19 Ağustos 3 © SON PoŞTA Halkın Çocugu İş Başında! Alman Kadınının Etekliği iği Dizden Aşa- ğıya İnemiyecek Ve Süssüz Olacak! Almanyada rey sahibi kadın we erkek di milyon halk vardır. Bugün bu 41 milyon kişi intihap dairelerine — gidecekler ve rey puslalarını rey sandıklarına ata- caklardır. Kendilerine sorulan bir tek sual vardır, bu sual Her Hitleri Relsicümhurluk makamında görr meyi İsteyip istemediklerine dair- dir, cevap tek kelime ile: — Evet veya hayır şeklinde verilecektir. Neticenin ittifaka çok yakın azim bir ekseriyetle Her Hitle- rin lehinde çıkacağından şüphe edilemez. —Almanya — Fransaya, hele İngiltereye hiç benzemez, meş- ruti idareye bu memleketler de- recesinde onlar kadar uzun zamandanberi — alışkın — değildir. Sonra da bu “arâyı umumiyeye müracaat, — yapılması — tasavvur olunan bir idare için değil, daha evvel yapılmış ve kuvvetle yer- loşmiş bir idare için tatbik edi- mektedir. Bu itibarla Avrupa gazeteleri neticeyi şimdiden kat'iyetle bil- ve mekte, hattâ kazanılacak reylerin | ne kadar etmektedirler. olacağını da tahmin Meri akettikleri nokta kazanılacak reylerden ne | miktarının samimi ve ne miktarının da korku neticesi olacağıdır. İngiliz ve Fransız gazetelerine göre, sami- mi olarak fikir izhar edecek kısım, korku neticesi lehte rey verecek kısımdan çoktur. Bunun başlıca sebebi de — Alman hükümetinin son derece mahirane bir propa- ganda yapmış olmasıdır. Bu pro- pagandandanın şekli birkaç satırla hulâsa edilirse şudur: —“Almanya mütarekeye imza koyduğu günden beri ecnebilerin her dediğine baş eğen, korkak, haysiyetsiz bir hükümetti, Nazi — rejiminin eline — geçince kuvvetli, cesur, — haysiyet — sa- hibi oldu. Her Hitler bir halk çocuğudur, şimdi içinden çıktığı halka yol göstermek için başına | geçmiştir. Kıymetlidir, bu kayme- tin derecesini anlamak İçin Al- manyaya düşman olam herkesin Hitlere diş bilediğini bilmek kâ- fidir. Vazifemiz birlik olmak, Hit- leri başımızın üstünde tutmaktır,, denilmiştir. * Alman Kadını Muktesit Olmalı! Yapılan propagandalar arasın- da en mühimi Almanyanın Maliye işlerini düzelttmek maksadile mu- vakkat bir müddet için iktı- sat nezaretinin idaresini deruhte etmiş olan meşhur mütehassıs doktor Şaht taralından söylenen nutuktur. Doktor Şaht naklettiğ miz noktainazarı müda- faa ettiklen kendi - ihtisa- sının taalluk elt'ği sahaya geçmiş ve demiştir ki: — Alman milletinin siyasi ida- resini tesbit etmesini müteakip yapacağı en mühim iş iktısada rlayet etmek olmalıdır. Mevadı iptidaiyeyi israf etme- Yyiniz. kadınların elbiseleri daha onra yukarıda | Her Hitler aıkeri bir kıt'ayı teftiş ediyor hafif, daha az kumaştan yapılmalı, son derece kısa olmalıdır. Gar- nitür haddiasgariye inmelidir. As- tara lüzüm yoktur. Mutlaka ko- nulması lâzımgelen yerlerde sun'i ipek tercih edilmelidir. Erkek e- Azrall İle Randevusu Olan Kadın Dünyadan Gidece- ğim Amma Ölmi- yeceğim, Diyor ! Bir İngiliz Ne Düşünebilir? Londranın - Aristokratik — bir semti olan Belgravia sokağında, konağın içinde olan — bir muhteşem | bir Azrail ile randevusu kadın yaşamaktadır, adı Lady Vincent — Caillard dır, — İtikad- na göre bu ay içinde öbür dünyaya — gidecektir. ve — şimdi sükünetle, bu seyahati yapacağı günün gelmesini beklemektedir. Bu kadın, hâdiseyi işiterek kendisini görmeye giden bir İn- giliz meslektaşımıza şunları söy- lemiştir : — Evet işittiğiniz doğrudur. Ağustosun 2linci günü öbür dün- | * yaya gideceğim. Fakat ölmiyece- ğim, yanlış anlamayınız, orada benden evvel yerleşmiş olan sev- gili zevcime ruhan iltihak edece- ğim. Esasn kendisle yanımızdan ayrıldığı gündenberi her gece ko- | nuşuruz, muhabere ederiz. Zaten kendisini görmiye gideceğim gü- nü de bana ©o haber - verdi. Bi- seniz ne kadar memnunum ! “Lady Caillard,ın iddiasına göre zevci öbür dünyada bir ki- tap yazmaya başlamıştır. Bu ki- tapta öbür dünyanın manzaraları tasvir edilmektedir. Kadın bu mü- nasebetle İngiliz meslektaşımıza şunları söylemiştir: — Zevcim her gece bu kitap- tan bir parçayı bana dikte etti- rerek yazdırmaktadır. Şimdi son fas'ındayız. Son satırını yazdığım gün bu dünyada işim bitmiş ola- caktır.. O zaman hareket ede- ceğim.,, * kadının zevci Bu olan Sir biselerinde de iktisada riayet ede- ceğiz. Bunların kumaşları gayet ince olacaktır. Yazın giyilenleri yıkanabilecek cinsten intihap edi- lecektir. Palto ve pardösü kısa ulutnktır 600 Libre Ağırlığında Bir Balık İngiliz sengiâlerinin arasında, yaz tatillerini balık avı peşinde geçiren- ler hesapsızdır. Bunların çoğu deniz kenarlarını veya dere kiyılarını tercih ederler. Fakat içlerinde bir profesyo- mel gibi çalışanları da vardır. Resmini gördüğünüz Sir Hevit bunlardan bir nümunedir, Bayağı bir balıkçı gemlel almış, şimal denizine açılmış. ve tall- hi de yardım ettiği için 600 libre S ııııındı ton bılıgı ti | Vincent müddet Mısırda bulunmuştu. Ser- güzeştle dolu bir hayat yaşamış- tı,Sonra Londraya gelerek sanayi | hayatına da karışmıştı, çok zen indi. ; İngiliz gazetecisinin iddiasına göre — karısı da deli deği eğer meslekdaşımızdan bu kadı- nn akibetine ait bir haber gö- rürsek — gelen — okuyucularımızı heberdar ederiz. Te DİİNYA MATBUATINDA AO N Rnuı(ı.znınrz*& Salonunda Bir Silâh Sesi Dans Prağda Facialı Bir Gü- zellik Müsabakası Yirmi Sene Sonra Kullanılan Bir Torba Altın Bu sene “ Çekoslovakya ,, da yapılan güzellik müsabakalarının birinde birlaciliği Zizi isminde bir genç kız kazandı ve reylerin ilân edildiği günün gecesinde La Bohem adını taşıyan çalgılı ga- zinoda bu münasebetle muhteşem bir ziyafet tertip ddildi, Hemen — bütün Prag — halkı oradaydı — ve herkes — 934 senesinin — yeni — kıraliçesi — İle dans etmek istiyordu. Fakat ©, bütün teklifleri red- dediyordu. Her — birine — bir bahane buluyordu. — Yalnız sıra sefahat — âlemlerinde cömertliği ile tanınmış olan — Czarnovaki iaminde bir adama gelince daya- namadı. Onun koluna takılarak kalktı, cazbant, sürükleyici bir rumba çalıyordu, göğüs göğüse dönen çiftlerin arasında kayboldu. Fakat çok geçmeden — bir siâh sesi işitildi. Cazbant sustu, dans durdu ve görüldü ki salonun or- tasında Czarnovski — kan içinde yatıyor. Üzerine üşüştüler. Alıp hastaneye götürdüler. Fakat gö- zünü açmadan öldü. — Tahkikat yapıldı ve anlaşıldı ki onu öldü- ren güzellik kıraliçesi Zizi'dir, ğ:iin, ı::âm? ı'ç.:l.k ıebî:ı'i(x - FNO' nde güzel bir kufı. lını::q. se- vişmiş, — münasebete — girişmiş, fakat tam evlenecekleri sırada vaz- geçmiş ve kıza sözde tazminat olarak bir torba altın bıraktıktan sonra çekilip gitmiş ! Zavallı kadın osırada hami- ledir. Derdini kimseye söyleme- miş, bir köşede doğurmuş. Doğan çocuk kızdır. Adına Zizi denmiş! Kadın çocuğunu büüyütmüş, fa- kat tazminat olarak aldığı altına el sürmemiş ve nihayet öleceği sırada kızını yanına çağırarak: — Yavrum, — demiş, baban Czarnovski isminde bir adamdır. Seni tanımadı. Yalnız tazminat olarak bana bir torba altın bıraktı. — Parayı — harcetmedim, sakladım, — sana — bırakiyorüm, benim intikamımı al !,, Gel zaman, git zaman — Zizi büyümüş, güzellik kıraliçesi seçil- miş ve o zaman karşısına gayri- meşru babası çıkınca birdenbire intikam almayı düşünmüş. Prağ şehrinin — kibar âlemi şimdi bu hâdisenin dedikodusu ile çalkanmaktadır. Yetim Kaldıklarını El'an Bilmiyen Yavrular ! Fi ça SA e Sabık Avusturya Başvekilinin Çocukları Soruyorlar: Babamız Nerede ? Sağda gördüğünüz iki çocuk, sabık Avusturya Başvekilinin ye- tim kalan yavrularıdır. Birisinin adı. Evi ötekininki Yanlarında bekliyen Sinyorina Musolini dir. Filhakika bir ihtilâl teşebbüsüne kurban giden Avusturya Başve- Rudi dir. kadın da kilinin çocukları el'an Italyada misafirdirler ve el'an — babasız kaldıklarından habersizdirler, fa- kat Avrupa gazetelerinin anlat- hklınnl göre Üzerlerine bir hü- zün çökmüştür. ve sık sık sor- maktadırlar: — Babamız nerede? Zavallı yavrular!