ı;amsm_qmımuı Eskiden Evli Olduğumu Söyleyeyim Mi? “Bir genç kızı — seviyorum. O da beni sevdiğini söylüyor. Soen günlerde birleşmeğe karar verdik, Yalnız ben eskiden evli ıdlm ve birinci karımı, bazı sebeplerden dolayı boşamıştımı. Bunu bu kıza söylemek - istemi- yorum. İçine bir şüphe girmesin: 'den korkuyorum. Halit Bilâkis, sonra öğrenmesi da- ha fenadır. Siz bir. fırsatını dü- çürüp eski hikâyoniri anlatırsanız, buna gücenmesine sebep yoktlur, fakat evlendikten sonra öğrenir- se, saklamatzızdaj bir mana arar. Belkçi de evlilik hayatınız icin ebe- di bir diken olur. * “Nişanlıyım. Daha bir sene kadar - evlevemiyeceğimi zanne- diyorum. Çünkü borçluyum ve barçlarımıi — ödemedikçe — evlilik yükünü üzerime almak İstemiyo- ram. Fakat bunu mlşanlıma söğ- lemeğe cesaret edemiyorum. Na yapayım? Şükrü Niye cesaret edemiyorsunuz. Bugün —nlşanlınız. yarın hayat vaziyetizi olduğu gibi mecburdur. Ona her şeyi olduğu gibi ve bütün açıklığile anlatınız. | ki, lüzumsuz taloplere kalkma sın vo arzularıfılıh bazıları yerine getirilemediği zaman gücenmesle. * * Bir muallime ile evlenmiye teşebbils ettim. Etrafta bir sürü dedikodular başladı. Kız hakkında bana, benim bekkımda kıza riva- yetler yağdı. Bu İşi bozmak için sanki herkes elbirliği etmiş gibl- dir. Kıza beulın hekikımda ıiulo- gedlerin — hepal yalandır. bakarak kız hakkında bana söy- lenenlerin de — y olduğuna bükmediyorum. Bu dedikoduları kapatmak ve kaza hakikati anlat- mak İçin ne yapmalı? Konya; Hyiki Kız bir muallime - olduğuna göre mantıktân anlar bir din olmak gerektir. Onunla açıkça konuşunuz ve rivhyetlere, dedi- 'kodulara ebemmiyet veriniyerek bir an evvel evlenmeyi teklif edi- niz birleşiikten sonra bütün oğız- lar kilitlenir. Kıskançlık ıfıuı e hastalık derecesine vardırilmamak şartile Fakat gevginin bir tezahürüldür. Arata varılırsa bıktırır ve sevgiliyi 'elden kaçınır. , TEYZE 1 — Üasetenin ea yazısile bir sütünun iki satırı bir (enatln ) sayılır, $ — BSaylasına göre bir san- timla ilân fiâti şgunlardırı 3 — Bir rantimde vasati (8) kelime vardır. 4 — İnce ve kalın yazılar tutacakları yere — göre gantimle ölçülür. SON POSTA M Ağustes 27 MAHKEMELERDE 'uduide On Bin Lıraya Bir Hamam Aidatılan iliyor Güdül, B — 'Güdül 80-99 | yıl Gnce bu eivarın en Önemli ilçesi imiş, 1290 yılındakl kıtlıkta shalisi dağılmış, bir daha dönme- miş ve bu Önemli ilçe bugünkü | vaziyetine gelmiş, nahiye merkezi olmuştur. Maamafih kısa bir za- | maada yine eski vaziyetini alaca- ortağınız olacaktır, o, sizin mali | vardır. bilimeye | edilmemektedir. Güdülde 800 ev, 4 bin nüfusu vardır. Çoğu 120 evden fazla olan 18 parça köyü ile umumi nÜĞusu 15 bindir. Kasabada 200 dükkân, 4 kahve, 3 cami, bir mektep vardır. 10 bin Ura sarfe- dilerek bir de modern hamam yapılacaktır. Bir mektep |İhtiyacı karşılamamakta, okuma çağında SÖ0 den artık talebe bulunmasına rağmen bupların ancak 260 şı okuyabilmektedir. Güdül tiftik istihsalile meşhur- duür vo İstanbulla pek işlek bir alışveriş yapmaktadır. Güdül halkı çok — çalışkandır. En göz çeker cihet şimdiye hadar Gü- dülden bir tek dilenci çıkmamış olmasıdır. Burada dilencilik en büyük ayıptır. Güdülün bayındırıllaştırılması İçin umumi! bir istek ve çalışma Yakm bir zamanda da Güdül mutlâk 100 bi f bir ilçe olacaktır. Güd şosesi daha önemli olacaktır. gıpdan — şüphe yapılacak, bir Ân adovunun Incısı Armutluda Vapur'ar Neden İskeleye Yanaşmazlar ? Armutlu, (Özel) — Burada mükemmel bir iskele vardır. Fakat her nedense vapurlar bu iskeleye — yanaşmazlar, — açıkta, hem de çok açıkta dururlar ve bu yüzden hem halk müşkülât çeker, hem de arasıra kazalar olur. Evvelki gün de bir kaza olmuş, böyle açıkta demirlemiş olan Tayyar vapuruna yük ve- rilirken Fıstıklı köyünden Haşimin kolu ezlimiştir. Mardin'de Hava Kuru- muna Yardım Mardin, (Özel) — Hava kuru muna yardım çalışmaları deva etmektedir. Orta halli vatandaş- ların şimdiye kadar verdikleri pora 4500 bul- muşter. yekünu lirayı Akdağ Madeni Su Kıynıkları Ve Çam Ormanlarile Bezenmiştir Akdağf Mâdeninden genel bİr görünüş Akdağ Madeni, (Özel) — “Son Posta,, okuyucularına Anadolu- muzun kiymetli İncisini tanıtmak isterim. Bu, "“Akdağ Madeni,,dir. Anadolunun tam ortasında cömert meyva bahçeleri'a çöhreti bir çok yerlerde anılan kasabanız güzel- likte eşsiz deni k derecededir. 400 ev ve 80 kadar dükkünin çevrelediği Akdağ Madeni, zengin kazalarımız arasındadır. Denllebilir! ki su bolluğu, daha doğrasu kaynak bolluğu kasaba- miza vergidir. Hemen her evin bahçesinde bir kaynak vardır. Kasabadaki sular pek az miktar- da kireçli İsa dae buraya bir. bu- çuk saat ötede, yurdun en gpzel soğuk sularını fışkıran çok - şifalı bir kaynak vardır. Kasabamız, on beş dakika mozafeden itlibarea geniş çam or- manlarile çevrilmiştir. Havası çok iyl ve sağlamdır. Kasabamız aynı zamanda da bir kaplıca memleketldir. Kara- dikmen adını taşıyan k: plıcamız, birçok dertlere devadır, fakat bunu imar etmek lâzımdır. 4 saat ötede de Terzili kap'lıcamı vardır ki ea müzmin romaliımaları - bir ay gibi çok kısa bir zamanda kökünden — söküp — atmaktadır. Seksenlik — ihtiyarları bir ayda gençleştiren bu kaplıca büyük bir şöbrete sahiptir. Hülâsa Akdağ Madeni oturu. lacak, —yaşanılacak bir dünya cennetidir. Davelide Tarım Develi, (Özel) — Bu yıl di- ğer senelere nisbetle tarım daha gelişkindir. Burada 950 bin heke tar arı zerindeekim yapılmak- ta, istihlâklen artan mahsul Ür- güp, Nevşehir, Avanos, Kayser, Niğde ve Simavda satılmakta ve bu yüzden kasabaya her yıl va» sati 200 bin İlra girmektedir. Gebze Gençler Birliği Çalışıyor Gebze, (Özel) — Gebze Genç- ler Birliği üyeleri temsil kolu tarafından “Bir gece facıası,, isimli piyes, hem Gebzede, hem de Tayşancıl köyünde ayrı ayrı temsil olunmuş ve çok alkışlan- mıştır. Birliğin muzik kolu da konser vermek üzere barırlan. maktadır. Höyük Köyünde Eski Eser Araştırılıyor Kayseri, (Özel) — Çorumun Höyük köyünde önemli eski eser araştırmaları yapılmektadır. Niğ- denit Göllü köyünde yapılan hafriyat muvakkaten durdurulmuş, Buradaki hafriyat malzemesi de Höyük —köyüne — gönderilmiştir, Höyükteki kazılara özel bir önem verilmektedir. Antalyada Bir Kaza Antalya (Özel) — Değirmen önündeki Kadir ve arkadaşlarına ait un fabrikası amelesinden Antalyalı Ahmet makinede vukua gelen bir arzayı gidermek İçin çalışırken elinde tuttuğu lamba- niın bozuk olan kablosuna dokun« muş ve cereyana kapılarak ölk- müştür. Antalya'da Zıraat Odası Heyeti Antalya, (Özel) — Yeni yapr lan saçimde Tarım odası başkan- hğına Sabri Ükü, ikincl relsliğe Fuat Yörük, kâtipüğe Feyzullah erdır. Ksbi Zabtiye, (’uılvmıı sokağı, 25 İSTANBUL — Gazetemizdi kal ve resimlerin Bitün bağları müahfuz ve getetemize aittir. || Abone bedeli peşindin Adree değişlirmek 25 kurüştur. Gelen evrak geri verilmez. Hânlardan mes'uliyol olınmaz. Covap için mektuplara 10 ku v a lüvael ilanada p v | Bir Kızın Göz Yaşları Genç, güzel, saçları ve gözlerli kara, kıvrımlı kirpiklerinden incl gibi sızan yaşlardan anlaşıldığına göre, göynü de kapkara bir kızcağız. Kendisine soruyorum: — Niçin ağlıyorsunuz? Belli ki bu güne kadar suçlu ve davacı olarak adliyenin loş koridorlarında hiç dolaşmamış. Gözlerini dolduran gözyaşlarını silerek utana ultana cevap veriyor! — Aldattılar beni. Sonra ağlamasını zaptedemi- yerek hıçkırıyor ve boğazını tıka- yan hıçkırıklar arasında devam ediyor: nce annemi kandırmiş. Beni çok sevdiğini söylemiş. Ans nem de, saf kadın, İnanıvermiş. Sonra bir gün akşamtistü evimizjü önünde benim dizlerime kapandı, ağlıya ağlıya yalvardı. Beni çokk sevdiğini söyledi ve onunla eve lenmezsem mahvolacağını anlatü. Ben ne bileyim, Hain adam bana rol yapıyormuş. AÂradan üç ay geçti. Bu üç ayın her gününü beraber geçirdik. Fakat on beş gün evvel ortadan birdenbire kayboldu. Herkes bir türlü söylüyor. Benim gibi dahan birçok genç kızın kanına girmiş. Beni bırak* tıktan sonra başka bir İygza daha yalancıktan gönül vermiş. Şimdi onunla berahoer yaşıyormuş. Güzel kız, elinde iİstidası, müddelumumiliğe doğru yürürker bacaklarının titrediğini görüyor: dum. Müddelumuminin yanında birat fazlaca durdu. Belliydi ki ona, içinin bütün dertlerini dökmüş, bir türlü akıl erdiremediği bu kandırlış için ağır bir ceza dilemişti. Odadan çıkarken beni gördü, yanıma geldi ve yalvarar bir eda ile: — Ne olur, dedi, siz. gazete* cisiniz. Bana herhalde çok yardı* mınız dokunur, Ve sonra ağlamaktan kızaran gözlerini sile sile merdivenlerden sözüldü, gitti. Üesenesünenernar veneeRALnAEEEKENEE AA KAELERAA AA KAAA AAA | Bir Doktorun Günlük Notlarından (*) Karaciğer İhtikanı İki ayda bir kırnında ve barsaklı- rının sol kısmında ağrı hissı bi hasta müracnat etti. — Bir beri beş nöbet geçirmiş nöletler atoşle beraber gliyormuş. İdrar tahlili yaptık! Böbrek-« lerde bir kusur okselent vo ürü'lar bulunmad:. Mevaddıgalla mesinde n'şasta ve &tli yemekl rin bakiyelerine tesadüf edildi, yağ habbeleri de gözüküyordu. Ağrıl vın böyle nöbet aöbet gelişi, kar-> ciğerde bir kan toplanmasin a vt safra yollarının az çalışmasının net- cesinden ileri geliyordu. Hastnyt rontgen muayönelerinden — s00.4 iyi bir lstirahat ve tedavi a.bın” aldım, safra ilâçları verdim. Bozu- lan sinirlerini ve uykusuzlukların tedavi ettim, hasta bu derdinden kurtuldu. © Ha nolları kosip saklayınız, yabut bir aiblme yapıştırıp kollekeiyon yaPi” v Sılıntı samanımada bu. Bötlar BİT doztor gibi imdadınıza yetişebilir. Salı ——