evlenecek kız seçen genç Kibrit fabrikasında yaptığı kutulardan birine “ Bunu kim bulursa onunla evleneceğim ,, diye kâğit koyan Ve 18 ay sonra Samsundan cevap alarak nişanlanan amele macerasını anlatıyor u $ vrr ,:..'—-u.ı B PK ee P HLA dar f ei Dünşek e Zlmet, YEŞTİN, vkry nit serdlee y oe İ taği Ü ue E ue Te x YOi Möcil "Kîfm Beryerme'e Aradkaı ksmız” AİAbU TOEUZÜÜ e yAr bf İ ; #4 A Alaree Töly d elf a ea gn ö de AŞ Fazik venun LĞ c a dle d fe GTEVRLELEİNEKE İA Heserm AA PP İ (* * * Üa t e TA çi — Zayan 4 : * & VEEYULKARİ SÜÜ PU NM çx..ğ l * j n ” ” b Ve yerile AA DÜ RA 'Ğ.—'İ,s.wg S ü Ms__s / ? " a İ barmsi — ÇTT $e ACE | çaTABUBeider P 4in * 3 z K ğ y # | geee y gl MAF A o&n/y.....ş-— MA Çü DA Ta # ; /,,Iı.; '“"’F:""'P" ytyet Mamisseğe T | KP y a l B . İre işe İi tanım Çüt aei a eli pibki ei ş Gsik e. P yaik Hkeşitür. gö İ l r ğ » £ a Sinin,altına Gstüne,getiren bir-acayip hidi- | — *Büyükderedeki'kibrit febrikasının bah- *e vuku bülması inde bana mereden maml — duyduğumu DA ':. eğer ettiği macerasını anlatan — Şevket, u. bir tefrika muharriri kadar kurmaz. Mace- : zanın hikâyesine gn meraklı yerinde ver- liği kaaacık fasıla bana öyle uzun geldi ki yri ihtiyari sordum: — Sonm? O galiba, macerasını bana anlatması - çin ustasından aklığım — izin dakikalarını mümkün mertebe çoğaltmak istiyor. 'Ter- İden samaklam »ökmeş; gömlüğine bükmca, linsan onun bu masum arzusunu yersiz bul- İmmayı insafa -siğdlramıyor: — Sonra, diyor, mektubumu katladım, cebime koydum. Ertesi gün fabrikaya gi- dince, bir kibrit kutusu aldım. Ve fabrika- da yapılan kontrollerde göze çarpmaması Jicin, kibritlerin en altına itina ile yerleştir. dim. Bunu yaparken de, kat'i kararımı ver mişlim: Mektubuma cevap gelmeden ev- İlenmiyecektim. Ve mektubuma — muvafık cevap verecek genç kızı, kiç bir müjkük gpesentlik ve tereddüt göstermeden alacak- tarn. Kiz arap, topal, kör bile çıksa razı o- lacaktım. Çünkü bu bir talih denemesiydi. Piyan- o bileti-alır gibi bir şey. Büyük ikramiye akarsa ne âlâ, Fakat bence piyango bileti alan bir in- san, sade kazanma sevinmeyi değil, ziyana atlanmayı da bilmelidir. “İlk-haftalar duyduğum “heyecanı tasav- n. piyat müsabakaları arası- ç d*__ *garabetler yarışın konulsaydı. bir millet, Amerikahların tesis edecek- Fakat şu anda ben, olimpiyatlarda böy- BU K salllarımı celksrsüm. 'Çünkü saramızda Şevket adında bir de- Beük var'ki, -gerübet Tikortmcüliğini “AJ alıların elinden almış bulunuyor. Şevket, şayanı hayret rmacerasile,-sade :::b.: değil, hokkabazlık rekorunu da 1Ş bulunuyor. a ezün, kaz çi Bman bir fötr şapkanın içinden bir ta- İkaran meşhur *Zati Sunguru ça- Z, we eline bir kâbrit kutusu verip: W— Haydi bakalım şu kutunun içinden tuni bir aşk, Karuni bir servet, ve A- —ı anyari bir izdivaç çıkarl deseniz, mu- kak ki acakların sbeyninize vurduğuna eder, ——:dm Şevketin macerasını — öğrenince €deceksiniz ki, şu hor gördüğünüz ş* paralık kibrit kutusu erbabının elin- Nai Tsin bir talih ve servet hazinesi: keti- | * __g—ı.ı. Büyükderedeki kibrit fabtika- '« ameledir. Askere çağrılacağı — yaşa kı_ basmıştır.. Talihinin kendisini iyi tah- & k imakânından mahrum bırakmasın- | | —_.—nuıun'pdr Fakat buna rağmen ka-|vur edemezsiniz. n içini süsleyen parlak hayallere ka-|, — Düşünün bir kere: Cevap gelecek mi? FUmak ümidini kaybetmiş değildir. Ne'kadar zamanda gelecek? 'Kimden, na> Çünkü ceketinin cebinde yaldızlı bir Ploma yoktur amma, — kalbinin — kesesi a bir çakşme "azmllo dölüdür. bi Dündan tam on sekiz ay evvel, izinli y Rününde evinin penceresinden sokağı , 'ıı;% düşünürken, — yerinden sevinçle | ’lz.: Kaleme kâğıda sanlıp, şu satırları , “Bu mektubumu eline geçiren benden *z büyük bir kadınsa dünya ve ah- irem olsun. beş hafta mı, üç beş ay mı bekliyeceğim? /Yoksa mektubumun içinde bulunduğu ku- tu, müşterisiz bir aktar dükkânının tafında lerce kalacak mı? Ü 'Or; merak edersiniz. Fakat bu merakın heye- ganı, nihayet iki, üç saniye süzer Düşünün ki bana ayni müthiş heyecanı veren bekleyiş haftalarca devam etti. Bir kaç ay daha böylece geçince ümit- lerim azaldı. Hele beş altı ay ses sada çık- mayınca büsbütün kesildi. Ve nihayet w pettum gitti... Fakat tam on ay on iki gün sonza bir gün bana bir mektup geldiğini söyledikle- ri zaman, elimdeki kibrit kutusunu, maki- neye değil ağzıma atıyordum. Şevket © müjdeyi yeni almış gibi ve- Tet *Benden çok büyük bir kadınsa dünya FÜN sakderardlem. *Benden az büyük bir erkekse, dünya Üürüdanleim drm ve (Benden çok büyük bir erkekse, dünya :_I"“Nwimolıun. akat eğer benim yaşımda bir genç kız ç tanı Eğç, Menla hayatımı birleştirmeğe talibim. © da hayatını benimle - birleştirmeğe .._,“'-ı—. Büyükdere fabrikası ustabaşısı .._."lvn wasıtasile bana mektup yazsın, | vinç içinde. .,&,ı_-yııı fabrikada çalışıyorum. Çekir-| — İç cebinden, gazete kâğıdına samıh ko- >8.., ” yelişme bir elektrikçiyim. İsmim|ca bir paket çıkardı. Açtr. Mektupların CON YAİ yarmı henliz gecmiş, eli numaralarından, zarfların üzererindeki ya- Maklx GLERİN L S T irree n S AR B DĞ G çe T Ç Ğ S l sl'bir'kızdan gelecek? Üç, beş güsmü, üç | Bu ardı arkası kesilmiyen sualler ve en- | ,dişeler beni haftalarca sersem etti. Poker- |. de birisini zestini görseniz, bittabi kâğıdını | İstanbul Yaşattığı Tarih sayfaları ——— Reşad Ekrem Koçu Türk Mimarisinin eşsiz artisti Koca Mi- mar Sinan 1490 yılına doğru — doğmuştu. || 1586 yılında, 96 yaşında olarak — öl- dü. — Süleymaniye öndü timdi İstanbul müftülüğü olan ve o zaman- lar Yeniçeri ağalarının duiresi alan — Ağa- metres tutmalarına yede Mimar Sinan türbesi ü bir davanın dedikodusuna|müdafaa: etmişlerdir. sütun. yer vermektedirler. Bu| — Alikinin bahası, damadıni “—ı&rıweh&ıw-gmıwmmmüqu memiş bir takım içtimai nazariyeler yeceğini, ancak bu yüzden evini- dâ ileri sürmüşler, ve asıl garibi mahke -|büsbütün ihmal etmemesi lâzım geldik besine gömüldü. me de bu nazariyelere istinaden kararlğini söyleyerek, sözüne şöyle devani Bu küçücük türbe ve aebik. güzelliği| YTMiştir. etmiştir : sadelikte ve hinanın kitlesindeki ':...]: Davayı açan Müdam- Aliki Gapell — — Damadımir tecavüz etenek; ont de aramış ve bulmuş olan büyük. artistin | iâmminde bir kadındır. Bu kadın, Kocası- | zumek, öldürnek gibi bir fikir- akdir kendizaziz vücudunu içine tevdi ettiği nefis|iiin metresine kendisinden fazla para| ,, , gelmedi ve gelinez'de: Gayri mex bir eserdir. Dostu şâir Mustafa Sâl'nin yaz-| sarfettiğinden şikâyetçidir . deni olan başkn insanlör Hu gibi alivak de hep böyle düşünürler, bu düşüncek ler eski devirlere intikal etmiştir, 4 devirlerin ahlâk ve aile hakkındaki kek naatleri çok başka idi. İkisi de kadının noktai nazariği yücük paye Üzerine oturtulmuş — küçücük mermet bir kubbaden iharet olan ve ya- nında gene küçücük bir sebili bulunan tür. rTesinin üzerine yazılmıştı. Ey iden bir iki gün dünya sarayımda'resi vardır. İşim bu kadarı beni alâ - mekân - İkadar etmez. Ben intaflı bir kadınım. Cüyi âsâyiş değildir âdeme mülki cihan. oe göki| — Ben metresine giden - bin İ | —Han Süleymanın olup mimarı bu merdi Ku:lım dı:ıbdıi;ııudır. Herıını.ıl_n :tî değişiklik. olsun diye klübe giden ere — B RBan dg'ü 4 at tü kek gibi metresina gıtmesine, hattâ tar — | Yaptı bin eami verir Fisdevsi ş Tahalek ı"'““'"""“ı iete, TAftarım da.. Fakat bu-metrese — gidiğ nişan, — |G * n bi N aileyi ihmal etmek derecesine gelirse Emri şâhiyle koyup su yollarına ihtimam |Mem. Başka bir kadınla eğlenebilir. ğ n İ ei Huzrolup âbı hayalı âleme kuldı revan.|bundan bir pastanın veya iyi bir ye - TE FM n n insana: verdiği memnuniyet gi-) — Koca samimi olup ve meşru karışım | bir memnuniyet duyahilir... Ben |ti bırakmak istemez, ve metresi ile-ax, İ lon münasebetleri de yukarıda sö: fim hududu geçmezse, Bu gibi hllcıj de bir mahzur tasavvur edilemez: ü ikıskanç değilim, bilirim ki metres baş- Yaptı seksen yerde cami bu azizi kândam |ka, karı başka şeydir. Yüzden artık ömür sürdü, âlubet kıldı Ben kocamın meşru karısı olmak iti. ypelaki i ümü çok iyi bili i in bir hakkı olduğu da mu « Haa bariyle rolümü çok iyi biliyor vetakdir| — Metresin bir ğu di Kai gel badâ kalananın bağı cenan. |. g. yorum. Mimi benden daha güzel ve| bakkaktır. Fakat bu hak hiç bir- vakil > -Gîçîibudııı”dı aü daha gençtir. Kocam bu kadın ile kor- | meşru karısının hakkından ileri geçe- Sinano — |Kusuzca eğlenebilir. Fakat buna mu » "Ruhi için ihsan ide fatiha pirü civan. — |kabil, kocam da kocalık vazifesini lâs| — Kadının kardesi de şu. sözleri: söye Şhir Mustafa Sâinin bu kabir kitâke-| Yıkiyle yapmalıdır. sinde Sinan için oyüzden arlık ömür sürdi Ben kengdisini seviyorum, — onunla demesi, 98 yaşında ölen aan'atkârın iht-|bütün hayatımı beraber geçirmek iste- yazlığım anlatan bir kaç yıllık bir gür mü-)rim. Mimi zayıf meşrep bir kadındır. bhalâgasıdır. Hayatlarını - birleşlirirlerse mevkiü Mimar Sinan tücbesi pek yakında ta- içtimai mir edilmiştir. lemiştir: — Biz” geri fikirli- adamlar. değiliz, bu kanaatlerimizi sırf para — için de sahibi olan kocram muhakkak küçük düşer. Benim davam kocamın Raşad Ekrem Koça, — | pisi gibi eyine bakmasına icbar edil- Ş mesidir. zilardan beli 6, talihli amele, —maceras- |— Bü sözlerimle metresini ihmal etsin. Jpan vesaikini, titiz bir dosya memunu itina-| gemiyorum. Ona da elbet bakacaktır. id?e tasnif etmip Buruyuksuz defter kâğı- çdini uzattı, va: — İşte, dedi, ilk #ldiğıim mektup! Mektubu, bir tomunun en merakk fas- hm dkuyan tez yürekli' bir kari heyecenilef'" (gözlerime içirdim. . Samsunun 'Çarşamba — kazasından ge- len bu mektup, «Müzeyyen» adında bir (genç kızdan. «Bay Şevkettv diye başlıyor, ve şöylek Zu şahadetleri dinlediktem sonrar gülmelik| ten kendilerini alamamışlardır. Mah«, İkama, kakdnın. istidlği "Şekilak ” Meyilli /vermiş,, fakat mahkemenin veisi- evü üçte biri ona kâfidir. Geriye kalan ı iki ile-de ikimiz mükemmel yaşa-: aEzk A lll e sadüfretmediğim kepaze: bir davasrü « ü yet ettim. ve maalesef o yalda — da mekle beraber iki' d- şahit dinlemiştir: | karar verdim, Na yapayım kanum sa ». Bu şahitler, kadının babası ve karde-|rihk idi. Başka türlü hareket edemez. « şidir. dim. $ M_ #Coşkun Derer nin hemşiresiymmişı Şvvlıı-[ıııııhıl talibi hakkında ııhüııı_ıu“ım tar Fabrikadaki: ustasına; Büyükdere imamına, «Bittabi, diyor, bu muhabereyi: karde- | Büyükdere komiserine, Büyükdere muhtas| Şimden saklamadım, Sen benimle — evlen-İyına- mektuplar: yazmış, sermüş, - soruştur mek istediğini ona da yaz. Fakat ona yas|muş, ve Şevketin içkiyle kumatla, — sefa- 'zacağın mektup ciddi olmm. Sakım ona |hatle alâkadar olmadığını öğrenince, izdi da, bana gönderdiğin mektuptaki gibi: *Çarşambayı sel aldi,» Mahkeme şimdiye kadar böyle bir l—l' vaca razı olmuş. Bu sırada Şevket te boş durmamış, Samsundaki, Çarşambadaki bildiklerindem 'Molla zadeler hakkında malümat irtemiş, Aldığı cevaplar oru hayli sevindirmiş: Bütün bunlar, elimden geçen — mektup- lardan anlaşılıyor. Belli ki Bayan Müzeyye« nin mektupları, daima Kardeşinin sansürlk heraber samimiyet de artıyor. no tabi oluyor. Çünkü mektupların — alilar Bayan Müzeyyenin ailesi, Çoşkün Derer |rında, «İşke Ktap evinin resmi bir dame 'soyadını almış, fakat «Molla zadev liği de| gası, «Molla zade Eznim Coşkun Deren nia — elden bırakmamış. Bundan Hesap-nesep i- İimzası, ve şu iBnre var: gine fazla ekhemmiyet verdikleri anlaşılı| — «Kız kardeşimin işbe mektnbundaliş — yor. fikirleri muvafık bulurum!» t öbeklememiş, ve evlenmiş olmamız da amümkündür. «Fakat eğer bu tahminim yanlışsa, ve «sİz samimi yazılmış puslanızdaki arzuya ohâlâ sadıksanız, şahsiyetiniz, — vaziyetiniz ahakkında biraz daha malümal verin. Ve olütfen bir de fotografının gönderinlu Bizinciyi bitirdiğim zaman Şevket ikin ci mektubu uzatt. Yazılar cevapla sami- miyetin arttığı, bu mektubun: 4Sevgili ihum» diye başlayışından belliydi. Düzgü ifadesinden, hayli mürekkep yalamış oldu- gu anlaşıları Bayan Müzeyyen, Çarşamba kazasının eşrafındanmış. Oradaki «Güneşb «Bir yar sevdim el aldı!» Kabilinden maniler yazayım deme hal» Şevket, mektupların biri biter bitmez, İötekini uzalıyor. Ben zevkli bir dikkatle okuyorum, ve nakle değer - tarafları- ni not ediyorum: Mektup — numaralariyle evi sahibi Moll> zade Mehmet Fminl — Bayan Müzeyyenin kardeşi, hemşiresinin| (Devam 8- inci sayfada )