TT T Z. 10 Sayfa e TT e Ha e BZ d I"V' DA B | ça DT F, - Artık yoruldum, kardeşim... Valde de aşağıdan sesleniyor. Sandalla, şöy- | le bir akşam gezintisine çıkacağız. K, Sen ve arkadaşlarım.. Beni unut- — mayınız. Mektup yaziniz. Fakat, başı- nıza bir iş açmamak için, ihtiyatlı 1i- | san kullanınız. Hepinizin ayrı ayrı göz- “lerinden, muhterem tabur ve alay ku- — mandanlarımın da ellerinden öperim, “iki gözüm, kardeşim. Mülâzımı evvel Cemil Na a Haşiye: Kuzum kardeşim senden iki ricam o var: — 1— Bu mektubumu, Avusturya pos- tasiyle gönderiyorum. Okuduktan ve — lâzım gelenlere okuttuktan sonra, der- hal yırtarsın. 2 — Zavallı Nadejda, kalbime derd oldu. Onu, benden soğutmaya çalış. (İstanbulda, bir Rum kızıyla sevişmiş ve evlenmiş) dersen benden derhal — nefret edeceğine eminim. Çünkü Rum- — JTarın bastığı yere basandan bile tiksi- — nen bir müteassıp Bulgar kızı olduğu- — nu eyi bilirim. Vakıâ bu iftira bana pek — ağır gelecek amma, ne yapayım. Zaval- — |h kizcağızın benim için istırap çekme- — sine kail değilim. v DU d * Annesi, aşağıdan sesleniyordu: 0 — Cemil.. Huuuuul.. Evlâdım.. — Daha yazın bitmedi mi?.. Cemil, aşağı indiği zaman annesi — söylenmekte devam ediyordu: — Ayol, ne uzun mektup o öyle.. — Yorulacaksın diye ödüm koptu. Bak, _' “gözlerin kıpkırmızı olmuş. Kim büilr, y nrkadaşlarına ne diller döktün?. Hal- buki bana yazdığın mektupları, üçer satırlık selâm, kelâmla bitiriverirdin. Bugün hava serince. Aman evlâdım — asker kaputunu şöylece omuzlarına a- < İiver. ' Cemil, gülmek istedi; gülemedi. Fakat bir anda gözlerinde bir sızı his- — ÂAnnel.. — mek mi istiyorsun. Dedi. Ve az kalsın: — — Zaten, bu günkü vaziyetimle kâ- — fi derecede arkadaşlarıma gülünç ol- - Diyecekti. Saf kadın, derhal mukabele etti: — Ne olur evlâdım. Sivil elbisenin J' mahalle kahvesine çıkarken. gecehk a'ıtarısmm üstüne, daima asker kapu- — tunüu giyerdi. Vakıâ şimdi zaman na- — zik öldu amma.., Gülter!.. Beyin ka- — putunu sen koluna alıver... Haydi, biz B — çıkıiyoruz. Sen kapıyı kilitle de arka- ; / mızdan yetiş.. — Kapının önüne çıkmışlar, iskeleye İş '*dogru yavaş yavaş ilerlemeğe başla- 'a mışlardı Arkalarından gelen iki billü- —. ri kahkaha biribirine karıştı. İhtiyar — kadın, adımlarını sıklaştırarak: — — Yemleri, bugün de çok gelmiş. - Diye homurdandı. — Cemil de annesine yetişmek içın © adımlarını sıklaştırdı. Şu anda - onun | kalbinde de bu kadınlara karşı garip bir K .hmı; vardı, ı — Arkadan, kahkahalara karışan bir ges geliyordu: — — Kaeşim.. Biz, Fenere gıdıyoruz gitmez misin?.. Ü Cemilin ânnesi, söyleniyordu: — Cehennemin esfeli safilinine gi- B din. Boyunuz bosunuz devrilsin — de, "uışzıallah geri gelmeyin. < Her adım attıkça uzaklaşan başka — bir ses cevap veriyordu. ; — — Hazır bekliyorum; kaeşım. Hıç - gıtmez mıyım? K " — Cemilin annesi soylenmekte de- — vam ediyordu;. S Beni herkese gülünç et- İtebessüm geçti. Kısılan dişleri arasın- — <at B a b im K a LE ' G OLUMMANGA “Son Posta,,nın Tefrikası: 13 Gece karanlığında bahçede beyaz bir hayal Cemili bekliyor; halbuki o bu davete gitmemeğe karar vermiş bulunuyordu — Dilerim, bâri hudadan., Gidişiniz | olsun da, gelişiniz olmasın.... Amma kabahat sizde değil, sizi böyle salma sı- ğır gibi ortaya kapıp salıverenlerde, Hele şu bağrışmalara bak. İnsan ken- dini- Sulu kulede zannediyor. Onlar buradan gittiler mi? Ortalık, süt |- manlık oluyor. Mahallenin kibarlığı geliyor... Eskiden, hatıra hürmet var- dı. Terbiye vardı. Edep haya vatdı. Büyükler sayılırdı. Yanlarında — hızlı konuşulmaz, gülerken diş gösterilmez. Hattâ, gürültü ile öksürülmezdi. Ter- biye görmüş bir kıza hatır sorulsa, ya- ri beline kadar kızarır, ağzından lâkır- di, kelpetenle alınırdı. Bunlara, terbi- ye görmüş kız demek için bin şahit lâ- zım..; Burnunu kapa evlâdım. Araba geliyor. Baksana bulut gibi toz kalkı- yor. Cemil, artık annesinin söyledikleri- ni işitmiyordu. Zihni daldan dala uçan bir kuşa benziyordu... Arkadaşı Ra- sim, kolağası Mestan ağa, alay kuman- danı, Nadejda, birinci bölük kumanda- nı Salim efendi, İrhova muhtarının kı- zı; Manastırın meşhur yosmalarından Yanık Sabire; kanlı bir müsademe ge-i çirdiği yalçın kayalardan, bodur çam- lardan, derin uçurumlardan mütesekkil Balkanların vahşi ve korkunç bir kö- şesi; kurşunu yer yemez uçurumdan yuvarlanan bir komiteci; dört nalla ge- len bir suvari, yalınayak bir çoban kı- zı, başından ayaklarından - tutularak nakledilen bir yaralı, Gümüşsuyu has- tanesinin odası, gül ağacının dibinde, çıplak kollarını duvarın taşlarına da- 'yayan Safo.. Bütün bunlar, dimağın- da biribirine çarpıyor; şimşek ışığında görünen ve kaybolan şeyler gibi, hatı- rasında canlanır canlanmaz daşğılıyor- du. X Gezmeden geç dönmüşler, yemek- lerini yeryemez . odalarına çekilmişler- di. Cemil; dogruca pencerenin önüne gitmiş, bitişik bahçeye göz gezdirmiş- ti. Bahçe, derin bir karanlık ve sükün içindeydi. Uzaktaki köşklerden birinde çalınan piyanonun nağmeleri, kurba- gaların viraklamaları ve cırcır böcek- lerinin sesleri arasında sürükleniyor; Bağdad caddesinde biribiriyle kavga eden köpeklerin havlamaları, uzayıp " |gidiyordu. “Cemil, ellerini pantalonunun ceble- rine sokmuş, ayakta duruyor, gittikçe karanlığa alışan gözleri ağaçlatın ara- larındaki boşlukların koyu neftilikleri- ne - kayıyordu. Gül ağacının. dibinde, kimse görünmüyordu. Arkadaki köşkün — balkonundanş birdenbire inceleşen billürlaşan bir ses yükseldi: — Mahsus selâm ederim, kaeşim... Bahçede, gül ağacının dibine dog—- ru kayan bir hayal, iki elini boru gibi ağzına koyarak yarı boğuk - bir sesle cevap verdi: — Olur. Ve sonra o beyaz hayal, telâşlı a- dımlarla ağaç gölgelerinin arasında ba- zan görünerek, bazan da kaybolarak bahçenin nihayetine doğru ilerledi. Cemilin dudaklarından kindar bir dan: — İşin yoksa, bekle. Dedi. Ve sonra öfkeye yakın bir sertlikle pencereyi indirdi. Çarçabuk soyunarak sakız gibi beyaz ve sabun kokan gecelik entarisini giydi. Orta 'masasının üstünde duran idare lâmba- sını üfledi. Karyolasına uzanıverdi. Ka — Gel bakalım aslanım.. Gel baka- hm tontonüm.. Gel bakalım anasının -- , M7 SO ll POSTKA d Yazan: A.R. gün rengin ne güzel evlâdım. İki sa- bahtır ne kadar renksiz kalkıyordun. Galiba, gece rahat uyudun, yavrüum. — Sorma, anne.. Öyle uyumuşum ki... Nasıl yattımsa, öyle kalktım. — Gülteri. Huuuuu.. Hadi koş kü- mese kızım... Tavuklar şimdi yumurt- ladı. Getir beyin yumurtasını... Bahçede Gülterin takunye sesleri i- şitiliyor; annesi, Cemilin kızarmış ek- mek dilimlerine tereyağı sürüyordu. Kümeste tavukları ürküterek telâş- h telâşlı gıdaklatan, horozları öfkelen- direrek bağırtan Gülter, iki elinde dört yumurta ile yemek odasından içeri gi- rerken gülümsedi: — Müjde, hanım!.. Gidiyorlar. Dedi. Cemilin annesi, birdenbire kavrayamıyarak sormak lüzumunu his setti: (Arkası var) RADYO Bu Akşamki Program İSTANBUL 17: Üniversiteden nakil. İnkılâp dersi. Hikmet Bayur, 18: Senfonik musiki, 19: Haberler, 19,15: Hafif parçalar (plâk), 20: Viyolonsel solo. Stüdyo sanatkârları tarafından, 20,30: Stüdyo — orkestraları, 21,30: Soön haberler. Saat 22 den sonra Anadolu ajansının gazetelere mahsus havadis servisi — verile- cektir. BÜKREŞ 12,35-15: Plâk ve haberler, 17: Ço - cuklara, 18: Emilian orkestrası, 20: Ka - nuşmalar, 20,40: Plâk ile şarkılar, 21,15: Filârmoni tarafından konser, 23,45: Ha - berler (yabancılara). BUDAPEŞTE 18,30: Çay cazı, 19: Konferans, 19,30: Çingene müziği, 21: iszt'in — eserlerinden konser, 22,50: Haberler, 23,15: Piyano « keman (Hendel, Frid), 23,45: Orkestra. MOSKOVA 18,30: Karışık konser, 20: adlı radyo piyesi, 21: Edebiyat, 22: Ya- bancı dillerle konferanslar. VARŞOVA 17,15: Havayen gitarası, 18,15: Plâk, 19: Piyano konseri (Debüsi, Albeniz, Mar- kiviç), 20: Sözler, 21: Operetlerden parça- lar, sözler, 22: Tiyatro, 22,45: Leh şarkı- ları, 23,10: Senfonik konser, 24,25: Plâk. PRAG 16: Piyano konseri (Fransız müziği), 17,10: Radyo orkestrası, 18,15: Keman koönseri (Gram, Laserna), nuşmalar, 19,55: Plâk ve sözler, Müzikli popüler program, 21;10: İp cam- bazı, '21,55: Radyo oörkestrası, HAMBURG 17: Hafif müzik, 18: Karışık müzik, 19; Öperet, vals ve marşlar, 21,10: Haydn - Beethovenden trio konser, 22,20: «Haeh- nchen bringt glück» adlı radyo — opereti, 23,30: Popüri, 24: Şen müzik, 24: Dans. VİYANA 18,20: Yeni Avusturya müziği, 18,50: Sözler, 19,10: Muhtelif, 20: Haberler, 20,45: Tiyatro, Şekspirin «İkinci Kral Ri- şar», 23: Haberler, 23,10: Senfonik kon- ser, 24,40; Caz, BERLİN 18: Yeni müzik, 19: Sopran « bariton seslerle konser, 20,45: Aktüalite, haberler, 21,50: Küçük radyo orkestrası, 23: Ha - berler, 23,30: Dans. 28 Şubat Cuma İSTANBUL 17: İnkılâp dersi. Üniversiteden nakil, Hikmet Bayur, 18: Hafif musiki parçaları (plâk), 19: Haberler, 19.15: Dâns musi- kisi (plâk), 19,45: Sigan havaları (plâk), 20: Halk türküleri (Osman Pehlivan ta - rafından), 20,30: Stüdyo orkestraları, 21,30: Son haberler. : Saat 22 den sonta Anadolu —ajansının gazetelere mahsus havadis servisi — verile- n İkuzusu Maşşallah.. Tu tu tu tu... Bu-|cektir. * * 4 ; e DAT a ŞŞ Dd Gf L t «Yeni Köy» A Ka .| 20,50#1) 23,15: 1 -e Şubat . İ İstanbul Vakıflar Direktörlüğü llânlarıı gn Değeri Pey parasi Lira K. Lira K. 2400 00 180 - 00 lülât Kalemine gelmeleri. (1082) Sultanahmette Firuzağa mahallesinde Ticarethane sokağında evvel- ce ÂAlemdar nahiyesinin işgal ettiği bina ankazının üstermesi 13/3/936 cuma günü saat on beşte Komisyonda yapılacaktır. İsteklilerin Mah - Ankaz ea İstanbul Dördüncü İcra Memurluğundan : Emlâk ve Eytam Bankası Türk Anonim şirketine birinci derece ve sırada olup tamamına dört bin sekiz yüz seksen yedi lira kıymet takdir edilmiş olan Beyoğlunda Feriköyünde Kâğıthane caddesi sokağında 12, 12/1 numaralı dükkânı müştemil bir bap hanenin tamamı açık ar « tırmaya konulmuş olup ilân tarihinden itibaren şartnamesi herkes ta - rafından görülebilecek ve 9/4/936 tarihine raslıyan perşembe günü saat 14 ten 16 ya kadar dairemizde açık artırma suretile satılacaktır. Satış Emlâk ve Eytam Bankasının 844 No. lı kanunu hükümlerine tâbi olduğundan mezkür kanunun 15 inci maddesine tevfikan ikinci bir ar- tırma yapılmaksızın gayrimenkul, ça satış bedelinin paylaşmasından kanun maddesine uygun surette hareket etmeleri ve daha fazla malü- mat almak istiyenlerin 934/927 dosya No, sile dairemize müracaatlari ilân olunur. (314) tıran üzerinde bırakılacaktır. Artırmaya iştirak için muhammen kıy - metin yüzde yedi buçuğu nisbetinde pey akçesi veya milli bir banka - nın teminat mektubu tevdi edilmek lâzımdır. Biriken bina vergilerile çöp ve fener resimleri ve tellâliye ve vakıf icaresi müşteriye aittir. Sa- tış bedeli peşin ödemek lâzımdır. İcra ve İflâs kanununun 126 1nti | maddesine tevfikan ipotek sahibi alacaklılarla diğer alâkadarların gayrimenkul üzerindeki haklarını ve hususile faiz ve masrafları dair olan iddialarını evrakı müsbitelerile birlikte 20 gün içinde dairemize bildirmeleri lâzımdır. Aksi halde hakları tapu sicillerile sabit olmadık- yukarıda yazılı günde en fazla ar- hariç kalırlar. Alâkadarların işbu Tarsus Şarbaylığından: «500» lira keşif bedelli, üç muhtelif mevkide yapılacak elektrik san- tral ile şehir şebekesi plân ve projeleri 2490 sayılı arttırma ve eksilt- me.kanununun hükümleri dairesinde 20 gün müddetle açık eksiltmeye konulmuştur. İhalesi 936 senesi martının ikinci pazartesi günü saat 15 te Encümen önünde yapılacaktır. Şartname örneklerinin parasız olarak Belediyemizden aranılması ilân olunur. «930n bilir. 3 — Açık arttırma 11/Mart/936 çarşanba günü saat 15 te Taksim- deki İdare binasında yapılacaktır. : Beledıye Sular İdaresinden : 1 —İdaremizin Feriköy anbarında mevcut 19850 adet bo; çimento — | çuvalı açık arttırma ile satılığa çıkarılmıştır. ; 2 — Bu işe ait şartname levazım servisinden parasız olarak alına - «(1090» — ADEMİ İKTİDAR ve BELGEVŞEKLİĞİNE karşı HORMOBİN Tafsilât: Galata P. K. 1265-Hormobin 4 l4 Varl İstanbul asliye altıncı lıuhıkııııhke" sinden: 935/1968 l Nigâr tarafından kocası Sultanahmet Park karşısında 46 numaralı evde iken - halen ikametgâhı meçhul olan kocası Fe- - rit aleyhine açılan boşanma — davasınıl tahkikatında tebliğata rağmen gelmedi * ginizden hakkınızda gıyap karatı ittiha « ziyle beş gün içinde ve on beş gün müd “ detle ilânen tebliğine ve tahkikatın da - 21/3/1936 saat 10 na talikına karar ve- rilmiş ve giyap kararının bir nüshası da * mahkeme divanhanesine talik kılınmış ol * — duğundan ilân tarihinin ferdasından iti * baren beş gün içinde itiraz etmediğlnq 'ek takdirde müteakip kanüni muamelenin yar — pılacağı tebliğ yerine olmak üzere ilân — olunur. (579) e S — İst. 4 üncü İcra memurluğundan: L 7/2/936 tarihli gazetenizin 12 incl — sahifesinin birinci sütununda Emniyet San- —— w dığına ipotekli olup satış ilânmı yapmış ol" — duğunuz Beşiktaşta, kaptan İbrahim ağt — mahallesindeki gayrimenkul hakkında yan" Tışlıkla (yeminli üç ehli vukuf tarafından) — şeklinde yazılmış olduğundan sadece (üt ehli vukuf tarafından) şeklinde olunur . Dr. ÂA, KATIEL (A KUTIİEL) Karaköy Topçular caddesi No. 33 —e DOYÇE ORİENT BAniX Dresdner Bank Şubesi Merkezi: Berlin Türkiyedeki şubeleri: Galata - İstanbul - izmir Deposu: İst, 1'ütün Gümrüğü * Her türlü banka işi * Son Posta Matbaaaı n Neşriyat Müdürü: Selim RagiP Uîlf. Sahipleri: A. Ekrem, S. Ragıp, H.