— SALI — 2 BİRİNCİ TEŞRİN Bu N? înğafSıziıi(i — Süt İşinde Yüzde İki Yüz Hile Sandık başlarında rey atan kadın ve erkek seçiciler Dün Sandık Baş- ları Kalabalıktı Bu Sabahtan İtibaren De Rey Sandıkları Mıntaka- larda Dolaştırılıyor Yapanlar Varmış Süt müs- N gibi, belediyenin yapacağı her "';j"':"“v süt — N ! hangi — bir müdahale ile şöyle | , £ aN ON böyle halledilebilecek * vaziyotte- -| Ç sındaki tomaslar, lî”î dir. Esasen süt müstahsiller!a'n (e tanbulun. ıl:t tedikleri ve özledikleri do bucur. derdinden kur- Şehrin sıhhatını ve halkın ke- tulması — için, sesini yakından alâkadar eden kontrol cephe- bu meselede çok hassas davra- sinden beledi- nılması lâzımdıf. 'enin — müda- Bakınız, bir süt satıcısı ne | lesine kat'i kadar dikkate —değer şeyler ihtiyaç — oldu- söylüyor : | “ — Bir defa hile bahsini, gnuıı bir kere aha gösterdi, Henüz uyuşula- Miıyân ve uza- yıp gitmek ka- biliyetini gös- teren bu mev- zu, — evvelce bütün süt satanlara teşmil etmek doğru değildir. Aklı başında bir satıcı buna imkân aramaz. Fazla kâr etmek için yüzde iki yüz nisbetinde — hileye — kaçanların mevcudiyetini de inkâr edemeyiz. ( Devamı 9 uncu yüzde ) İşaret — ettiğimiz Merhum Nasrettin Ho- canın Hikâyesi Gibi.. Benzeri Pek Az Görülen Bir Hırsızlık İstanbul müddeiumunüliği, Yus Jeee eReRe nus isminde bir hırsızlık İı”ııçlııııı Gustav Adolf Hz. hakkında tevkif kararı vermiştir. Bugün Geliyor İddia — edildiğine göre, hâdise, Nasrettin hocanın —meşhur bir hikâyesine pek benziyor. Bir gün hocanın evine hırsız. girmiş. Ne var, ne yok hepsini toplamış, gi- diyormuş. Hoca merhum da hır- sızın peşinden yürümüş ve gir- diği evin kapısını çalmış, hırsız kapıya çıkmı — Ne istiyorsunuz? — Demiş. Hoca nükteli ve bir az da titrek bir ada ile: — Mevlâna... Biz bu eve göç etmedik mi? Demiş - ve hırsızı matetmiştir. Karagürükte Oyukduvar s0- kağında (9) numarada oturan Hasan Efendi ayni zamanda evi- nin altındaki dükkânda bakkallık yapmaktadır. Dükkânın, — evin içine açılan — bir kapısı vardır. Birkaç aydanberi — evin içinden ve dükkândan bazı şeylerin aşırıl- dığını farketmiye başlamıştır. Evin we dükkânın kapıları gok rabıtalı, ( Devamıı 9 uncu yüzde ) İsveç veliahtı Prens Güstav Adolf Hz. (Yazısı Gıncı saylfamızdadır) Kadın Birliği Reisl Lâtife Bekir H. nutuk söylüyor Belediye intihabatı dün sabah saat sekizden itibaren başladı. Sandık başları âdeta bir bayram yeri manzarası arzediyordu. Dün intihap sandıkları kaza merkezle- rinde bulunuyordu. Kaza merkez- leri bayraklarla güzel bir şekilde süslenmişti. Saat sekizde karalar- da kaymakamların riyasetindeki intihap encümanleri tarafından rey sandığı mühürlendi ve reyler atılmıya başlandı. Her —mahalle için ayrı bir memur tayin edil- ( Devâmi 9 uncu yüzde ) Bir Otomobil Faciası ! Beş Kişi Öldü Malatya (Hususti) — Kemaliye ile Arapkir kazaları arasındaki Bulancık köprüsü — üzerinde feci bir otomobil kazası olmuş, beş kişi ölmüş, 4 kişi yaralanmıştır. Arapkirden Kemal iszminde 18 yaşında bir genç eski bir otomo- bil satın almış, bunu Hamdi isminde — bir — şoförün idaresine vermiştir. Birgün Malatyaya gide- cek yolcularla Arapkirden hare- ( Devamı 9 uncu yürzde ) 1934 İdare işleri — telefonu: 20203 Fiatı 5 kuruş Bir Fen Adgmınıfn forkqlç: Görüşleri Köprüdeki Kadıköy İske- lesi Tetkik Edilmelidir Fen Adamına Göre, Burası Da İstan- bulun Tehlikeli_Bîr Noktasıdır Dedim a, fen adamı görüşü, insanın ağzının tadını, tuzunu kaçıracak bir şey. Istanbul, de- nizden, en küçük bir tahlisiye teşkilâtı olmadığı için tehlike içinde, Karadan, şehirde mevcut (Paratoner) lerin yetip yetmediği hiç kontrol edilmemiş olduğu için yıldırım tehlikesini de göz önünde bulundurmak — mecburiyetindedir. Tehlike meraklısı fen adamına: — Artık insaf!. Demeye mec« bur oldum. Artık Istanbula yora« cak daha başka tehlike de kal- madı ya? ( Devamı 9 uncü yüzde ) Tehklike arzettiği tddla edilen köprüdeki Kadıköy lskelesi * Bir Yobazın İpe Sapa Gel- — / mezSafsatalarınaBakınız! Belgratta çıkan Politika gazetesi, Yugoslav Türkleri arasında nifak || saçan bir hocanın kötü tesirlerinden bahsediyor. Bu hocanın adı “Ata,, dir. Üsküpte “Meda,, camil hatibidir. Hoca Atanın saf- satalarına göre, fes dini bir serpuştur. Hıristiyanlarla Müslümanları biribirinden ayıran tek alâmettir. Onun için bu adam Üsküp Türkleri arasında mütemadiyen tahrikât yapıp Üsküp Türklerine şapka giyme- melerini tavsiye etmektedir. Bununlaberaber Üsküp gençliği hoca Atanın nifak saçan safsatalarına kulak asmamakta-ve Türk vatanında yapılan Inkılâp hareketile beraber yürümektedir. Bu malümatı kaydeden Politika gazetesi yenilik aleyhinde bukadar şiddetle hareket eden hocanın, odasına vantilâtor koymak radyo kollanmak gibi asri medeniyet levazımına karşı müstağni davranma- dığını da kaydediyor.