18 Mayis v | SON POSTA * S ——— HİK Bu Sütunda Hergün Nakleden: Hatice Hatip  YE YalnızkenKom_ı_şmakİlleti Birçok insanlar yalmız bulun- dukları zamanda kendikendilerile yüksek sesle konuşmaktan haze- derler. Hattâ sade böyle yalnız bulundukları zaman değil hattâ sokakta yürürken bile ellerile; kolarile işaret yaparak yüksek sesle birşeyler anlatan erkeklere hemen hergün — tesadüf etmez miyiz?.. Tabil bu itiyat yalmz erkek- lere has olan bir kusur değildir. Cemiyeti beşeriyenin en güzel kısmını — teşkil eden biz kadınlar da çok kerre kendi kendimize iken yüksek — sesle düşünmez miyiz? Vakıa bizler daima erkek- lerden daha temkinli olduğumuz için sokakta ekseriya kendimizi tutar ve gülünç olmaktan çekini- riz. İşte benim hikâyemin kahra- Hmanı -olan * Mihrimah Hanımda böyle tek başına sesle k47_ııııııın|( itiyadı vardı, bi Mı:hılndm Hanım 25 yaşında c MEEEE BO Yüknda iken evlendi. Koeı...,du tam 21 ya- "dâ :ııl kalmıştı., Ok güzel bir ka hrimah H. dul ı...ı.:'ğ_ e hergün yeni bir talibi reddedi, yordu. Fakat Mihrimah Hânıma, kendini isteyen, kendine âşık olan bu adamları reddetmek çok güç geliyordu. Çünkü ©, gayet mer- hametli bir kadındı. Her aşıka ayrı bir formül bu- mak ve taliplerini — yedderken mümklün olduğu kadar az rencide etmek... İşte kadı iCağızın arzusu bu idi. Bunun ;i yeni bir talibin çıl Be he Çin ne zaman kacağımı haset- men odasına kapanir ve nu- tuk ezberleyen bir hatip veya Tol ezberleyen bir aktiriş gibi talibin talebini mazikâne red- detmek — için — söylemesi — icap eden cümleleri tekrarlardı, — » Mihrimah Hanımın kusuru bir değildi. Onun öyle bol zekâsı €a yoktu. Ve muhatap olduğu bir suale hazırlanmadan — güzel bir cevap veremezdi. Bu cevabı. ey. velden hazırlaması lâzimdı ve bu şeye bir çare vardı. O da talip- lerin hepsine de Böylenebilecek bir tek cevap hazırlamak ve ü ezberlemek. Meselâ : iken yüksek y | verir veya kadının etrafında do- laşmaktan vazgeçerdi. Fakat ümidi kesmek doğru değildir. Çünkü dünyada herşey vukubulur. En arzu edilen en beklenilen hâdise!er bile... Nihayet Ali Şevketin dayı za- desi olan Kevser birgün Mihrima- ha geldi ve ona: — Mihrimahçığım! dedi sana birşey söyliyeceğim dayı zadem Şevket geçen akşam bizde idi; bilmiyorum. Ne münasebetle |â- kırdı izdivaca intikal etti.. Ona oluz yedi yaşına geldiği halde neden hâlâ evlenmediğ.ni sordum, O da evlenmek istediğini söyledi. Ve bir kadın sevdiğini, fakat ona aşkını izhar etmekten çekindiğini çünkü © kadının çok güzel ve çok yüksek bir kadın olduğunu, ona rast gelen bütün erkeklerin onunla izdivaca talip olduğunu ve bu ka€mın hiçbir zaman kendini beğenmiyeceğini de ilâve etti, Ağ- zından zorla bu kadının ismini aldım. Bu kadın sensin Mihrimah ben dayı zademe onun namına seninle konuşacağımı — ve rica edeceğimi söyledim.. Söyle ba- na... Bakayım ona ne cevap vereceksin? Mihrimah utanmasa Kevserin boynuna atılıp yanaklarından öpe- cekti, Fakat sadece: — Ali Şevkete söyle yarın üçte bana gelsin konuşuruz.. — Ümit edebilir mi? — Evet, * Saat iki buçuktu. Mihr'mah salonda oturuyordu, Mütemadiyen kol saatine bakıyordu. Ah bugün ona neler söyleyecekti... Biraz lâkırdı ilerledikten sonra ona: — ÂAh diyecekti. Beni sevi- yordunuz da neden senelerden- beri bunu —bana söylemediniz. Sizinle izdivaç niyetinde olduğu- mu anlamadımz mı? Gözlerimden sizi sevdiğim beli değil mi (di? Mibrimah Hanım yeniden yük- sek sesle konuşuyordu. Sanki o karşısında imiş gibi... Neler... Ne- ler neler söylemiyordu. Ç < Sizin zevceniz olarak ne bahtiyar olacağım. B'ş * , Fakat neden o hâlâ ilân olunar. Ha; Saydon Salommca Aciman Yıluı:!'ı-lıi ı'ııîııı sahipleri ikametgâh- ları Balatta olup 13/5/34 tarihindenberi galptirler. Gören ve bilen varsa lütfen insaniyet namına İstanbul posta ku- tusu (741) adresine malümat vermeleri rica olunur. Bit e Ç e adai İstanbul Üçüncü İcra Me- murluğundan : Paraya çevrilmesine Arar venlen 87 parça SÜT metre muhtelif renkte elbiselik ve paltoluk kumaş üç battaniye ve 37 metre 60 Sa. bir top İngiliz gayağı 21 - 6 - 934 Puzarteni günü anat 14 te birinci açık artlırma — suretila sandal bedesteninde satılıcağından — isteyenlerin — mürucuatı (16798) Ağıı; Cezadk Bi Cinayet Suçlusu Hapse Mahküm Oldu y Ağır Ceza mahkemesinde dün öğleden sonra iki katil davasına bakıkcı. Cümhuriyet bayramı gecesi Keskada Orhan Efendiyi öldüren ve Aziz Efendiyi öldürmek kastile yaralamaktan suçlu Hasan Efendi, evvelce (11) sene hapse mh:ı_ olmuştu. Temyiz bu davayı boz- duğuş için davaya dün yeniden bakılmış ve Hasan 14 sene, 3 ay, on gün hbapse ve ayrıca Orlı.ı_n Efendinin ailesine (1500) ve A.ıı: Efendinin kendisine de (700) lira tazminat vermeye mahküm ob- muştur. i Bundan sonra geçen sene Şı- le Pendik yolunda basmacı Âkif Sayfa 11 Efendile elbiseci Karakaş Efı_ıı-* diyi — öldürenlerin ınulıılıeınîunı devam edildi. Davacı mevkiinde Âkif Efendinin lıqdk,ıı, v:m N: kasile Karakeş Efendinin L refikası — bulunuyorlardı. ç Bı;::: hitler dinlendi. Bunlar katil ç LA E lediler. Yalnız kömürcü Mehti ve — İsmail Efendi: | “ — O gece suçlulardan Şı- kir ve Ali efendiler beni hâdise mahallinden otuz adım — kadar uzak bir yerde yakaladılar, Ça- hlık içine çektiler, ellerimi, ıyı.lıı_- larımı bağladılar. Kimseye söyle- me diye yemin ettirdiler. , dedi. Muhakeme, diğer şabitlerin celN için 17 hazirana talik edildi. 3 TU D İRA KİYE — — Talebiniz beni bahtiyar Saat üç olmalıydı.. Ne v ' j K T i DE N eti Fakat inanınız büna ben ğ üzerindeki — saat Bı ' £ dulluğumdan çok — memnunum M—ı Bösteri, ordu? Mihr'mah EDED t'i:dl:h d;;:__iı&i"ç etmek niye- ”'".h“:'::— &;:âırdı. Misafirin 4 DAHAT— Ş b 4 y za M Bu cevap reddedilen Gelmişti. Fakat hasım de. )' —emmi e YZT OT AŞ odasından koridora îü";“- ;:y.lmehılı":; ve herkes bi:'Iı“thı;—l" âi:ü'f* dı'_“',"“"“t' için :i:& =kenâ;e Oı:u—':ı':l— itiraf ;â: _nb'd':.uuiu“kz-ı"hf:thı"*!“' î;;-ı:ıhul;: :4' kapışma Ti kapısını kapardı. Fa- | Beyefendiyi o yan odada birar Rekt » Cke 'dip te oteldeki odasına geldiği | gunu Giriniz. kat Mihrimah t bekletmişti. Sonra misafi; bu sözlerin kendine ait olduğunu | edip te çte dolu idi. O, ür ş MÇGnHHA.—h;d?m biexduılıire dışarı çıkmış, .:lp:î bildirebilecekti ? z :.::_'lç. ::de_;:ke:h birlikte E.ârığ;_ımh? Mllnltll Hasan, Hüseyin yerine Onun desti | &01 alırken: *ı bin eli L Plmmiadi ini ühqıql*îı_ değil. Evet mümkün olmaz gibi gös İzdivacına talip olan Ali Şevket — Hammelendi içeride çok e hl(':w:ıdıı onun — Ah ü’-'":imu.- '_"ı b'nıi" -hk?.:ı Kı.lıı:'ı olsa idi Mi Hanım hemen | meşgulier, bir zatle hayatları için | seyahate çıktığını öğrendi. Mihb- | sen de ne kadar ben ııçı: z t Mi şe e- B 1 kabul Ve “işte bu yüz- | çok mühim olan şeyleri konuş- | rimah çok — müteessirdi. — Bir | cukmuşsun.. sabetöyot | CT tarimak bönim. Ben hepe ğ den de isminin hiç evlenmek Hte, » Kendilerini rahatsız | daha kendi. kendine 'un, Bötün © aşk sözleri, bepsi sini işittim... j meyen bir kadın olarak çıkması | etmiyeyi B Ş tövbe etmişti. Ve sözünde de duru- h.m Ben seni seviyordum Kadım deli gibi olmuştu. - niyetinde değildi. gelrim, — Draka bir. zaman Haa SAĞ ASN DR kalbuki sen ne zannettin? Benim Hom aemmm, M e Fakat Ali Şevket iki seneden- Demişti. v kad mı.._.ı.ı laştı, —diyorlardı. Fakat o | tek başıma senin hayalinle konuş- Ali Şevketin ilerleyip yaklaştığını beri onun etrafında dolaşmakta Müteessirdi ki :det:d:;hy:r;ıı v kk:nnnı vermişti. Artık yalmızken | tuğumu m şik odada bir | fark bile etmemiş, b"ı.:: ö çiduğu halde ne aşkımı izhar eden | — Mihrimab Perişan bir halde | biç konuşmıyacak ve B b ( LA d5 İN a aa "".l""___d.f Hü Bar Bir Söz söylemişti; ne de genç | kalmıştı. Çünce Ali | söyliyeceği sözleri evvelden ea a YG Mihrimalı © gün, bir —— kadının — desti izdivacma talip | Şevket Bey onu kendi kendine | Trlamıya: geçiyor, - Mihrimah ke- | bir kapı v a olacağa benzer bir imada bulün- | konuşurken düymüş ve yıııı:: d.&% O da seya- Bi Muştu. Halbuki iki şene içinde var zannetmişti. Şimdi ne te Mmih ber erkek ya böyle bir. kararı yapacaktı? Ona masıl deli heh beri y -e ei