Çanakkalede yeni yollar ve köprüle r yapılıyor Yeni bir nahiy; îeşkîedıl;!ı, yeı-ıi şoseler açılıyor, göçmen evlerinin mükem meliyetine itina ediliyor, Trovada yeni hafriyat yapılacak © Çanakkaleye Bbir bakış Çanakkale (Özel) — Çanakkale i le Ezine arasında 18 tahta köprü va menfez vardır. Bunların betona tahe vil edilmesi düşünülmüş, ve 22 bin li- ra sarfı kararlaştırılmış, işe de başla - vılmıştır. Biga ile Çanpazar arasındaki- bo- zük şosenin de tamirine başlanılmış- tır. Bundan başka Gelibolu ile Keşan arasındaki yol yapılmağa başlanmış ve Eccâbad ile Gelibolu arasında da yeni bir şose yapılması — kararlaştırılmıştır. ta başlanacaktır. zlı nahiyesi ile Bayramiç ara - yapılacak yeni şosenin tesviyesi işine başlanmıştır. 2 yıl önce başlanan Ezine - Ayva- yolunu: amı bitmek üzeredir. Lâpseki ile Çanakkale arasındaki cık yeni yapılacak 45 Km. lik yolun iatik- || şafı yapılmaktadır. Çanakkale, Bayramiç, Gelibolu ve Biynda' yayılmakta-olan: göçecen övlü i için üç fen memuru gelmiştir. Göç- ülere yapılacak evlerin mükemmel | işlı olmasına itina edilmekte- | | - Çanakkale - Balıkesir — şosesinin B8 inci kilometresindeki Kirazlı köyü nahiyeye kalbedilmiştir. Müdürü ta- yin edilmiş ve bir postane ve Üüç sınıflı bir okul açılmıştır. At şocerelerine pul yapışmıyacak Şimdiye kadar hükümet aygırlarile çiftleştirilen dişi hayvan — sahiplerine verilen sıfat şehadetnamelerine yapış- tırılan 16 ve soy şehadetnamelerine yapıştırılmakta olan 50 kuruşluk pul, bundan sonra yapıştırılmayacaktır. Keyfiyet hayvan sahiplerine ilân e- dilmiştir. Trovada Hafriyat Beş yıldan beri devam eden Trova harabelerindeki — hafriyata bu yıl da Cinçinati Üüniyersitesi — Arkeoloji profesörü Garl W, Bleigen yanında üç erkek ve iki kız talebe olduğu — halde tetkikata başlamıştır. Hükümetimiz ta- rafından gönderilecek Arkejolog komi- ser geldikten sonra hafriyata girişile- cektir. SON POSTA ' Karga İara | Kıymet Veren Memleket Karamanda 'Kıırgı Alışverişi Bir Hayli Haqretjçndi Karaman ( Özel ) — Belediyenin |karga ve saksağan mücadelesi işsizle- |re yeni bir iş açmıştır. Belediye Kara- man belediyesi hudutları içinde — otu- ran 18 yaşından GÖ yaşıma kadar bü- tün erkekleri belediyeye bir saksağan |getirineğe mecbur tutmuştu. Bu mec- Whuriyı-l haricinde de getirilecek karga ve saksağanı yedi buçuk, yu murtalarını da yüz paraya almaya baş- İlamıştı, İşleri ve güçleri hasebile mec- |bur oldukları bir kargayı veya 3 yu murtayı yakalayıp bulamıyanlar baş- kalarından satın almak vaziyetinde |kalmışlardır. Bu vaziyette Karamanda yeni bir iş çığırı açmış, karga ve saksa- Ban avcıları çoğalmıştır. Bunlar ayla- dıkları karga ve saksağanları onar ku- ruşa mükelleflere satmakta, mükellef- ler de götürüp belediyeye — satmaktu- dırlar. Günde vasati 25-30 karga uvlı yanlar vardır. Tavuk yumurtasının ta- nesi 40 paraya satılırken karga yumur- İtasının yüz para, üç kuruş etmesi en kârlı iş telâkki edilmekte, şehre her gün yuvalardan toplanarak sepet se- İpet karga ve saksağan yumurtası ge- |tirilmektedir. Karamanda Ağaîlırı İhtimam Gösteriliyor Karaman (Özel) — Herkes bahçe ve tarlasındaki ağaçları hastalıktan İkorumak için ilâçlemıya mecbur - tu tulmuştur. Buradaki ağoçlardaki has- talık ökse otu hastalığıdır. Belediye- nim dmrikö'uğup'ü bir y içinde sğeç- Jarını bu mestulf hastalıktan kurtara- mıyanlar belediye zabıtası memurları tarafından cezalandırılacaklardır, her Çifte ile oynnrkenğbir çocuk vuruldu Hayrebolu (Özel) — Çandar kö- yünden 13 ile 14 yaş arasında üç ço- çuk oyaadlarkesi iderinden birisi oyna” Çini, cihan kapitalizmin —— Japonyanın gayesi 3) Çindeki Japon tanrruzunu, Mançuri- de veyahut Çinin bir başka mıntakasında | mevzileştirmek kabil olacağı hakkındaki kuruntular da tabiatile tahakkuk — etmedi. Bilakir dört senelik tecrübe Çinde her İşgal edilen mıntakanın, ondan sonrza İşgal edi- lecek yerler için âdeta bir köprü hizmetini yaptığını gösterdi. Yine dört senelik tec - rübeler sayesinde öğrenildi ki Japonyanın gayesi, bütün Çini işgal ve nüfuzu —altına almaktır. Çindeki — muyaffakiyetlerinden sarhaş olan Japonya, İngiltere vs Amerika ile kendi arasında deniz unlaş- Mmasinı bile bozdu., ve bu iki büyük deniz devletile deniz — silâhlarında — beraberlik n etti, Bu, Büyük Okyanusla Japonyanın mutlâk bir hâkimiyet ve diğer devletlerin deniz yollarını açıktan açığa tehdit altıma alması demektir. İngiltere iki zararet karşısında Bütün bu hâdiseler, bilhassa İngiliz bur- juvazisi için esaslı bir dere mahiyetinde ol- | mak gerekti. Hakikatte de, Çindeki İngiliz menfaatleri bütün diğer devletlerin menla- fatlerinden üstündü. Bu suzetle Çindeki her Japon hareketi doğrudan doğruya İngiltere- ye karşı atılmış bir adımdı. Sonca Japonla- | rın denizlerde genişleme siyaseti de, Büyük |Okyanusta ve Hint denizindeki keloni ve yonlarile, İngiliz emperyalizmi için bir tehlike teşkil ediyordu. Halbuki Japon- ların Uzak Şarktaki muvaflakiyetlerini ko- Jaylaştıran en mühim, hattâ başlıca ümil, | İngilizlerin bu sahada takip ettikleri uzla- âdeta iyasetti Müşterek mülkiyet Bu suretle son bir, bir buçuk sene zar- ya gelmişti 1) Antık İngikere, Çinde herhangi bir harekette bulunmaktan çekinen Amterika- nin geniş hayretini kendisine daha fazla siper edemezdi. 2) Japon tehdidi, Emperyalistlerin «Müşterek mülkiyete ( olan Çinin tama- miyetini de tehlikeye düşürmüştü. Halbuki gerek İngilterenin, gerekse Amenikamın U- zek Şark siyasetlerinin temel direkleri Çi nin tamamiyetini korumaktı. Çünki bu Em- peryalist - devletlerin - her ikisi de bunda | menfaattardılar, p $ Bu iki vak'a dolayısile İngiltere için iki zaruret baş göstermişti: 'Ya tamamen Çin- finda İngiliz emperyalizmi iki vükrü ile kar- | , Sayfa — e— — — Uzak Şark hâdiselerinin içyüzü BAA L RR Aİİİ “ Japonya, İngiltere ile harbetmeğe mecburdur!, in bu muazzam ihtiyat pazarını Japonyaya bırakıp gitmek gerek İngiltere, gerekse Amerikanın yapamıyacakları şeydir. Japonlara taraftar — Çinlilerden mürekkep bir gönüllü asker kafilesi ni aynı koloni vaziyetinde tutmuş olacak- p. Yani, hem Çini Japonyanın tesirindec kuztaracak, hem gene onu bir açık pazar halinde kendisine saklamış olacaktı Çine Kredi İşte bu maksadı tahakkuk ettirmek için İngiltera, geçen sene, parasını ve ekono - mik vaziyetini kyvvetlendirmek ve düzelt- mek kaygusile Çine beynelmilel bir kredi açılmasını, ona borç verilmesini teklif etti Bu teklifin siyasi manaları çok açıklı: 1( Nankin bükümetini — kuvvetlendirmek. dolayısiyle de onu Japonyaya karşı 2 mu- Aarttırmak ) (Japonyanın kontrolünı üzerindeki dirmek..) Bu teklif, İngiltereyi Japonyaya —karpı ön şafa itmek gay güden Birleşik A- Mmerikanın inin muvaffaki » biri idi, Amerika, bekleme vaziyetini hâlğ bırak - mamıştı. Halbuki artık İngilterenin Tokyoda şiddetli bir yaylım lanmıştı.. Leit Rosse Sahnede Diplomatik müzakerelerden biç bir a- li fayda görmiyen İngiltere, nihayet fev« bir kargılık olmak üzere Çin beynelmilel kontrolü kuvvetlen- yeni takt yetini gösteren ilk alâmetlerden teklifi teşle karpı « mel Ere ğli de Bir Cînayet |kalâde ekonomik mümessili Leit Ronseyi U. dıkl. Jdukları bir çifteyi ka- ödari Yerde bukiiktai Çi çötyi Eo İzak Şarka göndermeğe karar verdi. Bu fey- den çekilmek, oralardaki bütün — ilişiğini Bir Adam Vurduğu Kadını Sırtlayıp Karakola Götürdü rıştırmış, çifte ateş almış, — içlerinden kesmek, ve yahut, Japonyaya karşı mukabil Ve “ Bu Kadınla Doîtu Karamaiı (Özel): —— Ezeğlide Ba- | dan rekabeti yüsüzüderi bür. ciniyet ol muştur. Bir gece Ereğli karakoluna omuzunda yaralı bir - kadın olan eli biçaklı hir adam gelmiş; — Ben bem bu kadını, hem de ©- nün dostunu vurdum, teslim — oluyo: TUM demiş, ve vak'ayı şöyle anlatmış-. tır: — Ben Koayanın Zivarak nahiyesi ehalisindenim. Adım Koca oğlu Mus- tafadır. Kimse ile dostluğum — ve düş- manlığım yoktur. Şu gördüğünüz ya- ralı kadının adı Lütfiyedir. Benim dos- tumdu. Arasıra kendisini ziyaret eder- dim, Bu akşam için de beni davet etti. Cittim, kapıyı hizmeltçi açtı ve benim geldiğimi Lütfiyeye haber verdi. Lütfi- ye beni büyük bir adunla karşıladı ve bu odunu kafama indirmek istedi. An- lamadım. Ortada hiç bir esbep yoktu, şaka yapıyor sandım. — Bu nasil şaka, yalıu, sokakta eğ- Tenmenin sırası mı? Diyecek oldum, fakat 6 odunu ka- fama indirdi ve küfrederek beni döv- meye başladı. Bu arada içeriden Zeke- riya adlı bir adam çıktı, elinde bir bi- çakla beni Yurmiyo' Şalişt Bon “çok fena bir vaziyette kalmıştım, — cebim- den çakımı çıkardım. İlk önce Lâtifeyi hafifçe göğsünden yaraladım 50ııı.ı. da Zekeriyayı kelundan vurdum. Bu | arada Zekeriya da bana bir bıçak ha - vale etti. Fakat bu şiddetli darbe ba- na değil, Lütfiyenin başına isabet etti. nu Ben Vurdum ,, Dedi Zekeriya Lütfiyeyi vurduğunu gö- rünce kaçtı gitti. Ben de Lütliyeyi sırt- ladım, Tenha, karanlık, issiz sokak - İlardan geçirerek buraya getirdim. İşte bu kadar Zabıta memurlari derhal Lütfiyeyi tedavi altına aldırmışlar, Zekeriyayı aramıya koyulmuşlar, Mustafa hak - kında da takibata başlamışlardır. Mus- tafa Karaman ağır ceza mahkemesine verilmiştir. Lütfiye aldığı yaralardan mütecesiren ölmüşlür. Mektep Gazetesi Karaman (Özel) — Orta okul tale- beleri (Okul) adlı bir duvar gazelesi çıkarınıya başlamışlardır. > Mebhmet ismindeki arkadaşları vurula-|bir darbe indirmek için tedbirler almak; zak ölmüştür İhattâ bu tedbirler Japonya ile yeni bir an- ei d Hışmn zemini yaratsalar bile bunu yap - Hayreboluda altın hırsızları ati İmak, Hayrebolu (Özel) — Burada bak İngilterenin Menfaatleri kal Ömerin evine hırsız girmiş, iki be-| — İngilterenin Çindeki bütün — #menfaate şi bir yerde ile bir miktaş altınını çal -|lerini feda edebileceğini düşünmek — çok Ka kdr |&öçtür. Cihan kapitalizminin bu muazzam Yapılan tahkikat —neticesinde — bu p eAAL Bazarını birakıp egitmeka — gerek hırsızlığı Remzi iaminde bir adamla ar- | AŞ par '__ŞZ"“' Amelkanın ZAPMATA - ğ İe | lı:ac:;:;ıııın yıptığ_ı_ve çaldığı altınları Şu halde, Büyük Britanya #diyasetinin en irda çalılıklar içine sakladıkları anla- İyakın ve en müstacel vazileleri, bir taraf- şılmıştır. de adliyeye verilmişlerdir. tan İngilterenin Çindeki vaziyetini — kuv. likisi vetlendirmek, diğer taraltan da, buna mü- T SAi İi vazi olarak, doğrudan doğruya — Japonya Kızılcahamamda iki tayin — |'erefından tehdit edilen Çinin yanı koloni Kızıkahamam (Özel) — İnhisarlar muhasebecisi Halid Vana tayin — edil- miş, başmemur Nuri de — terfi'en baş- vaziyetini olduğu gibi muhafaza eimekti, Bu ikiz gayeye götüren biricdik yol, Çi- müdürlükte yeni bir vazileye takledil- gniştir, | pe beynelmilel mali bir müdahaledir. Böy- le bir #beynelmile! mali yardım» mümes- sili sfatile ortaya gıkacak İngiltere hem Pazar Ola Hasan B. Diyor Ki: — Ehh, artık, Hasan Bey! | Buna da diyeceğin yok «? Şehrimize baştan »| yeni ağaçlar dikilecek.. kalâde mümessilin ilk vazilesi yukande yazdığımız İngiliz teklifi üzerinde Japon - ya ile anlaşmaktı. Fakat Leit Rosse Japon: yada iyi karşılanmadı. A, Kartal (Arkası var) Hâdiseler . Edebiyat dedikodusu Biz çocukluğumuzda bir oyun oymac- dak — El el üstünde kimin eli var? Ayai oyunu şündi oyauyorları — Şiir şür üstünde kimin güri var? ... Anketçi arkadaşım sordu: — Genç edirler hakkında bir anket ye- pacağım, kimlerle konuşsam? kendi menfaatlerini koruyacak, hem de Çi-|, — Mazhar Osman, Fahreddin Kerim, Şükrü Hazım, Etem Vüssaf. — Bunlar sinir doktoru.. — Eyi ya, ötekiler de sinir. ... — Hececi kime derler? — Okuyup yazmaya yeni başlayanlara hecelemeyi öğretenlere. — Genç şüirlere neye cep takvimi de- diler? başa | Mevcufların da yerleri değiştirilecekmiş., Haşan Bey — Bari dikile- | cek ağaçlar şimşir — olsa da, | şehrin umumi — manzarasına üsüp, meşhur söz tem- | silini de teyid etsel — Şöhşetleri bir tek yıl içinde sönüp gideceği için! ... Bir genç kız şöyledi: — Ben bir gazetenin neşriyat midürü eksaydım. genç fakat isimsiz şöirlerle yas pılan mülâkatları resimleriyle birlikte: baş hca fakat rle yapılan mülâkat- ları da resimasiz olarak gazeteye koyardım. —