TUT İ Zi Birincikânun F Eski Istanbul Hayatı Halkın Üzerine Titredik- leri YarıDeliler Gürühu Mazannaikiram Hazeratı Altı asırlık Türk içtimai — hayatında Röze çarpan en şa- Yanı dikkat şey, bir takım telâkkilere ze- bun olan — halkın Meczublara erenlik tıfatını vermesidir , Osmanlılar devrin - de «mazannai ki - denilen bu Meczuplar sürü sü- Yü idi ve halk, bu delilere daima ermiş gözile baktığı için, besler, yedirir, gi - Yindirirdi, Fena bir telâkki değil. Haşa- h birer çocuğa ben- ziyen insanları, de- Tam» kllerle eğlenmek, a- lay etmekten, onla- Ta ıztırap Vermekten kurtara - tak güzel bir çare.. sıkıntı, Bu zararsız mec- zuplar, İstanbul so - tabahından akşamlara kadar - dolaşır, türlü türlü hareketlerile halkı kendi - Evliya Çelebi şifaname ve seyahatna - |Mmesinde bu bir sürü delinin bir çok hâ- ıdiıelcri. gariplikleri yazılıdır. Meselâ Sultan budala Hasan dede |Fatih camiinin kapısı yanında, Fatih Minarelerine yaklaşan bir yükseklik -| te, birbiri üstüne yapılpp bindirilmiş | kulübeler içinde otururmuş. Bir gece #iddetli bir rüzgâr çıkmış, zavallıyı pek tabil olarak yere çarpıp öldürmüş. Son- ta bir de Armağani Mehmet Efendi var ki, rivayete göre bir hayli kerametler Röstermiş. Dördüncü Murat zamanın- da bu meczup Üsküdarda Bostancıba- H köprüsünde vebaya tutulan askerin *İyi saatte olsunlarn ile bir mülâkat Yapmış, hastalıktan kurtulacaklarla ö - kceklerin bir listesini çıkarmış, padi -| Haha vermiş. Aradan üç gün geçince t#rmağani Mehmet Efendinin defterine #ölecek» yazdığı 70 bin kişi ölüp git- Miş.. Kapanı Deli Safer dede de mazan - hej kiramın en tahammüllü kahraman- larından biridir. Akla sığmaz şey am- Ma yapmış. Bir gün Unkapanında ek- Mekçi Ali Efendinin bütün şiddetile Yanan fırınının kapağını açmış, — içeri Birmiş, bir müddet «habı rahate - var- tiktan» sonra sapasağlam dipdiri çık - Mış, Herkesle vedalaşmış, gidip Un - andan keridini denize atmış ve L'ybolmuş, hayır, kaybolmuş amma, Yedi yıl sonra Safer dede, Karaca, Ali Peçen kalyonlarile Cezayirden İstan - dönmüş. Güya kalyoncular dede- 7' Septe boğazında bir timsah üzerine iş, gidiyor görmüşler. Gemiye tlmışlar. Timsah ta Cezayir limanın- ta karaya düşüp ölmüş. Safer dede o- fa güzel bir mezar yaptırmış imiş.. İkın saflığı üzerinde oynamasını bi- n kimseler, ne güzel yalanlar uydur- TMasını da biliyorlar. İşte size yeni bir meczup daha: (De- Ve gibi yürüyen Yetmiş kuruş dede).. vallıcık kopçalı çakşırı, çekirdekli tu, Boşnak pabuçları ve kapanica tolmalarile «Yetmiş Kuruş» diye bağı- Tarak gezermiş. Güya Dördüncü Mu - Tada: «Revan kalesini yedi günde alıp Vereceksin!» demiş ve dediği de çık - Mış, (Eskici dede) isminde biri de ka- Bicı başılardan birine pirinçten bir Tnühür göndermiş. O hafta hikmeti hü- *A padişah sadrâzamlık mührünü ka - Bicıbaşıya vermiş: miş. krine hayran bırakırlardı. Elimdeki| ktaklarında Allahın Etki İstanbul meczuplarından biri soka k emnafı arasında run otu çekmeğe müptelâ imiş, Çocuk- | lar burun otudur diye avucuna toprak koyarlar, zavallı günde yüz dirhem - den ziyade toprak çekermiş. (Bülbül divanesi) de yaz kış elinde bir kafes ile bülbül gezdirirmiş. (Boy- nuzlu divane Ahmet te) ise bütün cep- lerini hayvan boynuzlarile doldurmuş, önüne geldiğinden boynuz istermiş. Herkesi ismile bilirmiş. Karşısına yahudi götürürlermiş. «Bu cahuttur!» |der çıkarmış.Bir de (Papaz divane) var- ki Evliya Çelebi onun «reftarü güfta - Sayfa --13 | Bunlar söz değil..... Faıkıyetının delılle NE 5 rının lâtif ve mahzuziyeti» olduğunu nında oturan (Sümüklü dede) de sa- yıh meczuplardanmış. Padişahın huzu- runa giden bir adama o gün Sümüklü dede bir sümük atsa, o adam padişah - tan iyilik bulur, tükürse fenalık görür- Mmüş. (Elelıçı divanesi)de elekleri kırar, helva gibi ağzını köpürdeterek yermiş, |Güya hiç bir şey yemez içmezmiş. Uçı asır evvel yürek oynamasına müptelâ hafakanlı kadınlar onun mezarından aldıkları toprağı su ile kârıştırıp içer -| ler, bir şeycikleri kalmazmış!.. ( Sabah Sabah delisi) ismi verilen bir meczup tabir gün Divanyolunda ! Evliya Çelebinin arkadaşından bir ııHe ymiş, koca burnundan «Hıh!.» diye bır sümük atınca zavallı adamın gözünü yaralamış. Evliya Çelebi: «Yârünm gözü çıktı diye bakarken anladım ki zalim divanenin burnunda bir aydan - beri kapkatı olmuş sümüğü fırlat - mışl!.» diyor. | Daha sayıp sayıp bitiremiyeceğim bu bir sürü meczuplar, halkın saf hüs- nü niyeti ile senelerce yaşamışlar, hi -| maye görmüşler, kötü ve muzip insan- lardan da «evliya» hk örtüsile kurtul - muşlardır. Bu çeşit mecbuplar şimdi a- ramızda yaşarlar. Fakat eski telâkkile- rile değil!.. İ C Toplantılar, Davetler ) Gülhane Müsamereleri Gülhane kiliğinin senelik 4 üncü tıbbi müsameresi ayın yirmisinde Dr. Prof. Ni - yazi Güzcünün başkanlığı altında yapıl - mıştır. Müsamerede: Profesör Mim Kemal Öke tarafından delinmiş mide usarelerinde pnömoperiton vak'ası, prof. Dr. Abdülka- dir Noyan tarafından lenfo grantiloma töz vak'ası. Asabiye asistanı Dr. Abdülkadir hi marazi asistanı Dr. Kâmil tarafından kaideyi dimağda bir fibro sarkom vak'ası gösterilmiştir. Muallim muavini Dr. Cezmi tarafından Brüksel Armulusal — askeri tıp kongresindeki görgülere ait kısa bir hülâ- (Divane Duhan Keser dede) de bur|sa yapılmıştır. Vak'alar hakkında faydalı söyliye söyliye bitiremez. Atmeyda -| tarafından Pnömoidrosefal vak'ası. Teşri- B 1936 model 16 - 2000 metre Radyoya mahsus bir kaç sipariş ve takdirname: #*.... Markoniyi kalabalık önünde tecrübe ettik. Nevyorku Moskova kadar eyi aldık. Herkes hayrette. Sipa- rişimizin iki mislini göndermenizi rica ederiz li . Samsun ** Müşteriler Markoni ile bu derece iyi dinlediklerine hayret edip bu hikmetin nerede hıı!ıındugunu 80- ruyorlar. Gönderdiğiniz bütün makineleri sattık. Telgrafla verdiğimiz siparişin gönderilmiş olduğunu ü - mit ediyoruz. AP, * Adana Üç seneden beri her türlü makineleri tecrübe ettim. Fakat ancak Markoninizi dinledikten sonra bir rad- yo almıya karar verdim. Mühendis A. F. Çok radyo dinledim fakat hiç birinde Markoni'nizin musiki hususiyetini görmedim. Radyonuz hakikaten bir harikadır. İ İstanbul Markonilerin gelecek sevkiyatından benim için 20 makine ayınmınız. Müşteriler hayran oluyorlar. Gön- derdiğinizde telgrafla bildiriniz. V. Gi — e W A Veresiye satış yerleri: Samsun, C. Celâl ve S. Kemal İzmir, A. Vetter, Eskişehir, Hasan Alanya Antalya, Hacı Veli B.ler Zongüldak, M. Mahir Bursa, İzak Şoef Adana, Ş. Rıza'İşcen Istanbul, Sahibinin Sesi, Beyoğlu - Galatasaray merkezi karşısında L MT TEDAVi iÇiN EN EMiN iLÂÇ HORMOBİiN' HORMOBiN DİMAĞ YORGUNLUĞUNU VUCUD LT İ Aİİİ Ankara, Nurettin ve Şki. Sivas, Ali Riza ’ Saç dökülmes: ve kepeklerden | kurtulmak İçin en mücasir Ilâç YAPSILATI GALAYA POSTA HUYUSU İ255 -HONMOBiN — KAYRAM ve YILBAŞI ÇİÇEKÇİLERİ aa SABUNCAKİS ÇİÇEK TİCARETHANESİ Bayram ve Yılbaşında sizin ve dostlarınızın memnuniyetini mucip olacak ga- yet güzel ve nadide çiçekler ve çiçek ağaçlarının müntehap çeşitlerini bazırladı- ğımı arzeyler. Adres: Beyoğlu, İstiklâl caddesi 304. Tel. 40167 Ankara şubesi : Ankara Bankalar caddesi No. 34 münakaşalar — yapılmıştır. -Münakaşalara Prof. Dr. Nâzım Şakir, Niyazi İsmet Göz - cü, Mim Kemal Öke, Murat Cankat, Ab - I| | (dir Noyan, Sani Yaver, Lütfi, Kemal İ Hüseyin iştirak etmişlerdir.