MMM Cildi bahar güneşine karşı nasıl korumalıdır ? —%u—, bütün vücudumuz gibi cildi- 'de ani değişiklikler yapan bir mev- #d“bi. Bu yüzden cilt bu mevsimde ge- bt ir muhvcmeuiııjge uğrar. Harici saşlere karşı her zamandan daha has - 'e daha zayıf bir hal alır. B'madkım ne yapmalı — Cilt bo - iye güneşten mahrum bırakı- ::"ğ?nküt Açık havaya ve güneşe 0- lt gü, acımız pek büyüktür. Bahusus BSüneşten enerji alır, vücudumuza ya- Unun için onu güneşsiz bırakmak muq'"l"me zarar verir. En iyisi deriyi Cek bi Böstermeli, fakat zarar görmiye- Ka hale koyduktan sonra.. ğ kuru derililer — Ekseriyetle sa- l:'" derisi bu cinstendir. Bu türlü hmnhem kalınca tatlı bir yanıklık hhn;k'Pkımıu bir renk alır. Sertleşir, Şır. Şeffaflığını kaybeder. Bunun Şür, Pişi Çiltleri kuru ve ince olanlar bu mev- Harler. Makşyajlarını ı: Yüzlerine bol bol banolin vo; ___'_'__k_w:: yağlı bir mahlül sürme - Yünlü kumaştan ayyör » . :Zeinp in güzel bir moaeti. Gri rotk- nlii kumaştan tayyör. Üstüne limon ıİ Si renginde pikür yapılmıştır. Sağda — (Krid) in modelle - tinden. Beyaz (Tusor) tayyör, (Em - prime krep) ten bluz. Solda — Rop siyah üzerine sa- rı - beyaz papatyalı emprime krepten yapılmıştır. Üstü upkı *obun çiçek! benzer şekil ve renkte inci ile işlenmiştir. garerea eeeT AA l | b yağlı kremlerle ya gü-| Çapmalı, salkol» lü maddeler e yüzleri- ni temizlemekten çok çekinmelidirler. Mesameleri açık, yağlı derililer — Gü - neş görünce tatlı bir renk albırlar. İste » nilen, beğenilen yanıklık ta budur. Fa- kat bu deriler için de güneşte kalmanın başka bir mahzuru vardır. Güneş, zatcn açık olan mesameleri daha fazla açar. Siyah noktalar, ergenlik denilen sivilce- ler yapar. Esmerlerin çoğunun derisi böyledir. Bunun için hiç bir esmer yaz başlangıcında cildini apaçık güneşe ver- memeli, muhakkak onu koruyacak şey « ler sürünmelidir. Cildi güneşe karşı koruyacak krem, Josyonlardan bir kaçının reçetesini veri- yoruz, Sarışın veya esmer her bayan butt- lardan hangisinin kendi cildine yaradığı- ni tecrübe edip, devamlı olarak kullan - malıdır. Lanoline 90 gr. Buile de paraffine 8 gr. Chlorhy drate de guinina 0 gr. 50 Eat de rose Başka bir tane Precipitö blaue de mercure —1 gr. Sous nitrate de bismuth 1 gr. Lanoline S0 gr. Losyon: Eau oxygönde â 12 volumes — 200 gr. Baorate de soude k g. Yabut: Eau distillde 90 gr. Teinture de benjoin 10 gr. Eau oxygönde 100 gr. SON POSTA IHer kadın bilme!idlrl En iyi yatma şekli hangisidir ? Sağ tarafına yatmak. Çünkü: Bu şe - kilde ne kalb, ne de mide sıkışmaz.»Bar- saklar kolayca çalışır, Tabii bunun aksi- ne söl tarafına yatmak ta en fena şekil- dir, Arka üstü yatarken kalb ve ciğerler dinlenir amma, horlamak âdeti olanlar bundan da sakınmalıdır. ..* İnatçı baş ağrısına karşı ne yapmalıdır? Baş ağrılarının muhtelif sebepleri var- dır. Fakat çoğu mide ve barsak bozuk - luklarından ileri gelir. Bunun için de - vamlı başağrısı çekenlerin her şeyden ev- vel midelerini, barsaklarını düzeltmele- ri lâzım gelir. Eğer bunlar düzeltildiği halde başağrısı devam ederse o zan başka bir sebep araştırılır. Her y pılacak ilk iş hazım cihazını iyi çalışır halo getirmektir. Mide ve barsak bozuklukları ekseri - yetle şu yüzden olur: Yemeği lüzumundan çabuk yemek, iyi çiğnememek... Fazla taze ekmek, kuru| rasiminde bulunuyordum. Cenazeyi Fe- yecekler | rik: fasulye, nohut, mercimek gibi y de barsakları rahatsız eder. Ve baş ağıt- larına sebep olur. Bunun için bunları &k sık ve yalnız yememeli, daima salata, meyva gibi şeylerle beraber yemelidir. Ekmeğin bayatını tercih etmelidir. Barsakların yeti yavaşlayıp, ka - bızlık başlayınca midede ekşilik çoğahır. Baş ağrılarile beraber vücutta umumi bir zehirlenme başlar. Bunun önünü almak için de derhal kabızlığı gidermek çare - sini bulmalıdır. Şu mahlül çok iyi bir linet vericidir. Mat& en brivdille 30 gr. Gralus d'anis vert - Follicule de sen& Lactose Bundan bir fincan suya bir kahve ka - şığı katıp akşamları yatmadan evvel iç - melidir. Tatlı olmasını istiyenler şeker yerine bal karıştırmalıdırlar. Bol meyva ve sebze de barsakların çe- lışmasını kolaylaştırır, mideyi ekşilikten kurtarır ve neticede bir çok inatçı baş - ağrılarını keser. içine Mevsimin Modelleri tabil renkte yünlüden yapılmıştır. Etek ayni renk üzerine nar kırmızısı çizgili - dir, (Fötr) şapkanın iki yanları kalkık, ön ve arkası iniktir. Solda — Yeşil - beyaz kareli yünlüden ceket, düz beyaz yünlüden jüp, şapka ye- şildir, Sağda — Önü düğmeli truakar, ceket | Çocuklar dâ kata gelmişler. Müthiş! E- Sayfa 9 | İSTANBUL ÖLÜM EN * ** Ölünün Müslüman, hristiyan ve değiştirilen cenaze arabası - Mezarlıkta çocuklarla sakallı ihtiyarlar arasında bir kavga - Mektep talebelerinin çiçeklerini yoldukları taze mezar - Mezarlardan geri alınan çelenkler A DÜSTRİSİ x musevi oluşuna göre işaretleri Yazan : Fikret Âdil -Ş Akrabalarımdan birisinin cenaze me - le yapılan yeni mezarlığa götüre - cek üpsultanda aile kabristanı var- dı. Fakat bir türbe içinde olan kab: tana cenaze gömmek yasak olduğu için Feriköyüne götürmeğe karar verilmişti. Bir cenaze arabası geldi. Tabut içine yer- leştirildi. Ben, hemen cenaze arabasını takip eden otomobilde, şoförün yanında oturuyordum. Yağmur yağıyordu. Ben: de yağmur, tuhaf bir hassasiyet uyandı - rır, sinirlerim gerilir, malihülyaya dala- rım. Bozuk- yollardan sarsılarak ilerlerken, gözlerim bir an cenaze arabasının bana hiç te yabancı olmıyan hatlarına ilişti, Ben bu arabayı tanıyordum. Biraz düşi nünce buldum. Bu, bir kaç gün evvel, Taksim kilisesine cenaze getirirken gör- düğüm mükellef araba idi. Fakat nasıl oluyor da, ayni arabada hem hıristiyan, hem müslüman cenazesi taşınabiliyordu? Yanımdaki şoför: — Bayım, dedi, bu arabaların üzerle - İrinde gördüğünüz alâmetler müteharrik- tir, Müslüman cenazesi olduğu zaman, bir ay alâmeti, hiristiyan cenazesinde bir haç ve cenaze bir museviye ait olursa altı köşeli yıldız alâmetini takarlar. Böylece.. Demek bir ticaret müessesesi, böyle - ce, ve yalnız ticari mecburiyetler ve mü- e, felsefi ve büyük bir hakikati ortaya koyuyordu: Cenaze han- Bi dine mensup bir kimseye âit olursa ol- sun, «medfeni ebedisine» -ayni araba ile gidiyordu. Üzerindeki alâmet değişiyor - muş, bundan ne çıkar Feriköy camiine geldik. Yeni mezarlığa gömülmek üzere getirilen bütün cena - zelere, son merasim bu küçük camid. pılmak mecburiyetinde idi. Elim bir mer- buriyet! Çünkü bu cami öyl merasim için mücehhez değildir. Bura - da, bu nokta üzerin değilim, yalnız, değil ruhaniyet ve be - diü hisleri tekemmül etmiş olan kimse- ler için, sadece herkes için bile bu camiin aziz bir mevcudiyete lüyık - olduğu son | hürmetin ifası vazifesini yapamıyacağı bütün açıklığile gözükmektedir. srar edecek Bu acı bahsi geçelim ve tekraz otomo- billere binerek, belediye ıstılahınca <tar- la» denilen mezarlığa gelelim. Burası, güzel ve havadar bir yer. O ka- gar havadar ki; yeni mezarlıkta serviler olmamasına rağmen, insanın ciğerlerine ölüm havasından ziyade hayat dolu bir rüzgâr giriyor. | Btrafı, tıpkı umumi harp siperleri gi ,bi - orada da ölüm yok muydu? - tel ör - gülerle muhafaza (!!) edilmiş mezarlık, bir an içinde, kısa pantalonlu, gri ve bir örnek gömlekler giymiş çocuklarla dolü- yor. Yüzlerce çocuk, kimdir bu çocuklar? Sakallı beş on adam, ellerinde sopalar ik onları kovalıyorlar. Kimdir bu adumlar? Iskatçılar. Niçin çocukları kovalıyorlar? vet, Bu çocuklar uzaktan görünen her ce- | nazeyi sevinçle karşılıyorlar. cunda para var. Ve çı sakallı ıskatçılar gi hüzün takınmasını henüz bilmiyorlar. Çocuk saffeti denilen şey, henüz bu iki yüzlülüğü beveremiyor. sahte ve cali bir| den Cenaze, kılık ve kıyafetlerinden — eskl tulumbacı olduğu hissini vermekle bera- ber, bana, daha ziyade, idam hükümle - ril a mukabilinde filen tatbik e - hul, geçici çingeneleri hatırlatan çukura in - mezarcılar eline verildi, bü dirildi. Sonra mel'un bir testere gicirtisi ile tabut ri, kulağıma eğildi: n kapağı kesildi. Cemaatten bi- — Ölüyü kesiyorlar! Dedi. Hakikaten bu testereleyiş, insas na öyle bir his veriyordu. Titredim, u - zaklaştım, yeni yapılmış bir takım me - zarları seyre başladım. Aman Yarabbi! O ne özenti mezarlar. Her biri, şık olayım diye alaca, bulaca renkli tuvaletler giy- miş, yeni zengin kadınlara benziyen bu zavallı mermerlerin üzerinde fotoğraflar, fotoğrafların altında kötü, iğrenç şiiri! ler mi yok, Ve hemen hepsinin üzerinde, tercüme piyeslerin «tirade> lerinc ben « zer: «Yolcu, burada yatan...> Veya: «Zair, nevnibâl baharında uful eden..» 'Tarzında yazılar var. «S» ler ve <Z. ler daha bu işin acemisi olduğu belli, Taş- çılar tarafından lers yazılmış. Ve bütün bu garibelerin yanında sa - deliği ile insana sonsuz bir sükün, derin bir teselli Veren üzerinde «Hüvelhay ba ki» yazılı bir taş. Şimdi artık, cenaze gömülmüştü. Or- tada bir tümsek vardı. Üzerine su dökü- yorlardı. Getirilen sehpalı çelenkleri ğaç diker gibi bu tümseğin üzerine dik « tiler. Bu esnada, sakallı ıskatçılar, gözle« ri tedfin işini idare eden adamda, çatlak ve girye seslerle kur'an okumağa başla- mışlardı. Tedfin işleri ile uğraşan kim onlüra yaklaştı, ellerine birer miktar pa- tutuşturarak susturdu. Sonra, imam ti. Cemaat uzaklaştı. «Telkin. de üye lâf anlatmak işini de gördü er, ayrılış. ra işarct nilen Taziyı Geride kalmıştım. Mezarlıktan cemaat boşanır boşanmaz, telörgi ler — haricine K la telörgüler de kalmış olan sakallı sopalılara ermiş olan zalın etrafımı sardılar, nu eteklerine sarılarak, horoz şe- keri istiyen şivelerle: — Amca, bize de ver! Diye yılışmağa başlayınca, adamcağız, düğünlerde geline para serpilir gibi, ce- binden avuç avuç paralar çıkararak uza- ğa, bozuk yolun cıvık çamurları içine at- tı. Çocuklar, aç kalmış serçeler gibi ça- murun içine balıklama, üstüste, çığlık « larla atıldılar. Adam fırsatı ganimet bi- lerek son otamobile atladı, kaçtı. Şimdi ayni çocuklar, biraz evvel geçerken baş- örtüsü çenesinden bağlı bir salihe hatu - nun başını sa » diye h. taze öl yarak «bir süvari daha ulâde bir ima il mün Üzerine hücum etmişler, ediyi ganimet çiçekleri, ya- lerden birinin s0 parator Vespasye