Para Ihtiyacı Duymuyan « Bir Memleket Bir hayli zaman evvel Mışırın İskenderiye — şeh- rinde — Onastasi isminde bir İsveç- li vardı. Bu adam hükümeti namma İskenderiyede konsolosluk vazifesini görüyordu, M. Anastasi İskenderiyede öldü ve (40) bin isveç kuronuna bnliğ servelin! Stokholm” şehrisin be- lediyesine bıraktı. Stokholm bele- diyesi, bu parayı ne gibi bir işte kullanabileceğini düşündü. Müne- sib bir yey bulamadı. Tuttu, akla elverişli bir fikir gelir ümüdile Stokbolm bankalarırdan — birino yatırdı. O gün, ba gün yani bay Onastasinin ölüm — tarihi çlan 819820 kuronuna baliğ olmuştur. Şimdi bu para İle genc - kızlara mahsus bir enstitü kurulması dü- şünülmekte, bu hususta Stokholm belediyesine bazı teklifler de yapılmakta İsa be şehir beledi- yesi bunların hiç birini kubul etmemektedir. — - * pey zaman var ki ortaAme- ikanın İncisi — addedilen Sakin bir. | Küba kargaşalık- lar içinde yuvar- —ıı_lıkd * | tanıyor. alaız Küba ! 1934 genesi - için size verebileceğimiz şu blânço bir hayli manalıdır. 3 değiştirilmiş Cumhur reisi, 10 kabine buhranı 33 hükümet tadili, 2 komlnist lb- tilâli teşebbüsü, 9 askeri ihtilâl teşebbüsü, bir polis ihtilâli teşeb- büsü, bir muhalefetin ihtilâl teşeb- büsü, bir eski zabitlerin ihtilâli, bir denizciler ihtilâli, iki umumi grev ve on tano kısmi grev, bir senede 2000 patlamış bomba, siyasi kastler yüzünden 30 kişi- nin katli, 200 kişinin yaralanması, zabıta İle müsademelerde 85 ölü, 400 yaralı, bir hükümet reisine suikast, 3 defa ordu kumandanı- na suikast, yedi defa Amerika sef.tine suikast; bütün bunlar müstesna; Kübada sükünet bü- küm sürüyor. Yeterki bu sükü- net içinde oturabilmek için insan- da yürek bulunsun. * Slııdud Oil ,, kumpanyası» 'nın son İstatis'iklerine göre bu şirketin kon- trolu altında bulu- nan — mücsseseler 1934 genesi için 168 milyon dolar kazanc dağıt- mışlardır. Bu miktar, bir evvelki seneye nisbetle yüzde 30,1 faz- ladır. sveç bu nok- Standard Oil'in kazancı “zSOSEE ÖFU ERIYENMAMENNM T SMANLI BANKASİ TÜRK ANONİM ŞİRKETI TESİS TARİHİ: 1863 5 ermayesi: 10,000,000 İogilir Krası Türkiyenin başlıca gehirlerile Paris, Marsilya, Nis,Londra — ve Mançester'de. Misir, Kibrs, İrak, İran, — Filistin ve Yunanistan'da Şabeleri, Yugoslavyâ, Romanya, Sunye ve Yunanistan'da Filyalleri vardır. Her türlü banka muameleleri yapar z TTT DK d Dünya Hüâdiseleri ee — —Lindberg Mes Amerika Tiyatrocuları Şahidlerin En Mühimlerini İçin Ortaya Altın Döküyorlar Maznunun İçin KARA |— L nünyaa OIıı Bitenler İçyüzü Fenâ Bir Gün Londraya telsix ile nakledilen birkaç zesim: Muhakemoe safhaları,, Flemington, (Ikincikânun) — Şehirde yeni bir “borsa,, açıldı. Bu borsanın muayyen bir yeri yoktyr, evde, gazinoda, kahvede, kösebaşında, halttâ mahkemenin koridorunda, ve belki bin - yerde birden kurulur. — Hauptman mahküm mu ola- cak, beraet mi edecek? istediğiniz para mukabilinde bahse girişeb lirsiniz. Neticede kazanırsanız, ka- zancınızı — tahsil edememekten korkmayınız, akdi tescil de ettire- | bilirsiniz. — Hauptmanu berant mi ede- cek, mahküm mu olacak? Juri ile idare edilen muhake- melerde bu belli olamaz, fakat dikkat ettim, bugün bahse giri- şenlerin ekseriyeti: — Yüzde yetmiş mahkümiyete hükmediyordu. Şehir bir taraftan *“Borsa,, meydarına dönmekle — beraber, Öte taraftan (Hollyvood) u da an: dırmaya — başladı. Diyebilirim ki Amerikanın tiyatro ve sihema trupu teşkil eden ne kadar tanın- mış Embresaryosu varsa hepsi de buraya toplanmışlardır, Maksad'arı davada başlıca rol almış olanları Ücretle tutarak, şehir şehir dolaş- tırmak, sahnede veya — filimde halka göstermektir. Bu sahada teşhiri en fazla İstenilen — mubakkak ki — doktor Kondomdur. Eğer işitliğim doğru ise kendisine (25,000) dolar teklif edilmişlir. Fakat o (50,000) dolar istemektedir. Pek — inanmadım amma, doktor bu parayı alabilir. se, kendisini (Lindberg) den boş yere koparılan — « fidyeinecatı » geri almış farzedecek ve bu parayı aynen ona — verecektir, Dedim ya, inanmıyorum, hele doktor gibi yarım komediyen gürülen bir adamdan biç bekle- miyorum. Fakat herşey mümkün- dür, olur mu olur, Embresaryoların ikinci derece hücumuna maruz kalan mürebbiyo Mis Betty Gowdur. Ona bir varyete tiyatrosuna girmesi tek- Lf edilmiştir. Kabul ederse haftada (450) dolar Ücret verilecektir. Fakat Mis Gow bu tekliflerin hepsini de reddet- miştir. — İlk vapurla Ingiltereye dönecektir. Unutmadan söyliyelim, — jüri heyeti de buna benzer bir teklif ile karşılaşmıştır. Eğer hep birden toplu olarak tiya'rodan tiyatroya gezmeyi kabul ederlerse beherine | usülleri her haftada (100) dolar ücret verile- cektir. * Size ilk yazılarımdan birinde İIngiliz adaleti ile Amerika adaleti arasında bir benzeyiş buluyorum, demiştim. Amerikada muhakeme eyalete göre az çok değişmekle beraber,yine bu fikirdeyim. Bununla beraber İn- gilizlerin temkini ile Amerikalıla- rın her şeyl “ semerelendirmek ,, prensibinden — olağan bu çeşid teşebbls'eri arasında, ölçülmiyecek derecede bir ayrı'ık buluoduğunu da kaydetmeliyim, * Şehirde bu mesele etrafında gittikce artan bir merakın salgın halinde büküm sürmesine muka- bil mahkeme salonunda buglünün sönük geçtiğini söyliyeceğim, se- yirelleri bırakmımız, — bizzat — jüri heyeti arasında bile esnememek için mütemadiyen sakız çiğneyen- ler vardı, çünkü “vak'a, dan zi- yade «fen » den bahsediliyordu. Bununla beraber dinlenen ilk şabid biraz heyecan vermekten hali ka'madı. Bu, “maliye dairesi, memurlarından (Frank Vilson) du. Çünkü : (Lindberg)ım çocuğunu ka- çıranlara verilen 50000 dolar, kar- şiliği altın. olduğu için cumbur reisinin emrile yakında meriyet mevkilade çekilecek olan kâgıt- lardan seçi'mişti. Numaraları da birer birer bu memur tarafından zabtedilmişti. Frank — sayısı çok mahdud olduğu için bu banknotların izini kolaylıkla takib edebiliyordu. Bu- nun içindir ki bir kısmı maznu- nun garajında bulununca hiç te- reddüde düşmedik, Burada müddelumumi — gahid- den bir sual gordu; Müddeiumuml Maznunun suçlu olub olmadığı hakkında bir fikriniz var mıdır? Fakat şahid ağzını açmıya vakit bulamadan avukat fırladı, böyle bir sualin yeri olmadığını söyledi, müd- delumumiyi — şiddefle — protesto etil. Müddeiumum! de Reisin müdahalesi Üzerine sualini geri almıya mecbur kaldı. Işaretli banknotlardan ele ge- S:ıılıriıı sayısı ancak (14,000) di. İst tarafı ne olmuştu? Avukat şahide sordu: — Bu işaretli banknotlardan (2980) tanesin, mer'iyet mevkiin- den kalkma gününün ilk günü Devlet Bankasına girdği ve bilâhara Gölen Faulkner isminde bir adam tarafından getirildiği doğru mudur? Fraak — Bi'miyorum! Avukat — Faulknerin elyazısı Hauptmanın elyazısı ile karşılaş-- tırılmış mıdır? Fraok — Evet, fakat yazı mütehassısı arada hiç bir benzeyiş bulamamışlır. Burada size, davada en mühim rollerden birini oynayack olan bir “vak'a, yı anlatacağım: Adliyenin elinde, çocuğun ka- çırılmasından sonra İadesi için yapilan “fidyeinecat,, müzakere- lıı:ı esnasında, çocuğu kaçıranlar tarafından (Con) imzasile yazılmış birkaç mektub vardır, bundan başka Hauptman tarafından vaktile otomobil — kullanma — müsandesi almak üzere be'ediyeye verilmiş bir istida mevcuddur. Mektublar ile bu istida yazı mütehassıslarına gösterilmiş ve onlardan her iki yazının da bir elden çıktığı cevabı alınmıştır. Maznun - İçin en tehli- keli nokta da buradadır. Binaen- aleyh herkesin dilinde; — Bakalım avukat bu noktayı nasıl izah edecek? Suali dolaş- maktadır. — * Banka —memurundan — sonra salona giren en mühim yazı mü- tehassısı Mistr Norman oldu. Bu zat tamnmen sağırdır, — süaller kendisine kulağına tuttuğu “işit- tirici,, ile sorulmaktadır. Narman — Maznunun İstida- gını tetkik ettim, içinde elli yedi çeşid “hata,, buldum. Bu hatala- rın en mühimmi ortalarında (Th) ve (g H) barfları bulunan sözle. rin yanlış yazılmasındadır. Ayni hatalar fidyeinecat, müzakereleri esnasında doktor (Kondom) a ge- len mektublarda da vardır, Ve yazı mütehassı uzun boylu anlatmaya koyuldu, İşte bugün muhakeme celsesinin sönük geç- « |Git, Pulunu — Sahneye Çıkarmak | Başka Yerden ı Öz Türkçe: Al 1.. ğ Bayramdan bir gün önce F Postahanenin pul dağıtılan önünde yarım saat bekledim R nimle birlikte bekleyenler o0 | var, yoktu. Ancak pul dağıtan elini bir türlü çabuk tutmi Sanki, bu işi kendisine bir garya olarak vermişlerdi, He isteyene, canını istemiye | gibi kaşlarım çatarak bhbayif yordu: — Sıram bekle! Bekledik, bek!'edik. bir türlü gelmiyordu. 4 Derken, aslan yapılı bir (asker) cik, dayanamadı: — Emşeri, görülecek var. Bizi ne dimeğe d elini çabuk tutuvi... Diyecek Delikanlı buna büsbütü ki — Elimi çabuk tutarım.. buk tutmam. O benim bi'eceğii iş.. Beklemek — İstemezsen, pulunu başka yerden al.. haykırdı, Ben de bu ara, söze karışt!! — Böyle haykıracağınız | pul dağıtsanız şimdiye kadar niz biterdi! $ Bunu duyunca, yan yan b rak, benim pulumu en ason bıraktı. Sanki : — Burada buyuran benif Kimse bana karışamaz.. istiyordu. Para verip pul almıya gele lere böyle atıp tutan bu küçt aylıkcış yarın yüksek bir y geçerse kendisine tşi düşenler yaparl.. Diye düşünmemek den gelmedi. Büyüklerinden, güler yüz g8 neğe, tatlı dil işitmeğe | halk, küçüklerden de bunu Posta telgraf baş çevirget sorarsa, bu pul dağıtıcı gent adını da bildiririz. #4 ğ mesini mucib olan nokta bu fetf izabattır. | İki Mühim Şahid ; Flemington, ( İkincikânun ) Rivayete göre gerek Müddeii mi ek avukat gayet l DS a balmmelrdir. M umuminin bulduğu şahid isminde bir makinistlir, kaçırilmasından — bir ay 80 ( Hauptman )in yeşil renkli otomobili siyaha çevirttiğini liyecektir, evvelce dinlenen eh yetsiz bir şahit hâdiseden bi #aat evvel (Hauptman ) 1 YÖY renkli bir otomobilin içinde (LiM'| berg)in evi civarında gördüğ söylemiş olduğu için bu w eğer verilirse, maznunu mahı cek mahiyette telâkki edili tedir. Müddeiumuminin bulduğu #Ç hid ise bir boyacıdır, — hâdiset'| vukuu sıralarında (Hıuplıd kend'sile birlikte bir. kabwt'| olduğunu söyleyecektir. Eğer ifade de yerilirse, bilâkis mâ nu kurtarmakta âmil olacak $' görülmektedir, * Son Haberler Bi Flemington, 15 (A.A.) — , leksandr İsminde bir kadın, Fj yeinecatın verileceği sırada Tp tor ( Kondom ) u taracsud şahsın (Mauptman) olduğunu Ti lemiştir. Bu şahidin ifacesi H sında (Hauptman) kızarmış ç ( hakemeyi dinlemekte olan 4' si de sapsarı kesilmiştir. | |