Yazan : AH Rıza Seyfi Deli Aslan Teltrika No. vi S1 Kızıl KaplanlaÇakırMehmetYoldaşdılar — Haydi, haydi; kit . Vayeter! yok, bizim bayrağın yanına ye- tişelim! Genç bayraktar asla ummadığı bu yardımla tekrar canlanmıştı. Delikanlı böyle bir vaziyete kavuşmak için, gerçekten ahrete bile gitmiş olsa geri dönebilirdi.. Iki — elilâhdaşın — ağızlarından aslan haykırışı gibi birer nâra yükseeldi. Ve amansız harp baltasile to- puzları kaldırarak ( Nadajdi ) ve ( Rezin oğlu ) takımı — üzerine Atbaşı beraber sürdüler. ( Rezin oğlu ) hâlâ Çakır Meh- medin önüne gerilmek İstiyordu. Bir balta darbesi, havaya kalkmı- ya çalışan geniş şövalyeniu kılıcını yarı yerinden uçurdu ve oradan atın boyun zirbi. Üzerinde şan- gırdadı. Birer — Allah, Allah ! Subuska ! Nârası ve birer mahmuz dar- besi daha.... *Kızıl Kaplan,, la Çakır Meh- medin soy atı, hiç alışkın olma- dıkları bu şiddetli mahmuz dar- beleri güçlerine — gitmiş — gibi köpürmlüş ağızlarla ve kudurmuş, delirmiş bir halde düşman safla- rına saldırdılar. Öne, sağa, sola vurulan yirmi otuz darbe, vücut- larının muhtelif yerlerinde birkaç hafif yara ve bere iki arkadaşı biraz ötede — ilerleyip gerileyen Türk bayrağının yanına götürdü. Bir dakika sonra, iki yüöz otuz | kadar Türk süvarisi şanlı ve kanlı bayrağı bir ölüm çemberile mü- dafaa ederek, Deli Aslan ile Ça: kir Mehmet en geride olmak üzere, dövlüşe dövüşe Subuska bahçelerine doğru çekiliyorlardı. " Bütün bu vakayiin cereyanı ssnasında düşman kuvvetinin va- ziyeti şöyle inkişaf etmişti : Macarlar mnhtelif Beyler, ku- mandanlar, kaptanlar ve H-v- raktarlar kumandasında inli sız bir halde ve Türk müfreze- sini kolay bir av addettikleri Için İntizama girmeye de hacet gör- miyerek - ilerliyorlardı; kâh yer yer inatçı “Deli,, gruplarile dö- vüşerek, kâh Türklerin yanlarına ve gerilerine düşmek için bir takım — irtibatsız ve tesanütsliz manevralar yaparak ovanın garp nihayetinde ve Subuska kalesinin iki tarafında şimala ve cenuba doğru uzanan bahçelere ve saz- lıklara yaklaşmışlardı. Geniş ova, Macar atlısile ka- rarmış görünüyordu . Asıl düşman karargâhındaki Alman piyade ve topçusu bir adım ileri gelmiye lüzum görme- mişti. Yalnız. şan kazanmak — ve kendilerini göstermek isteyen pek az Alman şövalyeleri Macar sil- varisine karışmış bulunuyordu. Macar kıtaatından ve beyra- delerinden bir kısmı da ovanın ortasına yakın bir yerde, genç bayraktar müfrezesinin ( Nadajdi ) takımile vuruştuğu noktada top- lanmış, — mütereddit bir halde Şüphesiz bunlar orada 1 veya baygın yatan (Na- dajdi) gibi büyük kumandanların başına toplanmış bulunuyorlardı. Görünüşte bütün ovada çok kuvvetli Macar kıtaatı ile bunlarla ustaca — dövüşerek çekilen — ve onları da peş'erinden çeken iki | yüz elli kadar Türk süverisinden başka birşey yoktu; ufuklar boş, her an yakınlaşan bahçeler tenha idi. Macarlar bu mini minl çarha fırkasına karşı nisbeten pek çok zayiat vermişlerdi; yetmiş seksen Türk — süvarisinin ölümü, hemen bir o kadarının da hafif veya ağır surette yaralanması düşmana pek pahalıya mal olmuştu; Ancak bu işin poek müstesna şekilde başla- ması yüzünden ve cereyan tarzı- na göre tamamile düzensiz ve kumanda birliği olmaksızın ha- reket eden ve bir yanı öbür yan- da ne olduğunu bilmiyen düşman kıtaatı bu zayiatı henüz anlaya- miyordu. Herkes, her müfreze kumandanı vaziyeti yalnız kendi zayiatile ölçüyor, yalnız kendisi- nin kötü bir tesadüfle ağır tele- fat verdiğini sanıyordu. Macarların en çok sevindikleri bir cihet vardı; bu takib sırasında kendi kuvvetlerinden bir takımı kale İle Aslan Bey bölüğünün arasına girerek Türklerin ricat hattını kesmişlerdi.. Demek bu menhus ve Korkunç Türk “Deli,, müfrezesi nihayet vahşi hayvanlar gibl avlanacaktı. Bundan başka Macarlar, buska kalesi bedenleri, üzerinde büyük bir asker kalaba- lığının durduğunu ve dışarıdaki Türk müfrezesinin kale ile muva- salası kesildiği — halde bunların yardıma — dayranamadıklarını da görmekte idiler. Su- Erkek Kiyafe- — tinde Kadın ( Baştarafı 8 inai yüzde , benim de canımı sıkmadı değil, Fakat şimdi erkek - elbiselerimi çıkarıp ta kendim için: — Gözü korktul dedirtmek istemem. — Zira, dünyada en nef- ret ettiğim şey korkakaktır. Fa- kat dava biter bitmez, hemen kadın kılığına gireceğim ! Melekzat kısa bir süküttan sonra güldü: — Fakat, benim kadın - kılı- gına girmekliğimle orjinal bir tip eksilmiş olacak. Buda eksante- rikleri sevenleri epey Üzecektir! Ben de güldüm: — Vallahı, canlı bu bolluğunda, sizin sezilmez bilel O; bizi kapıya kadar geçilrir- ken: — Çok mahcubum, dedi, zi- ra, asaletim ve gerefim, sualleri- nize istediğiniz kadar açık ce- vablar vermeme mani oldu... Affedersiniz! Dinlediklerimin bolluğila, bu aranama halinde tekrarlanan ma- zeret arasındaki tezada gülmek- ten kendimi alamadım, ve: — Estağfurullah etendim! de- dim. antikaların eksilişiniz * Şiphe yok ki şimdi görülen mahkemealerine rağmen barışan bu nişanlı kızların sözleri hakika- ten yüzde yüz uygun sayılamaz. Ben, iki tarafla da ayrı ayrı ko- nuşmaktan edindiğim bitaraf inti- bala, işin asıl İç yüzünü Aanlata- bilirdim. Fakat me yapayım ki... Asaletim, şerefim mani ! Selim Tevfik kuüleleri | SON POSTA — Babam bir tayyare piyan- ge bileti aldı. Bize yarım kilo Sucuk ver, piyango çıkınca para- sını vereceğiz |.. z M Yeni Neşriyat: Hatta — Bu haftalık mecmuanın son gçıkaa #ayilsında Ağa oğlunun — bir yazısına Peyamı Safanın cevabı, bir hassnsiyet lesine dair çok güzel makale, Çanakkaleki büyük taarruz tafsilâtından başka Kumarda kazanılan kadın, 14 yaşında bir serseri; yazıları ve küçük hikâye romau ve fıkralar vardır. Perşembe — Bu, haftalık resimli mecmuanın 8 inci sayısı bir çok ta- ninmiş yazıcıların — yazılarile, slnema ve asireye nit resimlerle çık maştır. Halkevi — Halkevi tarafından — itina ile çıkarılan bu ülkü mecmunsima 27-28 ing: seyısi çıkmıştır. Eskişeahir Yeni Adam — Terbiyeci Tamail Hakkının çıkardığı bu haftalık meomu- adın 73 ünc sayıları bir arada çıkmıştır. hikâye, | DYOLİN En büyük sergilerde | diploma 48 madalya kazanmıştır. Böyle güzel dişler yaln RADYOLİİ kullananların dişleridir Diş tabipleri diyor | “Dişlerin ve ağzın sıhhatl sab ve akşam günde 2 defa dişleri temizlemekle kabildir. ,, Radyolin, bilkimya saf kalaylı tüplerdedir. 'Satılık Arsa Tayyare Cemiyeti İstanbul Şubesinden : Cemiyetimizin malı olup Lâleli apartımanları arkasında Balal nağa mahallesinde Fethibey caddesinde 24, 24 mükerrer numar 1422 buçuk metre murabbamdaki arsa “eski çukurçeşme hama arsası,, toptan satılıktır. — 5/H: m/935 çarşamba günlü saat birde pazarlık suretile ihalesi yapılacaktır. İsteklilerin malümat mak üzere hergün saat dokuzdan beşe kadar ve pazarlığa girm için mezkür gün ve saatte şubemize müracaatları. “2712,, NN Niksar Belediy; 'Başkanlığından: 1 — Niksar Kasşabasının Yollar ve ebniye kanunu mucibla çİş Hİ - mikyasında halihazır şehir haritasile müstakbel lm 500 100) 2000 plânı yaptırılacaktır. 2 — Kasaba tahminen lunmaktadır. 3 — Bedelikeşfi üç bin liradır. 4 — Taliplerin bu gibi işleri evvelce yapmış olduklarına dair ve, kaları ile birlikte imar müdürlüğünün ehilyetnamesini ibraz eder! 29/5/935 çarşamba günü saat on dörtte Niksar belediyesini yapılacak olan açık eksiltmeyo Iştirâk etmeleri ilân olunur, 150 hektarlık bir arazi Üzerinda b