SON POSTA cild Sayfa ye mr Hergün ——— Tetik durmak lâzım! * öylece gözlerinizi kapayarak Av- rüpanın bir tarafından öte tara- fına doğru hayalinizi sür'atle gezdiri- ren Görülecek enteresan şeyler ovar-|ğe başlar. ır: i : 5 . İk Ana babanın vazifesi, çocuğun çalış- Moskövada birdenbire açılan. bİr| malarını mutlaka kontrol etmek, ve bu dava, Lenin'in sahabelerinden on altı- #mı kurşuna dizdikten (sonra, şimdi diğer mevkufların sual ve cevabı ile meşgul, Düne kadar müsiyen bir ka- naat cephesinde omuz omuza dövüş- müş olanlar arasında cereyan eden bu sahnenin kendisine göre bir manâsı vardır. Gene ayni Rusyada ordu mevcudu-! nu arttırmak için askerlik çağmı daha gençlere doğru teşmil etmek üzere it- tihaz edilmiş manâh kararlar vafdır. ş Lehislah da sakin değildir. Orada başku tarzda bir faaliyet var. Lehistan ordusunun mühim bir şahsiyeti Paris- te ve Leh - Fransız diploruasisi müte- madiyen meşgul. Gazeteler ve ajanslar, yakında Hit- Jer'le Musolini arasında vukua gele- cek bir mülâkattan hararetle bahsedip — dd öğrendiğini çocuk dersten soğuduktan sonra ona Resimli Makale Ana ve babalara düşen en mühim vazifelerden biri de çocuklarının ça'- lışmalarına nezaret ederek boş yere & mek vermemelerine dikkat etmektir, İ Çocuk öğrenmek niyetile çalıştığı hal- yanlış beller, yahud dersini anlamaktan âciz olduğu halde © dersi papağan gibi tekrar etmeğe a- İaşırsa muhakeme kuvvetini körletme- BE Çocuklarımızın çalışmaları: çalışmaların nörmal bir maksada hâ - dim olduğunu gözönünde bulundur - maktır. Bu kontrolü ihmal etmenin receği neticelör çok fenadır. En birincisi dersten soğumaktır. Ve ve- kolay kolay ısınamaz. Dersinden soğuyan çocuk, mektep- ten de soğumağa başlar. Mektepten soğumak ise tahsil haya- tını yarım yamalak, bırakmak, haylâz- liğe şserseriliğe , kontrol ederler, çocuklar bir engel ile Çocuğun yemesini, içmesini, yat - karşılaştıkları zaman onlara hemenİmasını, kalkmasını kontrol eden ana yardıma koşarlarsa bütün bu mahzur-|baba onun çalışmasına da ayni derece duruyorlar. Amiral Horti faaliyette, Şuşnig harekette, bütün merkezi Av- rupada gidip gelmeler, konuşmalar, gazete .neşriyatı, hulâsa, tam manâsile bir siyaset hareketi. siyasetin hacı yatmazı zannedilen kuv- vetli bir devlet adamının hükümet ha- ricinde kalmasından mütevellit nmbte- Jif tefsirler; Gazeteler Berlinden Sofyaya kadar uzayan bir merkezi blok projesinden bahsederlerken Çekoslovakya daha bir buçuk ay evvel yüz milyon Türk Ura- sına yakın bir silâhlanma, milli müda- faa istikrazı yapmış bulunuyor. Romanyadaki hükümet buhranı We|. Almanyanın merkezi Avrupada yaptı- ğı diplomasi taarruz arasında sıkı bir münasebet bulunduğunu iddia edenler alelâde siyaset gevezeleri değildir. A- gır başlı gazeteler bile bundan bahse- diyorlar. * Öte taraftan Almanyanın mühim bir devlet adamı Fransada bir ziyaret yapıyor. Bu ne demek? Bunun hak- kında da muhtelif tefsirler var. Zıd is- tikametlere müteveccih olan bu tefsir- ler arasında doğru olarak tesbit edile- bilecek yegâne hakikat şudur: Avrupa karmakarışık bir hareket içindedir. pa İspanyanın dahili halini bir tarafa| bırakınız, bunun beynelmilel tesirleri- ni düşünmek daha enteresandır; Avru- pa, bu hâdise ile, yavaş yavaş Faşist ve Sesyalist iki büyük bloka ayrılıyor. Bu bloklar da bilen Merkezi Avrupa ile muhiti Avrupa tarzında iki nevi si- yasi, askeri ve diplomatile ayrılmaya | tekabül eden iki manzume vücuda ge- tiriyor. vE Fransa sakin mi? Halkçılar cephesi- İ nin teşekkülü ve kazandığı intihap mu- zafferiyeti Fransayı da höyecan ile bir siyaset bataryası haline getirdi. Gözünüze yegâne sakin pörünecek bir memleket varsa o da İngilteredir: Sükünetle ve fakat sür'atle silâhlanı- yor ve ayni zamanda Avrupada o dalüst ayrı bir diplomasi taarruzunu girişmiş bulunuyor. # 914 Avrupada bu kadar kummali bir hareketle başlamış değildi. Bugün Avrupanın gösterdiği bu sinirli, gergin, arap saçı gibi girift manzara, 914 se- nesine nisbet edildiği zaman daha kor- kunç ihtimallerle dolu bir vaziyet kar- şısnda bulunulduğu hissini veriyor. Bir kaç aydanberi Avrupada halle- dilebilen, yahut, hiç olmazsa uyutula- bilen bir meseleye mukabil bir kaç gün sonra iki üç meselenin birden çıktığını gördük. Son zamanlarda Avrupa hava- sında revizionenlerin geniş mik; siyasi bir taatruza — hazırlindiklarmı gösteri? alâmetler de belirmeğe başla” dı. Bir de o mesele çıka ne olacak” Bugünkü gertinlik nereye kadar gide- cek? Tetik durmak lâzım. İlik idiye reisi: Ana baba çocuklarının çalışmalarını | ların önüne geçmiş olu Gele de ehemmiyet vermelidirler. ET SÖZ ARASINDA lı fe TAG BR FM | ka maz Eserleri toplanıyor Olan A Güzellik ve süküt Şâir mütemadiyen söylüyordu. Fransızlar şimdi Dukornet isminde Nihayet içlerinden biri şâi z Bu devlet Avrapadadır. Şimdi bir ressamlarının tablolarını bir araya | | ya kl 2 bal bir kişilik muvazzaf bir ordusu — toplamktdırlar. Dukornet geçen asrın — Üstad, niçin siz de bir şey söy- | | Bir devlet olmak için lâzemgelen bütün en meşhur ressamlarındandır. 1856 da | İlemiyorsunuz?, dedi. şeraiti haizdir. Müstakildir, ülkesi, nü- ölmüştür. Dukornet'nin ası! hususiyeti Yahya Kemal, göz ucuyla geve- | |fusu, kendine mahsus hâkimiyeti, pa- dünyaya iki kolundan mahrum olarok | | ze şâire bakarak: râsı ilâh. Her şeyi vardir. çi al Nİ İİ e e pişman Cümhuriyeti. tuğum zaman hiç de nâdim olma- Fransa ile İspanyadaki isyan dolayı - yönle sile bu devletin rahatı kaçmıştır. 11 kişilik ordu, ülkeyi muhafaza etmek için ci beklemiye başlamışlardır. 'enlerdeki imdat işareti ilen köpek ns zaman çekilir! Amerikada bir mahkeme bir köpe-! Lehistandaki ceza mahkemelerinden görmüş, kendisinden bu müddet zar-!.. fında gördüğü garip vak'aları anlat EEE m paryapra Ee > ek va — maze ali ieliydiery ahkümiyetin sebebi, bir adamın ü-/mesele şudur: Sigara içmiyenlere mah- pa yarra il zerine hücum ederek havlaması ve: oİsus kompartimanların birinde bir ka- sml ere O kadar ki adamın da korkudan ölmesidir. dın yanındaki erkeklerin nizam ve w- ün REY GM la led Bu türlü bir karar bize acayip görü-İsule mugayir olarak sigara içtiklerini yari işin sakala vak Kis vale nürse de, kurunu vüstada hapse, ida- görmüş, dumandan rahatsız olmuş, anlatabilirim. Çünkü ünik ma mahküm olan hayvanlar. haylilkendilerine lâzım geldiği şekilde ihtar iki şahıs ta ölmüştür. imar çoktur. Sıçanların, sülüklerin, Hipek pi dinletememiş, ısrar etmiş kadın- didi debili nik lerin... mahkeme huzuruna çıkarak /la alay etmişler, bunun üzerine kadın lığı: da Yapağ deni Bal dişi. Lİ hüküm aldıkları çok vakidir. 1980 da |kompartimandaki imdat işaretini çek- önde Ki senii kpek ziyar et Falaire denilen yerde ufak bir köpek miş. Teni durmuş, şimendifer kum- eke detiyoe; Balla o ona bir KörÜPÜR « bir çocuğun yüzünü urmaladığı için İpanyası, boş yere işaret çekildiği için bar öğaBE Tetkniyöldi. idam edilmiş ve sehpaya insan elbi - |kadını mahkemeye vermiş. Belaliyer vals; ağır tek İs kelime | veni, BYilerek çıkarlınaştı: Mialikeme, SRbeği eni Sicil ili; İsöyliyeceğim diye yalvarınca Kleman- e a ia özmen ke ie mm #w da peki kendisini. kabul ederim am- Çi rm 2 Eğimi gi diniey se e le eb Kekemeliği tedavi için bir çok usuk müş ve nakdi cezayı sigara içene yük- Belediye reisi lal girdi, Kle - ler ve çarelere baş vurulmuş, fakt kat'illetmiştir. manso kafasını kaldırdı: pa bir Al eş yi Çekoslovakyada camdan — Tek bir kelime söyliyeceksiniz, l eğ. ani gelen > sokak yapılıyor din ie. ere nazaran pepemeliğ: tedavi için bir tarafını dinlemem çare bulunduğu söylenmektedir. Bu dedi. Klemanso: gayriih- e atarlgerm > kinizeye bal bire 'dasına düşmüşler ve tecrübelere de iş, Yapıl tecrübe müsbet nail alk girişmişlerdir. Prağ belediyesi, cam - inmesi umman |dan imal edilen caddelerin taştan ve — Anlat; bakalım dedi, sözümü ge-| tahtadan döşenen sokaklardan daha ri ya sağlam yen iddia etmiştir. geldiği cihetle bütün şâheserlerini sağ ayağiyle yapmış olmasıdır. Fransa Dahiliye Nezareti kapıcısının hatiraları Fransız dahiliye nezaretinin uzun seneler odacılığını yapmış olan Ribot mini le On sene ha miştir. ıştığı müddet zarfında 68 ahküm tane nazırın o sandalyeye oturduğunu m — Paral.. tiyari: — Ne parası diye sorunca belediye reisi güldü. Klemanso sualinin müze- kereyi uzatacağını anladı: İSTER İNAN Evkaf idaresi Taşdelen ve Tefneli sularına kaynakla- romu lah etti, Bu suların hilesiz olarak halk eline geçmesi işini de üzerine aldı ve ilk hamlede de teşebbüste ayal fak oldu. Simdi bu iş teşkilâdlandırılmakta, şehrin muktelii yer- lerinde sucu dükkânları açılmakta, depolar tesis edilmek- tedir. Buralurda bardakla ve damacana ile sa satılacak, istiyenlerin de evlerine gönderilecektir. İSTER © İSTER İNAN İSTER İNANMA! (| | "Teşebbüsü beğenmemek, alkışlamamak, tebrik etme - mek kabil değildir. Fakat açılan dükkânlar hep fazla ka- Tabalik, nisbeten de fazla zengin semtlerdedir, buraların zengin halkı ise temiz su bulmak imkânma esasen ma « liktir. Binaenaleyh bu su depoları şehrin fakir semtlerine ka- dar ker tarafına dağıtılmadıkça ekseriyetin hilesiz su bn- İabileceğine biz pek inanamıyoruz. Fakat ey okuyucu sen: İNAN İSTER İNANMA! j2 seyrettim. biri birdenbire dehşetli sesler çı! mm > diğ Eylül Sözün Kısası Genç Türk : h Subayları | ij E. Talu eçen pazar günü, ne zama beridir mütehassiri onuğum ? manzarayı köprü üzerinde doya del, . , Harbiye mektebinin bu seneki ME“İAJ zunları, yepyeni üniformaları içi yurt istikbalinin canlı bir kalesi iek bir kitle halinde İstanbul yek”! gelip, Beyoğluna geçtiler. En önünde, kıt'a kumandamı, gi” üzerinde göründüğü zaman, köprü zerini dolduran bir yığın halkın GÖ leri dikkat kesilmişti. Hiç kimse kımıldamıyor, herkes 4 Alay yaklaştı.. Gönüller beyecs” lamıyor,' gözlere sevinç ve gurur yâf” Jarı doluyordu. Güneşin bol bol serptiği meak altında parlıyan sırmalarile, dik 1“ A İh he kışları, necip simaları ve sert adi Yarile, yurdun yarınki nikehbânü geçmeğe başladılar, Hepsi eşti: Hiç birinin çehresini © gerinden ayırt etmek imkânı yokü Bu bir kaç yüz, yiğit Türk delil #erdiyetlerini kaybetmiş gibi idi) Gözlerimin önünden, yekpare < geçiyor sandım! Ve o dakikada lığımla, Türklüğümle ben bir kere vi ba iftihar ettim. Oldukça uzun ömrümde, pek çi rastladığım askeri geçit resimi pek azı, o gün gönlümde coşan he)f >) İk, il i Ve binlerce halk ile beraber, ora da ben de bu ayni iman ile onları © ğurladım. Onları. Omuzlarındaki sırmalı $€ ritten ziyade, kalblerindeki vatan li gisinin gururu ile yürüyen bu gençleri.. Bu Türk subaylarını.. İçten kopan temiz heyecanımla ti dis ettim! e Ni Se Lez “Biliyor Musunuz? — Madagaskar adası hangi devi müstemlekesidir ve bu adada kadar insan yaşar? 2 — Kanuni Süleymanın devrinde Osmanlı ordularile çar i İran şahı kimdir? 3 — Esatiri Siren kızları klâsik sl nan şâlri Homerin hangi eserinde gi i rülür? veti 5 h C saytansl İL x (Cevapları Yarın) Dünkü Suallerin Cevaplar: | I — Eyfel kulesi Beyazıt kul 225 metre yüksektir. ii 4 2 — Şimdiki Mısır kralı Pad yük babası, yani a Kavalalı Mehmet Ali Pasadır. Mes | Osmanlıların valiliğini yaparken yan etmiş ve başlı başına bir Sert | kurmuştur. 3 — İstanbulun fethi sırasında Se İn tar, ea e mi ai Vaşington hayvanat bahçesi Kr e a mn vr a O is dolaştırıyormuş. Onları aslanların si önünde durdurmuş. Ha; hi bağırmağa başlamış. Sağır ve dilsizler kaçışmağa, lerini kurtarmak için can havlile lara hücum etmeye haşlamışlar; Direktör bu vaziyet e mış, ve onlara bu gürültüyü nasıl duklarını sormuş. Sağır ve yeri göstermişler,- sesin ayakları SE tasile dımağlarına intikal ettiğini latmak istemişler. kemi” kap” il | k