Roılmli Bllyuk MHT Romııı TOMBUL MİRASYEDİ No, 100 > Yazan : 6-12-934 Sermet Muhtar Alus omaman mamamn Kambur Nâbı Kahır İçipdğ Eriyordu.. Hiç bir şeye karıştırlmıyor, neye dalr olursa olsun ağız açtır rılmıyor, bir kelime söyiyecek olsa: — Yine mi koca karı zırıltısı?. Kıs çeneni be adam!.. Diye sus- duru'uyordu. Zaval'ıcığın yürüdüğü pat pat, bastığı çat çattı. Iratlara, akar lara bakar, dükkânlara kiracıları kor çıkarır, miâdında gelirleri toplar, satılanların tapudaki mua- melelerini yapıp paraları teselllüm ederdi ya... Bunların hepsi elinden alınmıştı. Mutbağın nevalesi, lüzumu olan ufak tefeğin tedariki gibi hususlara da karıştırılmaz ol- muş, bu işler Perver Hanıma verilmişti. Bereket versin, Fethiyedeki evin anahtarı hatıra gelip İsten- memiş, onda kalmıştı. Biçare Nâbi, hakikaten acına- cak hale gelmişti. Of! Demesine yürekler dayanmıyordu. Yukarı kattan sazlar, hey- heyler, kahkahalar, yaşalar akset- miye başlayınca: — Râna ecelsiz öleceğim; bari duymayım! * Diye kulakikrım tı- kayıp odasına kaçıyor, artık ona bir çilehane olmuş olan alt kat- taki karanlık, rutubetli, daracık odanın kapısını kilitliyor. önüne | rakı şişesini koyuyordu. Gelsin rakı, gelsin yumruk mezesil.. Yüz dirhemliği boşalttıktan sonra ver elini Fethiye. Kaç kere, başını alıp gitmeyi bu berzahtan kurtulmayı tasar- lamış: — Allah kulundan geçmez. Mağdurların ahi çıkar; zalimler mevlâsından bulur.., Sonu ölüm değil a; ölüm olsa bile on kere ölünmez, bir kere ölünür! Diye- şeytanın — ayağını kıracak olmuş, merdiveni çıkıb vedala» şacağı esnada, Melek Hanımın sesini duyunca, ayakları köstek- rek lenmiş, sendeleye sendeleye geri- | singeri dönmüştü. Bir akşam, yukarı kat yine ahenkten İnleyor, rakı kokuları ortalığı bürüyor, şakrak, neş'eli kahkahalar aşağıya yağıyordu. Nabi, her zamankinden daha fenalaşmıştı. Yüz dirhemliği bi- tirdikten sonra Fethiye yolunu tutmamış, İkinci şişeye de gidip gelmiye başlamıştı. Kafasını iki elinin arasına a- dı. Düşünüyordu. Başka kimse ile zoru yoktu. Solda & fırların iraptan mahalli mi olur?.. Bütün dulun, Kesmez testere ile kesile- | cek asıl o. —Yellozun mumu yatsıya ka- dar yanar. Elbette akıbeti göre- ceğim, Ben ettim, sen etme diye yalvaracak amma bade harabel- basra! Diye kendi kendine iç bo- şaltıyor, rakı Üstüne rakı dikiyor, bir türlü çekip gitmek kararını veremiyordu. Git gide, öyle bir raddeye geldi ki birdenbire coştu: — Artık bağlasalar, ayağıma zincir — vursalar — durmyacağım!. Yüreğ'me taş basıb bu mülevves evden kurtulacağım! Yine düşünmiye başladı: Hırsız gibi kaçmak olmarzdı. ekmekci, | kasap, bakkal çakkal hesabı eve kabahat taze | Gitmeden evvel, birkaç acı söz | söylemek, bir ibret dersi vermek Şarttı. Diyeceğini yalnız © insaniyetsiz hakikatsiz Melek Hanım fürüma:- yesine diyecek, yüreğini okla deşer gibi deşecekti. Santlerce kafa yordu. Ikinci şişeyi de yarıladı. Nihayet söyle- yeceğini kararlaştırdı. Çok şümullü, çok” - tesirli, sihirden kuvvetli birkaç cümle bulmuştu. Aklınca bunlarda, sitem, ki- naye, tesir, İstihza velhasıl her bir mana vardı. Evvelâ, ( selâmün — aleyküm, destur !) diye merdiven başından | seslenecek, hanımı sofaya çağırıp girişecekti : — Çatalcada topal çoban, yapıp satar çatal saban! Kenarın dilberi ne kadar nazik olsa na- | zeninim olamaz. Anlayana sivrisinek saz, anla- mıyana davul zurna az değil mi gözüm ? Kadın, bu adam saçmalıyor, oynattı galiba diye elbette şaşa- hyacak; acayip acayip bakınacak,. O bakınırken ilâve edecekti: —Bu sözlerim kulağında küpe olsun İffet Vesime.. İşte geldim gidiyorum, şen olasın Halep şehril, Ve derhal, kanatlanmış ta uçu- | yormuş gibi aşağı boylayacak, eşyalarını alıp hemen evden çı- kacaktı. | Beosmeleyi çekti. Elbiselerini giydi. Kırık aynanın önünde kö- se sakalını sıvazladı. Fesini, bo- yunbağmı, göğsünü düzeltti. Ka- pınin kilidini açıp usul usul taş- lığa çıktı. Merdivenin trabramna dayan- mış, etrafa kulak kabartırken, yukarı katta müthiş bir şangırtı. Lâmba devrildi de evmi tutu- şuyor diye yüreği ağzında iken | kahkahalar kopuyor: — Hiç üzülme, telâşlanma | Tahsin beyciğim!.. Sağlık olsun; | bize değecek nararlar, bardağa çanaga gelsin!.. Diye yaygaralar | biribirine karışıyordu. Bol sesin ayağı sandalyaya ta- kılmiş, kapaklanırken önündeki | içki tepsisini yere devirmişti. Nabi, gidemedi. ©o gecede başını - alıp ni meze hazırlamak için aşağıya koşuşulduğunu duyunca odasına kaçmış, ayak sesi kesilsin diye beklerken bahçede gömülü olan dokuz küp hatırına gelivermiş,(sab- rın sonu selâmetlir!.Gün doğmadan neler | meşimei şebden doğarl..) diye inleye inleye yatağına yıkıl- | mıştı. Sabretmekte hakkı da yok- miydi? ( Arkamı var ) İstanbul birinci Wlâs memur- luğundan : Kuzguncukta vaki eczayi tıbbiye fabrikasında mevcut bazı eşya birincl açık arttırmada satılamamış | olduğundan İkinci arttırmanın bu ayın | onuncu pazartesi günü saat ön Üçte | yapılacığı: Yine aynı fabrikada Ecza kimya- hanelerine ve Eczacılara mahsus en- va'ı sırça İevazımı aynı gün saat on dörtte birlnci arttırmaya konulacaktır. Talip olanların o gün ve santlerde fabrikada —hazır — bulunmaları — ilân olunur. (5541) Kadeh, bardak getirmek, ye (l Birinci kânun 6 Bu akşam TÜRK Sinemasında Paris, Berlin, Londra ve Atina'da fevkalâde muvaffakiyet kazanmış olan BiR GÜNLÜK KiBAR KADIN filminin ilk irnesi münasebetile BÜYÜK GALA SUVARESİ Oynıyanlar: Warren Willlam . May Robson - Guy Kibbee - Glenda - Farrel - Ned Sparks Bu film, bütün seyircileri ve b dünya matbüatı Yerlerlnlıl evvelden aldırınız. Jean Parker - Waiter Connony Hobard Boıwarth Bary Norton. cak müstesna bir şah a raı ııl h m olarak tavsif elmek Telefon: 40690 olup bütün Bugünden itibaren : Ğıhndeb-ıı HİLAL Sinğınasında İki süperfilm birden gösterilecektir. Komik filmlerin serfrazı olan Hovarda Bahriyeli ŞAFAKTA SILAH SESLERİ hlmıyıl Etfalde Çalışma Himayeletfal Cemliyetindeni | Himâayeietfal Cemiyeti Beyoğlu kaza koluna bağlı Şişli Kesımpaşa kolları teşekkül etmiş ve çalışmaya başlamiış- lardır. Malınızı sigortasız bırakmayınız Bir TELEFON kâfidir! Tancada Veba Var Hudud ve sahiller sıhhat mü- dürlüğünden: (Tanca) şehrinin veba ile bulaşık olduğu haber alınmış bü- lunduğundan muvaredatı. tedbire tabi tutulacaktır. | Fiyatlarda zam yoktur. |İİJEANETTE MAC DONALD Büyuk zabıta filmi, AYNİ BİLETLE BİRİBİRİNDEN MUHTEŞEM - BİRİBİRİNDEN KUVVETLİ GÖRÜLMEMİŞ DERECEDE MÜTHİŞ ve HEYECANLI 2 BÜYÜK FİLM Birden görmek için Bugün i P E K sinemasına koşulmalıdır. - SİYAH GÖLGELER İagiliz Antil adalarında yaşanmış, hakikt muazzam ve müthiş film. ( Fransızca sözlüdür. ) 2- ORMANLARIN HÂKİMİ Hindistanin ve balta girmemiş korkunç ormanları arasında 5 avcının hayatı pahasına ve pek çok fedakârlıklarla çevrilmiş büyük süperfilm, (Fraosizca sözlü FPOX ilmi) Fiyatlarda zam yoktur. Bu akşan SARAY Sinemasında EMİL ZOLA'nın meşhur eserinden alınmış, şuh ve arzuyu tahrik eden bir kadının hayatını tasvir eden (Ünited Artist ) in Fransızen mükâlemeli filminin ilk iraesi —münasebetile MÜSTESNA GALA Oynıyan : Sinemanın ea sehhar ve düber yıldırı ANNA STEN FOX JURNAL'de: Diğer manzaralar arasında Paris'te Berber mektebi yeni modalarını takdim ediyor. Haftanın en güzel filmi : VİCTORİEN SARDOU'nun eseri FEDORA Oynıyanlar: MARIE BELL-JEAN TOULOUT-PAUL AMİOT ERNST FERNY FOX JURNAL 'de 1 Sair bir çok manzaralar arasında Prenses Marina'nın Londra'ya muvasalâtı vessire... SUMER (£Eski Artistik) SİNEMASINDA ASRİİOZAN Sinema Bu akşamdan itibaren MAURİCE — CHEVALIER Biliyor musunuz ? OZAN topluluıu nerede ? lııııu Belediyesi Şehir Tiyatrosunda Bu akşam 20 de HAMLET 5 perde Yazan: Şeksper Mütercimi: Tepebaşı ve DILY DAMITA tarafından SENİNLE BiR SAAT Unutulmaz Fransızca - sözlü film ile ŞehirTiyatrosu JOEL Mc CREA veFAY WRAY W% İNSAN AVCISI İ * Kerarengiz ve harikülâde filmi gös- teriliyor. Dalma en dun fiyatle en iyı filmler Bu akşam: BÜYÜK TOMBOLA Fransız 'l'lyılroıııııdı Bu akşam saat 20 de “BUBİR RÜYA,, Yazanı Selma Muhtar Pek yakında DELİDOLU İnhisarlar U. Müdürlüğünden 440,000,, metre Amerikan bul satın alınacaktır. Taliplerin nümune ve şartnameyi gördüktea sonra pazarlığa iştirâk edebilmek için “X 7,5,, teminatlariyle beraber *8/12/934,, Cumartesi günü saat “15,, te Cibalide Levazım ve Mübayaat Şubesine müracaat etmeleri. (8135) Üniversite Arttırma, Eksiltme Ve Pazarlık Komisyonundan 24/11/934 tarihinde kapalı zarf usuliyle eksiltmeye konulmuş olan Hayvanat ve nebatat Enstitüsü inşaatına talip çıkmadığından ihalât kanununun maddei mahsusasına tevfikan 8/12/934 Cumartesi günü saat 15 te pazarlıkla ihale edilmek üzere yeniden eksiltmeye konulmuştur. (8136)