B erkek tipleri hangileridir? —9s— Şekilperest bir erkeği hiç istemem | Hayatımın saadetini, güneşini temin niz kadın ve — 256 — Kadında yüz güzelliğinden zivade vücut tenasübü İntihap edeceğim kadında aradığım va- edecek olan ruh, ve fikir arkadaşımın her | sıflar şunlardır: şeyden evvel bütün bir erkek. Mütehak- 1 — Arkadaşlarına ve arkadaşlarıma kim, hislerine hâkim, hiç kimsenin tesiri | hürmet telkin edecek kadar gurur. altında kalmıyan görüşleri ve hissedişi 2 — Kuracağımız yuvamn şerefini ko- dürüst ve samimi, sade ve iddiasız, temiz| ruyacak kadar izzeti nefis, yaşımağa, temiz kalmağa ahdetmiş bir perest olmasını hiç arzu et - meh, Kalbsiz bir güzellik bence bir hiç- tir. Tam sıhhatli, boyluca, temiz bir yu- 3 — Münevver bir genci anlayacak ka- İbiatte, müşfik bir insan olmasını iste-|dar bilgi. 4 — Iztırabımı ve neşemi gözlerimden anlayacak ve gözlerile anlatacık kadar vanın sevgisine bağl, pek genç olmamak! -$ — Yüz güzelliğinden ziyadö vücut Bir evlâtlığın Hatıraları IBaştarafı 7 inci sayfada) için büyürse bu kızcağız İstanbulun gü- zellik kraliçesi olur diyormuş... fena kızmış, küplere binmiş, benim gü - zelliğimi kıskanarak bizi evden çıkılat- mıya kalkışmış... Vakıâ, önce buna a - nası babası razı olmamışlar amma kız - .cağızın bu yüzden gitgide hırçınlaşması, bağırıp tepinmesi, arasıra beni herkesin yanında kötü kötü tahkir etmeğe başla - ması üzerine nihayet bize de oradan yol görünmüştü. İşte ben, altıncı kapımdan da pasaportu böyle almıştım! * Yedinci kapım: Şimdi yedinci kapımda çok rahatım... Doğrusu, buradaki rahatım eski kadı kız- larında bile yok! Buradaki bayan da, bay da gerçekten bir evlâtları imişim gibi seviyor ve koru- yorlar, Hattâ bir iki yıl sonra eli ekmek tutan ve iyi bir deliksalı ile nişanlayıp Geçen bilmecemizde kazananlar © 17 nisan tarihli bilmecemizde kaza- nanları aşağıya yazıyoruz. İstanbulda bulunan oküyucularımızın pazartesi, perşembe günleri öğleden sonra hedi- yelerini bizzat idarehanemizden alma- ları lâzımdır. Taşra okurlarımızın he- diyeleri posta ile gönderilir, BİR FUTBOL TOPU Hiâziz orla mektep sınıf $/B den 156 M. Teriyer. BİR KİLO ÇİKOLATA İstanbul erkek Wsesi 1/D dan 1397 İbrahim Dökmeci. ALBÜM İstanbul 4 uncu mektep 42 Muzaffer Sey- men, İstanbul 44 tincü ilik mektap 258 Ve - dat, İstanbul erkek lisesi 3/F den Ali, Nuru- osmaniye Selvillmeseli solak 4 de Nihat Öz- can, Bandırma Gar İstasyonu fen memuru Nall oğlu Orhan Özkan, Ankam 2 nel orta maeklep İ/B den 97 Şükriye, Anlalya Me 4/8! den G2 Sakip, MUHTIRA DEFTERİ Ankara Doğanbey mahallesi Taşdöşeme sokak 7 de Şükran, Gerede Anadolu Oteli sa- garti Ni bir meslek sahibi. işte o yuvanın İstanbul: Sedi (Sarih adres ve wminin neşrini istememiştir.) — 253 — Ağır başlı bir kadın Vücud: Ne şişman, ne zayıf olmalı. Boyu 160 santimden fazla olmamalı, Yüz İle yirmi, gözler kaşlar, saçlar siyah, cil di kendisinden beyaz oltnalı. Tabiat: Ağır başlı ve her söze atılmı - yacak mizaçla, düşünmeli ve ancak öyle söylemeli. Bilgi derecesi: Erkeğin bilgisi kadar veya az olmalı. Fazla olursa arada dirlik olmaz. Dörtyol: Akküş Yulderım zi Eğ Yuva, eş ve çocuk sevgisi Tam manasile bir ev kadını. kuracağı Yuvaya, eşine, çocuklarına müşfik bir ne ve kadın olarak bağlı. evinin işle - cine idaresine bizzat bakan ve böyle ye tiştirilmiş.. muhitte iyi ahlâkı, ince ruhu, hrssas kalbi, uysal tabisti ile temeyyüz €miş, kıskanç değil, musikıyi sever, eko- nomiye düşkün, ilk veya orta tahsilli ve pihayet bir erkeği teshir edebilecek sima we vücuda malik bir genç kadın. Çorlu Bahkpazarında berber Emin Soyak çen, İSİ ver Asil bir aile kızı Alacağım Kiz Mutlaka asil bir aileden olmalı. Boyu orta, sikleti 60 kilodan faz- Ya olmamalı. Bununla beraber ne çok gü- z0l, ne de çirkin, yalnız huyu ağır başlı, terbiyeli, tahsili Ükmekteh mezunu ol - Mâsı şarttır, Yukarıda yazdığım gibi güzelliği, kum- Fal saç, koyu mavi gözler, buğday beniz Ne tamamlanmış olmasırı isterim. Ceyhanda: Foto Yslmaz Gönen e — Son Posta'nın Tefri" aşı; 22 le hayat âdamı, tecrübeli, kabiliyet-| tenasübü, İstanbul: Salâhattin (Sarih adres ve isminin nüşrini istememiştir) — 757 — Kadının içi, dışı temiz olmalı Neşelerime olduğu kader kederlerime de ortak olmak şartiyle ölünceye kadar ayrılmadan seveceğim kadının yüzü, ru- hunun aynası olmalı. İçi, diş temiz bu- Yurmaal, Okuma derecsi en az orta, mü- ziğe âşlna, saçları uzun olmalı. Çocuk ye- tiştirmek, yuvasına iyi yemekler yapmak için yaratıldığını bilmeli. Nihayet bir an- ne tab'ının bir şaheseri ve en çok sevil- meğe lâyik bir mahlüktur. Gönen: Firtina (Sarih adres ve isminin neşrini istememiştir) İzmirde Ankaralılar Güzel oynadı (Baştarafı 7 inci sayfada) 10 dakika kadar İki tarafın akınlarile geç tikten sonra Doğanspor takımında yor - gunluk alâmetleri belirmeğe başladı. Bil- hassa orta maavin bozuk oynuyordu. Bundan istiiade eden Ankaragücü 20 nci dakikada Yaşar vasıtasile 3 üncü ve galibiyet golünü de kazandı. Ankara- gücü İzmir takımının bütün gayretlerini muavin hattında durdurabiliyor ve açık- larile İzmir kalesine tehlikeli hücumlar yapabiliyordu. Doğanspor artık vahde - tini kaybetmiş bir takım halinde id. Maç da bu suretle 3-2 Ankaragücünün galibiyetile neticelendi. Hakem Said Selâhaddin oyunu bita - raflıkla idare etti. Sekiz klüp turnuvası maçları Sekiz klüb turnuvasını dün Şeref sta- dında devam edildi. Alman neticeler şunlardır; Beykoz - Hilâl'e 2-0, Anadolu-İst, Spo- ra 20, Süleymâniyö-Vefa'ya 1-0, Topka- p-Eyüb'e 6-3 galib gelmişlerdir. era — — Her ne ise... Onlar gibi olsun, büs- bütün sarhoşluktan olsun görülüyor ki saygısızlık etmişim, âf buyurunuz. Da- ha başka suçum oldu ise onları da, hep- sini sarhoşluğuma veriniz... — Fakat yanlış anlıyorsunuz, asıl böy İelikle beni kırmış oluyorsunuz... — Biliyorum, sizi şimdi de rahatsız ediyorum. Biraz evvel, lâf arasında, Bülend uğriyscak olursa kendisine ha- her veririm, demiştiniz. — Sahi... Onun için telefon ettiğinizi unuttuk da bakınız, neler konuşuyo - ruz. Evet?.. Uğrarsa ne diyeyim?.. — Bana telefon etmiş. Bu akşam be- ni görmek istiyormuş. Size zahmet o- lacak ama, lütfen söyler misiniz; Bir işim çıktı; belki de akşam trenile An- karaya gitmeğe mecbur olacağım. O - gun için kendisini boşuna Obekletmiş m. âlâ... Bu akşam Ankaraya gi- diyormuşsunuz. o Gelmiyecekmişsiniz. beklemesin, diyeyim, öyle mi?.. — Evet. Yazan: Kemal Ragıp — Sahiden, çok üzüldüm; hem o ak- şam sarhoşlukla size karşı saygısızlık etmişim diye; hem de şimdi Bülende haber bırakmak için sizi rahatsız et - mek cür'etinde bulundum, onum için... 'Tekrar tekrar rica ederim, sf buyuru - nuzl,, — Bir şey değil... Gücenmek için or- tada bir sebeb olmadığını söyledim, — Eksik olmayınız... Gene sustular. Gene Turhan titriyen bir sesle; — Allaha ısmarladık... dedi. — Güle güle... Telefonlar ,iki taraftan da birer ça - tardı ile kapandı. © İkisi de neye öfkelendiklefini bilmi - yorlardı; ikisi de birbirlerini neden öf- kelendirdiklerini, gücendirdiklerini an- bıyamıyorlardı, İkisi de yalnız kendilerini haklı bu- Tuyorlardı. Turhan: — Bana sarhoş dedi, benim akşamki sözlerimi sarhaşlukla söylenmiş sandı, yaşım on sekizi bulunca beni onunla baş! hibi Tevfik oğlu İ Akartürk, Lüleburgaz göz edecekler. Binbir çeşit kırtasiye mağazası Hüseyin oğlu Bay, sabahları muntazaman işine gi - di Anka ili caddesi dip akşamları muntazaman evine gelen la ei EE Bila Dediği bu, İstan- tam bir aile erkeği... Bayan da mahalle- | bul erkek lisesi 3/E den 985 Aybars, İstanbul Sabri, Kütahya Dervişpaşa ilk moktep 4 denİ., nin en hatırlı kadınlarından... Onun ii 42 nci mektep 5/B den 150 Salih Diğer. GE BÜYÜK bizim bu ev bazi gün ve bazı geceler ko- ca mahallenin âdeta bir kadınlar kahve- si... Mahallenin bütün kadınları gün ve gecelerini en çok bizim evde geçirirler. | hkesir 6 Eyitt Bazan bayanla birlikte biz de geceleri) kapı Arpaemini yokuşu No. Osman. komşulara gideriz. Yalnız, geçen gün bu evde benim yü- reciğimi çok sızlatan bir tesadüf, bir hâ- dise oldu: Öğleden sonra biz bayan teyzemle he-| Pertevniyal lisesi 4'C den 177 nüz yemekten kalkmıştık ki çat kapı bir misafir geldi Ben mutfakta kahve pişir- mekle uğraştığım için kapıyı teyzem aç- mıştı. Biraz sonra: SULU BOYA İstanbul 49 uncu mektep 188 Saadet Bİ - len, Beyoğlu 29 uncu mektep 2/A 153 Gönül, Isparta Gazi İlk mektebi 4 23 sekreteri Saadet Yorulmaz, Uzunköprü Mi- mar Hayreddin mektebi 193 Muazzez Üzenç. Sermet, İstanbul S8nci mektep 1/A 8 dağ( Beyoğlu İztik!li enddesi Suriye apar tımanı No. 18 Tulgar Cnn, 40 uncu İlk tep Necip kım Neclâ, İstanbul erkek 3/A dan 62 A. Güler, Ankara caddesi No. 183 — 000 safa geldiniz, hoş geldiniz, ca- | de İbrahim kızı Nezahat. hım, ciğerim hemşireciğim! DİŞ FIRÇASI 44 üncü mektep Nüüter Eserova, İstanbul Filân gibi sözlerle karışık bir sarmaş- | 44 #ncü mektep 181 Müeyyide, Bordur Ba - malar, öpüşmeler kulağıma geldi. Ne'ga-| yır sokak No. 13 de Acar, Çorlu polis M. İb- ip, gelen rahim Çelebi oğlu Özcan, İzmit orta mektep rip, gel alemin ey. Sülunnm kalağimsi| rahi. Çele ame çalınan sesi bana pek te yabancı gelmi -| 2x0 $ön Mesasmk Özdağ. yordu. Derken mutfaktan başımı ev al - DİŞ MACUNU tana uzatınca me göreyim? Kucağında) g3 öncü mektep 4/C den 113 Handan Gir- memelik küçük, iki üç yaşında bir ço -| gin, Foça nüfus memuru Galip kısı Jale, Ki- cukla annemle karşılaşmayım mı? Zavallı annem, benim orada olduğum. | 1/3 de P. Tözüner, Kastamonu lisesi 8 Me Kemaliye ik mektep 828 Muzaffer Öz - demny. Muruomnaniyo ZAM MAD dan habersiz alt kattaki odalardan bi -| sınır 801 Baha. rine geçtiler. Neden sonra, ben elimde iki #incan kahve ile içeriye daldım ve| İstanbul Akşam kız İdet üzere anneme kendimi hiç tanıt . | Pakise Evren, madan kahvesini uzatarak elini öptüm | M32en yokuşu N ve: — Safa geldiniz bayan teyze! Dedim. O gene farkında olmıyarak: — Çok yaşa, safa bulduk, kızım! Diye saçlarımdan okşadı, sonra da ev- lâtlık olduğum evin bayanına sordu: — Aman bu küçük bayan ne dı şeymiş, bunu nereden buldun böyle? O zaman dayanamadım, gözlerimden m am m KİTAP san'at mektebi 961 damlıyan iki damla yaşla annemin boy - nuna atıldım: — Anieciğim beni tanımadın mı? * İşte şimdi, ben yedinci kapımda ve a- rasıra annemi de görüp onunla sevişmek irin | suretile pek rahattaym. Darısı benim gibilerin başına! lacak dernesi de bana inanmadığını | kurtulmuş oldum. gösleriyor... Yahut ta sana ne? demeğe getiriyor. Pekâlâ, öyle ise... Ben zaten bu işin yürümiyeceğini biliyordum. Yol yakın iken geriye dönmek daha iyi... Yazın, ben de onu bir şey san - mıştımı,, Lebibe de pek derin bir üzüntü için- de idi: — Ne anlaşılmaz çocukmuş, meğir... Benden daha ne bekliyordu?.. Gel de böynuma sarıl, diye buraya çağıramaz- dım ya.. Nişanınız tekrar tazelenir, âi- ye bana âdeta kinayeli sözler söylü - yor... Bilseydim, sizinle konuşmazdım, diyor. Canı isterse... Yazık, ben de onu bir şoy sammıştım!.. Turhan telefonu kapadıktan sonra, ilk önce öfkeyle ayağa kalktı. Sonra tekrar oturdu, Daha doğrusu, birden- bire bütün kuvveti kesilmiş gibi, oldu- ğu yere çöktü. Boynunu büktü; gizli bir üzüntü ile uzun uzun telefon maki- mesine baktı... Yazı odasında hiç kimse kalmamıştı. Ne iyi, hiç kimse duymadan, istedik - leri gibi konuşabileceklerdi. Tekrar te- lefonu açmak, deminki bırçınlığını u - hutturacak bir kaç söz bulabilmek için derinden derine bir istek duydu. Fa - kat bunu bir türlü kendine yediremedi:! — Böyle olduğu daha iyi, diyordu. Bir iki saniye kadar sustular. Sonra|öyle mi?.. diye söyleniyordu. Nişan -| Zaten yarın akşam araya nasıl gide - lansam ne olacak, nişan bozulsa ne o -İceğim, diye düşünüyordum. Bundan da “““han yeniden söze başladı: izi Bir yandan da: Osman Cemal Kaygık İolduğu zannedilmektedir. Kocamustafapaşa Akurca Kunlbağaç sokak 4 de Ahmet Adnan, Kastamonu Ziraat Bank memurlarından Mustafa oğlu Turan Ebn © bü, Ankara Öksüzce mahallesi Argın sokak 31 de Sedat, Konya efkek orta mektep 1D dan #10 M. Torlak, Denizli orta mektep WE den 1174 Necdet, KART Merzifon orta mektep 320 N. Olga, İS * tanbul Ticaret iisesi 1152 Nuri, İstanbul © ncı mektep 33 Kemaleddin, Kumkapı ori& mektep 204 © ;ket Çuhadar, Ankara erke$£ lisesi arkası Kurtuluş mahallesi Alıntaş 59 kak 14 de Nedret Tekiner, İmir kız 4/B den 1500 F. 9, Gerede sıhhiyo baytarı Bayati oğlu Fatin, Ankara İsmet mektebi 2 den Metin Kunt, Tarsus postaha” me karşısı No. 101 de kahveci Ahmet, Mai Şengül, Çerkesköy ilk mektep 232 Nazmi, Tünel Yazıcı sokak Boton ban No, 3 de Bö” haeddin Soydambay, İnegöl Kasmefendi caddesi 161 de Ahmet Lâçin, Tokat orlü mektep 1/0 den 408 Sindet, Kayseri lisesi 1/C den Ti42 Cabir Güner, Ankara İsmet » paşa mahallesi orta sokak 20 de Sami Gü - Tünay, Yenişehir İlkin sokak 12 de Suat Salt, Çanakkale Seddilbahir (İş İst, Fethi Gür kızı Sürkan, Uşak orta mektep AZA dan i : ; i ğ E HERETİŞEKER Mr ; i Varşovada bir Mayıs bayramı kanlı oldu Varşova 2 — | Mayıs münasebetile tertip edilmesine hükümetçe Tuhsat ve rilmiş olan yedi alaya 100,000 e yakın kimse iştirak etmiştir. Yahudi sosyalist alayının geçmesi esnasında patlayan bir fişekten ve ati lan tüfeklerden bir çocuk ölmüş beş ki Gm ize aleyi olan nümayişçileri dağıtmıştır. Zabıta, yollarına devam etmekten imtina eden bir çok kimseleri tekif etmiştir. Birİngiliz vapuru battı, 14 kişi boğuldu Ostande, 2 (A.A.) — Alecto adındaki İngiliz vapuru, Ortand'ın 23 mil açığında batmıştar. Gemi mürettebatının 17 kişi den İbaret olduğu zannedilmektedir. Bunlardan yalnız üç kişinin kurtulmuğ a — Neye sanki?. — Oradan telefon ediyorsan, benim — Demek ki Çitlenbiği bir daba gö-|bu skşam gelemiyeceğimi sana söyle remiyeceğim... Demek bu rüyadan da büracıkta uyandım. Ne yazık!.. Akşamüstü, sani dörde doğru yazı| söyledikleri zaman ben de belki oraya işleri müdürü Turhana seslendi: — Telefona gel!.. Seni istiyorlar, Genç çocuğun yüreği oynadı: — Sakın Lebibe olmasın?.. Amma, nereden olacak?.. Onun üstüne hiç bir daha beni arar mı?.. Diye söylene söylene koştu. Telefe nu eden Bülenddi: — Kaça kudar oradasın? Diye soruyordu. — Ne yapacaksın?. — Dün buluşup konuşamadık. Bu akşam altıda Beyoğluna gelsin, diye, sabahleyin sana haber bırakmıştım ya... Ben işlerimi bitirdim; sen de eğer çıkabilirsen, daha erken buluşalım, diyecektim. — Pek ummuyorum. Avrupa»posta- sı daha yeni geldi. Onları tercüme ede- ceğim. Sen nereden telefon ediyor - sun?. — Bir arkadaşın yazıhanesinden... Neye sordun?, — Öteden mi acaba, diye merak et tim de. -—— Nereden, Arif paşalardan mi?.. — Evet, imediler mi, diye soracaktım. — Sen onlara haber mi bıraktın?. ğ — Evet, beni matbaada aradığım uğrarsın, yahut da oradan telefon et * mişsindir zannettim. — Oraya telefon ettin, bu akşam g€ lemiyeceğim, dedin, öyle mi?.. 7 — Evet.. — Sebeb?.. Neye ne oldu?. — Dedim ya, yazılacak bir çok yafl var, — Demek, bu akşam erken çıkmak şöyle dursun, Beyoğluna hiç gelemi © eceksin?, yı — Öyle... ! — Haniya, öteye gitmek için konu şacaktık? Yarın nerde buluşacağımığk kaçta gideceğimizi kararlaştıracaktık” — Öyle idi ama.. , — Peki, şimdi söyle, yarın seni 0 rede bulayım, saat kaçta?. — Öteye gitmek için mi?, — Öyleya, canım!, — Beni affet... — Sıkılmaya başladım, artık... GeP* ne var?.. v Sana, o akşamda söylemişti” ya — Anlaşıldı, seninle insan, gibi KO“ © n iş görmek kabil değil... uşup iş görm ra