A Saylar — çĞRL L G, Ankara Hava seferleri yarin başlı- yor. Gidip gelme 35, yalnız/Elçi gitme veya gelme 22 lira Türk hava yollarının küşad resmi bu gün saat onbeşte Ankarada yapı - lacaktır halk şehre sekiz kılometre me- safede olan: hangarlara hava! yolları otobüslerile bedava taşındıktan sonra şehrin üzerindede meccanen gezdirile- cektir. Mesafeler çiftlik büfesi tara - fından ikraz edilecektir. Yer ve sefer tarifesi: Ankara ile İstanbul arasında onbeş gün için muteber olan gidip gelme bi- letleri 3ölira ve yalnız gitme veya gel- me 22 lira olarak tesbit edilmiştir. Pa- zar gününü İstanbulda geçirmek isti- yen Ankaralılara mahsus olmak üzere, hususi seferler yapılacaktır. Bu suretle cumartesi günleri 15,30 da Ankaradan hareket eden tayyareler bir saat elli dakikada İstanbula muva- salat edecek ve pazartesi sabahı 7 de İstanbuldan hareket ederek sekizi elli geçe Ankaraya vasıl olacaklardır. Seferlere yarından itibaren başla - nacaktır. İlk posta yarın sabah saat İ0 da Ankaradan kalkacak ve 11,55 de Yeşilköye inecektir. Gerek İstanbulda ve gerek Ankarada cumartesi günleri saat 14 den 18 e ka- dar tenezzüh, pazar günleri ise- saat 9 dan 18 e kadar tenezzüh uçuşları ya- pılacaktır. 15 dakikalık bir uçuşun ücreti iki lira gibi. nisbeten az bir bedel olduğu için tayyareye alışmak isteyenlerin bu kolaylıklardan — istifade edeceklerine şüphe yoktur. Tayyare ücretlerinde, bilet alanlar için 1000 liralık sigorta dahildir. Ya- ni her hangi bir tayyare kazası netice- sinde ölen olursa ailesine bin lira taz- minat verilecektir. Bilet alırken bu sigorta miktarını beher bin İlira için iki lira ilâve etmek şartiyle on bin liraya kadar çıkartmak da kabildri. Devlet hava yolları müfettişi Fevzi Akgöl plot Kemalin idaresindeki hu - sust bir tayyare ile Ankaradan hare- ket etmiş ve tayyare meydanlarını son bir teftişten geçirdikten sonra Yeşil - köye inmiştir. Tütün birlikleri Bundan bir müddet evvel yazdığı - miz, tütün birliklerinin kurulması ar- tik tekarrür etmiştir. Tütün birlikleri, İktisat Vekâletinin mürakabesinde olmak üzere, Marma- ra mıntakası - için İstanbulda;, Ege mıntakası için İzmirde ve Karadeniz mıntakası için Samsunda teşekkül e - decektir. 'Tütün tüccar ve ekicileri tütün bir-| liklerine kaydolunmağa mecburdurlar. Birlikler, Ticaret ve Sanayi Odalarına verilen bütün hak ve imtiyazlardan is- tifade edeceklerdir. İstanbul tütün birliği, tütün birlik - lerinin merkezi olacak ve yılda bir de- fa, İstanbulda toplantı yapacaktır , Sirkeci istasyonunda emanet dairesi Şark Demiryolları Sirkeci istasyo - punda, bir emanet dairesi açmıştır. Buraya bırakılan eşyalar için günde on | kuruş ücret alınmakta ve sahipleri ta- rafından alınıncıya kadar muhafaza edilmektedir. Yerli mallar sergisi Bu seneki yerli mallar sergisinin — Taksim bahçesinde açılmasına karar verilmiştir. Fakat sergiye iştirak eden- lerin yekünu, sergi masrafını karşıla - yabilecek vaziyette olursa açılacaktır. * Aksi takdirde bu yıl yerli mallar sergisi . Vaziyet; pa - tesi g'ünu l:ıellı olacaktır.ı : e fbekz İstanbul| Yeni Fransız elçisi- nin beyanatı hakkındaki talebimizi haklı | bulduğunu söylüyor rimize gelmiş olan yeni Fransız elçisi, |Ponsot dün gazetecilerle konuşmustur. Elçi beynelmilel siyaset hakkında sorulan suallere, betbin olmadığı cevabını vermiştir. cümle demiştir ki: — Bütün samimiyetle söylüyorum kısa bir zaman içinde yapılan bu inkı- lâba sıra kalmamak mümkün değil - dir. Türkiye, büyük bir vizuhla çizi - len bir yol üzerinde sür'atle inkişaf etmektedir. Bü inkişafı yakından ta - kip etmek insana büyük bir zevk veri- yor. Ankara, genç ve yeni Türkiyenin hakkile iftihar edeceg'ı bir inkılâp mer- kezidir.» Elçi boğazlar hakkındakı sorulan suallere cevaben. Türkiyenin bu talebini büyük bir dürüslük ile yaptığını ve binaenaleyh bu meselenin iyi bir şekilde halledile- ceğini ümit ettiğini söylemiştir. Elçi, bu akşamki ekispresle Parise gidecek ve haziran sonlarına doğru şehrimize avdet ederek vazifesine baş- lıyacaktır. Prost çalışmaya başladı Her ay fevkifatsız bin İira maaş alacak » Şehrin plânını yapacak olan Prust, şehirde tetkiklerine devam etmektedir. Prustun mütaleasına göre, imar işine ilkönce Floryadan başlanmak icap et- mektedir. Belediye imar şubesi şimdi Floryanın Magetrini yapmakla meş - guldür. Prust, şimdi Yalovadadır. Bir iki gün sonra dönecek, bundan sonra da yapılmasına başlanacaktır. Prust şehrin tekmil plânını iki sene- de bitereceğini söylemiş ve kendisiyle 2 senelik bir mukavele yapılmıştır. Şayet plân iki senede ikmal edile- mezse mukavele ay daha uzatılacak - tır. Prust şehrimizde çalıştığı müddet- çe bilâ tevkifat senede 12'000 lira üc- ret alacaktır. Londra üniversitesinin yüzüncü yılı Bu sene Temmuz ayı içinde Londra üniversitesinin 100 üncü yıldönümü parlak bir şekilde kutlulanacak ve bu kutlulamaya bütün dünya üniversite - leri namına ikişer murahhas işt'iralı; e- decektir. Bu merasime İstanbul üniversite - menni edilmiştir. Merasime iştirak et- mek üzere üniversiteden gidecek pro- fesörler Maarif Vekâleti tarafından seçilecektir. Varşova elçimiz geldi zevcesiyle birlikte, mezunen şehrimi- ze gelmiştir. Elçi bir kaç gün şehrimizde kaldık- itan sonra Ankaraya gidecektir. Bir ölüm tahkikatı On beş gün evvel Pangaltıda Ahmet ve İsmail adlı iki kişi bir alacak me- selesinden kavga etmişlerdi. Bunlardan İsmail dün saat 13 de ölmüştür. Bu * İi Beynelmilel siyasette bedbin olmadığını, boğazlar İtimatnamesini takdim ederek şeh- vaziyetten katiyen Bundan sonra buradaki ilk intiba - larını anlatan elçi, memleket ve inkı- lâbımızdan stayişle bahsetmiş ve ez - Yalovanın — Magetrinin yapılmasına sinden de iki profesörün iştiraki te - Varşova elçimiz Ferit dün sabah | ölüm hâdisesine müddeiumumi mua- - vinlerinden Nureddin el koymuş ve : J[mhkıkata başlamıştır . çe SON POSTA Otomobillerden glaksonlar kaldırılıyor, vopurlar düdük çalmıyacak Belediye gürültü ile mücadele için icap eden tetbirleri almağa başlamış - tır. İlk defa olarak otomobilerin glâk- siyonlarının kaldırılmasına karar ve- rilmiştir. Yakın bir zaman içinde taksi ve hususi bütün otomobillerin glâksi- yonları kalkacak yerine hafif ses çıka- ran kornalar konacaktır. Aynı zaman- da şoförlerin lüzumsuz yere korna çal- malarına menedilmiştir. sekizden evvel, akşamları yirmiden sonra çalmaları menedilmiştir. Diğer gürültülerinde yavaş yavaş önüne geçmek için bir takım tedibler alınacaktır. Bunun için bir takım zabıta bele - diye memurlarına ihtiyaç hasıl olmak- tadır. Belediyenin emrine muhalif hare- ket edenler şiddetle cezalandırılacak- lardır. Bir çocuğun bacağı kırıldı Fatihte Çiftekurşunlu medresede o- turan Saffetin oğlu yedi — yaşında Mehmet Ali ile ayni medrese - odala - rında oturan Mehmet oğlu Ail çayır üstünde biribirleriyle güreşirlerken Mehmet alta düşmüş ve sağ bacağı kı- rılmıştır. Ali imdadı sıhht otomobili ile Etfal hastanesine kaldırılmıştır . Bir yapı kazası Maçkada bir binanın bodrum ka - tında çalışan amele Yusuf oğlu İbrahi- min başına dördüncü katta çalışan İs- tavri ustanın elindeki tuğla düşmüş ve İbrahimi ağır surette yaralamıştir. İb- rahim ifade veremiyecek bir halde hastaneye kaldırılmıştır. lera memurları mahküm oldular İcra dairesinde sahte dosyalar ihdas ederek zimmetlerine para geçirmek - ten vazifelerini sulistimalden — suçlu İstanbul icrası memurlarından Kadri, Rafet ile Herantın durusmaları bitmiş- tir. İcra memurlarından Kadri 8 sene al- tıay, Hrant 4 sene 4 ay hapse mah- küm edilmişlerdir. Rafet İ ay hapse mahküm edilmişlerdir. Rafet bir ay hapse mahküm edilmişse de bu cezası tecil edilmiştir. Gene bu suçtan tahtı muhakemede olan Vasil ve Koçonun bu işte methaldar olmadıkları sabit o- larak bunlar da beraet etmişlerdir. Japon sanayi heyeti gitti Bazı tetkiklerde bulunmak üzere, memleketimize gelmiş olan Japon sa- nayi heyeti, dün akşamki ekspresle Vi- yanaya gitmiştir . D | Nöbetçi Eczaneler Bu geceki nöbetçi eczaneler şunlardır: İstanbul cihetindekiler: Aksarayda: (Ziya Nuri). Alemdarda: Esat). Bakırköyünde (Hilâl). Beya - zıtta: (Sıtkı). Eminönünde:” (Meh - met Kâzım): Fenerde: (Emılyadı) Karagümrükte: (Arif). Kuçukpazar - dar (Hikmet Cemil). Samatyıda (Te- filos). Şehremininde: Şehzadebaşında: (Hamdi). Beyoğlu cihetindekiler: Galatada: (Hilâl). Hasköyde: (Yeni Türkiye). Kasımpaşada: (Turan). Sa- rıyerde: (Asaf). Şişlide: (Şişli). Tak- simde: (Galatasaray, Vinkopulo). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler : Büyükadada: (Merkez). Heybelide: (Yusuf). Kadıköy Altıyolda: (Mer - kez). Modada: (Moada). Üsküdarda | Selimiyede: (Selimiye). Gürültü mücadelesi Vapurlarda canavar düdüklerinin |. (A. Hamdi). || Karısını Hisardan atarak öldüren manifatura tüccarı adliyede " d y Yozgatlı manifatu- racı Mustafanın: 20 senelik karısı Zemine- yi Rumelihisarına gö- türerek — öldürüldüğü- nü yazmıştık. Mustafa evvelâ yaptığı cinaye- ti inkâr, fakat sonra tevil suretile itiraf et. mMmiştir Mustafa: — Eğer ben karı: mı kaleden atmasay dım ao beni atacaktı de " mek suüretiyle cinaye- tini mazur göstermek istemektdir. Mustafa dün müddeiumumiliğe teslim edilmiştir. Mustafa Erzurumludur ve 55 yaşında- |dır. Zemine ile yirmi sene evvel evlenmiş- tir. Mustafa karısiyle on dört sene pek iyi geçinmiş Ö senedenberi araları açılmıştır. Bu altı sene zarfında Mustafa ile karısı Zemine İstanbula üç defa gelmişler ve bu- rada dört, beş ay kalarak tekrar Yozgada gitmişlerdir. Altı senedenberi duçar oldu- gu mide hastalığını bir türlü geçiremiyen Mustafa bu defa İstanbula ameliyat olmak üzere gelmiş ve Fatihte bir ev tutarak yer- leşmiştir. Havaların ısınması üzerine — sayfiyeye çıkılması kararlaşmış ve deniz kenarına ya- kın bir ev taharrisine başlanmıştır. Bu ara- dada Rumelihisarına gidilmiş — ve kalede gezilirken çıkan kavga neticesinde de cina- yet işlenmiştir. Cinayet Nasıl Oldu? Mustafa bu cinayeti anlatırken: — Ben karımla 14 sene gayet iyi yaşa- dım. Bu müddet zarfında. birbirimizi — hiç incitmedik. Fakat bu hal ancak bu kadar sürdü ve altı sene evveldenberi aramızda kavga eksik olmamaya başladı. Ben hastalanmıştım, karım bana bak- maktan usanmıştı. Bir gün beni evde ço- cuklarımla bırakıp kaçtı. Ve dört ay eve gelmedi. Nihayet barıştık. Eve - geldikten sonra da bir türlü beni rahat bırakmadı. Zeminede bana kötülük etmek, beni ra- hatsız edecek hareketlerde bulunmak bir illet şeklini almıştı, evet biliyordum karım hastaydı, ve son zamanlarda beni öldürmek hasta şuurunda yer etmişti. Ben hissettiğim Bu feci tasavvurun kurbanı olmamak için dikkat kesilmiştim. Karım bir gün önüme bir yemek getirdi. Ve yemek vakti olmadı- gı halde bu yemeği yemekliğimi ısrarla söy- ledi. Ben bu ısrardan şüphelendim ve ye- meği yemedim. Bu sefer karım sinirlendi. Ve: — Senden daha kurtulacak mıyım bun- nak! diye getirdiği yemeği tabağıyla kafa- ma attı. Doktorlar kendisinin deniz kena- rı bir yerde oturmasının sinirlerine iyi ge- leceğini söylediler, ben de işte bu fikirle Boğazda bir ev tutmaya karar verdim, be- raber Bebeğe gittik orada bir kaç ev gez- dik. Hiç birini beğenmedik bazıları çok ba- halı ve bazıları da kullanışlı değildi niha- yet Rumelihisarına geldik oradan bir bak- kaldan yumurta, peynir ekmek vesaire a- larak deniz kenarında karnımızı — doyur- duk. Yanımızda bulunan Nazike bizden 'ayrıldı, gitti. Biz de kaleyi gezmek istedik karımın niyeti kalede bulunan Murad top- rağından bir avuç alarak koynunda sakla- maktı. Evvelâ birinci kaleye gittik kapısı kilitliydi, bekçiyi aradık bulamadık. — Bu sefer ikinci kaleye girdik ve yukarı çıkma- ğa başladık. Ve kalenin tepesine kadar çık- tık ve çıkarken merdivenleri — sayıyorduk. Zemine istediği toprağı aldı ve bana: — Haydi önden inmeğe başla dedi. Ben Zeminenin bu sözleri — söylerken gözlerine baktım ve gözlerinde fena bir niyetin korku verici parıltılarını sezdim. Anlamıştım ki karım, ben önde gider- ken arkamdan bir tekme duracak ve beni 57 basamaktan aşağı yuvarlayarak sene- lerdenberi istediği meş'um murdına erecek- ti Zemineye beraber inelim dedim. O ka- bul etmedi ve beni aşağı yuvarlamak için üzerime hücum etti. Hayatımı kurtarmak için mücadeleye başladım. Bir an ne ol- AA VAY * Cinayet günü Zemine ile beraber Bebeğe ev aıraıııaıliî giden Nazike ve kocası şoför Selâhattin Mustafa ile nasıl tanıştıklarını anlatıyorlar Mistafâ cineyeti Müddeinmizni munvini Firbadü anlatyofli du bilmiyorum. Karım 57 basamaktan ibö' rtet olan büyük bir irtifadan feryad edertk aşağı yuvarlandı. Ve bir dakika sonra W leyi korkunç bir sessizlik sardı, kıı:ıı'kuwi_W aşağı indim baktım, beni öldürmek isteng karımın kafası param parça olmuştu. Katf tım ve sonra da bildiğiniz şekilde — yakt” | landım.» demiştir. / Nazike Kimdir? Mustafanin bahsettiği Nazike 40 yaşll* da Yozgatlı bir kadindır. Bündan altı ” evveline gelinceye kadar İstanbulda el kâ' pılarında ahçılık ve hizmetçilik yapan N# zike bir kaç bin Hra topladıiktan sonra bulf dan altı ay evvel şoför Salâhaddinle &V lenmiştir. Nazike hemşerisi Sabri namında birint | beş ay evvel bin lira ödünç para vermiş V' aldığı senede Mustafa imza ederek k İ olduğundan Mustafa ve karısiyle bu suret* le tanışmıştır. *L Nazike Anlatıyor: | Nazike dün kendisiyle görüşen bir mür harririmize demiştir ki: — Bebeğe benim de gelmemi rica eıli ler, İstanbulu iyice bilmiyorlardı ben de b “ zırlandım ve Bebeğe gittik. Orada bir k eve baktıktan sonra Rumelihisarına git 'H öğle ezanı okunuyordu bakkaldan biraz yi ) yecek aldık ve deniz kenarında yedik b geç kalmayayım diye onlardan ayrıldım e. ve geldim çarşamba günü işittim ki Z ni ne kaybolmuş ve sonra polisler onun ces€ | dini kalenin içinde bulmuşlar... ' Ben Mustafayı pek yeni tanıdım. FÖ' kat iyi bir adama benziyordu. Karısiyle bit | ze sık, sık gelirlerdi. Kendisinin Yozgatti bir kardeşi vardı o para gönderir Mustlf*','l da burada tedavi olur ve gezerdi. Beni evvelki gün Rumelihisarı karako'" | luna götürdüler Mustafa orada idi, polis ”'ıı ona salı günü karısıyla Rumelihisarına ğf | tiklerini soruyorlar o da inkâr edıyord“* Bu sırada beni de içeri soktular ve ban! da sordular: — Nazike salı günü sen de bunlarla bt rabermişsin dediler. Mustafa — bu sırat - gözleriyle bana yalvararak bakıyordu. F | kat hakikatı gizlemedim ve: * — Evet dedim, salı günü üçümüz df Bebeğe ve sonra Rumelihisarına gitti Bunun üzerine Mustafa işlediği — cina daha fazla inkâr eduııedı ve vak'ayı lattı: ',_ v.,& L Salâhaddin Ne Diyor? d Nazikenin kocası Salâhaddin de: — — Ben Müstafayı altı ay evvel karım!” Yasstasiyle tanıdım birbirimizden çok hof' landık, sık, sık görüşmeğze başladık, salı günü onlarla Sultanahmede kadar raberdim, sonra ayrildim. Onlar da İ dönerek karımı almışlar ve gitmişi?” beni karakoldan çarşanba günü çağırdı * lar. Mustafanın nerede olduğunu sordü ” | lar ben de bilmediâ'mi söyledim. Me! : ,memuru '— Sen yalan söylüyarsun salı gü Mustafalayla beraber Rumeli Hisa y gitmişsin dedi. d Tahkikat bir az — genişlenince ben! hiç bir suçum olmadığını anladılar ve d z geçe beni de karımla beraber serbest h’ rakdılar. R.. Bundan sonra huyunu suyunu bılm 1 ğim adamlarla ahbaplık — mı.. Tovh olsun.. Vi Muıtafa dün müddeiumumilik taratf” dan dördüncü müstantikliğe tevdi €€ miştir.