August Kont Fransız - Filezofu (1797-1854) Hafızası son derece kuv- vetlii bir. adamdı. — İşlttiği 'tek bir elimleyi 20 yıl sonra büv aynen tekrar edebilirdi. * * Pozlit folsefe derel , detmli altı ciltllk eserini bir —SON POSTA verel Bi 200 mil En ceki (İsxoç) pa- olduğu için inşaat Tasının — yansı Taranicedir. 10,000 amelenin ca- bedkamly nına malolmuştur. demektir. Bir Köpek M Muzeye Girdi Dünyanın En Büy Resminde Bir Hadıse kilometre- in İki taras fina dizili. Güneş altında parlayan çelik kalemin arkasında da (8 ) Milyon halk yığılmış, bayrak, çiçek ı" çelenk içinde görünmez hale ge- *n binaların pencere , ve balkonları *da geyirci ile dolu! n bu halk kımıldanmaktan ve almaktan da çekintrek bekle- dir. — Çünkü İngiliz Kralıma fahta geçişinin 25 inel yıldönümü mü- "_ııılıuık tııılı edilen merasim baş- mak çıkâ- cak, kral asır- lardan kalan altınlı araba- sının — içinde görünecektir. Fakat bu dakikada vea büu ziyotte halkân gözüne şarpan ilkşey me olan beğe- niİrsiniz? Bir köpektir. Bu köpek nasılsa bir delik bula rek caddeye fırlamış, — ve tam alayın çık tığı dakikaya isabet — ettiği I geçidin neferi olmuştur. Halk ve ııku heykel gibi hareketsiz dııdııîl için hayvi nan olmamış ve köpek sonul adar alayın Önünde koşmuştur. Hâdiseyli gören bir İngiliz bilâhart bu köpeği ulmuş ve sahibinde lünceye kadar bel zaman “tarihi alâyın ilk neferi,, olduğu için de sini doldurarak ir. Fotograrta küçüldüğü belki göze çarpmaz. Fakat ma yakın bir yerdeki gölge ta- haline gelen bir köpekti,, Amerıkah Bir Romancı Şöhret Kazandı Muhtelif Zamanlarda 50 Tane Ev Yakan Adam! Karl Petersen” Amerikalı bir Tomancıdır, şimdiye kadar 50 laneden fazla serküzeşt hikâyesi Yazmıştır, fakat —buna rağmen 'Ülıı bilip işiden, kitaplarını açıp Nl."n yoktur. Satılmadığı halde kitap yazmıya devam edişi- hin biricik sebebi, sadece zengin ::ııı. matbaaya ve kâğıda bol para verecek vaziyette bulu- Yudur. Mamafih bw vaziyet ge- :"' hafta değişmiş, ve Karl Pe- "'lın birdenbire şöhret sahibi ol- Müştur, Yalnız kendisine şöhreti h“'vn şeyi yine kitapları değik " sadece bir zabıta vak'asıdı. Filhakika Karl Petersen bir * müdüriyetine giderek, ge- ede çıkan bir yangının faili ğunu söylemiştir. Hâdise mü- ı alelbusus basedilen yan- —.' bir. de kadın ölmüştü, Un için polis müdürü Karl iddiasına — inanma- için raklâm 'yaptığına| zahip olmuştur. Fakat mış, yeni bir romanı münasetbesir — şekilde y Bu Demirye- lunua Her Tra- Merardır. Hat (Breziiya) mın Made- rik khaminda — yapılmıştır. uzunluğundadır. Muhit hastaiklı ük Geçit doku- Sakmı Hatine Gelen Bir Lekomotif.. haline gölirilmiştir. K edılcrınden Ay- rilmak İstemiyen Bir Çocuk Bu çocuk kedilerine o kadar kuvvetli bir bağ ile bağlıdır ki, onlardan ayrılmamak için sokağa çıkmaz, hava, güneş almaz, vak- tini hep odanın içinde geçirmek ister. Çocuğun annesi babası bu sıhhi mahzurun önüne geçmek lçln çocuğun önlüğünün arkasına cep yapmışlar, kedileri de hıı ceplere yerleştirmişlerdir. Şimdi bu çocuk her sabah -Paria'in meşhur (Şanzelize) sine bu kıya- fette çıkmakta ve arkasına da bir sürü meraklı toklamaktadır. generekenkerrenenAne rağmen — tahkikat — de- rinleştirilince, iddianının — doğru olduğu anlaşılmış, fazla olarak ortaya birçokta şahit çıkmıştır. Karl Petersen mahkemeye veril- miş, orada ise, (tiraf ettiği ilk cürüm haricinda daha evvelki yıllarda 50 binayı baktığını , söy- Tahkikat bu iddianın Maz- lemiştir. doğruluğuna — göstermiştir. nun İfadesinde: — Beni oku mamasına rağmen gizli bir his nasıl roman yazmıya sevkediyorsa, diğer bir histe yan- gin İkama sevkediyor, demiştir. Diğer taraftan Karl Petersen kendi kendinin tahliline ve cürümlerinin hikâyeşine ait 2300 sayfalık bir roman yazdığını da ilâve etmiştir. Amerikalı meslekdaşlarımızın tahminine göre muharririn bu 51 İnci eseri artık muhakkak satıla- caktır. â_—, ni bacası içine toprak deldurularak sakar Hayatte Gülünecek Hiçbir Şey Yoktur! Eski Romalılar zama- nında Markus Karassus atık suratlılığı ile meş- | burdu. Bu adam hayatında ancak bir defa gük- Glve w .£ bankide Biresabe, u Garip Orkantra şefi ”'_ 7 gönde muh- D kette çalış mıştır. Franenda: Cuma günü, Belçikada: Cumartesi,Ho- landada: Pa- zar, yada Pazar- memle- Alman- Bunu hallecebili. misiniz? Beyazlar yürütülecek ve be- yazlar kazanacak ve & siyah taş yine eyanda kalacak, Dünyada Neler Oluyor! ( Sidney)de Mistr Fisk tara- hndııı ziyayı ve hıvıyı içeri alan fakat gürültünün girmesine mani olan bir pençere camı İcat edilmiştir. Mucit bu camı icat ederken bazı madde- lerin bazı maddeleri kendisine sin- dirdiği halde diğer banm maddelere karşı dayanması prensibinden İsti- fade etmiştir. Fredrik, Core ve Hanri Joner üç kardeş bir halı Bir ailenin fabrikasında — ça- bir. alleye lışmaktadır. Bura- sadakati da . bizmetlerini yekünu şimdi 188 yılı bulmuştur. Babaları da evvelce aynı fabri- kada geyordu. Onunki ile bir- likte hizmetlerinin yekünu 253 yıldır.. Bu müddet zarfında da fabrika hep aynı allenin elinde kalmıştır. !ıpanyada a Bir Gazeteci BaşınalşAçtı | Müşterileri Sık Sık De- gışen Bır Otel! Besi Ispanyanın Katalan vilâyetinde bir ihtilâl çıktı. Bir kısım halk bu vilâyeti ana vatandan ayırarak müstakil bir devlet haline koy- mak İstiyorlardı. Fakat hükümet kuvveti önünde mağlüp düştüler. İleri gelenleri tutulup. hapse atıl- dılar. Bu hapishane, bir yatı mek- tebinin yatakhanesi gibidir. Yu- karda görüyorsunuz. Fakat I- panyalı bir meslekdaşimız nasılsa bu resmi elde ettiği ve Üzerine de “Müşterileri sık sık değişen bir otel,, cümlesini yazdığı için başına iş açmıştır. Filhakika bu cümle- sinde: — Şimdi hükümetin de dev- rileceği ve azasının bu yatakha- nede bulunanların yerlerlıu gele- cekleri şeklinde bir ima görülmüş ise de, gazete maksadının bu olmadığını söyleyerek güç hal ile yakasını kurtarmıştır. Maamafih hâdiseden sonra İspanyada mah- küm ve haplshane resmi yasak dil ;ııl::ıwrdhkmıyıılıro ceza para cezasıdır. Yani gaze- teye yeni bir pul resmi konulmuş gibidir. Hapishane ve mahküm resmi neşretmek isteyen gazeto her defasında 25 lira verdi mi bu isteğini yerine getirebilecektir. Gazetelerin Ara- sında İttihat da Vardır ! Fransa Hariciye Bakanı Rus- yaya gittiği zaman “Maten,, gaze- tesi Bakanla birlikte Moskovayı hususi bir muhabir yollamalk istemiş, fakat Sovyet Sefareti Maten gazetesinin her hangi bir muhabiri için vize vermiyeceğini söylemiştir. Diğer Fransız gaze- leri bu hâdiseyi (Maten) i haber- siz bırakmak için bir fırsat şek- linde görmemişler, ve birleşerek Rusyaya — muhabir - yollamaktan müştereken vazgeçmişler ve b nu Bereket versin ki bu | çok acı lisanlı bir tebliğ ile neşretmişlerdir. VU Ç K ea B 3 ee ei