Genç kızlarımızı alâkadar eden dava NİÇİN EVLENEMİYORLAR? — Biri otuz, öteki 23 yaşında gelinlik ihi kızı olan ihtiyar ana, evlâtlarına koca bulamayışının sebeplerini anlatıyor )/ | * ... Eskiden (kızdir, nazdır, bin altın azdır) derlerdi amma şimdi öyle mi ? Kızlar ucuzladı, oğlum, erkekler pahalılaştı. Koca oldu Bir kuyruklu yıldız... Yaşı şöyle (30) la (35) arası, ayda 100 lira geliri olan erkekler latilokum şekeri gibi kapanın elinde kalıyorlar, — Anneciğim, ilâcınm vakti geldi!.. | Saçı, başı dağınık, gözlerinin altı, mor lekelerle dolu, yorgun bir kız, &- Hindeki kaşığı, karyolanın başucunda duran şişeden akıttığı sarı bir su ile doldurdu. Yataktaki annesi, ilâcı gö - #ünce, yüzünü buruşturdu: — Aman kızım.. İçimde War .. Biraz sonra içerim! Genç kız, bana dönerek: — Kuzum, ne olur, dedi, siz söyleyin bari... Bir kaşık ilâcı, içirinciye kadar akla karayı seçiyoruz! Hasta, henüz elli şlarında — var, yok. Ona benim ziyaretimi haber ver- gdökleri zaman; başına örtmek için na- maz bezi arıyordu. Bulamayınca: — Aman... Gel gel!.. dedi, sen, be - sim evlâdım sayılırsın. Elimde doğ - dun ayol!.. Şimdi, bu yataktaki hasta anne ile, Jkarşı karşıya koca buhranın çareleri - ne dalir konuşuyoruz. Ellilik kadının iki kızı, bir oğlu var. gü otuzuna . merdiven ğü, 20 ile 23 yaş arasın- .. Fakat kavruk ve çelimsiz şeyler.. Bırtlarına birer basma entari geçirmiş- ler, ayaklarında şıpıtık terliklerle, pa- saklı pasaklı ortada dolaşıyorlar, Annesi bile hasta yatağında kızların bu hallerine üzülerek; — Şunları, bir türlü adam edeme - bulantı Saf bir Aşk ve Ani bir ayrılık Bana her gün bir çok mektuplar gelir. Bu mektupların hemen hep - #inde ümitsiz bir aşkın hikâyesi var- dır, Ayrılık, tahassür, hioran, nev - gmidi, bedbaht? içinde bağulan bu mektupların sahipleri ya' genç er - kekler, yahut ta genç kız ve kadın - lardır. İşte, İzmirden aldığım bir mektup daha ki, ayni ümitsizliği taşıyor. Mektubun imzası yok. Yalnız al - funda bir tane A. A. M. Z. inisyali Btılmış, fakat kalemin.çok fazla bas- furslışından şılıyor ki, asabi bir erkek elile b k «— İki senedir genç bir kızla de - licesine seviştik. İki sene sevgileri - Hizl birbirimize açamadık. Nihayet © benden daha cesur davrandı. Bir kız arkadaşı vasıtasile bana bir mek- tup gönderdi. Mektubunda sevgi den bahsediyordu. Ben de mukabele ettim. Böylece iki ay, muhtelif za - — Manlarda buluşarak, temiz, sâf bir Aşk ile seviştik. Fakat bir gün bu sâf sevgimiz, kızın a'lesi tarafından Uwyep dim gitti, diyor, saç bir tarafta, baş bir tarafta gezerler. Giyin siır- tmıza birer ipekli bluz, de âlemin kızları gibi, te- miz plk evin içinde dola- 5, şın! Amma, kime anlatır- sın. Üzerlerine, Allahtan bir misl çökmüş! Bu acı ihtar üzerine kızlar, yarı lerine kadar kızarıyorlar, Anneler ğir ağır devam edi — Zamanlar, değiş dirhem bir çekirdek gezmiyen kızlara koca yok!.. Siz, bu gidişle sittinsene ko- ca bulamazsınız! Saadet Hanımın, ar- mut kurusu suratlı, ları bile, birer koca Sizin onlardan ne kalır yeriniz var? Kaş desen kaş, göz desen göz... Bir randozluğunuz eksi Baktım ki, söz uzı sordum: — Koca bulmak için si h?.. Kızlarımızın kocasız kalmamaları için ne çare düşünüyorsunuz? atağının içinde, doğruldu. Alışma- ığı bir mevzua girmek üzere bulunan- ların kendilerine verdikleri ciddi eda- yi takınarak: — Vallahi, dedi, koca oldu bir kuy- ruklü yıkdız.. Ele geçirebilene aşkol - sun! Dünya kazan, sen kepçe olup ye- di iklim, dört köşeyi dolaşan, koca diye ak, kız anasına e ne yapma- duyuldu. Babası ani olurak pnu İs- tanbula gönderdi. Müthiş bir sıkın- tıya düştüm, ne yapacağımı bilmi - yorum. Eskilerin «kara sevda» de - dikleri o mü dığımı sanıyorum. Ne yapayım, ba - na bir yol gösterir misiniz?» siş hastalığa yakalan - * Oğlum, bu kadar çok ehermm verdiğiniz bir meselede niçin yaşı - nızı, mesleğinizi, kazancınızı yorsunuz? Siz de te: edersiniz ki, bütün bunları öğrenmeden size bir yol göstermenin imkâhı yok. Yaşı - nız kaç?. kadımı mes'ut etmiye müsait midir? Mesle- ğiniz, bu kızın allesile — müten: midir? Kazandığınız para geçinme- nizi temin edebilir mi?. Bilmiyorum, size Bbe söyliyebilirim. Bununla be » raber öyle sanıyorum ki, hayata &a - tılmış, tecrübeli bir genç olmuya - caksınız. Maamafih ben sizi baş vurmak ve kızı istemektir. Bu yat adamı olarak kabul Tavsiyem şudu! En makul hareket, kızın babasına süretle muvaffak olursanız, tutul - duğunuz hastalıktan kurtulmuş o - lursunuz. TEYZE “|lar. Benimkilerin on parmağında SON POSTA oğlum, ben sana bir şey söyleyim mi: Âlemin kızları, pekâlâ koca buluyor - on le evde kaldılar. takdir için; kiz: a ilgili olmalı. Armut Ppiş, ağzıma düş olmaz? Kadıncağız, bu tekerleme ile, köc: yı armuda benzettiğinin farkında de - gildi, sözüne devam — Evet, armut piş, ağzıma düş ol - maz. Azıcık, çalışıp çabalamalı, kendi- ni dirhem dirhem satmanm yolunu bul- malı.. Erkek kısmı, kadının sever. Halbuki, bi kek görünce, ya kül kedisi gi r ye i hut ta, cek gibi üstüne saklırıyorlar. Ne alçak ol, ba -| ler. İşte be- | Ömrü billâh bunları bir erkeğin yanına çıkarama- dım. Konudan komşudan, bildik, tanı- dik, kimse ile görüşmezler. Bir erkeğe rastlasalar, köşe bucak kaçarlar, Peki, sorayım size, böyle kız nasıl koca bulur?.. Eskiden bir temsil vardı. «Kızdır, nazdır, bin altıı lerdi amma, şimdi ö Kırzlar u- güzladı, erkekler pal L Yaşı, şöy- le (30) la (35) arası, ayda yüz Hra ge- liri olan erkekler, Jâtilokum” şekeri gi- bi, kapanın 'elinde kalıyorlar! — Peki! Bunları anladık. Erkekleri evlenmeğe teşvik için ne yapmalı? Birden gözleri büyüdü, hiddetle; Çatır çatır vergi- kesmı dedi, vergiyi versinler de akılları başlarma geksin. Her sokağın başında fingirde: şecek bir kız bulan erkek evlenir mi hiç?, — Demek bekârlık vergisi alınması- na taraftarsınız? — Elbette... Amma, bu vergi, âz o- nim kızlarımı azdır!» der- “Taşnakları yalnız biz. 12 Birinciteşrin dünya değil bütün Ermenileri tel'in ediyor!, Haricteki Ermenilerden bazılarının aleyhimizde giriş- tikleri faaliyeti Türk Ermeniler busözlerle karşılıyorlar bir imparatorluk camia: , (Hasta adamın) mira: inasip fırsatlar erin men âlet gibi hiz met etmiş cemi etidir aşdöndürücü bir sür'atle adamın eşsiz bir hamle He kalkınıp üstündeki (hasta adam) eti ketile beraber tepesindeki tufeyli ve ebe- ada bir yarı müs iği ta- rihi bir hakikattir ti bir taraftan bu tarihi ro lünü 4 taraftan bi ların senelerce değ madan kullandıkları komploları ve if- tiraları da ezmiştir. Bu ezilen düşman lar ve mânasızlığı bütün dünyaca ar- tık kabul edilen iftiralar: 'Taşnaklar ve Ermeni katliâmıdır. nazlısını | lursa, bekârları pek sarsmaz. Şöyle ay- lığın dörtte biri kadar filân olmalı!.. — Aman; dedim, sonra, ne yapar za- vallılar? — Ne mi yaparlar? Zoru hemen evlenirler.. — Genç koca mı iyidir, orta yaşlı koca mı? — Genç koca elbette iyidir. Koca de- diğin adam, yüzüne bakılır gibi ol - mazsa, kadının gözü başka erkeklerde kalır. Ömrü oldukça kocasına ısına - maz! görünce Kocanın yaşlısını ne yapayım? İşin yoksa, rük hokkası dök, dur!. Amma, bu dediklerim, eski zamana göre., Şimdi âdı koca olsün da kendi isterse mısır koçanı olsun! Kocanın ya- şına kim bakıyor ki... Akmet Songünlerde Taşnakların tekrar faa- Hiyete geçtiklerini ve tekrar eski usulle rini kullanmaya başladıklarını gör ruz. Her fırsatta ayni nakaratla önü- müze çıkan bu alabildiğine alçak ve alabi 'lı,p_ını_ gersem düşmana cevap yermenin bugün ne lJüzumu, ne de fay- dası vardır. Tarihte Taşnakların, birtakım Em- peryalist kuvvetlere dayanarak bu va- tan budutları içinde-aynadıkları kanlı oyun bir tekerrtür edemiyece ğ; için, sade T rkiyedeki Ermeni va- tandaşlarımız nezdinde değil, fakat bü- tün dünya E sı içinde dahi artık bir alçaklık ve kalı olan Taşnakçılığa son defa temas edi- yoruz ve bu temasta sözü füzuli ola- Tak uzatmamak için Taşhaklara 'Türk Ermenileri ağzil en kestinme ve en samimi cevaplarını yolluyoruz. neni cam * enileri Patriği Bay Mesrop or ki yasi mesail ile meşgul Söz söylemeğe salâhiyetim Fakat bu memleketin evlâdı ol akımından şahsi kanaatimi sorar sanız, ben bu meselede her Türk gibi Yani siz nasıl düşü- değilim. Galata Sürp Lusavoriç kilisesi 7 Dikran Bayanoğlu diyo ifade edilerek pilan bu ga kâr neşriyat ve pr ganda bir takım hainlerin alçakça las- matından başka birşey değildir. Biz Ermeniler, bu vatanın inkişaf ve teali- sine bütün varlığımız ve bütün mev- cudiyetimizle çalışıyoruz. Biz vatan hudutları içinde her Türk watandaşı gibi tam bir samimiyet ve bevii ile kardeşçe çalışıyoruz. Ve men nizi Türk milletinin menfaatile iç rüyoruz. Bizce böyle düşünmiyen herkes mel'un ve menfurdur. Eski idarelerin kötü tedbirleri neti- cesi Türkler ve Ermeniler arasında meydana gelen ikilik felâketini biz hem can, hem kan hem de mal bahasına çek ütarekenin . GOT SA Ayvukat Vartan Akgül tik. Fakat iki taraf ta, hattâ bu anleş) maztıktan şahsen — mutazarrır olanlü! dahi bug lar, ün maziyi tamamen unutmuş nın selâmeti için kardeşçe çalışmağa koyulmuşlardır. Ben bunull esbabını biraz da kanımızda buluyo 1 rum, Bana öyle geliyor ki, bizim da; marlarımızda da Türkün asil kanı var* dır ve bu muhakkaktır. Ben bu sözlerimle bütün arkadaşla' rımın ve bütün Türk Ermenilerinin his tına tercüman olduğuma eminim.> * gan Ermeni Jlisesi müdürü nes Merdinyan diyor k da bir bu kabil neşriyat işiti* lir. Bu gibi tezviratı bütün Türkler gibi Ermeni vatandaşlar da tel'in etmekte” dirler. Bunlar bi ki bütün ga; hayatlarını idame ettirmektir. kadar bayağı ve bu kadar menfaat için bütün dünya Erm ni | atmağı göze almı$, n maceraper 1 bu yoldan kana ve ateşe kım alçal da Taşnak sözünü noefretle karşılama” yan bir tek Ermeni kalmamış Hat- tâ Amçrika ve Fransadaki ırkda 1e mız bile Taşnakların bütün re yelerini öğrenmişler onlardan tam le yüz çevirmişlerdir. Bunun en büyük misali, bundan birkaç yıl 1 Taş- nakların kendilerile mücadeleye giren muhterem bir Ermoni piskoposunu öl- dürmeleridir. Bu hâ: Taşnakların — ne parazit bir unsur olduklarını zaten is- batâ yeter. Binaenaleyh bu neşriyata biz hiç bir zaman 'bir kiymet ve ehemmiyet vers medik ve- vermiyoruz. el 'Türk Ermenileri idare heyeti namı: na kâtibi umumi Avukat Bay Vartan Akgül şunları söyledi : — Haraç gazetesinin neşriyatını ga- zetenizde aokuduk. Heyetimiz bütün Türk Ermenileri namına bü kabil neş- riyatı nefret ve teessürle I8inci yıldönümü Mütarekenin yıldönümü münasebetile sefarethaneler n;ümnıiilcriuiıı işlira- kile dün Feriköy mezarlığında merasi m yapılmıştır. Resimde merasimde ha- zar bulunanlar göürülmektedir. &