29 Ağustos 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 4

Biga Köylerinde Son Posta Biga (Hususi) — Sarıca köy kazaya Üç saat mesafede altmış hanelik kadim yerli köylerinden biridir. Havası, suyu güzelse de arazisi pek dar olduğundan aha- lisinin çalışkan olmasına rağmen vaktühalleri müsait değildir. Bu köyün merasına yerleşen Gemicikırı, Kahvetepe, Dereköy İsmindeki muhacir köyleri, sonra- dan ihdas edildikleri için Sarıca köyün hududunu daraltmışlardır. Hayvan meraları da daralmış olduğundan köyde umum halka ait ancak beşyüz kadar koyun ve elli kadar İnek ve elli çift de öküz vardır. Hallerinin mutavassıt olmasına rağmen bu köy halkı, baba gör- gülerine riayeten pek iİkramcı ve pek misafirperverdir. Yemekleri çok temiz ve gıda- hdır. Hele börekleri ve sair ha- mur İşleri pek nefistir. Köyün orta yerinde minareli güzel bir camileri vardır. Kendi ihtiyaçlarına kadar pa- muk ve kendir ekerler. Çok ha- marat olan kadınları, bunlardan kendi giyeceklerini dokurlar. Ve o kadar çarşıya muhtaç olmazlar. Köyleri ufak, kendileri vakitsiz | olduğu için hâlâ mektep yaptıra- mamışlardır. Civarda yakın mektep yoktur. Onun için şimdilik — çocuklarını okutamamaktadırlar. Düğünlerin- de çok masraf etmezler. Evlene- cek bir delikanlı, yirmi beş otur lira ile düğününü tamamlıyabilir. Bu köyünn üst tarafında" Ha- san dede,, mevkiinde güzel bir gezinti yeri vardır. Burası beşyüz sönelik çok kalın Meşe ağaçlarile süslüdür. Köyde hahvehane yoktur. Şeh- re gelmiyen, dünya ile alâkası kesilmiş gibi olan ihtiyarların da gramofon sesi işitmedik İnsanlar vardır. — H. 5. Mardinde Bir Müsademe Kaçakçıların - İkisi Ölü, Altısı Diri Olarak Yakalandı Mardin (Hususi) — Cenuptan gelen müsellâh ve Liceli bir ka- çakçı kafilesile takip müfrezemiz arasında çok şiddet!li bir çarpış- ma olmuş ve kaçakçılar muka- vemet edemiyerek iki ölü ve altı diri olmak Üzere sekiz kişi ile on beş yük kaçak eşya bıraka- rak kaçmışlardır. Müsademe esnasında jandar- ma efradından İzmitli Kâzım is- minde bir neferimiz şehit düş- müştür. Şehit jandarma ihtifalle defnedilmiş, Cenazede Vali Talât Bey ve Salih Paşa olduğu hal- de bilamum memurin; jandarma polis, asker ve bekcilerden birer müfreze İile kalabalık bir halk kütlesi hazır bulunmuştur. Merasimde hitabeler irat edil- dikten sonra Şehit jandarmanın tabutu Vali Talât Bey ve Salih Paşa tarafından omuzlanarak hü- kümet önünden belediye cadde- sine kadar götürülmüştür. Memlekette kimsesiz bir genç ailesile iki yavrusu büulunan bu fedakâr şehidin aile ve çocukla- rına Şşefkatli hükümetimiz tara- fından yardım edilecektir. Bu ene iresunda Fındık Rekoltesi Az, Fiatler De Biraz Düşük Giresun (Hu- susi) — Karade- nizin yeşil Gire- sunu — önündeki tarihi — kalesile ikiye ayrılır. Bu vilâyet; ta eski zamanlarda — ve Trabzondan ev- vel inşa edilmiş ve Sinoptan ge- ğ len müstamereci- — — ler kale yamaç- larında ve bilhas- sa Gedik kaya civarlarında te- vattun etmişler- di. Giresun fındık bahçelerinde fındık toplanırken Giresun; Cineviz ve Venedik- lilerin inkırazına kadar kıymetini muhafaza etmişti. Limansız ve iskelesiz. olan Giresunda eski- den birbirine fikren muarız iki ailenin mevcut olduğu ve iki kolun kuvvetçe biribirine tefev- vuku yüzünden yakın zamanlara kadar bir iskele yapılamamıştır. Bunun sebebi de ailelerin birisinin şehrin öte sahilinde ve diğerinin ise beri sahilinde olması ve her- kesin kendi tarafında iskele yap- tırmak fikrinde olmasıdır. Giresun Hinterlant itibarile vasi bir sahaya malikse de Sam- sun şimendiferlerinin inşasile bu ehemmiyetini kaybetmiş ve yalnız iki vilâyete inhisar eden iskele faaliyeti liman ve iskelesizlik yüzün- den Giresunda sönmek üÜzere bulun- muştur. ÂAsrın son tekemmüllerine uygun mükemmel bir elektrik tesisatına malik bulunan Yeşil yuvanın başında Vall ve bir de Belediye Reisi vardır. Daha yakın zamanlara kadar bir kay- makamlık olup Trabzona tâbi olan bu vilâyetimiz - bugünkü terakkıyatile (yakın bir istikbalde liman ve iskeleyede kavuşacaktır. Sahilde — bulunan — şehirlerin limanan şehirlerin limana ve onun mütemmimi olan iskeleye ihtiyaç- ları inkâr edilemez. Geçen sene Nafıa Vekâletinin himmetile keşif projesi yapılmak üzere şehrimize gelen mühendis ve dalgıçların raporlarını Vekâlete verdiklerin- denberi Giresun halkı büyük bir sevinç çığrına girmiştir. Bu yapılacak liman ve iskele- den evvel şimdiki vilâyetin —en mübrem ve hayati İşi olan yolcu iskelesinin bir an evvel yapılması daha istektir. candan — arzu edilir -bir Giresunda Fındık Fındığın — ilk menşei olan Gi- resun Karedeniz fındık havzasının memleketi olmak- la meşhurdur. Fındık (daha bir ihraç maddesi olmazdan evvel bu- radan dahil vilâ- yetlere sevkiyat ya- pıldığı gibi yabani fundalıkları da ehlileştiren Gire- sonlulardır. Geçen sene 16 milyon küsur kiloya baliğ olan Giresun findiık rekoltesi bu seneki ilk tahminlerde de bu — miktarı aşacağı kanaatini verdirmiş İse de mayıs — fındığının gözükmemesi ve havaların fındığa — uygun gitmemesi yüzünden bu seneki son rekolte ilk tahminler hilafına yarı yarıya — denilebilecek bir haldedir. Fiyatı da geçen senin yarısından daha aşağı düşmüştür. Geçen sene ilk açılışta okkası 55-60 kuruş arasında oynayan iç, ağustos teslimi bu sene kilosu 35-40 kuruş arasında oynamıştır, Bu fark zaten az olan mik- tarla kıyas edilecek olursa gelir noktasından bu sene geçen sene- nin ancak dörtte biri nisbetinde bir paranın piyasamıza gireceği tahmin edilmekte ve tahminler fiat Iİstikrarını muhafaza ettiği takdirde kat'ileşen bir hakikat halini almaktadiır. Alpu Nahiyesi Gün Geçtikçe Güzelleşiyor Eskişehir, (Hususi) — İşgal esnasında Yunanlılar tarafından tamamen yakılmış olan ve gu son on senede yeni baştan ya- pılan Alpu köyü Eskişehire 40 kilometre mesafede ve tren hattı Üzerinde bir nahiye merkezidir. Paorsuk çayı köyü ikiye ayırmak- tadır. Nahiye ahalisi esaslı su- rette çiftcilik İle geçinirler. Na- hiye arazisi dahilinde krom ve magnazit madenleri İşletilmekte, nahiye halkı amele olarak çalış- mak suretile bu madenlerden İs- tifade temin etmektedirler. Na- hiyede maarife heves çoktur. İlkmektebe bir yatı kısmı ilâve edilmektedir. Nahiyede bir de to- hum ıslah evi yapılmaktadır. Sıt- ma mücadele heyeyetinin çalış- maları sayesinde sıtmanın önü alınmış gibidir. Şeker fabrikası memurları nahiyede pancar te- sellümüne başlamışlardır. Nahiye müdürü nahiyenin imarı, bilhassa yollarının yapılması hususunda kay- de değer faaliyet göstermektedir. Dumlupınar Âbidesini Ziyaret Kütahya (Hususi) — Bu sene Zafer bayramında Dumlupınar şe- hitler abidesine büyük merasim yapılacaktır. Bu merasim için bir aydanberi hazırlanılmaktadır. Kü- tahyalıları abidenin bulunduğu yere götürmek üzere trenler ter- tip edilmiş, kamyonlar hazırlan- mıştır. 1 Eylül de Kütahyanın kurtu- luş günüdür. Kurtuluş şenlikleri için de fevkalâde hazırlık yapıl- maktadır. Orduda Himaye Heyetleri Ordu (Hususi)— Vilâyet mer- kezinde tam teşkilâtlı beş İlkmek- tep olup bu mekteplerde okuyan kimsesiz ve fakir çocukları koru- mak maksadile teşekkül etmiş olan her mektebin himaye heyet- leri vardır. Himaye heyetleri muhtelif sa- halarda — münferiden — çalışarak mensup — oldukları mekteplerde okuyan muhtacı muavenet fakir ve kimsesiz çocukların sekiz aylık L L aa ae — Ismetpaşa ilkmektap himaye heyeti ve giydirdiği yavrulardan bir kısmı yiyeceklerini ve giyeceklerini temin eylemişlerdir.. Ordunun merkez mekteplerinde bu sene (250) ka- dar yoksuz çocuğu yedirmek ve giydirmek suretile himaye heyet- leri çok büyük muvaffakiyet gözs termişlerdir. İsmetpaşa İlkmektebi himaye heyeti tarafından da muntazaman gıcak yemekleri temin olunan ve mektep formulüne uygn bir tarzda giydirlen 55 çocuk vardır. Amasyada Konser Amasya (Hususi) — Anado- luda bir gezinti yapmakta olan Hafız Burhan B. ve arkadaşları şehrimize gelmişler, Hilâliahmer ve Himayei Etfal menfaatine bir konser vermişlerdir. Amasyada Bir Sergi Amasya (Hususi) — Bir dikiş makinesi kumpanyasının bir aylık dikiş, naaş ve biçkl derslerine devam eden hanımlar bir aylık el emeklerini güzel ve zengin bir sergi halinde teşhir etmişlerdir. Simavda Yol Ve Elektrik Simav ( Hususi ) — Simav « Balıkesir yolunun açılması için büyük faaliyet gösterilmektedir. Kazamızın iktısadi ve ticari hayatı üzerinde mühim rolu olan bu yol açıldığı gün Simav lak - bir istikbale kavuşacaktır. Kaymakam V. Alâettin Bey, gerek nafıa ve gerek Şşehire ait diğer umur yolunda gösterdiği ciddiyet ve faaliyet kayda şayandır. Kyama- kam Bey kasabamızı karanlıktan da kurtarmış, elektrik ihtiyacını temin etmiştir. en bol ve bereket- li fındık yetiştiren Müsahabe Üsluba Dair Nurullah Ata Bu hafta içinde bir romancı mız edebiyatta hayatın ancal üslüp ile temin edilebileceğin söyledi; başka bir romancımızdi | Üslübun vakıa büyük bir ehem miyeti olmakla berber bir eserdi ondan evvel dikkat edilecek şey ler olduğunu ileri sürdü. Yani şı eski — her zaman taze « şekil esas » davası yine açıldı. Bilmem münakaşa uzıyacak mı? Pek um: muyorum amma temenni etmek:- ten de kendimi alamı; orum; çok: tan beri şöyle devamlı bir müna: kaşaya hasret kaldık... Onun açılmasına 'yardım etme- miz de kabildir; ben de bunu yapmak iİsterdim. Fakat ne çare ki bugün fikirlerim beni ara kızıştırmaktan ziyade ara bulmağa sürüklüyor. Heyecanlı (bir müna- kaşaya —sebep olmak fırsatınıi kaçıralım; bir gün hiç yoktan bir bahane bulur öcümü alırım. Evet Halit Ziya Beyin sözü ile Burhan Cahit Beyinki arasın- da büyük (bir ayrılık göremiyo- rum. Edebiyatta hayatı temin eden elbette —ancak üslüptur, çünkü Üüslüp her şeydir. Yalnız « üslüp » kelimesinin manası Üze“ rinde anlaşmak İâzımdir. Remy de Gourmont, Buffon'un meşhur: “ Üslüp, İnsanın ta kenm disidir sözünü şerhederken: «Bu, her kuşun ayrı bir sesi olmasının gagasının şekli icabı olduğunu bilen bir tabiat âliminin sözüdür, der. (Bu yazıyı yazarken « Le- probleme du style » yanımda ol* madığından hatırımda kaldiği gibi zikrediyorum. Sesten nasıl kuşun cinsini anlarsak üslüptan da mu- harririn şahsiyetini anlarız. Fakat, dikkat edilince, Buffon'un sözü böyle bir hakikati tesbit ile kal- maz, bir ihtilâl hareketidir. Bir ihtilâl harketidir, çünkü her zaman ve her yerde İyi yazi için bir takım kaideler kurulmak istenmiş ve ancak bunlara uyan muharrirlere üslüp sahibi denmiş* tir. Bir takiım nadide kelimeler kullanmak, bir kelimeyi tekraf edemeyip yerine bir ıııüradifiıılW koymak, yoksa dolambaçlı bir ; şekle başvurmak, süslü cümleler yapmak, V.S. Bunları becerebilenl ç re: «Güzel yazıyor!» Denmiş... V€ denmektedir. İşte Buffon'un sözlü. bu kanaate bir isAÂandır, güıdl yazının kaideleri olmadığını ilâ? etmektir. « Üslüpten evel gelen şeylef vardır »... Elbette, Burhan Cahit Bey haklıdır, çünkü onun üslüp” tan eveldir. derken kasdettiğ' şeyler olmazsa Üslüp da olma” Üslüp bir takım şeylerin insan? tesir edecek, zihinde iz bırak." cak bir surette söylenmesidi!" Boşluğu, hiçliği tesir edecek, hi tırda kalacak bir surette ifad? kabil olur mu? Hiç, yok ifad* edilir mi? Hayır, münakaşa açılma"â temenni etmekle beraber ©0 ç söz arasında bir ayrılık göre yorum, Afyonda Kurtuluş Şenlikleri Afyon (Hususi) — Kurtü ç bayramı şerefine tertip edil ? şenlikler esnasında Halkevi tar? fından yüz fakir çocuk sün” ettirilmiştir. Afyon kalesine — yazılan ğt çok uzaklardan görülen kgtu“ w kelimesi elektriklerle ıüd'“# y ve cidden çok güzel bir arzetmiştir.