25 Temmuz 1934 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3

25 Temmuz 1934 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Hergün Hakikati — Anlamak İstemiyen ülgar Gazeteleri v"Buıî—îrislnndı çıkan — “Novo Tn'f*-- gazetesi, Bulgaristandaki i ekalliyetlerinin gördükleri v hakkında Türk neşriyatile — meşgul arakta devam ediyor. Bu gaze- 'fü göre, yabancı memleketlerin eriş'" Bulgaristandaki ekalliyet- lerika PEr türlü hak ve hürriyet- İarilden istifade etmekte olduk- el biliyormuş. Bu hakikat bu mâ"lyellerin mümessilleri tara- an beynelmilel müessesat hu- Tunda dahi beyan olunmuş. vat, VO Vremeye göre, Bulgar Lîıiz"di( memlekete — yabancı hık—q ec_ncbi unsurlara müsame- iSâr bir duygu İle mütehassis- salke AYNİ gazetenin fikrine göre Cu olan Bulgaristan Cenup .o'hşnsunun dostluğunu — takdir memezlik yapmıyormuş. zeteşi, n Posta: Novo Vreme gar Sinin aki — evvelki n_anrıdikkaıl:l sözlerile hak v yoluna Küfürün fasırda hakika neşriyatı bu son küfürlü alınırsa tak ve hakikati girdiği kabul kıymetten düştüğü bu ,Bulgar — meslektaşın t ati anlamış olması ayrıca ayanı teşekkürdür. | ğ ulgarca Mir gazetesi son ya- arından birini Trokyadan Mu- Sevilerin kısmen ayrılmalarına tah- Siş ediyor. a Bu gazeteye göre Musevilerin T'ek)'aduıı hicretleri Ingilterede Sok fena bir tesir bırakmıştır. erek Sarih beyanatı, memleketimiz hakkın- | bu | ğiFacia Kurbanlarından B Başvekil İsmet Paşanın | gerek Dahiliye | Vekili Şükrü Kaya Beyin Trakya | teyahati bu muhacereti durdurma- mMışmış. Trakyada oturan bazı ecnebi tabiiyetindeki kimse- ler de bu mıntakadan - ayrılı- rormuş.Mir gazetesi bunları kaydet- tikten sonra diyor ki: “İsmet Paşanın beyanatındaki samimiyet her veçhile su götür- mez, fakat Türkten başka kimse- nin Trakyada barınamadığı da su götürmez bir hakikattir. Bu hal, mevcut bir takım dostluk ve kardeşlik — misaklarına — rağmen böyledir. Balkanlarda muhtelif milliyete mensap insanlar yanyana yaşamıya — alışmışlardır. Mevcut bütün misaklara rağmen Balkanlı halkın bu itiyadının baki kalması Şayanmı temennidir. Tarih muha- teretlerin iyi hisler doğurmadığını Ve emniyet temin etmediğini bize | öğretir.,, Bu gazeteye de cevap olarak, Dahiliye Vekilinin bizzat mabal- linde yaptığı tahkikatın neticele- Tini gösterebiliriz. Bu netice şudur: Trakya Musevileri Türk bhü- tümetinden ve Türk vatanda: gından memnun olduklarını bağı- Ta bağıra söylemişlerdir. Rados Valisi Kırılan Kolunu Bir Türk Kadını Tedavi Etmiş Kaş, ( Hususi ) — Radostan Zelen bir habere göre, geçenler- | de Rados ve on iki adalar umum Valisi M, Maryo Lag düşmüş ve | kolu kırılmıştır. Umumi vali Ra- dostaki bütün doktorları çağırmış, İç biri kırılan kolu tedavi ede- Hemişlerdir. Vali, kolunun sakat kalması tehlikesi ” üzerine derhal talyaya gitmiş, orada Mmütehas- Sıslara müracaat etmiş, fakat Mütehassıslar da va!iınîı kolunu z olarak yeri erleştireme- işler ve nekicede Yali Radosa diğer | Önmüştür. Radosta valiye başlıe | Sa bir. Türk kadımını tavsiye *tmişler, kadın valinin kolunu Yice tedavi etmiş ve kırık kolu Yerli yerine yerleştirerek kaynat- Tiştır. Umumi vali buodan çok Memnun kalarak kadına ev talın almış ve eline de bir mü> thassıs vesikası vermiştir. bir teslim | olunabilir. | i | sularında Resimli Makale Kal kusurunu görmüz. De- venin, kendi sırtındaki — koca hörgücü görmediği gibi , W Ata Sözlerinden Bi iki Boğulma Faciası şında Genç Ve Güzel şehrimizde —iki facia iki kişi denizde boğul- Dün olmuş, muştur. 1 — Tarabya Fransız - Türk lisesi talebelerinden 17 yaşında Madmazel Siranuş İsminde genç ve güzel bir kız dün Tarabyada Sir Con Simon Son Hâdise Hakkında Beyanatta Bulundu Londra, 24 (A,A.) — Havas ajansı bildiriyor: Sir Jon Simon, dün Avam kamarasında Türk - İn- giliz hâdisesi hakkında şu beya- natta bulunmuştur: « — 17 Temmuz tarihinden- beri hâdise hakkında alınan mü- temmim malümat, bu feci hâdi- senin acıklı bir suitefehhüm neti- cesi olduğunu göıtcrnıelftedir._Hi— dise esnasında zabitlerin ünifor- masız oldukları ve içinde bulun dukları ğçbir bayrak taşımadığı tur. Türkiye , Bamimi lcc'ss'uı- lerini izhar ş, bizzat .l'ü.rk Hükümeti de teessürlerini bılıjır- miştir. Geçen cumartesi, Türk Küvin Flizabet, l:ondııı[ı. şonşir harp — gemilerile bir [ı)ıî;f torpido muhribinin iştirak i dint bir âyin y tır. Jeri dint bir âyin )_npılqıı; îkı::'ılîe muhribi İıUkurn_(hndcfı aldığı emir üzerine denize bir lenk atmıştır. ÇAA K Türk kabinesi, hâdisenin kur- banı olan İngiliz zabitinin ailesine diyet olarak bir meblâğ vermeyi derpiş etmiştir... Muharrir — Ercüment #Eskiyi hor görmek, “Bizden - evvelkileri biyat sahası ı;,’u ahlâkt tunumda muuunbış şa hükmü çıkarıyor ; “Edebiyat ta, binlerce kari $ edipler ,f î Ekrem Bey bir yazısında mevzuuna dokunuyor ve: hor ve hakir görüyoruz. anda daha ziyade göze çat bir tehlike sezmemiş ol ı S etmiyecektim., dedikten sonra de, modaya tübidir. Bugün, bulan bir muharrir, yarın okunmaz İSTER INAN iİSTER İNANMAI < eli eee itüellirmee denize girmiş, yıkanırken birden bire suların cereyanına kapılarak sahilden açılmış, yüzme bilmediği için — boğulmuştur. — Matmazel Siranuş bir aralık — kendisinin kurtarılması İçin acı acı feryat etmiş fakat o sirada - ortalık Gazi Hz. | Riyaseti Cümhur umumi — Kâtip- liğindi .ğ";uî sümhur Hz. 23 temmuz bay- ramı ve Lozan gününün yıldönümü ünasebetile birçok zevattan aldıkları tel yazısındân - dolayı teşekkürlerinin iletilmesine Anadolu Ajansını tavsit 5İ buyurmuşlardır. Tayyareciler Gittiler Şehrimizde lıulun_an Yunan tayyarecileri dün ıığınımıııı muh- telif yerlerini gezmişler, Tayyare Cemiyeti tarafından ğkqnm'Yalku- lüpte şereflerine verilen ıîyııfı:llu_ bulunmuşlar ve bugün öğleüzeri Bükreşte bulunmak üzere sa- bahleyin Yeşil kğyden hareket etmişlerdir. Misafir tayyareciler samimiyetle uğurlanmışlardır. Yunan — tayyarecileri — bütün Balkan devlet merkezlerini ziya- ret edeceklerdir. K M lerpiş etaftir.. D AAA İSTER İNAN IİSTE Moda, zevklere dalma hâkimdi zevkimize uygun an bu itiy saydım, bunu sü- olur. | haline getirenlerin 'akat bugün saygı ve in Bir Kızdır tenha olduğu için zavallı genç kızın imdadına yetişilememiş ve çırpına çırpına boğulmuştur. 2 — Kibrit fabrikası işçilerin- den İzak Efendi de Halıçte denize girmiş yüzmek bilmediği için bo- gulmuş ve cesedi kaybolmuştur. Emniyet Müdürleri Bazıları Arasında Yeni Değişmeler Yapıldı Ankara, 24 — Emniyet Mü- | dürlükleri arasında şu değişmeler oldu: Manisaya Ka keriya, Kars Emniyet İşleri memur- larından Tevfik Celil, Kastamonuya Van müdürü Şerif, Antalyaya Balıkesir Müdürü Tevfik, Balıke- sire Çanakkaleden Sait, Çanak- kaleye Samsun Müdürü İbrahim, Samsuna Kastamonudan Kenan Beyler tayin edilmişlerdir. 42,50 Derece İzmirde Sıcaklar Her Yerden Daha Şiddetli Sıcakların — dehşetini, birinci sayfamızdaki tafsilâtlı yazımızda her halde okudunuz. Son dakika- da İzmir muhabirimizden de şu telgrafı 'aldık: Izmir, 25 (Hususi) — Dün bu- rada hararet derecesi 42,50 ola- rak tesbit edilmiştir. Askeri Terfi Listesi Askeri terfi listesinin hazır- lanmakta olduğu haber veriliyor. İNANMA! Fakat meselâ bugünkü tarzı kübiktir diye, düşen Sinanın şaheserlerini hakir görmemeliyiz. Yarın da kü- bizmin modası geçe tir. Modası geçmiyen yalmız iki şey vardır: Saygı ve fi bile bir moda metar aramızda tümen tümen olmadığına: irisi 17 Ya- Müdürü Ze- | Sözün Kısası Biraz Da_ Kendimizden Bahsedelim ! AE — Fırının önünden geçerken çıra- ğin alaycı sesi: — İnşallah bir tane de alırsınız, diye bağırdı. Yarım düzüne çocuk, caddenin kenarıma dizilmişler, nihayet iki yüz metre yüksekten geçen kur- şuni tayyareye bakıyorlardı. Ben de onları taklit ettim ve içim- den de; — İnşallah, sağ kalırsak elli sene sonra, belki alırız, diye söylendim. * Yunanistandan Üç tayyarelik bir hava müfrezesinin memleketi- mizi ziyarete gelişi, bize ve bizimle beraber fırıncının genç çıraklarına kadar bütün halkımıza öğretti ki: Atinada Akropolis isminde bir güzete vardır ve bu gazete bir milyon drabmi vererek kurşuni bir. tayyare satın almıştır.. Mühim hâdiselerde istihbâratını bu tayyareyi kullanarak yapmaktadır. ve şimdi Yunan müfre- | zesini takiben tepemizden — geçen kurşuni tayyare de odur. * Genç meslekdaşım — diğer memleketlerin gazeteleri Ile bizimkiler arasında bir mukayese yapıyor ; Onlarda, yüz binlerin ehemmiyetl yok. Milyonlarca nüsha satan, bir değil, düzinelerle tayyare kullanan, kırk elli kamyonu, sürülerle otomobili olan gazete vardır; bizde ise satışın derecesi malüm; kamyonu bırakınız, istihbaratında küçük bir otomobil ullanan bile parmakla gösterilebilir. — Niçin böyledir? Meslekdaşıma göre bunun başlıca iki sebebi var: Birincisi gazete paha- hdır, ikinelsi de halkta okuma merakı fazla değildir. Doğru, fakat bıma soruyorum: — Noden böyle olmasın? Bugün gazetenin üzerinde, fiatinin (5) kuruş olduğu yazılıdır, fakat mat« baaya bu paranın ancak yüz parası girer, busparanın da nüzhasına göre | 60) “parası küğıda, (40) parası da | mürekkebine ve makinesine harcanır? Elde kalan sıfırdır. Bugün bir gazetenin (6) kuruşa aldığı bir kilo küâğıt için (7,5) kuruş gümrük resmi ve muamele vergisi verdiğini siz bilir misiniz? Ve tekrar soruyorum: — Fiat nasıl ucuzlatılabilir? Halkta okuma rağbetinin az ol- masına gelince, sualim yine aynidir. — Neden böyle olmasın? Diyorum. Farzediniz ki — tayyareyi kamyonları aldık, otomobilleri düzinelörce de bisiklet tedarik Bunlarla — hangi — istihbaratı edeceğiz vt temin ettiğimizi yazacağız ? Bizde matbuat serbest diyemem. — Dilim — varmı söyleyen kabun gözlerimin önündedir. Fakat mevcut — serbestiyi, — inevcut olduğu nisbette kullanmakta, sulis- timal şaibesine düşmemek için tee reddütlü davrandığımız zamanlar olup olmadığı noktası Üzerinde durulabilir. Benim gördüğüm variyet: ekseriyetle hep ayni haberi buluyoruz, ayni haber Üzerinde hemen daima ayni şekilde düşünüyoruz. Kanunf mecburiyet ol- mamasına rağmen! Ve kendi kendime düşünüyorum Daba fazla hakkımız olsun ? * Sözün kı Matbuata biraz ge- nişlik vermek için arkadaşımın de- diği gibi kâğıt fabrikası yapılmasını beklemiye lüzum yoktur, Gümrük resmini kaldırmak kâfi Fazla rağ- beti celbetmiye gelin hayatın biraz daha hareketli, halkın biraz da- ha alâkalı olmasına bağlıdır. Bunun için şimdiden hazırlık ve terbiye dev. resine girişilse, garplılarınkine yake Taşılması İçin yarım asır ister, Meş- rutiyetin İlânından bu güne kadar geçen zaman, bu noktadan kâr has nesinde fazla yer tutmaz, kendi — ka- siz bi bir ben de kendi hesn. aldık, k, temin nasıl değildir, aksini rağbete —neden naatime göre, Yine Şikâyet Telefon şirketinin abonelerine karşı bazı mecburiyetleri yerine getirmediği hakkında Maliye Ve- kâletine yeni şikâyetler yapılmış, Vekâlet bu şikâyetleri Nafia Vekâletine bildirmiştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: