24 Ekim 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

24 Ekim 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Memleket Matizarası Zonguldakta Meyva Fidanlığı Zonguldak (Husust) — Geçen sene Zonguldak hususi muhase- besince tesis edilan meyva fıdam- lığı önümüzdeki yıl içinde bek- lenen faydaları vermiş buluna« caktır. “Fidanlık,, için ayrılan geniş toprak parçası tamamile tesviye edildikten sonra yetiştirilen fidan- lar dikilecektir. “Anfitentr,, şeklinde hazırlan- makta olan toprak tarhlardan bir kısmı en nefls ve leziz meyva fidanlarına ayrılacak, bu suretle burada yetiştirilecek mümune fi- danları aynı zamanda bir kollek- siyon halinde —halka gösterile- cektir. Diğer toprak basamaklarına da çekirdek ekilerek yabani fi- danlar elde edilecektir. Bu yaban fidanları burada çalışan bir fen memurunun mezareti altında iyi cins meyvalara aşılanacaktır. Zonguldak Vilâyeti ve kendi- sine bağlı bütün kazaları meyva yetiştirmiye elverişli araziyi ihtiva ettiğinden buradan alımacak f- danlarla vilâyetin muhtelif elve- rişli köşelerinde kısa zamanlar içinde meyva ağaçları yetiştiri- lecektir. Fidanlar tevzi edildikten sonra bunların halk tarafından nasıl ve ne şartlar altında dikildiği de kontrol edilecektir. Ayni zamanda fidanlık Fen Memuru da fidanlık tevzi edilen mıntakaları gezerek burada ağaç aşılama nevilerini fidanların ve mey" va ağaçlarının haşerattan koruma çarelerini öğretecektir. * Hopadan İhracat Hopa, 22 (A.A.) — Mevsim dolayısile hayvan ve ceviz ihra- catı başlamıştır. İki haftada 1100 koyun ve 330 sığır İhlaç edi- miştir. Afyon Mıntakası Ankara, 22 — İera Vekilleri Heyeti Beypazarı, Nallıhan, Afyon, Denizli, Konya, Isparta, Eskişehir, Kütahya, Amasya, Çorum, Tokat, Aydın, Manisa, Eşme, Kula, Demirci, Gördes, Dursunbey, Sındırgı, Bigadıç ve Kepsulta bir sene müddetle haşhaş ekilmesine izin vermiştir. Alyonda Yeni Adliye Binası Afyon ( Husust ) — yeniden inşa edilen Adliye binası açılmış, bazı adli makamlar yeni binada çalışmaya başlamışlardır. Alyonda Yezi Bir Cami Afyon ( Hususi ) — Zelzelede çatlayan ve tehlikeli bir vaziyet alan Şaler köyündeki cami köy- lüler tarafından yeniden yapıla- caktır. KocaBli Bisiklet Birinc'şi Izmit ( Husust )—İzmit Htihat- spor kulübü Hereke'de yaptığı utbol Voleybol ve maçlarının ikis'ni de kazanmıştır. Kocaeli mıntaka 40 kilometro bisiklet yarışlarında Ittihatspordan Orhan Bey birinci- liği almıştır. Yerli Düdük Alpullu, ( Husust ) — Şeker fabrikası makinistliğine tayin edil- miş olan sevahilibaide çarkçıların- dan Abdullah Veysel Bey burada Avrupadaki emsaline çak faik bir düdük imal etmiş, düdüğün tec- rübeleri muvaffakiyetle neticelen- miş ve fabrikadeki Avrupa düdü- arak daha çok ve daha çıkaraa bu düdük ğü kal güzel — ses ftakı mıştır. 'SON POSTA Denizli Her Sahada Kendi Varlığını Koruyan Bir Vilâyetimizdir Denizli, (Hu- susi) — Birçok ölü medeniyetlere va tarihl men- kıbelere — beşik olan — Denizli, gece vakti sönük ışıkları ve ses vermeyen — hey- betile İnsanın üzerinde esrarlı bir tesir kıyor. Günün eridiği, gecenin — güne baskın — yaptığı sıralarda sokak- lar tenhalaşıyor, çok mütevazı Türk evlerindeki canlı harekete mukabil şehrin dışarlık manzarası, ilk defa De- nizliye gelen bir ziyaçretiyi tat- , min etmiyor. Ancak kahveler- deki nargile sefası, tavla ve sair oyunların gürültüsile, arada sırada yollar üzerinde görünen nokta polis memurları şehirdeki gece hayatının şabitleri oluyorlar. Denizli halkı, Anadolunun her yerinde olduğu gibi misafire ya- bancılığını hissettirmiyorlar. Bu- rada iki un değirmeni sahibinin görüşmelerini dinledim. Bunlar- dan biri çok fa'al ve hesabını bilen bir insan gibi konuşuyor ve İngiliz Şimendifer kumpanya- sının hattı Üzerinde emtla nak- liyatının pahalılığından bahsedi- yordu. Anadolu — müstahsili, Aydın şimendifer kumpanyasının emtia nakliyat navlunlarını çok ağır bul- maktadır. Bâhusus son zamanlada Devlet demiryollarına İltihak eden Kasaba hattındaki navlun ucuz- bıra- luğu, bu civar halkını kıskandır- Uşakta İki Körün Gözleri Açıldı Uşak ( Hususi ) — Sekiz ay evvel Uşaka tayin edilmiş olan operatör Kudret Bey bu kısa zaman zarfında Uşak ve havalisi halkının şükran ve — minnetini kazanmıştır. Kudret Bey sekiz ayda 300 kişiye ameliyat yapmış, 25 doğum vak'asına da müdahale etmiştir. — Mumalleyhin - bilhassa iki ameliyatı iki bedbaht kadına dünyasını bağışlamıştır, bu kadın- lartdan biri Kabaklar köyünden Osman karısı Hamide, diğeri de Gedizin Yenice köyünden Ayşe- dir. Bunların her ikisi de 8 sene evvel kör olmuşlardır. Kudret Bey bunları muayene etmiş ve yaptığı ameliyat neticesinde her ikisinin de gözleri açılmıştır. Sekiz senelik körlerin gözlerinin açılışı, bilhassa Hamidenin sekiz yaşındaki torünunun ilk defa yözünü görüşü ve ona sarılıp ağlayışı pek müce- sir bir tahne olmuştur. Samsun - Kayseri - Ankara Hattında Mahsul Sevkiyatı Samsun ( Hususi ) — Kayseri- Samsun hattı üzerinde bütün istasiyonlardan Turbhal şeker fab- rikasına pancar sevkiyatı yapıl- makta, Kayseri - Ankara hattıda bugünlerde buğday sevkiyatı ile mahmul bulunmaktadır. Denizlide Yorapolis harabeleri mıştır. * Denizli vilâyeti, 934 dünyası- nin İstediği şekilde kendi varlı- ğını her sahada korayacak ve başka yerlerin ne iİstihsal saha- sında, ne de sanayi sahalarındaki verimlerine ihtiyaç duymıyan vi- lâyetlerden biridir. 200,000 nüfu- su sinesinde yaşatan bu çok şirin memleket parçasını zirai ve sınaf olmak üzere ikl ayrı dönümden tetkik etmek faydalı olur: 1—Denizli vilâyetinde buğday, arpa,ak darı çavdar, kum darı, mı- sır, pirlaç, yulaf, bakla, burçak, bezelye, fasulya, afyon, haşhaş, anason, pamuk, pancar, patates, tütün ve Üzüm yetlyir. Hububat İstihsalâtı: 152 mik yon, bakliyat iştihsalâtı 8 milyon, sınaf nebatlar 6 milyon kilodur. 2 — Başta dokumacılık olmak üzere debağat, uuculuk, tahan ve sisam yağcılığı, mutaflık ve diğer sanayi Denizliyi yaşatan İşler- dendir. Dokumacılık: Denizli merke- zile — Kadıköy, Buldan, Tavasın Kızılcabölük ve kale nahiyelerin- de terakki etmiş- tir. 5755 dokuma tezgâhı daima faa- liyet halindedir. Senevi imalât 18 milyon metre mu- rabbadır. Dibagat: Teş- viki sanayi kanu- munun temin etti- ği kolaylıklardan İstifade eden de- mizlililer dibagat sahasında büyük bir terakki eseri gg(ı;ırmlıludlr . İlra ser- mayeli büyük bir at şirke- tile 65 tabakhanesi vardır. Sene- vi istihsal yekünu 900,000 kiloya yakındır. Unculuk: Sudan kuvvel muhar- rike istihsal eden Denizlide bir- çok unr fabrikaları vardır. Mevcut 14 un fabrikası tam faaliyetle ça- lıştığı takdirde senevi 280,000,000 kilo un istihsal edebilir. Denizli unları memleketin her yerinde şöhret kazanmıştır. ; x Denizlinin çalışkan bir valisi, halkın ihtiyaçlarımna cevap vermek için mutlak bir faaliyet gösteren kıymetli bir Belediye Roeisi var. Denizli Valisi son zamanlarda ( ölü medeniyet ) eserlerine karşı yakın bir alâka duyarak asarı- atikayı tanzime ve Denizliyi Ar- keolog ve seyyahlar için bir (uğ- rak) yeri yapmıya çalışıyor. De- nizlinin iki saat mesafesindeki Yerapolis harabeleri, Akhan ha- rabeleri valinin gayretile dalma ziyaretçileri fazlalaşacak bir ie- tidat taşımaktadır. A. Adnan Belğdi); Seçimi Biten Yerler Ve Yeni Belediye Reisleri Antalyada belediye intihabı Devrek ( Husust ) — Bele. diye intihabı neticesinde eski be- lediye relsi Nuri Bey tekrar be- lediye reisliğine seçilmiştir. Yozgat — ( A.A. ) — Yeni belediye meclisi riyaset intihabı yapmıştır. Antalya (Hususi) — Belediye intihabatı neticesinde aslf azalığa seçilen 23 azadan Şoerafettin B. Be lediye reisliğine,diş doktoru Nazlmi, mütekait Ertuğrul, komlayoncu Tahsin Beylerde Encümen azalık- larına secilmişlerdir. Ereğlir Konyada ( Hususi ) — Belediye seçimi neticesindn aslt azalığa seçilenler aralarından eski Belediye Reisi Rasim Beyi yeni- den Belediye relsliğine seçmiş- lerdir. Balıkesir, (Hususi) — İntihap neticesinde — azalığa seçilen 26 kişi aralarında yapacakları bir intihapta yeni belediyo relsini seçeceklerdir. Belediye relsliğine Müstecaplı oğlu Esat Âdil Beyin seçileceği söylenmektedir. İzmir, 25 (Hususi) — Belediye Reisliğine tekrar doktor Behçet Salih Bey seçildi. Birinci teşrin Tenkit Kolay Bir İlim Nurullahk Ata Şair ve münekkit Yaşar Nabi Beyle şimdiye kadar bir fikirde birleştiğimiz. pek olmamıştı; hâlâ da bazı hususlarda anlaşmamız imkânsız gibidir. Fakat «Varlık»ın yeni çıkan 31 inci sayısını okur- ken sevindim: Nihayet onunla da birleştiğim bir nokta bulundu. Yaşar Nabi Bey şair arıyan: lardan şikâyet ediyor ve “ şalr arıyanlar ,, derken kimleri kas- dettiğini çok iyl anlatıyor; diyor ki: * Hayat mecmuası, çıktığı müddetçe, hemen her sayısında ismi işitilmemiş eski bir Türk gşalrinin — hayat — ve — şüirlerine dair bir yazı mneşrederdi. En tanmmış edebiyat tetkikçilerimizin imzalarını taşıyan bu yazılar memleket —münevverleri arasına yeni bir heves yaydı: Şair aramak.i Yaşar Nabi |Bey halk edebi- yatı tetkiklerine itiraz etmiyor; Anadolu köylerinde ve şehirle- rinde ağızlarda dolaşan şiirleri ve hikâyeleri toplamanın fayda« larımı inkâr etmiyor; ancak sene- lerdev beri kendi de, eseri de ölmüş adamların eserlerini dirilt- mek hevesine benziyen yazılarla uğraşıyor. No kadar uğraşsa yeridir!.. Tekzip edilmek korkusunu hemen hemen hiç düymadan d- yebiliriz ki unutulmuş büyük şair, göze çarpmamış ölmez eser yok- tur. Gerçi herhangi bir adamın yazdıkları dikkatle okunulacak olursa İçinde sevilmeğe “deyer bir iki parça bulunur. Fakat bu onun diriltilmesine, zaten birçok isimlerle dolü hafızamızı bir de onlarınki Uo yükletmemize değer mi? Bu şair aramak hevesinde yaşar Nabi beyin kaydetmediği sebepler de vardır: Meselâ âlimlik arzusu, Âlim diye tanınmak hırsı demiyorum; bu, büsbütün başka bir şeydir. Şalr arıyan ilmi sever, ilmin İyi bir şey olduğuna kanb dir; ancak büyük keşiflerde bu- lunmak, tabü hâdiselerin veya içtimat vak'aların manasını çıkar- mak için kâfi derecede bilgisi ve zekâsı yoktur. Kütüphanelerde el yazısı divanlar, cönkler arar, Hiçbir kitap tamamile kaybolma- dığı için o da tozlu raflarda bir takım eciş büçüş Şşeyler bulur. Bunlar hakkında hüküm da ver- mez; çünkü ilmin — hüküwcen kaçındığım da öğrenm'ştir. ( vanı veya cönkü bir takım beylik ve tatsız sözler ilâve ederek or- taya çıkarır; kimae alâkadar ol masa da yine kendisi memnundur; çünkü ilme hizmet etmiştir. Ma- Küm yal hakiki âlimin de kıymeti pek bilinmez... Ne zararları mı var diyecek- siniz? Örnek oluyorlar ve ortaya yanlış bir ilim telâkkisi yayıyor- lar. İlim kolaylaşıyor, manasız« laşıyor ve işe yaramaz bir şey oluyor. Hem nihayet bu adamlar, beş on tane böyle lüzumsuz şi.r hakkında birkaç yazı çıkarınca kendilerine bir gurur geliyor, Bo- ilau'nun çok iyi haber verdiği gibi onlar da kendilerine birkaç hayran buluyor ve böylece garip bir edebiyat ilmi peyda oluyor. Yaşar Nâabi Bey onlara nela- dar öfkelense yeridir. Amma on- lara mani olabilir mi? İnsanıa kolayca kendisini memnun etme- l sine mani olmak kabil mi?

Bu sayıdan diğer sayfalar: