İvfı Memleket Manzarası i Biga Köylerinde Son Posta Biga (Hususi) — Kolfal köyü 80 evli derli toplu büyücek bir köydür. Arazisi geniştir. Tarla'arı verimlidir. Şehire yedi saatlik bir uzaklıkta olan bu köyün olduğu yer haylı yüksek ve havasle su- yu çok güze! olduğu için o civarın adetâ yaylası gibidir. Hastalık, sıtma gibi şeyler yoklur. Evleri- nin yarısı bir katlı ve ötekiler de iki katlı, duvarları taştan ve üst- leri kiremittir. Suları pek boldur. Köyün içinde boşa akan altı tane çeşme vardır. Kırlarında — çeşme goktur. Onun için bu köy halkı sebze ve meyva yetiştirmekle hiç güçlük çekmezler. Herkesin birer parça bağı ve bâahçesi vardır. Bu köyün halkı çok sokulgan ve sıcak kanlı adamlardır.. Hemen hemen hepsi medeni kisve giy- mektedir. Maarife çok meraklı oldukları için üç sımfa güzel bir mektepleri vardır. Yeni yazıyı umumiyetle öğrenmişlerdelir. Hele kadınları erkekleden daha fazla okumağa heveslidir. Bu köyün kadınları kır işlerinde bir erkek kadar beceriklidir. Tar- la, harman orak işlerinde çokları kendini erkeğe değişmez. Büyük savaş olduğu zaman hap kadınlar çilt sürmüşler ve kimseye muhtaç elmamışlardır. Mekteb gören bu köyün yenl yetişme gençleri oldukca acunu anlamış açık göz — insaulardır. Havasının suyunun — iyiliğinden olacak ki bu köyde seksenlik ihtiyarlar pek çoktur. Yüzdört yaşma girmiş, ağzın- da yeni dişleri çıkmıya başlamış ihtiyar kadınlar bulunur. Kadınlar kır işlerinde bece- rikli oldukları gibi üstlerine baş- larma yarayacak şeyleri doku- makta da birincidirler. Her evde dokuma tezgâhı bulanur. Beyaz minaresile bu kö- yün karşıdan görünüşü pek gü- zeldir. Hep birlikte baktıkları köy odasının önünde çok büyük bir çınar ağacı vardır. İşi olmıyanlar, işe gidemeyen ihtiyarlar hep bu çınarın altında toplanıp yarenlik — ederler. Ev fıçınlarında haftada bir ekmek ya- parlar. Kışın hamur - İşleri en birinci gıdalarıdır. Sağılır hayvan- ları ve mer'aları elverişli olduğu için pek yoksulluk çekmezler, *Yalnız ormanları biraz uzakçadır. Köyün içinde kış g ünleri için bir kahvehane varsa da burada kumar oynamak yasaktır. Köyde içki içen de yok gibidir. Kazanç- larını fena yere sarfetmesini bil- meyen bu köyün saf halkı düğün yaparken do fazla masraf etmer- ler. Orta halli bir genç, 25 lira ile evlenebi'ir. Kız — evlenirken kendilerine halı, kilim, seccade gibi bir haylı cihaz yaparlar. Düğünlerinde da- vol çaldırmak - âdetlir. Evlenme- lerini hep İş güç olmadığı günle- re, çokçası harman — sonlarına rastgetirirler. Köyde bakkal dükkânı ve perükâr vardır. Onun için ihliyaç görülmedikçe şehre inmezler. Na- hiyeleri olan Çan Pazarköyü bir saatlik bir mesafededir. Lâzım olan şeyleri buracar da tedarik edebi'ir.er, Pazar köyden hergün yolcu ve kuyu | SON POSTA Saray Türkler Tarafından İnşa Ettırılmış Eski Bır Kasabadır Uzunköprü (Hu- — — — susi) — Çerkes- köy - Türbedere- den şimala doğ- ra uzanan yol Saray kasabası- na gider, Geniş ve dilnişin — bir düzlükte — kurul- muş; - her tara- fından — açıklığı, hava ve suyunun çok sıhhi bulu- nuşu ve manza- rası itibarile se- vilen bir mevki- dir. — Ahalisi — çiftçidir. Arazisi çok mümbittir. Bol odun ve ya- kılmış kömür istialâtıı kayde şayandır. Saray bir zaman kaza iken nabiye olmuş, sonra yine kaza olmuşlur. Şimdi kaza mer- kezidir. — Cahil tabaka buraya Çingenesarayı derler. Saray pek eski maziye, Birinci Kurun tari- hine maliktir. Birinci kurunda lran askerliğini de ileriletmiş olan kadim İran medeniyeti Dârâyı hükümdar kıldığı zaman pek ziyade dirayet ve kiyaset sahibi olan Dara zama- nım mantıki hâdiselerile icaplarını nazarıdikkat ve ilibardan uzak- laştırmad gı İçin ordusunun ml- him kumandanlıklarını Türk üme- Saraydan bir manzara rağına vermişti. Bu cihetle bir kumandan olan Mahanlı Öztürk Bakak Soyhan Çaorluda ismine muzaf Soyhan kalesini inşadan sonra şimdiki Saray havzasında asma bahçeli bir saray bina ve inşa ettirmişti.Mısırda yirmi altıncı sülâleden Firavun Amazis zamanında Mısırdan kaçarak İrana — sığınan kıptiler Dârâ zamanında İrandan Trakyaya göçmüş'erdi. İrardan boşanan, Trakyanın Karadeniz sahillerine ve içerilerine yayılan bu kavme hâlâ Karadeniz boşa- nanları derler ve lisandan İisana intikal eden bu vasıf tahrife uğratılarak Karadeniz Boşnağı da denilmektedir. Ve yine bu taribi muhaceret ııbelnlı Saraya Nevşehir Pazarı Nevşehir ( Hususi) — Bura- nın pazarı pazarlesi günleri kuru- lur. Nevşehir pazarı çok kalaba- hk olur. Köylüler pazara cuma gününden gelmeye başlarlar ve dönüşünün arhası çarşanba günü alınır. Nevşehirin köyleri ile beraber nüfusu 45 bindir. Bu — çokluğun bütün eksikleri Nevşebir pazarın- da tamamlanır. Fakat Nevgşehir pazar yerleri biraz dardır. Bele- diye bunu nazarı dikkate almış ve pazar yerlerini genişletmiye başlamıştır. Demirciler denilen yerde elli- den fazla harab dükkân İstimlâk edilmiş ve bunlar yıktırılarak pazar yeri genişletilmiştir. Pazar yerine su ihtiyacım karşılamak için bir de çeşme yaptırılmıştır. kamyonu kırk kuruşa adam taşı- dığı için şehre gelmekte de güç- lük çekmezler. Bu köyün mera- larında bir hayli koyun otladıktan maada kuru ot dahi biçilir. Her- kesin kendine mahsus bir parça çayırı vardır. Odunlarını karadağ ormanından tedarik ederler. Köylüler kışın sürek — avına giderler. Ormanlarında — tavşan çakal ve tilki çoktur. Köy sandığının geliri epeyce olduğundan köy mektebinin yıkı» lan yerleri bu sandıktan yaptırılır. Köy odasına herkes sıra ile bakar. Gelen giden bu odada koltukla- nır, Tarlaları kuvvetli olduğundan dinlendirmek usulü pek yoktur. Gübreyi fazla attıkları için iyi mahsul alırlarlar. Hulâsa: Çok çalışkan olan bu köyün halkı, çalışmaları — sayesinde — kendi yağlarile kavrulmakta ve sade bir hayat geçirmektedir. çingene Sarayı lâ- kabı izafe edik miştir. Bu lâkap cahiltabaka ara- sında hala anıl- maktadır. Dârânın mağ'übiyeti, le- kenderin teşekkül eden hükümeti ve lskender — hükü- metlinin zevalleri tarihi inkılâplar- dan sonra buraya Çorluyu elde &- den Vizadodoplos gelip — yerleşmişti. Ecdadımızın eline geçtiği tarihte en son Kral Ayasaradi. Dimopolos isminde Salaminli bir — Yunanlı idi. Çerlumun — açılmasından — sonra Birinci Murad ordusu tarafından burasıda açılmıştır. Rastlanan Sar ray harabesini tamirle beraber burada bir hamam, ve bir kâr- vansaray İnşa ettirilmiştir. Açtırr lan bu kaleye tarihi hatırası na- mına Saray denilmişti. Ve hâlâ bu tarihi isim okunmaktadır. Trakyada “Saray, — kasabası Istranca balkanlarımın Mtif ve fe- yizdar bir diyarıdır. Tabiatın ver- diği güzelliklerile — bereketlerile meşhurdur. NureddinFikrt Simav Avcıları Kışa Hazırlanıyoflar Simav avcıları Simav ( Hususi ) — Ayvcılar Kulübü kış mevsimi için yeni bir program hazırlamıştır. Memleketin bütün münevverleri Avcılar Kulü- bün aza olmaktadırlar. Teşrinisanide köylülerle birlikte Gölcük mev- kündee yapılan sürek avı iyi neticeler vermiştir. Bu havalide mebzul mikdarda domuz ve kurt vardır. Bunların imhası her bakımdan köylü- nün işine yaramaktadır. Muğlada Bir Köy Düğününde Kanlı Bir Kavga Oldu Muğla (Husust ) — Akgedik köyünde Bayram — oğlu Azizin düğününde oyun oynamak yü- zünden Dalak oğlu Mehmed ile Kadir oğlu Mehmad arasında kavga çıkmış, Kair oğlu Mehmed bıçakla Dalak oğlu Mebmedi ağır suretta yaralamıştır. Dalak oğlu bastahaneye kaldırılmış, - Kadir oğlu da yakalanımış Adilyeye ve- rilmiştir. Tekirdağında Yeniden 16 Mekteb Yapılıyor Tekirdağ ( Hususi ) — Vilâ- yet dahiinde başlamlan 16 yeni mektebin bitiri'mesine çalışılınak- tadır. Bunların hemen hepsi ça« tıya alınmıştır. Yirmi yıl evvel sarayda ya- Karamanda Mekteblerde Tayyare Ve Hilâliahmer Teşekkülleri Karaman (Hususi) — Bu sene İlkmekteblerde muallim kadrosu pek sıkışıktır. Maarif memuruna bile 12 saat ders verilmiştir. Or- tamektebte kız. ve erkek 200 çocuk okumaktadır. Mekteb ço- cukları arasında fakir talebeye yardım, kooperatif, Hilâliahmer gençlik teşkilâtı, kötüphane, spor temsil, musiki, bitabet teşekkük leri yapılmıştır. İlkmekteblerde de tayyare ve Hilâliahmer — yardım teşekülleri vücude getirilmiştir. pılmıya başlamılan, fakat birtürlü bitirilemeyen mektebin de biliri: mesine çalışılmaktadır. Bu mek- teb 500 çocukluk bir yatı mek- tebi clacak, cıvar köy çocukları burada yatılı olarak okutulacak- tır. Mektep martta açılacaktır. İvtetabolizma V Yanlış Teşhisler Bazan gırtlağımızın — ilerisindi bulunan — tiroit güddesi, — vazif sini görmez, doktora gi(mj lâzımgelir, bir alay karışık sözlerlt karşılaşırsımız. Ve nihayet Metat bolizmanın vaziyetini gözden g€ çirmek İcab eder. Metabolizmü nedir? Metabolizma, Alınan gıdaf Tarın vücutta kimyevi ve biynll" icabı tebeddülâtla vücut tarafıl? dan temessül edilebilecek hı“ gelmesi demektir. Bu tebeddüller hakikt ııınnl' sile yakılmadan başka bir ş#! değildir, yani kalori ile ifadt edilen — enerji —sarfı — demek' tir ki, buda, oksijen almak vi hamızı karbon vermekten ibnrnui'j Bir insanın bu tarifimiz dahi linde Metabolizmasını şöyle tesbil edebiliriz: Bir insan tam istirab halinde bulunduğu sırada vü dünün sarfedebileceği (ııgull enerji miktarını kaloti ile ifadt etmek. Bu ( asgari ) sarfiyatm af veya çok olması vücutte yakınd hâdisesinin fazla veya tirolt güddesidir ki, ba yakmâ keyfiyetinin nâzımıdır ve aldığımız gidaların vücudümüz temsilini tanzim eder. l;!e b faaliyetin derecesini arayıb tesbif etmek tircit guddesinin fazla veys noksan faaliyetini meydana çıkarırı Böyle bir kat'i netice alabik mek gayet hassas tecrübe şeraiti* ne riayet etmekle mümkündür. Bilhassa teessür kabiliyelleri fu" la olan insanlar, ufak bir pıdd derhal müteessir o'acaklarınır vücutlarının bakma kabiliyeti arsi tacağına göre tecrübe esnasindâ bu gibi harici tesirlerden daimü uzak bulunmak icabeder. Bu se7 bepledir ki, Metabolizma, tesbil edilirken fikir ve vücud tam bir sükün halinde, her türlü endişet den uzak bulunmak gerektir. Böy4 le bir tecrübe gayet sakin lâboratuvarda hazım zamanındali mümkün olduğu kadar uzuk birf sırada hararet derecesi orta v gıyık muntazam nefes alma şart” ları temin olunmak elzemdir. Çolk defa hasta bir insanın vaziyetl bu noktadan tetkik adılmıdıl. içindir ki, konan hastalık teşhislerİ ekseriyetle yanlış çıkmıştır. Bina* enaleyh bir hastanın yabut vücut dunda aksaklık duyulan herhangi bir kimsenin tedavisi başlamadali evvel, bu tecrübe ölçüsüne baf vurmak hatadan kurtarıcı en kuv? vetli âmildir. — » Niğde Kadınları | Sıylu Seçilmek Hıkkııl' Büyük Gösterişle — Kulluladılar Niğde, 9 (A. A.) — Bayanlat rımıza Saylav seçmek ve ıe:llıi__ hakkını veren kanunun kabı Üzerine sonsuz — sevinç duyi köylü ve kentli bütün Niğde bayanları Halkevyince büyük bir toplantı yaptılar. Salon, karidofi odalar sımsıkı dolmuş, birçoklari dışarıda ayakta kalmıştır. Toplanti İstiklâl marşı ile açılmış ve Bayalt Seniha Tekeli başkan seçilmiştifi Bayan Seniha Tekeli ve EFayali Mukadder Soysal — taraflarındali sık sık alkışlanan - birer söylet söylenmişlir. Bu müzssebetle bit yüklerimize telyazıları gönceri ai ve Niğde kad.nlarının saygılari sunulmuştur. Ş