29 Aralık 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

29 Aralık 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

< 29 Birinci kânun tLeİı - Fransız Münasebetlerine Bir Bakış ' Lehistanla — Fransanın — arasında Meyvcut olan İttifakm epey zamandan beri mühim bir tecrübe geçirdiğini bu sütunlarda birkaç — defa İşaret tttim. Bu tecrübe hâlâ devam etmek- tedir. Fakat Lehbistanin bir an evvel Yaziyetini tayim etmesi ve bu İttifaka Sarılıp — sarılmıyacağının anlaşılması mgeliyor. Bunu isteyen Fransa hükümeti ve —efkârı —umumiyesi olduğu kadar Leh efkârıumumiyesinin bir kısmı da Ba meyildedir. Buna — Mukabil bugünkü Leh hükümeti vae — Onun Hariciye Bakanı Bay Bek daha Ziyada Almanyaya temayül göster- Mektedirler. — Lehistanı — Fransadan — Uzaklaştıran sebebler muhteliftir. Bir - defa Lehistan büyük bir devlet olduğu kânaatindedir. ' Binaenaleyh —Fransayı bağlayan Muahedelerin kendisini de bağlaması İçin, bunlar hahkında peşinen fikri- hin sorulması ve muvafakatinin alın- Masını istemektedir. Fransa, Lehis- tana bu hususta hak vermekle bera« ber Lehistanın şikâyetlerinin deva- | Mına bakılırsa ameliyatta bu müta«- | [lıyı iltifat etmemektedir. Bundan başka Lehliler, Lehistandaki Fransız lermayesinin Çalışma gşeklinden de şikâyetçidirler. u sermayenin, Lehistanda bir nmevi — Müstemlekeci vaziyeti — ile hareket O| #Sttiği kanaatinde bulunuyorlar. Diğer — faraftan küçük itilâfın) mühim rükün- O| İerinden Çekos'ovakya ve Ramanya — İle Lehistan arasında bazı geçimsizlik- : ler vardır. Bütün bunlar, — şimdiye kadar Lehistanı Fransadan uzaklaş- | tırmıya yardım etmiştir. Arada mev- Üİ — cud ittifaka rağmaen bu ittifaknameyi ' Unutur olmuş'ardır. Şimdi Fransanın | bilmek istediği şudur: | Lehistan — ne dereceye kadar bu İttifaka sadıktır? Eğer Lehistan bilâ kaydüşart Fran-. Banin yanında mevki alır da Almanya ile olan münasebatını o görüşe göre | —ı, tanzim ederse febiha. Eetmezse o vakit “ÂAvrupa siyasnl alanında bazı mühim faaliyetlere girişilecektir. Bu faaliyet« lerin neler olabileceğini yakın bir Ati bize gözsterecektir. — Süreyya , . Bir Boğulma Felâketi — Vigo, 28 (A.A.) — Bir balık gemisi bütün tayfası ve yükü ile beraber Ispanya açıklarında bat- mıştır Edebi Tefrika S1 Zannedersem — benim de reyimi almak bir zaruretİ mantı- kıyedir... Bu, müdürün Işküzar- lığıl Kalem Ümurundan müdürü üumumi ne anlar? Müftü, anlatışa göre fetvayı verir... Size de dar- gınım, Beyhan ? (Genç kız, bu sitemi anlama- mazlıktan geliyordu : — Aman, neden ? — Beni de küçük mevkle dü- | şürdünüz... Hareketiniz, — daha | — doğrusu, tecavüzü mercl sayılır. İzini, benim vasıtamla istiyecek- tiniz | | Beyhan, için için gülmekle beraber, hiç renk vermiyordu : — Vallahi bir tesadüf... Hat- tâ buna, ben de biraz mütehay- yırım. ' Kalem âmiri, merakla soru- Yordu: — Neye mütehayyirsiniz? Gene daktilo, kırık kırık gl- İüyordu: — Henüz yeni bir memur ol- duğum için memuriyet usul ve kaidelerinde bir kusurum, hatam görülürse alfedilebilir, değil mi? j Şevket Yahya biraz bozul- 0 Muştu: b | & aP T WT L F g İ —— Macaristan Ve Tuna Barışı Budaşte, 28 (ALA) — Macar ajan« sı bildirlyor: Dışarı işleri Bakanı Bay dö Kanya, Posti Naplo gazetesine beyanatta bulunarak, Cenevre müza- kerelerinin büyük bir diplomasi im- tıihanı olmuş, Macaristanın prestijini korumuş ve uluslar kurumunun oto- ritesini muhafarza eylemiş olduğunu söylemiştir. Bay Dö Kanya, sözüne devam edâö- rek demiştir ki: — Macaristan bhükümeti, Macar memurlarının muhtemel kusurlarını ortaya çıkarmak için ge- niş bir tahkikata girmiştir. Ancak uluslar kurumunun almış olduğu ka- rarda bu hatalardan ve — kusur-« lardan ancak bir ihtimal olarak bah« sedilmiştir. Macar hükümetinin evvelce yap- mış olduğu araştırmalar, — tethişci teşkilâtı ve tethişcilerin leraatı hak- kında kendisine malümat verilmemiş olmasından dolayı müşkülâta tesadüf etmiştir. Macaristanın dişarı işleri siyasası daima barış sever uzlaşmayı arar bir zihniyetten mülhem olmuştur. Maca- ristan her zaman doğrudan doğruya müzakerelerde bulunmaya hazır o_l_du- ğunu İlân etmiştir, fakat bu müza- 'kerelerin hukuk beraberliği esasına dayanması gartile. Tuna havzasında barışın berkitilmesi birtakım devlet- ler grubu tarafından yapılan bir dik« tatörlük şekl'nde telâkki ve tasavvur edilemez. Roma misakına - bazı şeart- lar altında - her devlet girebilir. Ro- ma protokollarının şümul dairesi genişlesin veya genişlemesin bu pro- tokalları itham etmiş olan fikirlerin terakkisine bağlı bir şeydir. ,, Amerikada Bir Fırtına Faciası Soğuğun Şiddetinden 23 Kişi Can Verdi —— | Nevyork, 28 ( A. A.) — Son günlerde hüküm sürmekte olan fırtınalı soğuk yüzünden 23 kişi ölmüştür. Büyük Okyanos kıyıla- rında gemilerin seyrüseferi felce uğramıştır. Müdhiş bir fırtına şark havalisinde hasarlara sebe- biyet vermîşt:lr. 29 /12/ 934 — Yok, estağfurullah... Kusur hata, demedim. Tecrübesizlik.. Onu, kabul ediyorum. Mademki mezuniyet almak - istiyordunuz, bana, söyliyemez mi İdiniz? Genç kiz, yanaklarını çukur- latan bir gülümseme ile bâaşinı çarpıtmıştı: - — Asıl şaştığım bu ya... Ben, mezuniyet istemedim... Doktorlar, bir ay kadar hava tebdili tavsiye etmişlerdi. Babam, benim de haberim olmadan, hususi surette müracaat etmiş.... Şevket Yahya üzerinden bir yük kalkmış gibi ferahlamış, e- lerini çırpıyordu: — Oh! Öyle ise pardonl! Bu- nu, evvelden söyleseniz e... Buna, akan sular durur... Fakat bu me- selede, yine müdürün mübalâtsız- karşısında, beni çagırıb fikrimi almalıydı... Nafiz Yusuf sordu: — Beyhan, yerinize kim ge- lecek? Genc kız, masum — masum - cevab verdi: “— Vallahi bilmiyorum. Şevket Yahya, yine meraklan- HARİCİ hatalarını hğı muhakkak... Böyle bir vaziyet | TELGRAFLAR Silâh YarışınınHızlanaca- ğ1 Anlaşılıyor Demektir Japonya Vaşington Andlaşmasını - Bozduğunu Bug n Resmen Bildiriyor Vaşington, 28 (A, A.) — Ulusal ma- hafilde — bildirildi- ğine göre, Japon sefiri Saito, Ja« ponyanın Vaşing- ton deniz andlaş- masını feshettiğine dair olan notasını Cumartesi | günü (bugün) Bay Hulla verecektir. — Tokyo, 28 ( A, A, ) — Vaşinton muahedesinin fes- hini bildiren 1200 kelimelik beyanat, Pazar günü gazete- lerle neşredilecek- tir. Beyanat — Cu- martesi akşamı Japonyanın Lond- ra, Paris, Berlin, Ottava, Sidney ve Şanghay sefaretlerinde Matbuatın em- rine hazır bulundurulacaktır. Londra, 28 (A.,A.) — Japon deniz heyeti Tokyodan talimat — almıştır, Talimat mucibince İngıltarenin teklif. | lerinin muhtelif cepheleri hakkında tahkikat yapılacak ve Londr?dnkı Japon donanmasından bir kruvazör Japon baş murahhası Amiral Yama- noto İngiliz mütehassısları ile görüşe- cektir. Vaşington, 28 (A.A.) — Amerikada ve Avrupada Japonyanın fevykalâde mümessili olan Bay Yoşida, tayyare ile Londraya dönmüştür. Japonyada Bir Rüşvet Rezaleti Patlak Verdı Tokyo, 28 (ALA.) — Geçen Tem- muz ayında Salta . kabinesininin -isti- .fıııııı ğ * Âşine !'M solan sun'i ipek- işin kimseler hekkında yapılen lalıkikat bitmiştir. Eski büyük me- murlardan on yedi kişi rüşvet almak, vazifelerinil yapmamak, — andlarına sadık kalmamak gibi suçların müc- . rimleri olarak mahkemeye verilecek- lerdir. Gazeteler, bu işten uzun uza- dıya bahsetmtekedirler. Suç'ular ara- sında/ eski ökonomi bakanı bay Nakıjımı. eski dımıryollı.n bakanı mıştı; lecek olan memureye evrakı tes- lim eder, öyle gidersiniz, değilmi? — Emredersiniz. Şeyket Yahyımn müştü: — Canam, insan alııtığı arka- daşlardan, — velev — muyakkaten olsun, ayrılmak İstemiyor.. Beyhan, kalem — amirinin bu müıtesna iltifatına cevab vermedi, gülümsedi.. Ertesi gün, Beyhan, telefonda çalışan — Hilkatin, kendi yerine muvakkaten getirileceğini duyunca kalbi duracak gibi oldu. Hilkat, evvelce muhasebede daktilo iken telefon santralına geçml:tl- Beyhanın yerine getiril- mesini, kim akıl etmişti? Hilkat, gır£ dedikodu hastalığından, tele- fon santralını tercih etmişti. Üze- rine vazife olan olmıyan her şeyi dinlemek düymak hırsını orası tatmin edebiliyordu. Hilkat, muvakkat dahi olsa, binbir mazeret bulur, santraldan ayrılmazdı, fakat müdürü umumi- nin kalemlerden bir daktilo iste- diğini duyar duymaz, koşmuş ve bu muvakkat vazifeyi hemen ka- bul etmişti. Beyhan, Hilkatin — le; inde kaynayan mefsedet zehirlerini bi- liyordu. Fakat bir kere iş işten yüzü gülk | geçmiş, ok yaydan çıkmıştı. Beyhan, muameleli evrakı, bazı — Yerinize muvakkaten ge- bay Kuroda, Furmuı bankası eski müdürü bay Şimada ve sun'i ipek şirketi eski müdürü bay Takagı bulunmaktadır. On Bin Mark Berlin, 28 (A.A.) — Noel yortuları esnasında yağan kar, Berlin şehrine on bin marka mal olmuştur. Bu paranın kısmı azamı münzam Ücret olarak işsizlere verilmiştir. doıyıları. gözleri lnvılcım lnvılcını yanan Hilkate teslim etti ve arka- daşlarına veda ederken sesi tit- riyordu : — Hilkat, benden eski me- murdur, benim yokluğumu - belli etmez. Hattâ korkuyorum, onun, çıkardığı temiz işlere alışacaksı- nız, sonra beni beğenmiyeceksiniz! Hilkat te, ayakta, binbir mana dolu göz kırpışlarlar gülümsü- yodu: —| — Aman, bu ne kadar mah- viyetl.. Beylerin gözünde beni büyültüyorsun; maksadın, beni mahcub etmek... Şevket Yahya, ciddi ve resmi bir eda ile Beyhanın elini sıkı- yordu: — Güle güle gidin, güle güle gelin... Pertev Nejad, için için kendini yiyip bitiriyordu : — Küçük 'bir seyahate mi çıkıyorsun, Beyhan ? " Beyhan boynunu çarpıttı ; — Belki ! Bu cevap, Pertev Nejadın me- rakını söndürmemişti ! — Meselâ nereye? — Daha bir karar vermedim! Pertev Nejad, zehir dolu bir kahkaha attı : — Demek, birsemti meçhu'e... Hilkat, ondön daha zehirli bir kahkaha ile tamamladı: — Fi ar! Beyhan, şirketteki öbür arka- » B iz Tzt Ç Gon ül İşlerıı | SZ—N 'Okuyucularıma Cevablarım Fatih, Saraçhane başında bayan Müeyyede: Bugün beraber yaşadığınız zat ile ilk birleştiğiniz zaman, bu nikâh meselesi hakkında onu sağlam bir esasa bağlamalı idiniz. Maamafih, yine birşey kaybetmiş olmuyorsunuz. Üveyi . kızlarınız, sizin kanuni haklarınıza — mani olamazlar. Eğer beraber yaşadı- ğiniz zat ile —nikâhlanmanıza kanunen başka bir sebeb ve mani yoksa, derhal nikâhlanabilirsiniz. Şıümhurlyetimizîn kanunları sarih- r. * Boluda ( Nuran ) sahibine: Oğlum!, Aşk — denilen şey, ateşten gömlek, demirden lable- bidir. Ne kolay, giyilir; ne kolay çiğnenir. Anlaşılıyor ki sevgiliniz biraz sinirlerinden muztaribdir.. Hakiki sevenler, hiç bir zaman sevdiklerine bugün böyle, yarın şöyle muamele etmezler, Onun için, dikkat et oğlum. Eğer bu sevdiğinle ebediyen beraber yaşı- yacaksan, sıkı bir. imtihandan geçir. Meselâ, bir müddet ona soğuk bulun, ağır dur. Veyahud, imzalı mektub tavrını tebdil ederse, o zaman kendisine bu kararsızlıklarını tas- hih ettirir. Bu suretle ıslah ede- bilirsen, ne âlâ, Edemezsen bu sevdadan — vazgeç. Çünkü — bu tarzda İnsanlarla dürüst hayat geçirilmez. TEYZE Sarda Şimdi De Almanyayı İste- miyenler Harekete Geçtiler Sarrebruk, 28 (A.A.) — AL- manyadan ayrılmak taraftarı olan mahafil, Noel mütarekesini boza- rak, görünüşte tamamen Sar ga- zetelerinin ve bilhassa katolik- lerin Landeszeytung gazetesi şek- linde bir takım gazeteler çıkar- mışlardır. Bu gazetelerde Alman aleyhtarı, iftirak taraftarı bir ta- kım makaleler vardır. daşlarını görmaden. bırilı vnda— laşmadan sokağa fırlamıştı. Eğer, birisi, hiç tanımadığı, bilmediği biri, gelse omuzuna dokunsa; tatlı bir sesler — Vah, yavrum! Dese, Beyhan, kendini tuta- mıyacak, hıçkıra hıçkıra ağlaya- caktı. a ğ Zarfın üzerindeki yazımı tanı- yınca şaşırmışsındır, muhakkak... Amma, kaşların da çatılmıştır. Evet, inkâr etme, ben, senin kaş çatmalarını bilirim! Bana, gücen- din, değil mi? Şirketten, o gün, — kaçtım... Kimseyi görmeden, kimseye gö- zükmeden kaçtım! Ah, o Hilkat!l O, ne korkunç kız, yarabbi! On- dan, o günkü kadar hiç korkma- mıştım. Pertev Nejadla tam biri- birlerini, denklerini buldular. Öyle güzel anlaşacaklardır ki... Pertev Nejad, nereye gittiği- mi, gideceğimi merak ediyordu. nihayet dayanamadı, sordu. — Bir küçük seyahata mı? Ben de: — Belkil dedim. Ği İsrar etti: — Nereye? Yılan ıslığı gibi bir kahkaha kopardı: — Demek bir semtimeçhule.. ( Arkası aar ) muhitinden uzaklaş. Eğer hal va * “Beyhan,, dan “Türkân,, &t

Bu sayıdan diğer sayfalar: