Ziya Şakir 8 inci kısım Her hakkı mahfuzdur. No 1808 2.2.98 Nasıl Doğdu?.. Nasıl Yaşadı?.. Z Nasıl Öldü? Memleketi (Hislerle İdare) Etmenin ZararlıNeticçlcri KendiniGösteriyordu Hükümetin bu elim rüc'ati, qört senedenberi Suriye ve Filiğ- tin'de —yapılan idare hatalarına * güya - bir tarziye teşkil ede- cekti. Fakat artık iş işlen geç- | Miştil Bir memleketin ( bislerle ’d"') sindeki zararın acı neti- Cesi, pek feci bir şekilde tahak- Uk etmişti. Bu büyük facianın mes'ul ve Müsebbibi kimdi?.. Buna birçok- 1 kısaca: — Cemal Paşa, Çevabını veriyorlar... Biz. Ce- Mal Paşanın Suriyedeki ef'al ve h'hkihnı * kendimizden bir tek fikir ve hâdize ilâve etmeden - doğrudan doğruya — hatıratına İstinaden — nakletttik. Naklettiği- Niz bu hâdizatta belki az çok İdare hataları mevcuddur. Fakat, Filistin - ve Suriye — felâketinin bütün mes'uliyet'ni — doğrudan doğruya ve münhasıran Cemal Paşanın onuPlarına Yyükletmek de biraz fazlaca haksızlık olur. İstik- bal tarihisi bu haksızlıktan esir- gemek için tamamile hakikate Yaklaşıyoruz.. ve yine kendimiz- den biçbir fikir, hiçbir. söz ve biçbir mütalca ilâve etmeden; o havalide dört sene - valilik eden klim, fadıl ve bilhassa hakperest bir zatin bu müddet zarfında ( İdare gözü )ile gördügü ve ilmi bir şekilde tahlil etiiği müşahe- deleri aynen aşağıya dercetmekle iktifa ediyoruz: ( Harb devam ettiği müddetçe ede kalmıya mecbur olmuüş- Bu memlekette birçok 2w lümlerin, gafletlerin ve felâketlerin :'hidî oldum. Ve insaniyetin se- öleti taliine ağladım... Muhese- at ilk günlerinde Surye halkı ’nî'“dı Türklere karşı bir tema- Sörüldü. Ne çare ki Suryeye _'l't edi'miş olan cahil ve gafil Sinurlar, bundan İstifade etmek ni bilemediler. Bilâkis pek tey. Tikyasta gadir ve itisafa Vaç vermekle herkesi kendile- filer, ve hükümetten tenfir et- " O derece ki, son günlerde Hatlüman — hiristiyan - bilâistine, .:m".'l veya Fransızların ge- a Memleketi almalarına mumta- __:'—-- Ekser — valilerimizin _lh, ":hlerı:lııı zulüm, I'ı: Sefahat, kumarbazlık gibi ::::'Uıl- hülâsa etmek müm- .,_;_B- seyyiat tabil, diğer ve S arasında intişar — etti, ı,_“'h Pek fena kanaatler bü, * Bu memleketo gelen Memurlar — içinde öyle Vardı ki, halkın teminl- h:t Maişetini düşünecek zaleme ile şirket- erek gaz, şeker ve "liil *öayi inhisar altına SÜrü esâfil ile uyuşub ,g_ım"d" Vermek suretile çldurmak İçin uğraş- Tüldü ki, Yİs memurlarımız gö- Zatin h. Yan ozasından bir Muhase, asinı takliden Vilâyet harcirah mamile parayı yine o zate tazmin ettir- mekten geri durmadılar).. Halebli bir Yabudnin cebinden çıkarılan ve kâğıd para ile değiştirilerek mubhasebeye irad kaydedilen iki yüz altın, aradan bir hafta geç- meden Beyruta gelen asil ve necib bir nazırın hatırmna hürmeten tekrar iki yüz kâğıdla mübadele edildi. ( Nazır Hz., altınları hamilen Istanbula bareket ettiği za- valk Yahudi altını kâğıdla değiş- tirmek cürmile divanıharbe sevk edilmişti.).. Bir senenin hasıla: tmdan, hükümet hesabına Cebe- Klübnana getirilen on bir milyon kilo buğdayın yalnız Üç milyonu, Lübnanın aç vo sefil halkına sa- tıldı. (ve sekiz milyon kilosu, bir iki muhterem — zatın — ceblerini doldurmuya yaradı )... ( Bir ipek mübayaası reza'eti vardır ki bunu hakkile tasvire kimse muvaflak olamaz). Almanyada ve laviçrede (allın para ile altı yüz lira tutan her bir balye ipek ), eshabının elinden bin türlü tehdidler, taz- yikler, küfür ve teşni'ler ile (üç yüz kâğıda alındı ). Mesele, her nasılsa bir defa Meclisi Meb'u- sanda mevzubahs edilmişti. Fakat bu kadar çok mikdarda ipeğin, kimin veya kimlerin hesabına alı- nib götürü'düğünü anlamak kabil olmadı. Bu işe memur olanlar, evleri aradı'ar, yerleri kazdılar, mağazaları aktardı'ar, çatı arala- rından, duvar diblerinden, banka depolarına kadar nerede ipek bal- yesi buldularsa alıb götürdüler, Saklı ipekleri hükümete haber verenlere mükâfatlar — vadedildi.. — Halkın sefaletinden İs ifade etmek, fıka- ranın açlığile doymak, mevtile hayat bulmak memlckette itiyad halini üldı. Ve bw çığırı açan da hükümetin büyük memurları oldu. O zaman her tarafta binlerce bigünah adamların, kacdın ve ço: cukların en feci bir halde düşüp öldükleri görüldü. Yalnız şu bed- baht Lüboanda, hükümetin suk- kasdine kurban olub giden za- vallıların adedi yüz elli, iki yüz bine çıkar... Satılmadık ev, rehin edilmedik tarla, hetkedilmek ırz payımal olmamış namus kalmadı. | Zavallı kadınlar; donlarından, irz- larına kadar herşeylerini ııılılı_r. Ve akıbet, tasvir edilemez bir sefalet içinde ölüp gittiler. Ço- cukların düştükleri sefaleti uzvi- yenin derecesini tarile muktedir değilim. Kadid olmuş vücucler, kurumuş kollar, çarpılmış bacık- lar, derine gitmiş gözlerle talih- lerinin felâketine ağlayan yüzler- ce, binlerce İnsanları gördük... O zaman tifüs, açlığın vücud verdiği sefalet yüzünden tesirini artıran bu melun hastalık da, mütbiş bir tarzda tahribata baş- ladı. Yalnız Haleb şehrinde ve tifüsün ilk savletinde ölen adam- ların (18 bin) den ziyade olduğunu bana teminen söyleciler. Suryenin çöllerine kadar uzanan bu hasta- hiğın öldürdürğü insanların mik- darı, her halde (ikiyöz bin)e yakın olmaldır.)| ( Arkası var Almanyada Yurd Severlik Berlin, 1 ( A. A. ) — Erkek kadın birçok yurtseverler hüküme- tin Fransadan Sar madenlerini satın almasını kolaylaştırmak için altın, mücevher hediye etmeyi kararlaştırmışlardır. Hükümet bu kararın yüksekliğini takdir etmek- le beraber, mübayaa hiçbir müş- külâlı — Icabetmiyeceği için bu 1 kabul etmemiştir. Nöbetci Eczaneler Bugece nöbetci eczaneler şunlardır: İstanbul tarafı: Şehzadebaşında (fı- mail Hakkı ), Yenikapıda ( Sarım ), Karagümrükde ( Suad ), Topkapıda ( Nazım ), Samatyada ( Ruıdvan ), Zeyrekde ( Hasan Hulüsi ), Bulatta ( Tolidi ), Eyübde ( Hikmet ), Kum: kapıda (Belkıs), Divanyolunda (Esad), Bahçekapıda ( Salih Necatı ), Bakır- köyünde (Hilâl), Beyoğlu taralır Tak- simde Bostanbaşında ( İtimad ), Te- pebaşında ( Kinyoli ), Turlabaşında ( Tarlabaşı ) Gülatada ( Kapılçi ), Maçkada ( Maçka ), Kasımpaşada ( Yenituran), Hasköyde (Yenitürkiye), Kadıköy tarafiı: Modada ( Alâeddin sıhhat), Pazaryolunda (Pıfat Mümtaz), Üsküdar tarafı: Yeniçeşimede (Ynihıd). Büyükadada ( Şinasi Roza ) eczaneleri. AŞKIN, GÜZELLİĞİN VE BEYAZ PERDENİN KRALIÇESİ MARLENE Bugüne kadar yarattığı KIZIL ÇARiÇE DiETRiCH filmlerin en güzeli olan Şaheserler şaheserile kalplerimlzi teshire geliyor. Paramount filmidir. 28 kalemde 775 küsur kilo likör imaline mahsus kimyevi otlar nümuneleri veçhile 5/2/935 Salı günü saat 14 do pazarlıkla satıla- cakdır. İsteklilerin *615 teminat parasile birlikte Cibalide Levazım ve Mübayaat şubesine müracaatları. BERLİTZ de 'Türkçe, Fransızca, Ingilizce, (407) YENİ AÇILAN LİSAN KURSLARI Italyanca, Almanca v. s. Kayıt muamelesi başlamıştır. - Tecrübe dersi meceanendir. ANKARA: Konya caddesi İSTANBUL : 378, İstiklâl ond. Yeni Soyadları. Okurlarımız Ayni İsmi Sık, Sık Alı- yorlar. Buna Dikkat Etmelidirler Yozgadda Yozgad ( Hususi ) Sulh Ceza hökimi bay Tahir Bayçin, Hoca Asım Durudüygu, eski nlfus mü- dürü bay Hayrullah Alkan, müte- kald bay Ömer Ayder, Alhoğlu Celâl ve kardeşi Günay, Kiriş oğlu bay Mehmed ve kardeşleri Akyürek, kasab bay Sami ve kardeşi akrabası Onat, mütekald bay Akif ve ailesi Selçuk, Muhsır oğlu bay İsmail ve kardeşi Kutlu, Tekke mahallesinden malmüdürü bay Asım ve kardeşleri Ozan, mütekald telgraf müdürü bay Ahmed Tahir Tan, Lise müdürü bay Hilmi Sokman soyadlarını almışlardır. Geredede Gerede (Hususi) Varidat kâtibi bay Sadık Avaroğlu, orman mu- hafaza memuru bay İsmall Özte- kin, bay Mahmud Özcan, bay Muharrem Arslan, bay Zühdü goköz, bay Ahmed Aydın, bay Mustafa Demirer, bay Ali Atay, bay Fahreddin Ağlar, bay Meh- med Fevzi Yaşarol, bay Ismail Bökdaş, Inbisarlar odacısı bay Mehmed Akın, Evkaf memur ve- kii bay Osman avcu Aydın, Be- lediye çavuşu bay Cemal Sarp, Belediyede kâtib bay Ahmed Omay, Belediye makinisti bay Fahreddin Karan, Belediye aza- sından bay Faik Acar, dabiliye odacısı bay Ibrahim Keya, varldat kâtibi bay Ali Aykım, maliye tahsildarı bay Yusuf Ugur, maliye | tahsildan bay Seyid Mehmed Sardoğan soyadlarını almışlardır. Gaziantpte Gezianteb ( Husust )— Askert Ihtisas — Mahkemesinde — soyadı alanlar şunlard.r: Miraly bay Vev- fik Turuthan, aza bay Şerafettin İzmir, adli hâkim bay Şakir Öru, Müddelumumi bay İhsan Tan, müs- tanlik bay Haşim Bâtur, başkâ- tib bay Ibrahim Taktekin, kâtib bay Seyfi Erkek, kâtiblerden bay Cemil Karagözlü, bay Hüse- seyin Aksoy, bay Ali Alpöncül, | mübaşirlerden bay Cevad Çan- kaya, bay Ali Akdoğan, bay Mus- tafa Güner, bay Akkâş Günde- mir, avcı Osman Özgün, odacı Mehmed Karaşın, doktorlardan bay Şükrü * Maznar, bay Salib Özer, - diş doktoru bay Sabri Altınöz, diş doktoru bay Oğuz Alıcı soyadlarını almışlardır. bulancakta Bulancak (Husust ) — Kaza Jandarma kumandanı bay Ihsan Hulki — Yıldırım, Nüfus memuru bay Mehmed Özkal, Tahrirat kâtibi bay Fethi Özer, Nüfus kâtibi bay Avni Coşkun, kazaya bağlı Pırayız Merkez mektebi bap mualimi bay Sadık Seçkinder, | muallim — bayan Ayşe bay Ibrahim Tüzün, bay Ethem Kılıca!p, Şeyhli köyü Yatı mektebi mvallimi boy Mehmed Kunuıılp. Karahan Çayırköy muallimi bay Şaban Gültekin, Şeyhmırza mual- limi bay Mehmed Taçkun, Sasu köy muallimi bay Tevfik Nsalu, Akköy başmuallimi bay Tevfik Kurt, bay Ahmed Altıntaç, bay Celâleddin Okay, Eynece köy baş- muallimi — bay Şe'ik zdemir, Şemseddin köy muallimi bay Ah- med Turhan, Yaslıbahçe köy muallimi bay Bekir Özdemir, Narlık köy muallimi bay Bekir Aydın, Mağdala köy — muallimi bay Sadık Özer, Bulancık yatılı TUv ” Aygözen, | mekteb —mualli ve muhabirimiş bay M. Atalay Öztürk soyadıni almışlardır. Bigada Biga, (Hususi ) — İnhisarlar« dan başmemur bay Mustafa Özdilş muhasebecisi bay Ali Rıza Çöllü; ziraat memuru bay Lütfi Utku; satış memuru bay Şevket Ukutayy takib memuru bay Feyzi Emre; "” "” » Mustafa Uğun odacı bay Abdi Aydoğan, Idarç bekçisi bay Hüseyin Mumcu, Çant pazar köy memuru bay Mustafâ Akalın, Çanpazar köy odacısı bay Mes'ud Erdinç, Balıklıçeşme meş muru bay Sadeddin Oğuz, odaş cısı bay İlyas Demirkan, Karabige memuru bay Ishak Erkip, odacışş bay Cemal Ergin ve tüccardalt bay Ibrahimle kardeşleri Dereli soyadlarını almışlardır. Kulada Kula, ( Hususi ) — Emre köy muallimi bay Halil Taner, Meny& muallimi bay Ziya Gür, Sandal köy muailimi Haciel Türkel, Göle de köy muallimi bay M. Kâml Turan, muallim bay Abdürrahinş Uygur, muallim bay Şaban Ertan, muallim bay Şeref ve bayan Nova res Yücel, muallim bay Cahid Ercan, Genker köy muallimi :I Ibrahim Güner, Körez köy m limi bay M. Şükrü Günay, Selen« di köy muallimi bay H. Orhat Barlas ve bay Hasan Mete, müale lim bay M. Sezai Onur, Muallim bay H. Dündar Eldem soyadlarını almışlardır. Çermikte Çermik (Husust) Müftü bay Hasan Remzi Kızılelma, Tahrirat kâtibi bay Şefik Erdem, Malmü- dürü bay Şükrü Yücel, Husust muhasebe memuru bay H. Avnl Demir, Nüfus memuru bay Ömer Akgün, Maliye tahsil müfettişi bay Ali Savcı, Inhisarlar memuru bay Abdullah Kılyamak, Varidat memuru bay M. Şprif Güler, Veznedar bay Mehmet Kaynak, Varidat kâtibi bay Cevad Kap- lan, P. T. ve T. müdürü bay Zülfi Tosun, A. şubesi reisi bay Hayrul'ah Baykara, — Jandarma bölük K. bay Sıdkı Tuğrul, Mahe keme başkâtibi bay Cemil Vural, Ziraat fen memuru bay Cemil Kartaltepe, Belediye başkanı bay Tahsin Yılmaz, Baş muallim bay Zühtü Ertem, Muallim bay Hıdır Erkenekon, Muallim bayan Ra- ziye Güner, Muallim bayan Fik- riye Elgün, —Husus! muhasebe tahsildarı boz Mustafa Ergin soyadlarımı — almışlardır. eüninüenek ea aAi aS T — Gazetenin evas gesivile Bir sütunun ikl satırı bir (santim) sayılır.. 3- Sayfasına göre Bir santi- min ilân fiatı şanlardır. 3-—'Bir şantimde — vasall '(ıı kelime — vardır. 4—Inte ve kalın gazılar tutacakları yere — göre santimle ölçülür.