o SON POSTA TOMBUL MİRASYEDİ Yarım Sermet Muhtar Küçük Allı “Kumru, yu İstemiyordu.. | No 89 Kambur Esma, sevincinden ağzı kulaklarında, sözü kesti: — Durun çocuklar durun, ko“ layım buldum... Şimdi tosun ev- lâtçığımın istediği ahenk mi? — Bir şey tıngırdasın, çifte telliyi vursun da yeter, ötesini geçi. — Fıtnat OHanım, Kumruya birini koşturalım. Udunu kapan, koşa koşa gelsin! Küçük Allı, Kumru kelimesini duyar duymaz ifrit kesildi. Kıya- metin sunturlusu koptu: — Ne dediniz, ne dediniz, o Kumru şılılğı m gelecek, o kak tak mı aramıza karışacak?... Hele adımını atsin, bele karşıma çıksın, saçım boynuna dolamazsam, ka- İasını gözünü yarmazsam, her tarafım pas gibi ayırmazsım Ye- nicamllere, (mezarlık (aralarına * düşeyim de bıçak altlarında can vereyim! Vehbi de, kafadarları da şaşır- mişlardı. Allı terter tepiniyor, çıngır r bağırıyor, yakası açılmamış savuruyordu. Bu kumru, devrin meşhurele- rinden ve fevkalâde hüsnüendam sahibelerindendi. Şekerci sökağin- “dali Kaymaktabağınm en rağ- bet gören, en başla taşınan sermayelerinden biriydi. O Hattâ, (yüzünü görmeyeli hayli zamandır, acap ol kumru civan kande wi- handır ) diye şarkısı bile vardı. Birkaç ay evvel, kelli felli biri tarafından bir eve çekilmiş, adam taşraya sürülünce başına buyruk kalmış, hususi aksataya başlamıştı. Evin çifter çifter kâhyaları apışıp kalmışlardı. Küçük Allının bu derece firfereği tutması, cinleri başına üşüştürmesi hiç vaki de- gildi. Uysal, yumuşak, kuzu gibi bir taze idi. Buna benzer he sapartalar atlatmışti da kili bile kıpırdamamış, sesi bile çıkma- mıştı. Muhakkak © sabah ya sol tarafından kalkmış, ya da iy! saatte olsunların şerrine uğramıştı. Damarı tutmuş tareyi yola getirmek için kâhyaların kimi pencereye saldırıp: — Aman, köşe başında iki gölge belirdi. Şamatayı galiba devriyeler duydu! diye telâşlar gösteriyor, kimi, yanna yaklaşıp, yavaşçacık: — Başımıza gelenlere bak, gölgenin biri sırık kadar. Bu gece gelmiyeceğim dedi amma ister misin İarır Arap (yani Arap Abdullah ) damlası! diye gözdağı veriyor, kimi: — Paygamber aşkına, Tombul beyciğinin başi için artık sesi kes, Peki kabulümüz, dediğin olsun; yeller gelmesin! derken lâmbayi kısıverdi. Tepeden İnen İki Belâlı İki dakika geçti, geçmedi. Sokaktan, biri bıçaklanmış gibi, acı keskin bir feryat duyuldu. Evin içi, anl şimdi allak bulk lak oldu. Kambur Fıtnet: — Gördün mü olanları şimdi, Arap geliyor. Bu nara Dragon Ahmedin naras!. Diyerek köşe kapmaca eynar gibi, o köşe senin, bu köşe benim dört dönüyorler, sofadaki kalfa harım, diğer iki -cakarı, siyahi hizmetçiler, yan- Esma ile Leylek gın çıkmış gibi oradan oraya koşuşuyorlardı. Kapı arkalarında, biribir- lerini” itiştire kakıştıra cıvık dıyan Büyük Allılar, Büyük inciler, Küçük inciler, Uzun Küpe Firdevsler, Cami gelini Se- herler, Cenaplar, Pamuklar çilyavrum gi- bi dağılmış, hepsi yu karıki odalara kapanıp kapıları stirmelemiş- İerdi. Küçük Allıda bet beniz gitmiş, yüreği gümbür gümbür, kendini ida- reye, halini belli etmemeğe çalışıyordu. Beylerde de mostra bozuk rs Üçü de, taş kesilmiş, akları kilitlen 'alnız gözleri bereli, il me iâl birbirlerine (o bakışıyor- lardı. Kâtip, o tabancaya, saldırma: Tombul, pantalonun arka ce- bine uzanayım dedi; eli gebeliğin üstünden yine boşa kaçtı. Birinin de, üstünde topla iğne bile yoktu. Gelde bitik hale girme, Tam o esnada, kapırlan ksra suratlı koca bir kafa içeri sarktı. Bu, soluk soluğa olan Aleksandı. Kısık sesile fısladı: — Sen hiç tınma, keyfini bozma paşazadem. Arap yok; gelenler Dragönla Enderonludor. O anda Pesentle Zarifs yer- lerine yıkılıverdiler. Küçük Allı: (Oh, yarabbi şükür: ) diyerek ve göğsünü sıvayarak (nefes almıştı fakat Kamburla leylek yine telâşta idiler. Aleksanın Dragon ve Ende- tonlu dediği kimler biliyor mu- sunuz? Biri meşhur Dragon Ahmet öteki de meşhur Enderunlu Meh- met. İkisi de On ikilerin en çetin- lerinden ve azılılarından. Dragon Pesendin, Enderunla da Zarifenin aftosu... Şimdi ayıkla pirincin taşım. Kâhya hanımlar, tepelerinden vürulmuşa dönmüşler, pek müş: kül bir vaziyete (girmişlerdi. Haydi mirasyedi delikanlile kü çük Allıyı bir odaya kapa... Kâtibe, Pehlivana ne denecek? Belâllar dostlarını isteyecek ler, Omirin kırın etsek felâket hazır teyzeleri can Üstünde imiş; halalarının cenazesi varmiş; izin alıp gittiler... gibi bir yalan kıvır- san kim dinler?.. Çileden çıkacaklar. Evin de liğini odeşiğini aramaya kalkaşa- caklar. Bir de bulacak oldular mı, hele misafire çıktıklarını da amla- dılar mı kan olmak muhakkak. Küçük All, Vehbinin elini sımsıkı yakalamış: — Elmas beyim, bize göre hava hoş.. Ne duruyoruz, haydi odamiza !, diyerek asılıyordu. Vehbi : — Ne var, me oluyor be yahu? Kimmiş o hergeleler bakayım? Gelecekleri varsa görecekleri de var. Kendimi methetmek gibi olmasın amma tek başıma, değil ikisini, dördünü beşini haklamaz- 3.1. Bunların, evin nazeninleri oldukları anlaşılıyordu | sam bizim moruğun mezamsal | giri palavralar savorurken kurnaz | — Şimdi gelmezsen ölümü . Belki öbür kadınlardan seni hoplaya yukarı mm oda aşılarını sürme- Tediler, (Arkası var) Minci teşrin 23 SUMER (Eski Artistik) Sinemasında Pek yükında : Tatlı ve dltin sesli büyük tenor JOSEPH S$SGEHMIDBDT' Karmem vessir bir çok mielodileri taganni ettiği iLKBAHAR ŞARKISI Viyana'da çevrilen filminde dinliyeceksiniz. Diğer #alirtw arkadişları ; Kömik SZOKE SZAKAL ve sevimli LİLİAN DIETZ Sar Işinde Bir Anlaşma Roma, 22 (A.A.) — Fransx ve Alman mütehassslan Sar kömür madenleri hakkında esse itibarile uyuşmuşlardır . Matbuat Cemiyeti Kongresi İstanbul Matbumt Cemiyetinden İstanbul Matbuat Cemiyeti umumi heyeti ikinci defa olarak 24 Teşrini- sani 1934 Cumartesi günü saat 13 te Cemiyetin yemi merkezi olan Ankara esddesinde, İkdam yardunun ikimci katında toplanscaktır. Bu taplantıda i yükseltmek Viyana Medrit Berlin Vargova Pejte Bükreş Bolgsal Moskova Lira ; İş Bankı(hiama) İ— İ Bomonti , Glkmile) Tü, | 1933 Tetikrem Glee) 190,“ İeniuramı Dahil Gâas Ormanlı Bak, 1330 İ Düyunm Ma Oü— Halimiz |, öç Beğeni tertip 141 pa Mayiye s0 | |, O» OT | Reji yen eğ 47,5) | Teamvap . Mr, 1680! İ atam Anade' 4 109V.49,39 ? Ünkülder vw 00, | Tersan 31,50 | MunrKrFa.1886 123, Basiret (Os. 8.) 440 kalın başibirliz alın ( Clmahuriyet) 4650 (Akta) 4000 .gat) te iğ Gİ Boran bariei | caktır. lam) armalı 330 ENNE» Şehzadebaşı HİLÂL Sineması Bugün - Bu gece Azami fedakârlıklar yaparak bu senenin en muazzam iki büyük filmini birden gösterecektir. Birinci film: Tekmlii Türkçe sözlü, şarkılı ve varyeteli “Ti film : BORA Büyük Rus filmi, Bugün 11 den itibaren devamt matineler. ELHAMRA Sinemasında 2 güzel film birden: CÜRMÜ MEŞMHUT BLANCHE MONTEL GARAT tarafindim OTOMOBILDE 1ZDIVAÇ ANI JEAN “MURAT tarafndan Yedi Günde Cenupta 45 Kaçakçı Ele Geçti * Ankara, 22 (A. A.) — Geçen | on yedi gün içinde muhnfaza teş- kil tarafından Tkisl ölü 45 Ka- çakçı ile 87 kaçakçı (hayvanı tutulmuş, 4103 kilo gümrük, 100 kilo- inhisar kaçağı, 300 bin defter cıgara kâğıdı, 19 çakmak, 7 töfek ele geçirilmiştir. Muhtarlara Mektep Afyon, 22 (A.A.) — Halkevi salonunda köy muhtarlarına vaz felerini. daha İyi nasıl yapılacağını öğretmek ve umumi bilgilerini için bir mektep açılmıştır. Himayei Etfalin Ankara Balosu B. M. M. Başkam Kâzım mm himayeleri altında Türkiye , Etfa! Cemiyeti menfaatine 6-17- A perşembe günü akşamı Ankara Palas İ Balonlaıfın verilecek olan milli kos tümlü balosum çok zengin ve oğlen- celi olmasi için büyük bir özenle gelışılmaktadır. Balo gecesi zengi birde piyango çekilecektir. Göçen #ene yalnız bammlar afesnda yapı Tan mili kostüm mübakam ba sene erkekler atomda da yapıla» Müsabakada (o kazananlara kıymetli hediyelâr verilâcektir. Bilet Fintları (Bir Bey iki Hanım için 6 lira, Bir bey bir hanım için Glira, yalmız bir bey için 3 liradır. Bir Konferans Ve Konser 26 iklaci Teşrin Pazartesi günü saat 7 de Halkevi konferan salonun- da (Ayıntaplı mütereim Asım E£ ve eserleri ) isimli ve projoksiyonlu bir konferans verilecektir. Konferanstan sonra konservatuvar- Bugün : Her halde İPEK Sinemasında CLARK GABLE- HELEN HAYES JOHN BARRYMORE MYRNA LOY tarafından bir evreti fevkelidede tematl edilen GECE UÇUŞU büyük ve 'htirasli Fransızca sözlü Hilmi üz Bugün İl dâ matine yardır. Bugtin göreceğiniz film MELEK Simrad JEANETTE. MAC DONALD ve RAMON NOVARRO tarafından yaratılan KEDİ ve KEMAN Fransızca sözlü ve şarkılı filmidir. Bugün Tl de metine vardır. Tepasbaşı Şehir Tiyatrosunda Matine 14,30 akya saat 90 de Madam San Jon Komedi 3 perde i Başlangıç pm mili Tiyatrosunda Matine 1430 Akşam saat 20 de BU BİR RÜYA Oparet 3 perde Yazan: Selma Muhtar ADAPAZARI Türk Ticaret Bankası Sermayesi: T. 1, 1.200.000 Thtiyat O: 130.000 MERKEZİ ADAPAZARI Şubeleri: BANDIRMA, BARTIN, BİLECİK, BİGA BOLU, BOZÜYÜK, BURSA, DÜZCE, ESKİŞERİR, MENDEK, İZMİT, KARA. MURSAL, KÜTAHYA, MUDURNU, M. KEMAL PAŞA, GALATA, GEMLİK, GEREDE, a SAFRANBOLU, TEKİRDAĞ, ÜşKi YENİŞEHİR o İstanbul Şubesi: 4 üncü Vakıf Han. Zeminkat Tel 22042 Galata şubesi: o 43201 Üsküdar şubesis o 60590 6 Me perilerle Tahsile senet alır- iktaz müsmelesi yapar-İLavale ve mevduat kabul eder. Mevduat inizleri müdiriyette görüşülerek tesbit edilir. Komisyon ve ticaret kısmı Her nevi tisaret omtins satışına delâlet eder. ITIMADI MiLLT Hee aanağ en Avusturya Hariciye Nazırı Milâno, 22 (A. A.) — Avusturya dan bir heyet tarafından oda musi- | Hariciye Narın M. Bereger buraya kisi ve şan konseri vezilecektir. gelmiştir. Yeniden açılan BÜYÜK EMPERYAL OTELİ Beyoğlu, en sefareti yanında 6 -8 No. Temiz ve Haliç'e bakan odalar - Süslü salonlar * Banyo daireleri - Teshinat - Mutedil fiyatlar. 6028)