21 Moyis | Siyaset Âlemi Gözler Hitlerin Dudaklarında Günün beklanen en mühim siyasal bâdisesi, bugün Alman Cümhur reisl itler tarafından Rayştag meclisinde mecek olan söylevdir. Hitler, bu tÖylevi vermoye ve Alman dış politi bütün dünyaya anlatımıya, son Tünsız - Sovyet Rusya andlaşmasın- sonra karar vermiştir. Bu söyleve Ferilen ehemmiyat de İşte — bundam İleri geliyor. Çönkü Almanyanın, bune San böyle, diğor uluslarla ne şekilde Münasebette — bulunabileceği, ancak erin sözlerinden sonrm anlaşıla» ktir. - ğ Bugün Avrupayı —iki silâhlı ve — biribirine rakip zümre haline koyan, Anlip, mağlüp telâkkisinin hâlâ devam Stmokte bulunmasıdır. Mevolâ Alman- Ya gibi öyle mağlüp uluslar var kl tlyetleri kuvvetlidir. Ahalisinin sayım — mütemadiyen Artmaktadır. Bu hayatiyet ve bu faz- yayılacak saha eriyor. Buna Bukabil öyle —uluslar var ki «on Tiyaşta kazamabildiklerinin en fazla- Tni kazanmış, ökonomik şartları kene Yaziyetlerine uydurmuş, — geçen Taferlerinin Üüzerlerine yatmak - isti- Yorlar. Zıdlaşan ve biribire çarpışan iki xzihaiyettir. İagiltere -kli ber kaynaklarının bolluğu ma'üm bir Ülkedir. Statüko'nun muhafazası« Sok ehemmiyet veriyor. Bu, belki tömisini bugünkü şartlara uydur- Üzere —bulunmamnadas ve bu Mbeple bir sayaş çıkmasını isteme- Mesindon, balki de Almasya — gibi 114 Savaşından aonra silâhları elin- alınmış bir ulusa tekrar silâh i".ıılıı tehlikesini sezmesindendir. Riltereyi böyle —hareket — etmiye l.—— eden sebep me - oluren olsun Rünkü vaziyetin inkişafı Hitlerin İudaklarından çıkacak bir. gift lâfa l’h:o'. Bugün bu muadelenin de © gahit olacağız. — Süreyya vreris ömülüyor ,___loıaı., 20 (ALA) — Albay Lav- kakı Yörin, pek sade törenle ve rescit trkillerle ( şahsiyetlerle ) Arabistan rı Önünde, —oreton kilise- ğ'—l başındaki küçük mexzarlığa Laval - Görin Fransız Bakanı Berlinden Geçer- ken Selâmlandı Berlin, 80 ( A. A.) — Lehistandan gelen Laval Berlinden geçerek Parlse gitmiştir. İstasyonda Hariciye Bakan- hğı mamina selâmlanmıştır. Bi'î'. gazeteci ve meraklılar istasyonu do curmuşlardı. Bunlar da B. Lavalı 60« lâmlamışlardır. Oda elile — kargılık vermiştir. Laval « Göring Parla, 20 (ALA.) — B. Lavalın et- rafındaki — kimuelerin — söylediklerine göre, Krakovideki — Laval - Göring konuşması, tamamile şahsl ve yanı resmi bir çerçeve içinde yapılmıştır. Bu konuşa, aıyasal bir sondaj olmak« tan başka, bir sonuca - meticeye - yaramaz. B. Göring, evvelce Hitler - Simon- Eden konuşmalarından sonra belirmiş olan Alman sıyasasını — anlatmıştır. Laval, biç kimse için bir tehdit olmı yan Fransız genel emniyet politikasını söylemiştir. B. Laval, Fransanın bu politikayı kabul edecek her ulusla konuşmıya hazır olduğunu hatırlatmıştır. Berline Gidecek Parla, 20 — Gazeteler, Lavalin yakında Berlini ziyaret edeceğini haber weriyorlar. Bununla beraber şimdilik Fransa, Rusya ve Almanya arasında bir anlaşma temini imküân- Göring Dalavere Mi Çeviriyormuş ? Paris, 20 (A.A.) — Gazeteler Laval Göring — konuşmalarile — meşguldür. Pöti Parizyen diyor kiz “Göring, barış sever devletleri dağıtınak — için — yeni girişim « teşebbüs - yolundadır. Fakat biz Lavali iyi tanıdığımız. için osun bu kadar açık bir harekete — kendini kaptırmıyacağımı biğiriz. . .. Viktor Hügo Büyük Edip İçin Pariste Tezahürat Yapıldı Paria, 20 (ALA ) — Viktor Hügo- nun — ölümünün 50 inci — yldönümü törenleri beşlamıştır. tmenlerle okurlardan mürekkep bir kalabalık, Trokadero meydanında nümayiş yap- mışlardır. Hicaz Vellahtı Napoli, 20 (A.A.) — Hicaz — veli- ahdi, yanında Hariciye müstaşarile birlikte buraya geldi. Romaya gide- cek, dört gün kalscak, sonra Parise MLÜlecektir. hareket edecektir. ,&A"O kadın, dudaklarını bize- 'Aşını iki yana salladı: — Sen, iç hanımcığım... cevaba dikkat etmişti. — İstemem! Yetişir! î"“!otdu: Dılııs.ı:l.; Iç hanımcığım! — Hele sen, içeceğin kadar ş_'::hm A a ll hafakalanırım! _.:ı""'l mi idi? Yoksat li üç Sen, bana bakma... Bir, ÜKENZ kadeh dişimin -kovuğuna 'h—:mu'l Boşuna ağzımı bulaş- de göüYim... Sen, iç.. Bakalım, r kadar içeceksin? D..H ek ml istiyordu? * elini uzattı, gülümsedi: *Ç“V. #t fincanı... Bir yutum Haltüiyar kadı n, nazlanmadı ve Lım" 'kldııduğu fincanı, yine S ilta, Sevirerek bir nefeste içti. e de Üçüncü kadehi de Döte kgözleri ışık işik parlıyordu. Ğ N, İkramdan şımarmışa Yordu; t U; her zamanki uyaal — Demir ağa, yarın akşam gelirse, ne hazırlıyalım? Hacer, korkudan bir çığlık koparacaktı. Ayşe kadın, ne vakit duymuştu? Onun dalma kulakları e mi idi? H#Fıht onun yalmız — kulakları uyanık — değildi.. — Düşünülenleri bile seziyordu. Bu korku ile Hacer, bir kadeh daha içti ve: — Gözl açık bir kadınla ya- şamak daha İyk.. Daha emniyet- te sayılırım. Böyle olduğu daha İyi... , Hacer, Ihtiyar kadının hayatı- ni öğrenmek İstiyor, lükin sormu ya, öğrenmiye korkuyordu. Ona, tekrar konyak verdi. Artık Ayşe kadın, biç nazlanmı- yor, fincanı sessizce alıyor ve başını çevirerek Içiyordu. Hacer, onun ayakta durmasını hoş görmedi: — Otur karşıma,.. Konuşalım... Ihtiyar kadın, Hacerla otur- duğu kerevetin —yanına bağdaş kurmuştu. Hacer, ona gülerek bakıyordur i ı SON POSTA Lort Snovden Yeni Almanyada Katoliklerle Naziler Çatışıyorlar Berlin, 20 (A. A.) — Katoliklerin para toplamaları yüzünden Münihte çıkam karışıklıklar devam etmektedir. Naziler, katolik! para ver- dikleri göğüslerindeki metlerden belli olan bazı kimselere saldırm'ş- lardır. Polis, bleçok kişileri yakala- mıştir. — Kardinal, Folhaber - kilisa kürsüsünde, Münlih hâdiselerine karşı bir protesto yazısı okutmuştur. Katolikler, — kiliseden — çıkarken gösteriş yapmak — suretlle açıktan açığa para yardımında bulunmuşlardır. Bir. Yerine Üç Maksim Gorki Tayyaresi- nin Yerine Yenileri Yapılacak Moekova, 20 (AA. ) — Parça. lanmış olan Maksim Gorki tayyaresi yerine aynı büyüklükte Üç yeni tay- yare yapılacaktır. Türk elçisi Maksim Gorkl fatınsı Üzerine toassürlerini bil. dirmiştir. Focıa kurbanlarının cenaze. leri merasimle gömülmüştür. Dünya- nın her tarafından teriyet telgrufları gelmektedir, — Anlat bakalım, Ayşeciğim.. — Neyi anlatayım ki hanım- 73 cığım? * — Banan, Demir Ağayı anlat., Ihtiyar kadın, gözlerini kırp- mıştu — Ne diye, nesini anlatayım? — Onu, çok eskiden tanıyor- sun.., Nasıl adamdır! Sen, onu, iyi tanıyorsum... Ayşe kadın, başını geriye itti, gülümsedi: — Eskiden onu, çok iyi ta- nırdim... Artık şimdi tanımıyo- rum! Hacer, şaşırmıştı, kekeler gibi — Neden? İhtiyar kadın, içini çekti: — Huyu değişti, ağanın... Ar- tık, eski Demir Ağa değil... Hacer, merakla gözlerini aç- mışti: — Niçin, Ayşeciğim? Demir Ağaya ne oldu?. Ayşe kadın, fincanını uzattı: — Hanımım, yüz buldum, bir tane daha verir mis'n? Ihtiyar kadımnın ağı - kızışmış- tı; Hacer, şişeyi ona verdi: — Hiç çekinme... Yarın ge- çe Demir Ağa getirir belki... Ayşe kadın, kadehini doldu- rürken omuzlarını oynattı: — Getirmese de kolayı bulu- nur; sen, hiç tasa etme... Konuşması —— — L Almanyayı " |Müdafaa Eden | Bir Yazı Londro, 10 ( A.A ) — Eski Maliye Bâkanı Lord Snovden bir makalesin- de, Almanyaya kargı hulüs İle mua- mele edilmesini istiyor ve Avrupanın kendisini tekrar harp — cereyanına kaptırdığını söyleyerek diyorkih * —Herkes silâhlanıyor, İttifakdar yapılıyor. Müttefikler Voraay andlaş- manmın hoksazlıklarını düzeltecek ve Almanyayı Uluslar Kurumuna çekecek yerde bu memleketi tezlil edecek hareketler yapıhyor.Buna hiçbir devlet uzun müddet tehammül edemör. , Bir Kavga eeei ee ee dke SMT İfspanyada Faşist Hareketi Madrit, 20 (A. A.) — Dünkü faşlat mitingine” 3900 N #etmiştir. Mı&ı....ıınd.=u şkanı ve eski diktatör Primo D3 Rivera'nın oğlu Bay Antonyo Primo Dö Rivera, gu sözleri söylemiştle: “ İktidar mevkline geçen İnsanlar, kendi — vazifolerini — görmediler ve ulusün amaclarım — tahakkuk ettir. mediler, », Bay Antoayo, İspanyanın dış a- yasada Fransanın peşisıra gitmesinden giküyette bulunmuştur. Bir Hava Faciası Detroft ( Amerikada ) 19 — Lehli tayyareci Hausner, Mareşal Pilsudskinin cenaze merasiminde bulunmak üzere buradan doğru- dah doğruya Lehistana uçmak üzere iken bir kazaya uğrıyarak yere düşmüş ve ölmüştür. Plisudskinin Vasiyeti Varşova, 20 (ALA.) — Pileudaki'- nin tutsumu — ( vasiyeli) — hakkında yabaneı ülkelerde neşrodilen haberler tekzip edilmektedir. Hacerin tekrar içi ürpermişti. Demek Ayşo kadın, günlerden- beri Hacerle alay ediyor, onun toyluğuna gülüyordu. Günlerden- beri, rakı, konyak - sıkıntısı çek- tiği boşuna imişi k Ihtiyar kadın, gözlerini kırpış- tıra kaırpıştıra anlatıyordu: — Demir Ağa, eskiden böy- le değildi... Varduğu vurduk, kır- dığı kırdıktı... Seni- göreliberi, buyu değişti... Kuzu gibi oldu! Eskiden böyle değildi. Senl gördü, birdenbire değişti. Bu ak- şam, böyle boynunu büker de gider miydi 0? — Asılır mıydı? — Ayak direrdi.. — Zorla mı? Ihtiyar kadın, acır gibl güldü: — Aklına esmiye görsün... Amma, şimdi, bırak.. Demir Ağa, hovardadır amma, hesabinı — bil- mez, Sanma Hanımcığım.. Eli sıkıdır, ha.. Gelgelelim — sana karşı Öyle değil.. Çepkenliden şehre gelir, İki günden farla dur- maz, dönerdi... Şimdi, haftalarca kaliyor, Çepkenliyi aklına bile getirmiyor. . Ayşe kadın, yatkundu: — Eğer, sen, İstiyecek olsan, hiç düşünmez, hemen nikâh ediverir, Hacer, oturduğu yerden sıçra- muşti; Sayfa 5 Gönül İşleri Biri Güzel, Biri Zengin, Biri Okumuş. Hangi: sile Evlenirsiniz? Birl güzel, biri zengin, birl okumuş Üç kiz — var. Bunların Hangislal tercih edersiniz? Turgutludan bir okuyucu bana bu shali soruyor: Yirmi yaşındayım, diyor, kim- sem yok, Tahsilim orta. İşim ve sermayem var. Üç yerde kız tek- lf ediyorlar. Birincisi zeügin ve güzek; ikincisi güzel ve yüksek bir nileye mensup; Üçüncüsünlün tahaili benden yüksek. bunlardan hangisinl tercih edeyim?.. F. D.R öleadüriea söm şlee | D göre değişir. İnsan wardır ki, paraya düş- kündür. ve için — evlenir. Böyle'eri için zengin bir dul en iyl karıdır. İnsan vardır ki, yalnız güzel arar. Tahsil ve para onun için hiçbir. şey ifade etmez. Yine im- san vardır. ki, kendisino hayat arkadaşı arar. Kadının ve para- sına, ne de güzelliğine ehemmiyet vermez, Binaennleyh bu işte kestirme bir cevap ve: B " Amma, mademki bu olng: cu bana fikrimi sormuştur. ona kendi düşündüğümü söyleye- bilirim. Bence karının parasım dan hayır olmaz. Kadın hodgüm- dır. Parasını kocasına yedirmez. Yedirse bile bin defa başına kakar, onu pişmat eder, Kadının parası geçimsizliğin ve bedbah- tinin âmili olur. Güzellik — başlı başına bir #mil sayılamaz. Güzel kadın na- diren zeki ve enteresandır. Sonra güzellik geçici bir şeydir. Bugün çok güzel olan bir kadın, yarın çirkin olabilir. Tahsile kadın erkek- ten fazla okumuş — olmamalıdır. Kadın bu cihetten kııd'ıl:ll- er keğe üstün görürse geçim DU Okuyucum aradığı cevabı bu izahatımda bulamazsa bile, bun- lara dayanarak bir neticeye vas rabilir. TEYZE — Ne söylüyorsun? — Demir Ağayı, ban, evli biliyorum, İhtiyar kedın, omuzlarını oy- natıyordu : — No çıkar? Hacer, düşündü; ihtiyar kadın bunu, kendiliğinden mi ıbymyofdı; — Demir Ağanın karısı, ço- cukları ne - olucak? — Demir Ağanın çocuğu yok- tur. Karısına gelince, onun da gönlünü hoşeder, bir köşede oturtur. Hacer, fazla dayanamadı: — Bunu, sana, Ağa mı söy- ledi? Ihtiyar kadın, sosinl çıkarma- dı, Hacere baktı. Hacer, bu ba- kıştan Hrktü, Ayşe kadını — Sanki sen, farkında değil misin? Anlamayor musvun? Demek isteyordu. Hacer, onu, biraz daha aç mak İştedi: — Ağanın böyle bir niyette olduğunu nereden anladın? — Demir Ağa, kesenin ağzını kolay açmaz, Ihtiyar kadın, tekrar flcanımı doldurmuştu: a — Demir Ağa, seni nikâhla da alır; istersen ayrı eve de ka- patır. Ö zaman, sana, yok yok.., * (Arkası var)