ŞERİR FABERLER Ne kâr, ne zarar Türk gemi kurtarma şirketinin plânçosu kabul edildi Türk Gemi Kuıtınmı Anonim Şir- keti umumi heyeti toplantısı dün ya- | pılmıştır. Toplantıda şirketin serma- yesinin yüzde yetmişine sahip olan Maliye Vekâleti namına maliye müs - teşarı Faik ve Maliye Vekâleti mii!'eı-A tişlerinden Müfit hazır bulunmuşlar -| dir. Şirketin 935 plânçosunda ne ve ne de kâr vardır. Piânço bilâ münakaşa kabul edil - miştir. — Bundan sonra intihaba ge - çilmiş ve meclisi idare — azalıklarına hazine mümessili Ahmet Nesimi hissedarlardan amiral Vasıf Temel se- çilmşilerdir. Mürakip Cemil Behçet de mürakip- liğe ayrılmıştır. 'Türk Cemi kurtârıma / şirketi 935 senesi zarfında 5 Türk ve 5 de ecnebi vapurunu kurtarmış ve gene 4 Türk ve 1 ecenebi vapuruna yardım etmiş - tir . Üsküdardaki metrük kuyular Üsküdar belediyesi boş arsalardaki bütün kuyuların sahipleri tarafından zarar kapatılmasını, İ5 gün zarfında kapa - tılmıyan kuyuların belediye tarafından doldurulacağını etmiştir. Müze idareleri Seyyah acentele- rinden şikâyetçi alâkadarlara — tebliğ Vapur acentelerinin fazla masraf - tan kaçınmak maksadiyle gşehrimize gelen seyyahlara bütün müzeleri gez- dirmedikleri anlaşılmıştır. Seyyahlar bütün müzelerimizi gezerlerse bütün milli eserlerimizi görmüş - olacaklar - dır. Gelen seyyahlara İstanbulda en çok Bizans eserleri gösterilmektedir. Seyyahlara Topkapı sarayında da sadece harem daireleri gezdirilmekte- dir. Asıl eski kıymetli Türk hatırala - riyle dolu olan hazine kısmı ile Aske- ti müze, Eski Türk ve İslâm müzele - rine ise hiç uğratılmamaktadırlar. Bazı müze müdürleri belediyeye müracaat ederek acentelerin bu hare - ketinden şikâyet etmişlerdir. — Biliti - zam Türk eserlerini göstermiyen a - centeler tesbit edilmektedir. Bir Surye heyeti şehrimizden geçti Suriye hükümetinin Fransa hükü - meti ile yapacağı yeni muahede mü - zakerelerinde bulunmak üzere Suri - ye vatanperverlerinden Haşim Atasi- nin riyasetinde bir heyet Adana yoliy- le şehrimize gelmiş ve Parise gitmiş - tir. Bu heyette Cemil Merdem, Faris Huri, Sadullah Caberi, Emir Mustafa Şahap, Edmon Hıns aza olarak bulun- maktadırlar. Heyete Naim Antaki sekreter ve erkânıharplerden Ahmet Lahkam da askeri müsteşar olarak iştirak etmek- tedir. ) muz zaman asâkiri islâm ferahlannın şid- detinden üdeta mest oldular. Serdârı Ek rzem İbrahim paşa, Tiryaki Hasan paşanır böyle aklın haricinde bir muzafferiyeti kt- mile ile gelişini islâmin galebesine fâli ha yır addederek gazü müşarünileyhi her | şinde kendusuna müsteşârı hâs ittihaz ey ledi. » Ne buyurulur? On bin kişiye karşı yüz kişi! Sonra da her kahramanın on parma: ğaında on esir... Ras Kasdasak Tiryaki Hasan — Pajayr hatırlatması İtalyanların pek lehine görür- ile, | Hakkımız Yok Mu? Kültür direktörlüğünde dün iş yapılmadı Kültür direktörü Tevfik dün vazi - fesi başına volmrdıgınd:n eshabı me- uğramışlır. —Tevfik bütün muavinlerine yaptığı bir ta- mimde kendisinin gelmediği veya bu- lanmadığı zamanlarda kendi namına hiç bir müuamele yapılamıyacağımı kat'i surette — bildirmiştir, bu yüzden dün öğleden evvel direktör bulunma- dığından, öğleden sonra da bütün ves- mt dairelerer gibi maarif idaresi de ka- palı bulunduğu için hiç bir iş yapıla - mamıştır. Kültür direktörünün — sıhhi bir sebep veya her hangi bit zaruretle makamına gelememesi tabüdir. Tabii olmıyan cihet kendisi gelmedikçe mu- amelelerin ikmal edilmemesi hakkın - daki emirdir ki biz buna hayret ettik. Her yerde müdür olmayınca muna - vinleri müdür salâhiyetile işleri tedvir etmektedirler. Maarifte de böyle olma- S icap eder. Bu yanlışlık düzeltilmeli- dir, diyoruz. Hakkımız Yok Mu? Şarlo İstanbula Gelecek mi? Kamik Şarlonun evleneceği — kızla İstanbula geleceği ve düğünlerinin bu- rada yapılacağı hakkındaki haber üze- rine tahkikat yaptık. Şarlanun sahiplerinden olduğu Ü - nited Artistin İstanbul acentesi böy - le bir şey olmadığını söyleyerek dedi ki: «— Eğer patron İstanbula gelecek olsaydı, telgrafla bana haber vermesi lâzım gelirdi. Bize bu hususta hiç bir malümt verilmemiştir. Evleneceği hakkındaki haber doğru- dur.. Esasen Şarlo yaşayışında ve mes- leğinde bazı değişiklikler yapmıya ka- rar vermiştir. Şarlo ilk iş olarak, filmlerinde gör- düğümüz ve kahkahalarla güldüğü - müz tipini, — kıyafetini değiştirecek, bundan sonra da ya rejisörlük yapa - cak, ve yahut da yeni bir tp araya - cak ve bulacaktır.» Bir bakkal Komşusunu vurdu Karagümrükte Neslişah mahallesin- de 14 numaralı evde oturan Haticeyi komşusu — bakkal Mehmet - bıçakla muhtelif yerlerinden yaralamıştır - İd- diaya bakılırsa Mehmet sarhoş bir halde Haticenin evine girmiş, müna- sebetsiz tekliflerde bulunmuş, — fakat lâyık olduğu cevabı alınca hiddetlene- rek kadını dört, beş yerinden bıçakla- miştir. Hatice hastaneye - kaldırılmış, suğlu yakalanmış, hakkında takibata | başlanmıştır. || salih müşkülâta Düşüp yaralananlar Fenerde Avcıbey mahallesinde Sa- lamonun 11 aylık çocuğu İlyayı anne- #i pencereye bırakıp dışarı çıkmış, İl- ya pencereden İ metre aşağıdaki so - kağa düşerek ağır surette yaralanmış- tır. Çocuk Balat hastanesine kaldırıl- mıştır. * Beyoğlu Yeşil sokak 28 numara- /da oturan Rus mültecilerinden Boris gece sarhog bir. halde merdivenden düşmüş muhtelif yerlerinden yarala - narak hastaneye kaldırılmıştır. * Fındıklıda Canfeda sokağında 8$ yaşında Nahide bakkala giderken a- yağı kayarak düşmüş, başından — ağır | surette yaralanmıştır. * Taksimde Ankara apartımanın - da oturan 70 yaşında bir madam kili- seden çıkarken merdivenden yuvar - lanmış, muhtelif yerlerinden yaralan- mış, hastaneye kaldırılmıştır. — £ n dünü' eeei gn Si * n dÜBÜ Ca ee di Çivi Tröstü Ticaret Odasında Toplanan |Komisyon Vaziyeti Tetkik Ediyor Çivi fabrikalarının birleşerek — çivi fiyatlarını — yükselttiklerini, — inşaat mevsimi başlarken böyle bir tröst yap- manın doğru bir hareket — olmadığını yazmıştık. Neşriyatımız nazarı dikka- te alınmış ve Ticaret Odası bu işle meşgul olmıya başlamıştır. Bu iş - için odada bir de komisyon teşkil edilmiş- tir. Çivi fabrikatörleri çivi. fiyatlarının bugünkü haddinin normal olduğunu, ortada ihtikâr vaziyeti bulunmadığını söylemekte ve: —Evvelce aramızda meşru adde - dilemeyecek bir Tekabet vardı. Bu re- kabetle çivi fiyatları o kadar düştü ki zarartmız tahammül edilmez bir had- de geldi. Nihayet bugünkü anlaşmayı yapmak zarureti hasıl oldu. Bugünkü fiyatlar normaldir. Avrupadan da çi- vi getirilse burada ancak 14 kuruş on paradan satılabilecektir ki biz de ayni fiyatla satıyoruz, demektedirler. Bu noktai nazar bizce doğru değil- dir. Avrupadan gelen çivi oldukça yüksek bir gümrük resmine - tâbidir. Yani yerli çivi için gümrük himayesi vardır. Bunun için yerli çivinin Avru- pa çivisine nisbetle kilo başına 2 - 3 kuruş ucuza satılması lâzımdır. Çivi - cilerin söyledikleri ile de neşriyatımız teeyyüt etmektedir. NL avukçuluz Enstitüsü Civciv satıyor Vilâyetin Halkalı Ziraat Mektebin deki tavukçuluk enstitüsü İstanbulda cins ve yumurtlayıcı tavukların çoğal- ması için çıkardığı horozları geçen se- ne köylülere dağıtmıştı. Bu sene de civciy dağıtmaya başlamıştır. Üç ay- hk cins civcivler 25, altı aylık cins civcivler 50 ve daha büyükleri 75 kuru- şa satılmaktadır. Haydarpaşada bir tramvay yoldan çıktı Dün Üzküdarla - Kadıköy arasında işliyen — tramvaylardan biri İntaniye hastanesi önündeki kaviste yoldan çıkmış, hat yarım saat kapalı kalmıştır. Yarım saat sonra bir başka tramvay arabasının yardımiyle tekrar yola ko - nularak işlemeğe başlamıştır. Otobüsçülerin bir müracaatı Sultanahmetle Rami arasında işli - yen otobüs sahipleri dün - belediyeye baş vurarak Bakırköy otobüsleri gibi kendilerine de Sirkeciye kadar gelme- lerivıe müsaade edilmesini istemişler - Beledıye otobüsçülerin bu müraca - atini tetkik etmektedir. gezaltanereAAKeRRERELAReEReREenAEAEAEEEAENE BASLARARRLAnaN. Nöbetçi Eczaneler Bu gece nöbelçi eczaneler şunlardır: Beyoğlu: (Galatasaray, Vaskopulo). Şişli: (Asım). Galata: (Hilâi). Samat- ya: (Erofilor). Bakırköy: — (Hilâl), Beşiktaşı (Nail). Sarıyer: (Osman). Büyükada: (Halk). Heybeli: (Tanaş). Hasköy: (Halk). Kasımpaşa: (Mer - kez). Şehremini: (Hamdi). Üsküdar: (Ahmediye). Şehzadebaşı: (Asaf). Kadıköy: (Faik İskender, Namık). Ka- ragümrük: (Arif). Aksaray: (Ziya Nu- *i). Fener? (Emilyadi) Beyazıt: (Sıt » kı). Eminönür (Beşir Kemal), Alem - dar: (Eşref Neşet). Küçükpazarı (Hik- met Cemil). İsmet İnönünün Afyondaki nutkundan sonra İzmir kızları da asker olmak istiyorlar (Baş tarafı | inci yüzde) Ankarada olduğu gibi şehrimizde de talebe arasında kız mekteplerinde as - kerlik dersi okutulması için geniş bir cereyan vardır. Başbakanın söylevleri gazetelerde çıktığı gün Göztepedeki Cümhuriyet kız enstitüsünün tahrir dersinde — ta- lebeler mevzu intihabında serbest bıra- kılmışlardır. Sınıf muallimi yazı kâ - |İ: gatlarını topladığı zaman — talebeler - den ekserisinin askerlik ve yurt bah - sine temas ettikleri görülmüstür. Enstitü beşinci sınıf talebelerinden Saadetin vazifesinde şu cümleler göze çarpmaktadır : #— Asker olmak, silâh kullanmak ve akın yapmak için yaratılan Türk erkeğinin göğsünü saran misilsiz he - yecanı ben, şenlik günlerinde kapımız önünden asker bölükleri geçerken çok iyi duyuyorum. Eürktcn Gcr d gürürlür Türke e linin çocuğuyum.. Ancak ne kadar a- cıklı bir tesadüf ki erkek değilim.. Bu moksanım beni orduda vazife almak - tan menedemiyecek. Yurdum ve yur- du sazak mütevari simrla? tehlike işe; reti gösterince ben de asker olacağım, silâh kullanacağım, yaralanacak ve yâra saracağım.... Bu arzumun önüne hangi irade engel olebilir?» Nezihe Hıfzının vazilesinde de şu satırlar vardır: «— Bütün Türk kızları bu işarete koşmak için fırsat bekliyeceğiz. Çocuktum ben... Miskin saltanat idaresinden Cümhuriyete giden yol ü- zerinde yurdum için, toprağım için sa- vaşan erlerin uykusuz, at üstünde, A- nadolu ovalarını aştıklarını hatırlıyo - rum. Daha gözümü açarken, hayati tanımazken kulaklarımı saran bomba, mermi sesleri babam - için, kardeşim için yakın olur da, neden benim yakı- nım olmasınlar.. Egenin zengin mah- sul tarlalarını aşarak kağnılarile cephe- ye cephane taşıyan ihtiyar, yetmişlik Türk anası benden daha mı genç.. Ben onun kadar, köyümün faziletli anası kadar yurduma faydalanamaz — mi- yım.. Biz de askerlik dersi isteriz.. Biz de zehirli gazlara karşı korunma tedbirlerini öğrenmek isteri. Ev — ida - resi kadar, biçki ve dikiş kadar ondan da faydalanmak zamanlarımız — gel - miştir. » İncilânın vazifesinde şu yazılıdır. : «— Tarih öğretmenimiz anlattı: Tarihteki Türk kızı, esir erkeğini düşmandan kurtarmak için savaşmış, mukabil esir almış... Sonra erkeğini esirleriyle değişmiş, bu suretle onu e- saretten kurtarmış.. Biz, Türk kızları bütün dünyanın kızları gibi giyiniriz. Barış zamanında onlar gibi düşünür, çalışır ve vakitlerimizi öldürürüz. . Yurdum beni çağırdığı zaman, de - ğgişmesi gereken yalnız arkamdaki el- bisedir. Kafamdaki ideal, yurt sevgi- si ,yurt heyecanı beni erkeğim kadar, tanıdıklarım kadar büyük bir hızla sı- nırımda silâh kullanmağa — yollama - ga kâfidir. Benim noksanım yoktur. Bir «Holivut Görlün değilim. Kafam aydın, heyecanım üstündür. Elbet te asker olacağım, vuracağım ve vurula- cağım.» j sınıftan, Türkân da duygu- anlatmaktadır: 1-BROADVAY «— Süngüler baş ucumuzda.. A& kerliğin çekici heyecanı, kardeşlerimi gibi beni de çekiyor.. Ben de asker o İadiğun. Benim "atacağını bis'kürşniç belki de bir Türk ulusunun kurşunu olacaktır. Şehitlikteki meçhul — :skeri hatırlıyorum.. Onun üstün mazbaris yetini kıskanmamak elimde değil.. Yalnız bizim bir noksanımız var « İzciyim, elimdeki değnek, önümdeki trampet düşmanla savaşmak için kâ « fi değil.. Silâh tutmasını, kurşun at masını bilmiyorum, — Düşman )uı ihetre yakmmnıma: gekliği nimlan -öllerir min titrememesi için atmasını öğren- yeeliyim Vurmüyan wurulari»Biz de askerlik dersi isteriz. Havacılık dersi isteriz, zehirli gaz dersi isteriz..» Adnan Bilçet Eulgaristandan alman damızlıklar Bulgaristandan satın alınan damız « hık 120 genç boğa ile 20 cins inek yas kında İstanbula getirilecektir. Bunlat' İstanbul ile mülhakatındaki köylere dağıtılacaktır. 23 yılda denizden 5277 insan çıkarıldı Karadenizdeki — tahlisiye — teşkilâti tarafından 1911 — yılından 1934 yıli sonuna kadar denizden 5277 kişi kur- tarılmıştır. |nkıllp kuwphınası Beyazıt medresesinde kurulan in « kılâp kütüphanesindeki kitapların tas- nifine devam edilmektedir. Yenideri yardımcı memurlar alınmıştır. Kütüp- hane için kıymetli bir çok şark ve garp eserleri tedarik edilmiştir. Kütüphane- nin bu yaz okuyuculara açılması için çalışılmaktadır. Almanya elma ve portakal alıyor Bir Alman firması İstanbuldan ye - niden 850 sandık elma 6500 — sandık portakal alarak Almanyaya gönder « miştir . GaenerecerereresA KA kene AA AAA LeR e KE n EEneRnA YARLEKARAAnAK İstombul Belediyesi Tepebaşı Şehir Şduı-'!'ıuıîrm S imet yt | — gündüz saat 11 de FAUST gündüz saat 15 de, akşam saat 20 de Beyoğlu Fransız Tiyatrosunda Halk Operoti Gündüz 16 da akşam 20,45 te ŞİRİN TEYZE Model getirmek üzere Avrupaya gitmiş olan Kadın Terzi ve Şapkacısı NEBAHAT Nisanın ikisinde İstanbula dönecektir. 'Taksim Şark apartımam Telefon: 41365 BuhıfulPEK Sinemasında' 2 büyük ve güzel film birden görmek fırsatından istifade ediniz. Senenin en eğlenceli ve en şen filmi MELODY 1936 Dünyanın yeni yıldızı : ELEANOR Powell 2-BEYAZ GÖMLEKLİLER GÖNÜL ACISI KLARK GABLE ve MYRNA LOY'ın şaheserleri Fransızca sözlü emsalsiz film Suvarede: 8.20 her ikli film birden Malmeler: 2 ve 5,10 da, Brondvay Melody 3,45 ve 6,55 de Beyaz Gömlekliler