hat ÜÖyremmeedümeeteemek Amerikada Müdhiş Bir Kış Hüküm Sürüyor Filâdelfiya Civarında Karın Yüksek- Kanadada ka: Nevyork, 24 (A A.) — Ka- ::dl ve Birleşik Amerikada şid- :" b'lr soğuk dalgasından sonra mikdarda kar yağmışlır. :Hldelfiyı'dı (18) inç derinli- “.:"l;:r kıı! dtıbı:ıu vardır. ylar yoldan çıkmı hal .:lll dumîıı;tur. eee N Vevyorkta karın kalı ö n hati ea Yapılamamaktadır. meı:.dı ve Birleşik Amerikada er karlar içinde terkedilmiştir. irçok şehirlerde telefon ve Gdisı muhaberatı kesilmiştir. muntazam tely, »X rikaEtYork, M (A. A) — Ame- ".:: hüküm süren kar tipisile, Füaday dU Slimak klar yüzünden, (9) u iya'da, 6 sı da Neyyork'ta Üzere (80 ) kişi ölmüştür. * Nevyork, 24 N (A A.) — M> ::'"-ldı elli şenedenberl görül- —"5 derecede soğuklar olmuş 'N'D*?co sıfırdan aşağı 45 dir. Amerikada soğuklar tebalik hdüluleriı sayısı dün mnıı.ı.';.fo) Idi ve gittikçe Nevyorkta (20) santim - derin- kar devam caher “* kar yağmakta ( Son Posta ; Bi; santimdir. | Sular da T! Nevyork, 24 ( ıCR"ı — Bir Sularının taşması yüzünden r inç iki bu- a) yazıyoruz: Başkan Ri l D ükmeddin Fethi, ikinci bid gan Fabsi, Fehmi, Genel yaz- Vvezmedar muhasib — Muhidi Ha V aa liği 45 Santimi Bulmuştu Talebe Birliğinin Yeni Heyeti yak sporcuları karla örtülü ovalara çıkıyorlar Misisipi — eyaletinde 10 kişinin daha ölümü haber veriliyor. Missisipi ovasının sular altında kalmasile, damların ve ağaçların Üzerine sığınan binlerce ahaliyi kurtarmak — maksadile — motörlü vapurlar sevkolunmuştur. Birçok — yerlerde münakale, ancak sandallarla temin edilmek- tedir. « Sledega, 24 (Amerika) — Ne- hirler taşmış ve binlerce kişi tecrid edilmiş birhalde kalmıştır. Şimdiye kadar yedi kişi ölmüştür. Buzlar nehir sularının akmasına ve gemillerin — işlemesine mani olduğundan imdad İşleri pek zor yapılmaktadır. Yurdumuzda 24 Saatlik Hava Vaziyeti Ankara, 24 (A.A.) — Zirant Bakanlığı meteoroloji enstitüsün- den aldığımız. malümata göre son 24 saat içinde yurdun Trak- ya ve Ege alanları kapalı, diğer yerleri umumiyetle yağışlı geçmiş- tir. Yağışlar Akdeniz kıyılarile Karadeniz — kıyılarında yağmur, orta Anadolu ve doğu Anadoluda kar şeklindedir. En çok yağış 10 milimetre olarak Rizede ölçülmüş- tür. Orta Anadolunun batı kis- mından maada yerleri ve doğu Anadolusu temamile karla örtü- lüdür. Düne nazaran hava üç derece etrafında ölçülmüştür. i, at İsmall Hakkı, m?tlı;u"ızım Hakkı. zi Merkez büro azaları: Halük, Mustafa, İsmail, Ihsan, Hariciyeye: Mahmud, Bürhan, Nihad, Şahin, Iktisadar Mustafa, Tahsin, Ibrahim, Reşad, Noşriyata: Gündür, Hikmet, Ibrahim, Hüsnü, Teftiş h'!ıliııı Pulad, — Altay, Dündar, Nuri. Resim, yeni heyot azâsıcı bir arada gösteriyor. ee GU Öz Türkçe Bilmecemiz S Dünkü Bilmece 12345678 ıf ISII_EİI!_ HErşEN Bugünkü Bilmece Boş dört köşeleri aşağıda ya- zılı manalara gelen Öz Türkçe kelimelerle doldurunur. Bu sa- yede hem vakit geçirmiş, hem de öz Türkçe kelimeleri öğren- miş olursunuz! OU OUA N — Soldan sağa: 1 — Müsteşar 2 — Erkek - Bir nota 3 — Şkeste 4 — Düğme geçen yer » firuhl et 6 — Gelmek — mastarından emri- hazır « zer eden 7 — Kemli 8 — Başına bir B getirilince yek Yukardan aşağı: 1 — Fabrika 9 — Temiz — Erkek 8 — Pis 4 — Az sıscak 6 — Mecnun 6 — Sahib « Pislik 7 — Önün zıddı - İlâve 8 — Hayret — ve — istihfam ni dası - Şalak İzmirde Bir Sanayi Meselesi ( Baştarafı 1 inel yüzde ) İzmir, 23 (Hususi) — Izmirdeki mensucat — fabrikalarının — hafta içinde açığa — çıkardıkları — işci adedi 900 olmuştur. Bunların hepsi de gece İşçisidir. Mensucat fabrikaları işçi çıkarma vaziyeti- nin muvakkat olduğunu, bunların lkbaharda tekrar işe alınacakla- rını beyan etmişlerdir. Işçiler alâkadar ınılunlıırı müracaat ettikleri İçin vaziyet gözden geçirilmiştir. Fabrikaların iddiaları yersiz görülmüştür. Fabrikalar, bu yıl Aln;ıı:ıu.yı apılan uk ihracatının rı ;nful!üm bu halin devamında tehlike olduğunu İddia etmişlerdi. Halbuki fabrikaların bu yıl daha beş bin balya pamuğa ihtiyacları vardır. Buna mukabil piyasada (13500) balye pamuk mevcuddur. Daha 8500 balya pamuk ihrac edilebilecektir. — * aaraa aa Yunan Adalarında Galeyan | Baştarafı 1 inci yüzde | Atinada Bir Hâdise Atina, 23 — Atina belediye reisinin, Atinadaki İtalyan mekte- binde verdiği bir konferans mü- nasebetile korku verici hâdiseler olmuştur. Belediye reisi, Italyadan bahsederken dinleyiciler arasında lıılıııııılım:| lldlıdılı.lıı&ıı biri alkarak 1 Mt İKi adalılar zülüm altın- da İnledikleri sırada İtalyadan bahsetmekten utanmuyor muşun?» &ü b'"ı:ıı'l anlar, on iki M.lı(“ıı. dö: için hücu adalı Rumu dövm n eylemişlerse de zabıta — tarafın- dan kurtarılmıştır. Bu gürültülü hâdiseden sonra mekteb binasına dinamit atılmış- tır. İnsanca telefat yoktur. Ati- nadaki İtalyan enstitüsünün cam- ları — ao T Bu Kadının Çocuğunu Aceb Öldürmü_şle_r Mi? ( Baştarafı 1 inel yüzde ) muayene ederken dört aylık ge- be olduğunu öğrenmiş ve : — Evli değilsiniz.. fakat dört aylık gebesiniz. demiş. Emine Şükran derdini dökmek ve şikâ- yetini anlatmak için fırsat bulan bir adam edasile anlatmıya baş- lamış : — Ben üçüncü defa gebeyim. Birinci çocuğumu altı aylıkken ağır birşey kaldırmak isterken düşürdüm. Arabyan hanında bir müecssesede daktilo idim, Ihsan isminde biri evlenme vaadile beni iğfal etti. Üç çocuğumu da ken- disinden aldım. Birincisini — di- şürdüm. İkincisini dokuz ay kare nımda taşıdım. Ağrılarım tuttu, Ihsan beni Beyoğlunda, Sakıza- gacında Çöplükçeşme sokağında oturan ebe Araksi'ye götürdü. Orada birkaç gün kaldım. Çocuğu doğurdum, Çok sıhhatlı ve gür- büz bir yayru İdi. Birkaç gün sonra çocuğun alnında bir çizgi hasıl oldu, Araksi çocuğu alarak başka bir doktora götürüverdi. Sık sık gelen İhsan bu sıralarda yanıma uğramaz oldu. Birgün Ihsanın tanıdıklarından tercüman Mahmudun metresi Anna bana geldi: “ — Ihsan seni nikâhla alacak akşam Gülüstan bahçesine çık ta görüşün; dedi. —Ben o gece Gülüstan bahçesine gittim. Orada Ihsan, Mahmud ve metresi Anna da vardı. —Benimle konuştular. Ben evden çıkınca Araksi de çocuğu doktora diye yine evden çıkarmış. Ben Araksinin evine dönecektim. Nedense benim oraya gitmemi — İştemiyorlardı. — Bana mâni oluyorlardı. Sen bu gece Anna'nın evinde kal diyorlardı. Ben dinlemedim. Araksinin evine döndüm. Fakat çocuğun yanağın- da hasıl olan yeni bir - şişlik nazarıdikkatimi celbetti. Ertesi gün beni yine çağırttılar o gece beni zorla Annanın evine götüre düler. Ertesi gün eve döndüğüm zaman çocuğumu bulamadım. — Çocuk nereye gitti? Dedim. Araksi doktora götürdü, dediler, Komşulara sordum. Onlar da söy- lemediler. Nihayet yakın komşu- lardan Bayan Sofyayı buldum o da bana: — Çocuk bu gece yarısına kadar ağladı. Ondan sonra bir- denbire sesi — kesildi. Bilmem ne oldu? Dedi, Sonra öğrene dim kl İhsan, Araksi ve kocası Jiraer yavrumu boğmüşlar - ve Mecidiye köyündeki Ermeni me- zarlığına gömmüşler. Çocuk - (20) günlük olmuştu. Çocuğu kaybedin- ce memelerim şişti ve Haydarpaşa hastanesinde ameliyat geçirdim. Sonra 'hsan yine bana gelib git miye başladı. Yine gebe kaldım. Bu defa yine beni bırakıb kaçtı, Polis bundan sonra Ihsanı ge- tirterek ifadesini almış, Ihsan: — Ben Arabyan hanında iken Emine Şükran yanımda daktilo ldi. Kendisile kat'iyen temasım yoktur. Birgün sokakta gezerken bana ve refikama hücum ettk Şimdi Beyoğlu sulh ceza mahke- mesinde davamız var. Demiş ve hendisine atfedilen suçunu tama- men İnkâr etmiştir. Ebe Araksi ise: — Evet.. Emine Şükranı bize Ihsan getirdi. Fakat çocuğunu biz öldürmedik. Şükran kendisi alıb götürdü —cevabını vermiş, kocası da ayni şekilde ifade de bulunmuştur. Yalnız Araksi “ Ihe san bizde yarım saat kaldı,, de« diği halde kocası “bizde blir gece kaldı,, demiştir. Polis dün Üçünü de mevcuden müddelumu- miliğe teslim —etmiştir. Tahkie kata el koyan müddelumumi mue avinlerinden Bay Şefik Özer ilk tahkikatın noksanlarının tamam- lanması için suçluları tekrar pot lise iade etmiştir. Bulgaristandan Yükselen Densizce Bir Ses Daha ( Baştaralı 1 inci yüzde ) Türk yurdunun öz parçasıdır. ve ayrılmasına da imkân yoktur. Trakyamızın nüfusu günden güne artıyor, iktisadi faaliyeti genişli- yor. Hükümet, Trakyanın düzen- liği için büdcesine para koyuyor. Bütün bunlar, Trakyanın, Türk elinden ayrılmaz bir parça oldu- gunu gösteren kuvvetli delillerdir. Buna rağmen, şu kalın kafalı komitecibaşı ortadaki hakikati anlayamıyor. Biz Bulgaristandan bir karış bile toprak isteğinde bulunmadığımız halde Gospodin Kız Mı, Oğlan Mi? ( Baştarafı 1 inci yüzde ) evvel — anlaşılabildiğini yazıyor. Muhabirimizin mektubunu buraya koyuyoruz : *“ Elâzizde köylü arasında bir tecrübe usulü vardir ki, başlı ba- şına bir mevzuu olacak kadar meraklıdır. Burada bütün köylerde gebe bir kadının kar- mındaki çocuğun kız. veya oğlan olduğu şu basit tecrübe İle e- laşılıyor: Gebe kadının memelerine süt geldiği zaman birkaç damla alınıb bir bardak suyun içine konur. Eğer #üt “ağır ise suyun altına Ormanciyef hâlâ Trakya masalı okuyor. Eğer bu suretle, Trakya koe mitesi alet edilerek siyasal bir tahrik — yapılmak — isteniliyorsa, Türk diplomatlarının çürük tah- taya basmaz cinsinden olduklarını şurada söyleyiverelim. Ve ilâve edelim, ehemmiyetle anlatalım ki, Bulgaristan komşumuzdaki siyasal faaliyetleri büyük bir dikkatle takib etmek vaziyet ve mecburk yetinde bulunuyoruz. Anladın mı Gospodin Orman- ciyef! öker. O zaman hükmedilir ki « dinin karnında taşıdığı ığ::: dır. w süt suyun ğll::ı cEi. kız olduğuna İnanmak lâzım , Görüyorsu- nuz yal! İş fal veya keramet bi üfürükçü saçması değil, sayısı gıılll olmiyan yıllardanberi birçok tecrübelerle doğruluğu tahakkuk etmiş bir fizik hâdisesindemibarettir, Eski Bir İncil Londra, 24 (A. A) — Yüz ildanberi aranıb bulunamıyan fııdlln Mısır dilile olan tercüme- sinin aslı bir yıgın pıplırnı ara- gında — Britiş om'un ıuuv geçmiştir.