ÖL | Matbuatında | GÖRDÜKLERİMİZ | 1936 Yılı İçin Yapılcn Ketlerhane | aa a ) İzsiterede çak meş » harebe — bit - mek üzere hur olan Cesil Kamp - muharebesi — bir kaç aya bel isminde bir kâhine | göre : İtalya - Habeş| kâdar bite - lmanyada Nazi rejimi devam €-| Bu yıl eski krallıklardan bazıla- | mınin ihya edilmesine müsaittir. Genç. bir| hoca tedrit usullerinde inkılâp yapacaktır. Diğer Bir genç te işsizliğin önüne geçmek için dikkete değer tekliflerde bulunacak - | fır. Bir çök yıllardanberi kanser hastalık - :ırını tedavi eden bir hastabakıcı A kadın verici bir keşif yapacaktır. Asu - € Babililerin vaktile — tayyarecilikle Uğraştıklarını gösteren deliller Çinde bu- Tunacaktır. Yıldızlar ile muhaberede bu « Tunmak umlü keşfedilecektir. * Dindar bazı İngilizler şimdiki halde - ellerde ni bir İncil ya- zalıyor gezen İncil kitaplarının tahsili az olanlar ta - rafından anlaşılamıyacak derecede yüksek Bir dil ile yazılmış olduklarına hükmede- zek basit dil ile yazılmış bir incil hazırla - | Tya başlamışlardır. Bu yeni incilde an - cak 850 kelime kullamılacaktır. Halbuki | bugün ellerinde bulunan ingilizce incillerde l l Amerikada Büyük Hava Manevraları 400 Tayyare Kallforniyada Toplandı Nevyork, 6 (A.A.) — 150 harp gemisi ile 400 uçak, Kaliforniyada- ki San Pedro üssü bahrisinde top- lanmıştır. Bunlar, mühim manevra- ralar yapacaklardır. Bu hususta bü- yük bir ketumiyet gösterilmektedir. Marsilya Suikastçılarının Muhakemesi.. 5 Şubatta YenidenBaşlıyor Paris, 6 (A. A.) — Ustaşilerin müha - kemesine 5 şubatta Eksanprovans da Ron Depremani mahkemesinde devam edile - cektir. İstintak Hâkimi Ağırca Yaralandı Marsilya, 6 (A. A.) — Ustaşi dava - sının tahkikatını yapmıaş olan istintak hâ - kimi Ducup Saint Paule bir otomboil çarp- 6000 söz vardır. * İaponsada e| Japonyanın turizm ( - I iket KĞ l daresi ötellerde, Lo - ——U— kantalarda ve gezgin acentalarında hizmet eden Japon kız ve er- kekleri için bir talimatname yapmışlır. A- şağıda bu talimatnamenin muhteviyatın - dan bir kaç satır göreceksiniz: | — Yekdigeriniz araşında fisılta ile ko- Huşmayınız! masile ağır surtte yaralanmıştır. Ancak hayatının tehlikede olduğu — zannedilme - mektedir. | Mareşal Peten Fran- sız - İtalyan Dostlu- ğgundan Bahsediyor.. Paris, 6 (A.A.) — Eski Fransız ve İtal- yan muhariplerinin ve iki memlekete men- Filistinde Karışıklıklar Başladı Araplar Büyük Nüma- yişler Tertip Ettiler Filistinde son nümayişlerden bir görünüş &ıüyınşümuıl-id-ü; telgrafları gelmiştir. Hayfa, 6 (A. A.) — Arap milli propa- dası günden gü işlemekti da- DÜD T a G |ÜN ai y b ü manlığı ve karşı mücadele ol - Yine büyük halk kitlelerinin işlirak et duğu ve yahudilerin ikinci derecede geldiği tği bir çok nümayişler yapılmış ve Masır, | söylenmişlir. Miısır Milliyetperverlerinin Davası Bu Hafta Ingiltere İle Mü- sup bir çok zevatın hazır bulunduğu bir âyin töreni yapılmış ve mareşal Peten söy- | BARİK BU C Kralların Rolü! İki aca tarih hatırasını bir türlü n Bunlardan | (1895) te Rusya Çan İkinci Nikoldi Yıldız sarayına yolladığı telgrafın T mdır. O tarihte Türk ordulan Tsulyayı mışlar, Termopil geçitlerine ulayını Yeni bir Maraton yaratmak, bu ilerli ordumun önünden kaçanlar için müm değildi ve Türk askeri, yetmiş yıl ö lerinden alman Mora vilâyetini yeni bi tan işgal etmek üzere bulunuyorlardı. İkinci Nikolk işte bu neticeyi se2 © telgrafi yolladı. İkinci Abdülhamit nu güöcendirmekten korktu, çılgın bir İâş içinde telgraf hatlarını harekete geti di. yürüyen orduyu durdurdu, kazal zaferi Rus Çarına ve onun delâletile lüplara bağışladı! ( İkinci hatıra da gene bir telgrafa taal lük eder, Bu sefer, tel yazısına imza yan Sultan Reşattır ve bu yazıyı alan | manya İmparatoru Vilhelmdir. (1912) İtalyanlar ansızın Carp Tablusuna mışlardı. Babıâli bu vaziyette ne yapacağını gaşırdı, — sadrâzam Paşanın fikrini kabul ederek Sultan R şad da o telgrah çektirdi ve Kayser helmden yardım dilendirdi. Fakat ser, tarihi bıyıklarını bükerek ı © zamanki müttefikinin Afrikada gelişi zel hareket etmesini bol kahkahasile Tadı. Bu iki telgraf hâdisesinin — birinci kuvvetin âcze yapabileceği tahakküm ikincisinde âczin kuvvetten — gözebil müstehzi tebessüm belirir. Her ikisi O manlı tarihinin acıklı sahnelerindendir. Şimdi İtalya ve Belçika krallarının | giltere kıalına baş vurarak Habeş © lesini tatlıya bağlamak için yardım dikleri söyleniyor. Ben bu teşebbüste 5 Y ülü 2. — Karınızdaki ile alay etmeyiniz! 3 — Sinemada gördüğünüz 'hareketleri yiniz, 4 — Bir yabancınm yaşını 5 Küçük ve massm İütifeler ecne - endirebilir. fakat #frata sapmayı - lediği nutukta, her ne olursa olsun Franca | |kalbinin daima kardeş İtalya'nın kalbiyle beraber çarpacağımı» kaydetmiştir. Çinli Talebenin Payitahta Yürüyüşü Devam Ediyor Pekin, 6 (A. A.) — Üniversite talebesi |Nankin üzerine yürümek plânlarını tatbik 7 — Bir ecnebiye tuvalet yerini gös - sahasına koymuşlardır. töreceğiniz zaman oranın kapısına kadar |— Bunların beraberlerinde yiyecek dolu gitmeyiniz! |bir çok kamyonlar gitmektedir. Talcbe Tientsin - Nankin demiryolu boyunca iler- taklıt c Bi miz 6 — Muzları kabukları ile yemeyiniz. Parmaklarınızı emmeyiniz! 8 — Bir ecnebi banyo yaparken, vu - yun kâfi derecede scak olup olmadığını lemektedir. Daha gidecekleri mesafe bin milden fazladır. sormak Üzere odasına girmeyiniz! Ü Reüsüü ÜYOR. ı RVAN YÜR KE -—İ7- Bürhan Cahit Daha düne gelinceye kadar ilmin ne yürüyoruz, Çünkü bu medeniyet © olduğunu bilmiyorduk. İlim diye ca-|kadar ezicidir ki ona ayak Uydurma:| milerde okunan kit aplar Avâmil, Ku- / yan bir fiakede kolu kanadı kırılan si- durı, Mültekâ, Hadis, mantık gibi ma-|nekler gibi eziliverirler. "_if'z teylerdi.Ne tarih, ne coğrafya, ne Muallim Haydar sol tarafı doldu- fizik ne hesap ve ne de güzel #anatlar-|ran mekteplilere doğru dönerek heye- — — 7-1- 996 znkerelerç Londra, 6 (A A.) — Daily Telegraph gazetesine göre, İngiliz - Mısır münaşebet- lerinin düzeltilmesi için daha bu hafta içinde Tagilterenin Misır fevkalâde komi - seri Sir Lampson ile Masır hökümeti arasın- da müzakerelere başlanacaktır. Noktai nazar teatileri henüz ilk salhada bulunduğundan Edenin hükümete bu bap- ta sarih bir teklifte bulunması zamatı he - nüz gelmemiştir. Mısir milliyetperverler birliğinin telep - lerini İngilterenin müsait bir şekilde derpiş etmekte olduğunu bildirmesi için Sir Lamp- son'a mezuniyet verilmiştir. şayışıdır. Bu günün medeniyeti, bu günün bilgisini kavrayıp bu yeni yolu tutmayanlar için kurtuluş yoktur. İş- |te hâlâ eskiye bağlanan - milletlerin hali. İşte Mısır, işte Fas, Cezayir, Suriye, işte Habeş. Hattâ koca yüz milyonluk Çin.. Yeni devrime kadar biz de onların işte dört yanındaydık. Avrupa medeniyeti bi- bir muvaffakiyet gösteren kızımız Av- zi de esir, köle sayıyordu. Çünkü dü- şünüşümüz, yaşayışımız onlardan çok geriydi. Yeni devrim bütün bu gerili- ğin, bu esirliğin zincirlerini kırdı. Ve en yüksek medenyetlerin özüne sahip Başlanacak Bundan başka İngiltere Mısır kanunlarır Jmın cenebilere de tatbiki- ve kamıçlosluk mahkemeleri — salâhiyetlerinin — “muhtelit |razhkemelere devri huzusunda da vaitle -| rini teyit etmektedir. Mısır müfritleri muh- İtetit mahkemelerin de kaldırılmasını iste -| mektedirler, İngiliz hükümeti bununla da ciddi surette meşgul olmaktadır. | |tan Reşadın Kayser — Vilhelme — yolladıj elgrafın zayıf sesini duyuyorum. Hattâ bi duyuşla da kalmıyarak © telgrafin hedi olduğu âkibetin bu teşebbüse de muka der bulunduğunu görüyorum. Krallat, emredebildikleri devirlerde © kudreti taşıdıkları müddetçe büyük | ler başarabilirler. Yalvaran — kral, hiç bi sey ilade ve ondan hiç kimse istifada mez! Bu gibiler saltanat sürmeli, işlerine el ve dil uzatmamalıdır. * s M,.(A_A.)—Dgl*.ün'_ Jaya rağmen muhtelif mahkemelerin ilgası (hakkında âli komisere yeniden bir güna i âkimi, bi z " jyirminci asırda hâkimiyet, k talimat _ıoııduilıuım. olduğu beyan edül- tindirl... ati mektedir. M. T. Tan gibi bunlardan yetişenlerden bir çoğu kuvvetli olan muallim Haydar kürdü da Avrupaya gönderiliyor. — Vilâyeti- mizde bu yıl kız lisesinin ilk yetiştir- diği zeki kızlarımızdan birini kendi namına okutmak için İsviçreye yolla- yacak. Bu hepimizin, hepinizin göğsü- 'nü kıvançla kabartacak bir hareket- tir. Bunun için açılan imtihanda tam dem inerken yakın koltuklardan bi İrinde oturan Şövalye Hasan Bey hi kırdı: — Bravo, varol! Bu kafayı “deği tirmeli başka hiç çaremiz yok!. İyi söze, açık söze inananlar için muallim Haydarın konferanaı bir | h ve kandırıcı şurup tesiri yapmıştı. rupada yalnız okuyacak, Türk kadın- Geri sıralarda, belki de konferan nı ummacı gibi bilen Avrupaya büyük |mevlut zannederek gelen örtülü |devrimin yurdumuzda neler yaptığını 'dınlar bile biribirlerine mmld da ispat edecektir. Vilâyet Avıupıya[lardı: bir erkek talebe de gönderebilirdi. Bir| — Ne iyi söyledi, ne güzel söyle dan haberimiz olmadan yüzlerce — yıl gözümüz kapalı yaşadık. Muallim Haydar buraya birdenbire parladı; — EfFendiler, dedi. Medeniyet ve i- gelince canla devam etti: — Bütün ümidimiz bu gün yetiş- tirmeğe çalıştığımız gençlerdedir. On- lar bizim gibi ve bizden öncekiler gibi gözleri yeni medeniyet dünyasına ka- olan zamanla, tarihin ileri, geri akım- H7! göndermiş olmasının - sebebi de larına ve daha sonra ruhani harp tel- Pu'dür. Kızımız Avrupada kafasını ye-! kinlerinin tesiriyle elâstikiyetini. kay- "i bilgilerle doldurduğu gıbı hal gy beden Türk varlığından geri ve çürük hareketi, zekâsı, tzrbiye;ıı ıle de. Türk akideleri söktü. Çıkardı. Bugün Avru- Fadınının bir ummacı, bir esir bir oda- Talebeleri başta olmak üzere bü- yük bir kalabalık muallim Haydarın etrafını sarmış, onu alayla götürürl ,ken kalabalık arasında müderris Nuri ile kafadarlarından bir grup b Tim dünya üstünde sefere çıkmış bü- / palı olarak okumuyorlar. Yeni Cumu- yük bir meş'ale gibi diyar diyar dolaş- riyet devrimi bizi Asyanın leş haline mıştir. Asyada eski medeniyetler ka- gelmiş geri ve çürük ilim döküntüsün- rarıp kül olurken onların alevli dev- den kurtardı. Gözümüzü bu - şahlan- rinde vahşi ormanlardan başka bir şey mış Avrupa ilmine çevirdi. Havalar- olmayan batı Avrupasında yeni bir;tll uçan tayyareler, denizlere hüküm medeniyet parlamağa başlamıştı. Yu- yürüten dritnotlar, karanlıkları nura nan medeniyetinin en göz knmnşnn-';e,viıen elektrik bataryeleri gökten in- © zamanlarında Atina, İsparta dünya- miş kudret helvaları değildir. Onları zan en mamur birer ilim yuvası iken yaratan yeni ilimdir. Bunu kavrama- bugünkü İngilterenin topraklarında İdıkça bu yer ve gök devleri insanı çar- yarı vahşi balıkçılar yaşıyordu.. Fakat par. Çarpılmamak için onların tılsımı- bu gün öreski Yunan — medeniyetinin 'nı öğrenmek gerektir. taştan başka izi kalmadığı halde o vah-| — Sayın dinleyicilerim. İlim denilen #i İskoçya ormanları dünyanın en ma-| şey kitap sayfalarında kalan kuru, kof pa kültürünün içindeyiz. Ve yeni rejim bugünkü çocukları- nı yetiştirmek, onları tam bugünün a- damları olarak hayata alıştırmak için her fedakârlığı yapıyor. Devrim baş- layalı beri yurdun eskiden bir ilk mek- tebi olmayan geri köşelerinde bile li- seler açıldı. Muallim mektepleri yur- da büyük bir bilgi ordusu yetiştiriyor. 'Türkiyede cahil insan bırakmamak i- çin tutulan sistem ilk meyvalarını ver- _meğe başladı. Liseler, orta mektepler meslek ve san'at mektepleri ve nihayet üniversi- te Türkiyenin düşünen ve ileriyi gö- |lık olmadığını ispata çalışacaktır. Böy- le yüksek ve ince bir düşünce ile ha-| reket eden ve vilâyet encümenini ve ibu işe önayak olan kültür erkânımızı iubrik etmeği vazife bilirim. Vilâyet halkımız da şerefli bir evlâdı için gös- terdiği bu fedakârlıktan dolayı takdi-' re hak kazanmıştır. Tekrar ediyorum arkadaşlar, doğudan batıya dönen me- deniyetin içine karışmadıkça teneffüs imkânını bulamayız. Kafalarında hâ- Çur, dedi. Ağırlanndan çei lâ çöl akidelerinin masallariyle avu-! yorlar. Zaten gelmiyecektim ya. nanlar için hayat yoktur. Türk ulusu bizim müdür haber yi insan gibi yaşamanın tılsıımını — yeni | en manâ verecekler. Amma ben rejimin kültür sistemiyle k’?f"'"'i’!'î'-'çakımşunı. Bizim Hatibin de kulağ Bu tılaam Avrupa kafasını “*Idglikıiı_ Biz bu işin önce yeni'bir ianâ çenin tenha bir köşesine ilmir hamurdanıyorlardı : Evkaf kâtibi Mustafa: —Bü zındık herif handiyse kur'i ni da inkâr edecek yahu. Dikkat etti- niz mi? Kapalı geçti amma o eski ki tapların modası geçti demek — ne de- mek? Tapucu Kâmil: — Bu herillerin topu kıpkızıl mur cenneti haline gelmiştir. İşte bu- nu yapan yeni ilimdir. Biz bu yaşayan ve yuşatan mede- Aiyetin ilmini istiyoruz. Buna doğru bilgiler değildir. İlim bugün yaşamak |ren kafalarını yetiştiriyor. isteyen insanların hava gibi, su — gibi Bu fedakârlık a dereceye varmıştır muhtaç oldukları bir şeydir. yaşayış ağaç, ot, balık ve merkep ya-iyüz binlerce Türk yavrusu okuduğu maktan başka bir şey değildir...» Muallim Haydarın konferansı de- İdu. İyi söz söyleyen, muhakemesi gok' dalaveresi olduğunu zannetmiştik. tip nerden duyduysa duymuş, dün g Bilgisiz|ki yurdumuzda açılan mekteplerde|rin ve sürekli alkışlarla nihayet bul:'ce bana: (Arkası var)