11 Ağustos 1936 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 2

© İResimi al ie Eskiler seyahati, bir işkence & sayarlar jb. Bugün seyahat, bir işkençe deği, bir eğlencedir. Hem de eğlencelerin en güze“ İspanya ihtilâli İsrtında, dar ve tehlikeli yollarda günlerce —)! dolaşmak, yahut dalgalı denizlerde küçük D İbir teknenin içinde aylârca çalkanıp dur. si içindedir. Hangi doktrinin| eskiler, mustar Melli sille gık» hangi millete iyi tatbik edilebileceği, !mazlardı. Fakat bugün seyahat ve şeraiti hangisinin hangisinden üstün olduğu, tamamiyle değişi, Yolenluk karada, de- dünyanın ezeli davalarındandır. Her.)nizde, havada azami kolaylık ve azami is- ünya derin bir fikir kaynaşma» gün Avrupanın bir köşesinde patlıyan | rahat içinde yapılıyor. Karada, yayından / ibtilâl bombalarının korkunç gürültü » | fırlayan ok sür'atiyle hareket eden tren- leri hâkim olmak istiyen yeni bir fikir MAİ e beyepirl | i Dünyada taşlardan başka kendi ba *|kir inde ve adan nde an İni muhafaza eden bir tip yoktur. Her her şeyi burada buluyorsunuz. die şey daimi bir değişme içindedir. Eski Bugün koyduğumuz resim, bir vapurun devirleri bir tarafa birakarak Fransa in- mini mini bir köşesidir. Bu salona bir göz kılâbından şimdiye kadar geçen yıllar |atmak bu vapurda geçen hayatm ne kadar içinde Avrupanın siması ne kadar de- ğişmiştir? Fakat bu değişme işi millet- lerin sosyal bünyelerine uygun olarak inkişaf ediyor. Bazı memleketlerde kendiliğinden devamlı bir hamle için- de oluyor. Ve bazı yerlerde böyle müthiş gürültülerle oluyor. mai mizaçlarından ileri geliyor Yakıcı cenub ikliminin mütemadi tesirleri al- tında kalan sinirler bu memleketlerde çok hassas oluyor. İspanyanın son bir asırlık tarihi bu görüşümüzü teyit ede- cek en kuvvetli bir misaldir. İspanya şimdi kendi tarih? mukadderatı içinde yürüyor. Geleceğin ne şekilde inkişaf edeceğini bugünden tayin etmek müm- kün değildir. Ecnebi memleketlerde olan ber tür- lü muharebe vasıtları artık "kesilmiş - tir. o Gazete sütunlarına akseden ma- lâmat ve resimler bazı ecnebi gazete muhabirlerinin fırsat bulup dışarıya kaçırabildikleri şeylerdir. Ortada yalnız bir hakikat var se o da ihtlâlin küçük görülmiyecek dere- cede, Afrika sahillerinden atkyarak hükümet merkçzini tehdit edecek ka- dar kuvvetli oluşudur. Bu memle - e ihtilâllerin karakteristik vasfı askeri isyan mahiyetinde Z lm a m Bitleri De harekete yo zet Çierbumen; örnrütde ilk .de- bir kavvettir. fa öpik okkuğu zannedimektedir. Âsilerin yanında bulunan general |l9Penyolların ırsi müthiş oluyor Franko eski hükümetler zamanında da| İspanyolların birbirine karşı hırsı, isyan etmiş ve hattâ ebedi hapis ce -İkini ötedenberi meşhurdur. zasına mahküm olmuştu. İşte İspan-| Bundan 160 sene evvel de İspan - ya ihtilâli böyle muntazam bir kudret|ya bugünküne benzer bir ihtilâl ge - tarafından sevk ve idare ediliyor. Hü-| çirmşitir. Rafael Riego'nun — riyaseti Greta Garbo Şarl Boyer'ye Âşıkmı oldu? Greta Garbo Şarl Boyer Şarl Boyer Avrupada ve Amerike- da bütün bayanların hülyasına girme- İğe başlamıştır. Bazı artistlerin ve hat- tö Klerk Gebl'in işgal ettiği mevkileri bile ellerinden almıştır. Bilhassa Marlen Ditrih ile Allahm Bahçesi isimli #lmi çevirdikten sonra, şöhreti âfâkı tutmuş ve Greta Gerbo ner olarak seçmiştir. , kümet cephesine gelinme: Hükümetlaltında ayaklanan radikaller, kra! Fer-| i kendini müdafaa ve âsileri mağlâp ve|dinandın zulmüne isyan ederek bir -| TX kuvvetlerine müracaat eylemiştir. O zaman da devletler İspanyanm Kadınlı erkekli genç kuvvetlerin in-İvaziyetini konuşmağa lüzum gör - kılâbe müdafaaya koşmaları gerçekten | müşler, sonunda Fransa krah, İspan - manzaraya kuvvetli bir mâna ve ifa-|ya kralına yardım vererek 100.000 ki- de vermektedir. Biz kank bir kar -İşi göndermişti. deş kavgasından başka bir şey olmi -| İspanya kralı Fransız askerlerinin yan memleketin bu dahili kavga -İvardımı sayesinde muvaffak olmuş, sının süküna tebeddül etmesini ve a-|ve hasımlarından intikam ölmıştı. kan kanların dinmesini temenni e- deriz. Dost bir millet memleketinde geçen | dusunun kumanda kralm mükâfat vak'alar karşısında bu tarzda düşün -| olarak vermek istdeği bütün unvan | saçlarını da almak istemiş, mek, arsınlusal ahlâk ve hukuka enİye nişanları reddetmişti? uygun bir harekettir. Çünkü başka! y, batine ba de saçlarından birer tutam kestikten porn viediğr va sonra sırra kadem basmıştır. Mahke - Aleksandr gemisinin süvarisi, kap - o Diri ag tan Hansen dokuz bin tonluk gemisi - > MA yarina ubir sene le San Fransiskodan Seatleye giderken | «--— ya memleketlerin iç işlerine karısmak ne hakkımız ve ne de vazifemizdir. N. A. KÜÇÜKA Ulus» Raj —en e İPuget - Sund civarında gemisinin yü- ağlat sekndlar Sora tümediği, dümeninin iyi işlemediğini, u ayı okuyan ler, bir : : sindi PN < ea ke dek yea üne keçiye çe mi, diyeceklerdir. Fakat şimdi anlata- mami li, en istifadelisi, ve en rahatıdır. Hayvan iler insanları istedikleri yere götürüyor. He- SON POSTA âdeta bir cennet hayalı yaşatıyor. Bunlar | zevkli bir şey olduğunu anlamağa kâfidir. |leşmesi, seyahati medeni bir ihtiyaç haline Seyahat şeraitinin kolaylaşması, güzel-| getirmiştir. SÖZ ARASINDA HERGUN BIR FIKRA Kabahat onun değilmiş! Meşhur Manas Efendi, Yeniköy ve Kanlıca belediye müdürlüklerinde bu - lunduğu zamana ait gülünç hatıralarını hikliye eder, dinliyenleri güldürürdü. Bir gün, Manas Efendi, daireden çıkmış, cadde ve sokakları teftiş edi - yormuş. (O vakitler, belediye erkânı zahir şehirle alâkadar olurlarmış!) Derken bir köşe başma gelmiş: Bak- mış İsi oracıkta bir yığın süprüntü kız- gın güneşin altında ortalığı okokutup duruyor. Hemen tanzifat memurunu çağırıp ona bu hali göstermiş ve: — Bu ne rezalel? Görmüyor musu- nuz? Burada en azı bir aylık çöp var! Diye çıkışımca, metmur: — Öyle ise benim kabahatim yok! bile olmadı! Cevabını vermiş. da kendisini çevireceği filmde Pantö -|)&— Saç koleksiyonu Yapan garir Bir adam — koleksiyonu ya miştik. | Bir sokak levhası | E Talu VEEE Son Postanın karşısı tesadüf eden eski (Zaptiyo tevkif hanesi) ni yıkıyorlar. Hürsiyetin ve inst haklarının, yıllarca çiğnenmesine £ hizmet etmiş olan bu köhne müessesenin her 1 İyıkıcıların kuzması altında yerinden sökü lüp yuvarlandıkça, içimde, öç alanlari hazzını duyuyorum. Bu eski tevkifhanenin içini ben Bi mem, Fakat istipdadın bu memlekette bö” küm sürdüğü sıralarda bir iki defa öraj düşmek tehlikesini geçirmiştim. j Neyse! Mesele o değil. Şimdi bu bini yıkılıyor. Onun, doktor Abdullah Cevd# tn (İçtihad) evine nâzir köşesinde, sok#f Jön adımı gösterir kırmızı bir levha vardi Bu medeni ihtiyacı hissetmemek çok Bilhassa göz koydum: 4 derin, çok acı bir eksikliktir. — Bakalım, ne yapacaklar? diye beki ledim. Yıkma ameliyesi o hizâya gelince, ö levhayi oradan kaldırıp, karşı taraft duvarın köşesine çivilemek (hiç kimseni aklına gelmedi. Onu söküp, çıkardılar; “8 ne yaptılar? Bilmiyorum. j Bilmiyorum amma, bunu tahmin ef mek de benim için güç değildir. Zira m8 mur ve bilbassa belediye | zihniyetini gok bilirim. Şimdi bu levha, eğer yıkıcılar tarafı dan kaldınlıp bir tarafa atılmış değilse mevkis teslim olunmuştur. Orada, bu yif «kavun » karpuz » Beyaz peynir « ekm: ziyafetlerine söfralık, önümüzdeki kış di civar fırından mangala ateş almak için kü” reklik ettikten sonra, belediye levazım dg i R i barına teslim edilecektir. Anbarda, bir Bu sütunlarda garip garip yarışları)... atılıp, bir kaç ay sürünecek, üzerini dan bir kaç kere bahsettik. Bir defa - yazın uilinecek, emayı dökülecek, meyd3ğ sında tavşanları koşturdukları, başka! na okan demiri pas tatacak, derken, Sl BE Seyahat Londrada Farelerin yarışı için Bir salon yapıldı sefer kedileri elektrikli farelerin ar- bahsetmiştik. Fa- kat kadın saçı . panları, ne duy -| ib muş, ne de işit - kasından yarıştırdıklarını anlattık. İngilizler, şimdide fareleri güzel peynirlerin arkasından okoşturmakta- dırlar, Bunun için Londrada güzel bir salon. yapmışlardı, Halk farelerin yarışına büyük iki yüz İngiliz lirasına kadar yüksel - mektedir. Almanyaya giren ve girmeyen Alman bilmesi bir çok ecnebi ger zetelerinin memlekete girmesini men- etmektedir. Bunun için de, gelen sey- | Z Bu sütunlar - yahlar gümrüklerde muayeneye tâbi Z da bir çok şeyle - | 2 in kolekal oldukları zaman, memnu gözeteye sa“ — NE ke ai hip olup olmadıkları kendilerinden Si di wi in sorulur. Geçenlerde olimpiyada giren bir Fransız gazetecisinin yanında bir sü- rü mecmua ve gazete varmış. Memur memnu olan ve olmıyan gazeteleri ran listeyi açmış, tetkik etmiş, muharririn yanında bu listeye dahil olmıyan bir gazete varmış. Bir Fransız gazetesi John Davidi |. Birader, demiş, bu müsaade edi- Hamilton isminde bir adamın muha- ie Ül i N i hası, üzerinde bü kadar durmağa NE all - lenlerin listesine dahil değil, belki ya- Bu adam otobüste vapurda team ne berberim diye sokulmuş, Seatleye kadar gelebilmiştir. saktır. Beni mes'ul ederler. vayda önünde duran kadınların saçla- Ere z emre Fakat İspanya kralınm intikamı o-)'ni kesermiş, koleksiyonunda 7700 zetesi imiş, kadar müthiş olmuştu ki Fransız or - kadının saçı varmış. Son günlerde bir ana kızın nadir leri ikisinin | getirmiyen bir meslek olarak kabul e- gazetenin ismi bisiklet sporları ga- Muharrir böyle olmalı Memleketimizde muharrirlik para dilmektedir. Fakat dünyanın öyle yerleri vardır ki, orada muharrir dün- yanın en müreffeh adamlarından biri olarak giyinir. Amerikalı yazıcılardan Michael Ar- len'den hükümet 1934 senesindeki kâ- : Bir de orada ne görsün. Gemi, he -'rndan 1.125.000 frank kazanç vergisi finden, bir balina balığına Me a re sual kışmalarına rağmen vapurun yol al -/ve balığın içine gömülerek onu da be- görmüş ve hayretle, güçbelâiraber sürüklemez mi? cağımız fıkrayı okurlarsa mesele daha| -——— iyi anlaşılacaktır. da bir vak'adan bahsederken, bir da - kika devam etti, dedi. Karşı tarafın avukatı hemen cebin- den seatini çıkardı. — Bay hâkim, sazt tutuyorum, bir|j tesir olarak Tavalls adam tekrar trene dakika tahmin ettiği zamanı tesbit et-|| Sivriceye dönmüştür, Sivricede tahsildar Halid Erdem'e rast- İSTER İNAN İSTER İNANMA! sin, dedi. Şahit, bir dakika oldu, dediği zaman anca ksekiz saniye geçmişti. Elizinde eski iskân memarlarından Raşid Doğrusöz yazıyor: Sivrice kazası varidat kâtibi İhsan erazi satışmdan aldığı 500 lirayı Elözize getirirken yolda düşürrsüş, fevkalâde mü- İSTER İNAN İSTER çen feliketi (o anlatmıştır. sicimle bağlanmış Bir paket içinde yüz adet beş liralık bank- mo'tan ibaret olan parayı tahsildar Halid Erdem bularak sa- hibüni aramktaymış. İksanan sözlerini duyar duymaz hemen çıkarıp parayı öna vermiş ve namuslu tahsilder 250 lirasını kendisine vermek isteyen İhsandan on para almamıştır. binerek ( Elâzizden Michael Arlen bu parayı hükümete İtikir tıkar sayıvermiştir. di ni mz İNANMA! Halbuki gelince © başından - a . Ben daireye kapılınalı daba üç hafta | |ka göstermektedir. Bahai müşterek de)!” ne, onun gibi pisi pişine çürütülen debi bazı eşya ile beraber (hurda) sıfatiyle mü” nakasaya konulacak, elden çıkarılacaktıf Ve, o sokak da artık bundan sonra # kalacak, böyle noksanları tamamla” kusurları tamir etmek belediyeciliği şanından olmadığı için, oraya yeni bir İs konmıyacaktır. Halbuki, belediyemizde takip ve rü temadi kontrol sistemi olsa, ufak işler dö büyükler kadar ihmal edilmese, o sokak” tan mutlaka bir memur geçer, bu hali SÖ” rür, sökülen levhayı öbür köşeye koydü” vurdu. Fakat zaten bu sokaklara levha ko?” mak işi bizde üstünkörü yapılmıştır. Ki sağda köşede, kimi ortada, kimi okunmaf İve görünmez yerde, kimi, yol üzerind: duvar dururken ağaca çakılı, kimi | virsi bir türbenin parmaklığına asılıdır. Kanlıcada yol körfeze doğru kıynıb” ken, bir sokak levhasına rastladım ki geride bir evin kaplamalarına muhlanmif” ter. Eğer bu gibi levhalar, o semtin yaba” cılarına geçtikleri veyahut ki aradıkları #9” İkağın adını kolayca bulmağa yardım sun içinse maalesef belediyemiz bu ga; tamamiyle ihmal etmiş ve etmektedir. Amma, diyeceksiniz ki bir sokak ie“ simsiz mi?. Bu salinize: «Değmez!» cevabını VE recek olursam, benim, belediyemizden #€ farkım kalır? Ez Biliyor Musunuz? | — Şambor şatosu nerededir? Ve şatoda kim oturmuştur? 2 — Demirbaş denilen kral kimdir? 3 — Çinde kaç milyon insan yaşar? 4 — Meşhur Polonyalı piyanist aslen hangi millete mensuptur? 5 — D'Anmunziyo kimdir? (Cevapları Yarın) * Dünkü Susllerin Cevapları: | — Domates kelimesi izpanyoleadi alınma bir kelimedir. İ 2 — Ehramların en büyüğü 138 melf€ 3 — Mesir ebramlarının önünde Napof yon ile kölemenlerin beyi Murat Bey b9 betmiştir. Bu harbi Napolyon 4 — Kisi mitolojiye göre ateş JE Promethtedir. â 5 — Odyasöe meshur Yunan şairi H9 fmerin en güzel deerlerinden biridir, 26:80 kıdan ibarettir. Bu eserde bilhassa (Odusscus) un maceraları nazan dil celbetmektedir. pi