Bunlar fena tesadüflerdir. Jems bunlar senin aleyhinde çok fena lDııyıııı en meşhur bir. katili #emmareler ve işaretlerdir. Breslavda| en hunhar bir canavarı bile bir kadın ölüyor.. onunla son ko- nuşan insan sensin.. onun ortada kalan çantası senin elindedir. Sonra Breslav'dan Berline dönüyoruz bu- lunduğumuz trende bir cinayet olu- yor.. senin tarafından boşaltıldığı iddia edilen bu çantanın içinde trende öldürülmüş kadının başı bulunuyor. Bunu kendimce nasıl izah edeceğimi bilmiyorum. Jems ben bunu kendikendime anlat- mak isteyorum.. çünkü ben senin iyi bir dostundum. Ben senin masumiyetine İnanmak istiyorum. — Teddy ben bu çantayı © genç kızlara boş olarak verdi- ğimden eminim.. — Fakat ben değil... Jema sağlam yumruğunu öyle şiddetle masaya vurdu ki masa- nın tahtası büyük bir tarraka ile çatladı: — Teddy ben mamuslu bir insanım — söylediğim — sözlerden şüphe edilmesine tahammül ede- mem... Kimsenin beni katil zan- netmesine tahammülüm yoktur.. Bu feryat büyük bir tecs- sBür içinde olan bir insanın kalbinden kopup gelen samimi bir protesto idi. Bu sesin ahengindeki doğru isyamı Tevfik te anlamıştı. Bir- den kendi sert muamelesinden utandı. ve: — Jema, dedi, ( şimdi sesi daha yumuşamıştı) sen de beni mazur gör... Fakat hâdisat öyle fena bir şekilde tekevvün etmiştir ki ben kendi mantığımla ister istemez onu böyle bir mecraya döküyorum. Kendi — mantığımla demekte doğru değil ya... Her maatıklı muhakemenin neticesinde senin kabahatli olduğuna hükmo- lunur.. dir. ve sen bunun aksini isbat etmeye muktedir değilsin. Gel söyle bana... Bu çantanın İçine bu baş nereden girmiştir ? — Teddy hugün trenden çık- tığımızdanberi bu çanta artık benim elimde degildir. — Hayır bu olamaz... Bak ben çantayı istediğim zaman ve çantanın — bana ait — olduğunu söylediğim Zzaman genç kızın bana yaptığı şeyleri anlatayım. Ve Tevfik muhtasar bir surette | bir saat anlattı. — Fakat kız seni aldatabi- lirdi. — Jems mantıklı değilsin... evvel geçen şeyleri P — Gazetenin esas yazısile Bir sütunun iki satırı bir (santim) sayıtır. 2— Sayfasına göre bir santi- min ilân fiatı şunlardır: ( Diğer| Son ,sayfa/ sayla | sayfa lıı,lı 3—'Bir santimde — oaseati (8) kelime — vardır. d—İnce ve kalın yazılar tulacakları yere — göre sanlimle ölçülür. delâll hep senin aleyhinde- çantanın bana ait olduğunu söy- lediğim anda hemen bu vasıta ile kestiği bir kafadan kurtulmak imkânını düşünemezdi... Bu çan- taya kafayı sen koymadınsa her halde bunu bir başka sıkoymuştur, diye düşünelim ve bunu kabul edelim... Fakat kim olabilir.. ha- hal, Buldum sen çantayı boşaltıp tuvalete bıraktığını söylüyordun değil mi? — Evet.. — O çantayı sana bir. adam getirdi değil mi? Unuttunuz diye.. — Evet. — Jeme katil o adamdır. Jems'in yüzü bir an sevinçle aydınlandı. Fakat — birdenbire yeniden karardı: — Hayır Teddy © adam çok ihtiyar bir adamdı. Yüzü gayetle iyi, -mezaketle — mütebessim bir yöüzdü. Biraz evvel bir kadın öldürmüşe, kafasını kesmişe ve bu başı bana getirmişe hiç te benzemiyordu. Hem — çantanın içine bir şey koyacak kadar zaman hemen hemen İgeçmemişti. Hayır buna ihtimal veremem. * Jems şimdi —dikkatle bakıyordu. — Biliyor musun Teddy, kadın hiç te çirkin bir kadın değilmiş, diye mırıldandı. Tevfik içinden: “ katil o mu? diye düşünüyordu. Katil o ise nasıl bu müthiş başa bu kadar büyük soğukkanla bakıyor?,, Ylkuk sesle: | başa — Peki yapacağız?.. Diye sordu. — Evet bu başı ne yapalım?. Polise gitmek mümkün değildi. Polis bu iki tesadüften sonra on- lara İnanır miydi. Polise gidip bu başı teslim etmek demek — gidip kendi ayağile polise teslim olmak demekti. Katili bulmaktan izharıacz eden emniyetiumumiye ve adalet için bu ne büyük bir nimetti. Her iki cinayete ait bir çanta ve bir baş. Bu, bir İnsanı siyasetgâha götürmeye elverir bir delil değil mi iİdi? Tevfik Jems'e hep sual dolu gözlerle bakıyordu. O, bu dostu Berline geldiği llk sene tanımıştı. Ve yedi senedenberi gündengüne artan samimi bir arkadaşlık ve dostlukla daima beraber yaşamış- lardı. Bu yedi sene içinde Tevfik, Jemsin namussuzluğuna, alçaklı- ğgına, fenalığına ve zalimliğine delâlet edecek bir şeye şahit olmamıştı. Boks ringinde bir- zamanlar ismi en büyük isimlerle birlikte söylenen ve bir hârika gibi dövü- şen hatta harpten evvel yapılmış olan bir cihan şampiyonluğunda ikinciliği kazanan bu eski boksör, husust hayatında -bir kuzu kadar yumuşak bir İnsandı. Değil bir insan öldürmek, pek şirret ve kavgacı bir kadın olan metresi Doristen müteaddit defa- lar dayak — yediğini — gözlerile görmüştü. amma bu başı ne (Arkam var) | Borsada l Hafta İçinde Neler Duyduk ? Geçen - halta lıınıınl piyasası, diğer haftalara nisbetle biraz daha hararetli geçti ve bu vaziyet bülün istihsal mallarımız üzerinde belirdi. Şu satırlarda bir haftalık piyasa vaziyetini — sarahatle — anlamak mümkündür. Afyon — Uyuşturucu mad- deler inhisar idaresi bu hafta | içinde, geçen yazımızda tahmin ettiğimiz gibi, tüccarın bazı tek- liflerini kabul — ettiğini bildirmiş- | tir. Buna mazaren — İstknbulda yazıhanesi olan ve ötedenberi Afyon işile uğraşan tüccardan 80 kilodan başlayarak azami 300 kiloya kadar mal almıştır. Fiat | morfin derecesi yüzde on bir olan mallar için 72 kuruştur. Bundan aşağı morfin muhteviyatlı mallar reddolunacaktır. Bu sene yeni çıkan rutubet sistemine de bu nisbet 24 olacaktır. Satın l alınan malların ödenme tarzına göre para dört ay vade ile öde- necektir. Tiftik — Tiftik piyasası, ge- çen hafta içinde de son ay zar- fındaki faal vaziyetini muhafaza etmiştir. Sovyet Rusyanın piyasa- da görülmemesine rağmen hafta içinde 1523 balya mal satılması piyasanın sağlam bulunuşuna en güzel delildir. Geçen yazılarımız- da tebarüz ettirdiğimiz Üzere kliring anlaşması neicesinde piya- samızda bazı Alman fırmaları gö- rülmiye başlanmıştı. İşte hafta içinde bu müşteriler çoğalmış ve yukarıda kaydedilen bin beşyüz balyahk muamele olmuştur. Fiat kilo başına (41) den (45) kuruşa kadardır. Yapağı — Yapağı piyasa- sında hafta içinde Sovyet Rusya ticaret mümessili tarafından eski fiatlarla yeniden yüz toen mal alınmış ve geçen hafta külliyetli miktarda mübayaa edilen mallar bu hafta zarfında tesellüm edil- miştir. Yerli fabrikalar piyasada alıcı olarak görünmemektedirler. Tiftik işlerile uğraşan Alman firmalar yapağılara da alıcı olmuşlardır. Yalnız bunlar piyasada kimseyi görmeyince Hati kırmak arzusunu göstermişlerdir ki bu son İstek muamele olmamasına sebep tur. Flat ismen 34 kuruş etrafın- dadır. Yapağı piyasası yerli ihti. yaç, Sovyetlerin mutat alışları va bilhassa bu sene yeni piyasaya çıkan Alman alıcıları karşısında sağlam addolunabilir. Hububat — Hafta içinde buğday piyasası geçen haftaya kıyasla daha canlı idi. Ekstra beyazlar beş kuruş ikl buçuk paraya kırık çavdarlılar Üç kurüş otuz paraya kadar muamele gör- ( Baştarafı 1 inci sayfada ) değil, dünya siyaseti için de ve- hametli olacağı neticesini çıka- ranlar da çoktur. Harbiye hnazırı Jeneral Fon Bloııbor;ın orduya hitaben M. Hitlere sadakat yemini edilmesi hakkındaki emrinin yerine geti- rileceği şüpheli — görülmektedir. Diğer taraftan M. Hitlerin cümhur relsliğine geçmesinin, Alman or- dusunun — riza vo — muvafakatile vuku bulduğu söylenerek, bugün Almanyada iktidarın M. Hitler- den ziyade ordunun elinde bu- lunduğu iddia ediliyor. Bazı gazeteler, M. Hitlerin cüme hur reisliği meselesini tahlil eder- lerken Almanyada kanlı kargaşa- hklara intizar edilmenin uzak bir ihtimal olmadığını yazıyorlar. İngiliz Diplomatları da Va- ziyeti ŞUpheli Görüyorlar Londra, 4 (Hususi) — Siyasl mahafilde M. Hitlerin Alman Cumhur Reisliği makamını işgal etmesi günün en ehemmiyetli hâ- disesi olarak ileri sürülüyor, Va- ziyeti tahlil eden diplomatlar, Almanyada iktidarın M. Hitler ile ordu arasında paylaşılmış va- ziyette olduğunu söylüyorlar. Fa- kat Alman ordusu vaziyete tam manasile hâkim olmak zamanı geldiği kanaatinde bulunduğu ci- hetle, bu yüzden Öönüne geçile- miyecek — hâdiseler — çıkacağına ihtimal veriliyor. Fransız Gazeteleri Paris, 3 (Havas) — Bütün ga- zeteler ve efkârınmumiye, büyük bir asker ve çok şerefli bir va- tanperver olan müteveffa Mareşal Hindenburga karşı derin bir hür« met bissi izhar ediyorlar. Gaze- teler bundan sonra Almanyada M. Hitlerin Cumhurretsliği maka- mına geçmesi Üzerine endişeli mütalealar yürütüyorlar. “ Jurnal gazetesi diyor kl: “M. Hiler, ihtiyar Mareşalin yerine geçmek için onun ölümünü bile beklemedi. Bu reform, bir nevi diktatörlük rejiminin mukad. demesi gibi görünmektedir, Fa- kat bu rejim ancak muvakkat oOlabilir. Bu diktatörlük, ya sal- tanatın ladeten tesisine veyahut meşruti kaidelere rucua doğru bir intikal devresidir. M. Hitler, yeni bir saltanat hanedanının müessisi mi olmak İstiyecek, yoksa yeni bir cümhuriyetin bani ve hâmisiml olmak yolun mu tutacak- tır? Bunun cevabı, her şeyden evvel mumaileyhin talih yıldızının istikbaline bağlıdır. Bu yıldız ise halihazırda taali devresinde de- gildir.,, Maten gazetesi diyor ki: * Bundan böyle Hitler, Ak- manyanın hâkimidir. İktidar ve hâkimiyetinin hududu, bu iktidar -a müştür. Piyasaya buğday gelişi kararlı ve muntazamdır. Arpa piyasası ihracat nokta- sından bir değişiklik göstermiyor, Yerli talep devamlı bir hal almış- tır. Kilosu iki kuruş otuz para olan piyasanın talebin devamı tak- tirinde üç kuruşu bulacağı kolay« €a tahmin ediliyor. Bu fiatlar ise ihracata müsait bulunmamaktadır. Findık — Fındık piyasası yeni mahsulü bekliyor. Geçen Kork Tahm Yapılıyor ! | Almanya Karışırsa Her Taraf Kar- makarışık Olacakmış ile mebsuten mütenasip olarak artan mes'uliyetleri olacaktır. ,, Figaro diyor ki: “ Zevahire nazaran bir hüküm vermek icap ederse M. Hitler, hiçbir zaman Hohenzollern hane- danının malik olmadığı bir sat- vete sahiptir. Fakat Alman or* duüsu yeni şefin huzurunda eğik mek suretile son sözünü söyliyec* eğini gösteren hiçbir delil yoktur, vr gazetesi diyor ki: *“ Hitler, iki şıktan birini ter« cih —etmek — mecburiyetindedin Kendisinin ihtilâlci tahrikât ramını tamamile tatbik mevzuubahs olamaz. Yeni şefin ne gibi bir istikamet alacağını göre mek için beklememiz icap eder.,, İngiliz Gazeteleri Londra, 3 (A:A.) — Gazete- ler, Almanyada bütün kuvvetlerin Hitlerin elinde toplanmış olmasi dolayısile biraz endişe izhar ediyorlar. Umumi intiba, şu merkezdedir: Bütün kuvvetlerin bir araya gelmesi, Alman rejimi için kor- kunç ve hattâ meşum bir imti- handır, Nevs — Kroniki, M. Hitlerin tehlikeli bir yol tuttuğunu yaza- rak diyor kl; «M. Hitler, reisicümhurun halz olduğu —nüfuzun — himayesinden mahrum kalmıştır. ve relsicümhure luk makamının haysiyet ve nüfu- zunu slyasi — ihtirasların — içine tmıştır. Deyli Telgraf, Hitler — için imtihan devresi hulül — ettiğini yazıyor. eyli Ekspres diyor ki: “Ordu, kendi intihap edeceği — santte, vaziyete hâkim olacaktır. » Morning Post, « Mareşal Hin- denburgun üfulü, Nazilerin suku« tunu tacil mi edecek, yoksa tehir mi? Bu, vasi mikyasta, ordunun hattı hareketine bağlı bir şeydir.; diyor. Amerikan Gazeteleri Nevyork, 3 (A. A.) — “Nev« york Taymis,, gazetesi Almanya- nan M. Hitlerin idaresi altındaki istikbalinden bahsederken diyor kl: *“Harici idaresizliklerde nziyade M. Hitleri dahilt karışıklıklar tehdit etmektedir. Aylardanberi hükümeti idare edenlerin zihinle- rini işgal eden ve halkı ağır en- dişeler içerisinde bırakan yiyecek ve erzak, harici tlcaret, sanayl ve maliyeyi alâkadar eden mese- lelere bir hal çaresi bulunmuş değildir. Bu meseleler, şimdi en ılkuk salâhiyeti — elde — tutanı, endisi veya müşavirleri, tesirle- rini hafifletmek için bir şeyler yapamadıkları takdirde, bir kark bulut gibi takip edecektir. Rayştag Toplanıyon Berlin, 3 (A. A.) — Rayştağ Pazartesi günü öğleden #onra toplanacaktır. seneden kalan mallar çok aza mıştır. Bunların kilosu 32 - 33 kuruş arasındadır. Fakat piyasad& bunlar üzerine muamele gayet azdır ve 20 - 30 çuvallık küçük partilere inhisar ediyor, İki mahsul üzerine alivre sa” tışlara tesadüf olunmıya başlan” miştir. Bu ayın ortasına doğr? piyasaya çıkacak malların eylül * teşrinievvel teslimi kilosu 35 - 30 kuruşa muamele görmektedir.