş - olduğu- | rihleşmesine küvvetli surette yardiii y) muz - bunların çoğunu çocukken ben de | Mmesi mümkün olan bu işte müni v hatmetmiştim! - ve yanlış olarak eAcem İ rimiz, hakikaten muvaffak olmunlar! aei Mauhittin 4 Halka mahsus konferanslar Acem hikâyeleri değildir. İranın tesiri ***** kalmış Türk halk - edebiyatının - - ZK Ş p ç a v » — duğu kadar aile arasında da vakarmımı-| Bugünkü Program İSTİKRAZLAR — * parçasıdır. Bunların adları meçhul | — Doktorlar tarafından yerilmek ğzr K hafaza eden, sosyal terbiyemizin teferrüa- Srmieci ; Aşlış — Kapaaığ dlan müellifleri ya doğrudun doğruya |Te bir konlerans serisi tertip olunmuz” | fına kadar riayetkâr olan, her yerde ve 23 - Mayıs - 1887T - Puzur 'Türk borcu ğ l::şjf gA *ğ;ı 90 İran Türkleridir ve yabrat ta İranıı islâm | tür. Halkın istifadesi için tertip ol # ber mecliste aileye şeref veren ve aile| - Ölle neşriyatı: EER Ğ BNN g e e B B devri medeniyetinin tesiri altında” kal- | bt kanferanslar evvelâ muıl'!îml::n” 4 sevgisini her şeyin üstünde tutan, mesle- d:g,:;:;,îğ; m 33SA at O Va. . bekatedı — Bamış biz Türkleriz. Bu kitapların cskt ta- |rilecektir. Muallimler - de konfi Dü #i ne olursa olsun her halde yüksek tah- | Akşam _,,,_'.,: | TAHVİLÂT bıları cski Azeri şivesi ile yazılırdı. Za- | mevzuunu halkın anlayabileceği V R sil almış ve tamamile olgun bir hale gel-| 18.30: Plükla dans musikisi, 19.38: Konle- d S E Y Eğdireeli man bBunların eski üslübunu bozmuş, | başitleştirerek halka anlatacaklı —21 İ miş bulunan, medeni cesaretin ve vatan n:ı(:, Otdu Bayları Selim Sirri Tarean Ü Anadolu I pe .00 — O00 tabılar tekrar edildikçe dil de bozuk ve | Avrupada da tıbbi bahisler hallca bü P. İ YEŞ NODRA ). 20: Müzeyyen ve arkadıı » I vadel$ AAA LI | mo İk i kilde anlatılmaktı , İ :ıx":u"""" da bu evsala inzimam et — y tarafından Türk musikisi ve halk şat . lfpe 10.00 — aöüğ Ed:,m;,î İ,m m g:fk “ş",',ğ;gs in |Ede anlatılmaktağır. - iş bulunmazı şarttır. kıları. 20.30: Ömer Rıza tarafından araben | —» — Ti va ) S İ D SI AA RER TAKVIM ğ | İstanbul: Suat — |söylev. 2045: Muzaffec ve arkadaşları tara - | Amadnlu mü - poster san mon ki şeklinde muhafazaya yarıyan bu ede- — H6j t (Sarih adresinin neşrini istememiştir). |fından Türk musikisi ve halk şarkıları. (A - | - İbiyat, Türk kafasının, asra uygun yeni Ş fans ve borsa haberleri. 7230: Plâkla sololar, bir şekil almasına mâni olan kuvvetli | n — 3T11 — apera ve öperet parçaları. İSTANBUL bir tesir yapmaktadır. Arabi 900? | Kadın fazla süsü sevmemeli KS N Ticaret ve Zahire Borsası || — LA T : c Rtee b Nİ eeei : LA L aa 22/5/937 A aipütüe çüktümn i ' iyrupa” ve edebiyatının aşağı < Ç1 — Orta boylu, Balik etinde, beyaz,| Ölle merriyatı: - | sınıfımı, köylüleri de, eski bir devrin bir kara gözlü, siyah saçlı, ağzı ufak, dişleri| — 1230: Fiâkla 'Türk musikisi. 1250: Hiava- | /türlü tamam Türkleşemiyen hikâyelermi muntazam olmalı dis. 13,06: Muhtelif plâk meşriyatı. ' ok n ğ . € g-| A t Jakuyan bir memleketin fikir ve' edebiyat ü d n:“, n"'d_"'"u_’ı""'““ """_ BĞ 18.30: Plâkla dans musikiei, 19.30> Kon - —— | duygusundan nasıl teşekkül ettiğini göse K Kağ ferans: Sait Salâhattin Cihanoğlu: teren bu manzara, elbet fecidir, İşte Mat- 3 — Tabiati münis olmalıdır. Fazla süs | ,, hatıraları, 20,00- Badi ve uw:-ım:î sevmemeli ve kocasının emrinden dışarı | rafından 'Türk musikisi ve hulk şarkıları, ya çıkmamalıdır. Bilhassa genç ve ta -|20.30: Ömer Rıza tarafından Arapça süyley, mnınmış mMmaceraperestlere iltifatı affedil- |2046: Safiye ve arkadaşları tarafmdan Türk mez bir kabahat sayarım. muzsikisi ve halk şarkıları (saat üyar), 21.15: | Manisa: H. P. : Plükla sololar, opera ve operet yan (Sürih adrerinin neşrini ütememiştir). İ da S Son Posta'nın Tefrikası: 42 l CTTLENBİK o IA Yazanı Kamal Ragid Yalmız ne yalan söyliyeyim, benim |telik gene onların yardımı ile para da lna gelmiş gibi, telefonu açtli 4| $çimde gizliden gizliye öyle bir ses var | kazandıktan sonra artık benden ne bek- nın eskinen çalıştığı gazeteyi ki: Bu çocuk pek de öyle göründüğü|ler?.. Gelip benim karşımda da yanıp Şimdi karşısına o, çıkacak olursâ * kadar kötü yürekli, düşkün yaradılışlı | yakılması neden?.. Demek ki, başka bir 7 |Pa ne konuşacaktı?, gv değil, diyor. Hem düşünsene bir kere...İşey vat!... Hem görseydin, dün gece, o " ü — Bir emriniz mi var?.. S Gönül eğlendirmek isterse işte yanı ba-| kadar içli, o.kadar acınacak bir halde Diye sorsa, ne söyliyecekti? şında Kâmiran gibi bir kadın var; hem|idi ki... Başka zamanlarda, hiç dur - da bilmiyordu; kendi kendine: — de pekâlâ bir kadın... Biraz çokca bo -İmadan, saatlerce söz söylerken dun ge- * — Hiç ses çıkarmam, telefonü ” yanır, hele erkeklerin yanında yap -|ce nasıl kekelediğini, dudakiarı titreye tırım!. Benim olduğumu neredeğ M:;ğım.hnl:p dökülmeyi p;î :ıevcr şi- li;ııcd;tl;’nhu, beni bir kaç dakika hyacak?.. T , boppadır ama ne de olsa gene |o inleyiniz!.» İvardığını k b yıyordu. yüzüne bakılacak, erkeklerin hoşuna gi- | görseydin, sen bile ı;ıgeın.yı:n bile on- ö ?ewe d::mei medi ordu, P decek kadar güzel bir kadın... Üstelik |da gizli bir yara olduğunu anlardın!.. | veyre arkasından koşsaydı, oda kapısı-|çıkmağa başladı. Kerdeşine varıncaya ı:'ıyv;î.’ y.mm nnm : ona bu kadar yüz veriyor; o dururken, | — Vah zavallı ablacığım!.. hu içeriden kilitlenmiş bulacaktı; sonraİkadar hiç kimseyi istemiyordu. Eski-mak için Mi? Yalnız onu mersi” zeden hâlâ benim arkamı bırakmasın?..| — Hem bu işde belki biraz bende de|biraz durup dinlese, ablasının hınçkı. | den gezmeye, yahut da ufak tefek almı- DÜ L ae Ş Benim param için diyeceksin değil mi?.. |kabahat oldu. Bir kere olsun, onunla | ra hınçkıra ağladığını da duyardı... ya çıktığı saatleri bile Gdeğiştirmişti. ü 3 iZ K ef İşte Kâmiranın kocası da ona para ka-|konuşmalıydım. Belki de, söyliyeceği ... Sabah gezintilerini büsbütün bırakmış, | - Zelefonu açan idare memüri ç gl zandırıyormuş. Bülend bile öyle söy -|sözlerin arasından, işin rengini az çok| O günden sonra Lebibe, evin için -|an bire doğru Beyoğluna kadar iniyor, | DiP©, Be diyeceğini - bilmiyi ee lemiyor muydu; Levi, bir zamanlar| değiştirecek bazı hakikatler ortaya çı-|dekilere bile dargın duruyordu. Nü »İyarımda eve döngiyar, sonra akşam' » Pir İi saniye sustuş sonra Kâmiranın kocasmı zengin etti, şimdi | kardı. Öyle ya, hiç birimizin aklına gel-| veyre bir kere daha Turhanın lâkırdı- İzeri tekrar çıkıyordu. Konudan kom -|t gelik de buna kazanç yolları gösteriyor, de -| miyen neler olabilir!.. sını açacak oldu: n çağıranlar oldukça onlara da pek| — Gâzeteden çıktı, dediler, miyor muydu?.. Öyle ise arlık daha ne| — Ben artık söyliyecek söz bulamı-| — Seninle konuşmak istemiş öyle|eskisi kadar sık gitmiyordu. Annesi ile|Tada çalışmıyor. j istiyor?.. Onun yerinde hangi erkek ol-İyarum. Seni adetâ tanıyam:yacağım; Geçen gün öyle söylemiyor mıy-| Nüveyre hemen her akşam üzeri briçi Onu bulamamak kendisine ” sa, hiç birisinin arayıp ta bulamıyacağı | birdenbire o kadar değiştin!. Sen ki|dın?. Sonradan ben de düşündüm; me-|aynamak için bir yerde toplanıyorlardı, |tün acı geldi. J blrdevlct,..mlınndıhmhmm-hhyokm kimsenin |rak ettim doğrusu... Acaba me söyliye- |O döndüğü zaman Lebibe, yüzleri-| Bir başka gün gene bir Kkari? £ ııudıpekgızelmu!mşlm'ı_hüuw e a — |re bakmıya bile korkardı. Nüveyre|du. Bir akşam, çay vakti bir * v ri, * YUlE A Bi lanık, karışık işler dururken, bu kadar | tüsü bu idi: dedikodu dönerken sen hâlâ beni de -| — Acaba ne söyliyecekti?.. Neden ğü, kendini aldatmak için çırpınıyor «İsanki bir kaç dakika olsun onu dinle -| — orada yoktu; ;ın!*ünlmımgıllhl.-'dcw medi di. Ve ee b birdenbire öfkelendi: İ n Diye fısıldardı. n Zakiki, - > Lebibe, bir gün sanki birdenbift rinden sezer, yaramaz bir ge G Rrer. dı; koşa koşa kendi odasına çıktı. Hır -| - İlk günleri hep evde kapanmış, kal- çın bir kürültü ile kapıyı kapadı. Nü-|mıştı. Sonra sonta sokağa da yalnız ytam beş A İt bire bilmem ki... Ortada b
