— Bu piyanoda hafif parçalar çalacaklarmış. — Bu piyanoda mı ? Hoş Sözler Neye Yarıyacak Makine mühendisi bir makine R.dyodı Cambaz yapmıştı, bu makine gayet büyük, gayet karışıktı; görenler sordular! — Bu noye yarayacak? — Sabun — kakblarını ayırmıya! Hkiye Fakat Bay; küçük oğiuna bir çift boks eldiveni almıştı. Üç gün sonra aynı dükküna tekrar girdi! — Benim ellerime göre bir çift boks eldiveni veriniz? — Sizde mi boksa merak et- tiniz? — Hayır, fakat kendimi oğ- luma karşı müdafaa edeceğim! Nasıl Fransızca — muallimi — çocuğun ayağına bastı; çocuk sordu: — Bay muallim bir şey sora- cağım, — Sorbakalım! —Ay diye — bağıracağım; Fransızca nasıl bağırılır! Kurunuvustada Kurunuvustada — böyle komu- şuyorlardı: — Silâhszlanma konforansın- dan ne haber? — Zannedersem; — kalelerden kaynar zeytinyağı yerine ılık zey- tinyağı dökülmesine karar ver- mişler. Olur Tiyatroya bilet almıştı; İçeri girdi; yerine oturdu; önüne bir direk tesadüf etti; sahneyi göre- miyordu, tekrar gişeye gitti: — Bana bir başka numara verin bu yer iyi deği.! — Zarar yok, esasen piyes iyi değil, soyretmeseniz de olur. Ç — Ne acaib köpek, insan ilk bakışta domuz sanıyor, halbuki kataloğda da inek yazılı.. Muallim çocuğa darıl- di: — Saçını taramadan mektebe gelmişsin. — Tarağımı kaybet- tim! — Babanın tarasaydın!.. tarağile — Bâabamin on sene- dir tarağı yok. — Saçını hiç taramaz mı ? — Tarağı yok! Allaha Ismarladık Hasis sokakta gözüne kestirdiği — bir — kadına yaklaştı: — Bayan yemek yedi- niz mi? — Hayır! — Öyle ise Allahaıs- marladıkı Cambar radyoya müra- caât etti; radyoda numa- | ralar yapmak İstiyorum! dedi: — Nasıl numaralar ya- pabilirsin? — İp Üstünde yürürüm. — Son taksiti vermezsek, otomobili haczede- ceklermiş. — Parçalandığı yerl söyliyeim de parçaları toplasınlar ! KOMŞUMUN KIZI — Karım güzel yemek pişiri- yor değil mi ? — Evet; meyvalarla, içkiler çok nefis! Değiştirdim Hâkim hırsıza sordu: — Ayni kumaşcı dük- kânına birbiri arkasına Üç sefer girmişsiniz. — Evet amma yalnız bir — seferinde — hırsızlık edib bir mantoluk ku- maş çaldım. — Ya ötekl seferler- de? — Karım kumaşı be- yenmedi gölürüb değiş- tirdim. Yine beyenmedi; yine götürüb değiştirdim. Anlıyamadım Hicmetçi kapıyı vurur | vurmaz İçeri girdi: — Affedersiniz. Dedi, gir mi; yoksa girme mi; dediniz; anlayamadım! S Gözlümü al Vermedim çaldı; Komşumun kızı, Yanımda kaldı, Sam saçlar, Çapkın başarı; Güzel görmed m, Ben ondan geym. Gülüşü ince; Güler gelinca; Sevinir zıplar Sevcim deyince; Yaparım düğün, Ömrümce bülün, Yüzünü biraz Okgşasam bir gün! Mizahçı Öyle İse Ragıb büyük bir mağa- zanın mendil dalresinde çalışan kıza âşık olmuştu; bir gün bütün cesaretini topladı, kıza yaklaştı: — Sizi, dedi, seviyoe- rum; benimle evlenmez mis:niz? — Hayır lenmem! —Öyle İse yarım düzü- ne mendil verin! Taliim Olsaydı Kapıyı çaldım; — güzel bizmetçi açtı; sordum. — Bay evde mi? — Buyurun bir daki- kaya kadar gelecek! — Tallim olsaydı; de- dim, bir dakikaya kadar geleceğine bir saate ka- dar yelirdi, Yanıldın Bayan çocuğuna söy- ledi; — Ben ne dersem he- men yapacaksın. — Yanıldın anne, be- nimle konuşuyorsun, ba- bamla değil! sizinle ev- — Kaç yaşıncdasınız ? — Yetmiş! — Evli misiniz ? — Henüiz hayır! — Parasızlık aşka çok benzer, — Neden ? — İnsana ne yapacağını şaşırtır | Bay Subhi şemsiyeciye girdi: — Bir ay evvel sizden bir — şemsiye almıştım, geri getirdim çok fena imiş! — Fenalığını nereden anladınız? — Vapurda unuttum da kimse almadı; ertesi gün yine âayni yerde buldum! Yanlışlıkla — Dün akşam sizin evde İçtiğim şarab çok iyl idi. — Olabilir, — hizmetçi yanılmış benim içtiğim şişeden koymuştur. Kaptan — Şimd'ye kadar hiç gemiye binmediniz mi ? Yolcu — Ya siz? Güzel Fıkralar Alışık Değilim i İki arkadaş gece kırda kah mışlardı. Biri otları kesiyordu. Öteki sordu: — Otları niye kesiyorsun? — Yumuşak yatakta yatmıyâ alışık değilim! j Şimdi Kuyumcu dükkânına girdiler, | dükkân sahibi güler yüzle kar | piladı: 4 — Ne emreder siniz? ü — Dükkânınızda bir şey yolk ki bir şey istiyelim! ? — Biraz beklerseniz her şeyi bulursunuz; karım bir düğüne gitti de dükkânda ne var nt yoksa hepsini taktı; şimdi aeredt ise dönecektir. İyiliği Ayakkabıcı, kadınlara ayak” kabı gösteriyordu: | — Bu ayakkabılar dans içit | çok iyidir. i — Yüzleri biraz fazla sert. — Bilhassa böyle yaptık, mi kavalyelerle dansederken lği vardır, ayağa basıldığı hle” sedilmez! Dönsün Ahretten konuşuluyordu: — Günahları o kadar çok € cehennemde ne kadar azab çeki yine az gelecek! — Öyle ise tekrar dünyayf dönsünl! Çocuk — Çocuğunuz biraz zeki kat çok yalancı; — Böenden ziyade benzemiş! a Operatör — Eyvah yllı-- iş gördüm galiba, hh_"l 3 cekken bacağını w"__