eg Siyaset Âlemi Fransız Müstem- lekelerinde Alem-lt nuniyetsizlik.. Epey zaman var ki Fransız müs- temlekelerinde, “ ana vatan , a karşı haklı bir galeyan hissediliyor. Hindi- çini halkı, istiklâl uğrunda açık bir cidale girişmiş bulunduğu gibi kah- Fas, — müstevli kuvvetlerle mütemadi bir boğazlaşma halindedir. Gün geçmiyor. ki, Afrikanm bu kızgın köşesinde, birkaç karış lopll': müdafaa etmek İçin birkaç Berberi delikanlısı can vermesin. Bu müs- temlekelerin toprak ve istiklâl kav- gasına, şimdi, Tunusun daha suurlu olan menfaat ve varlık mücadelesi inzimam etmiş bulunuyor. Çünkü, medeniyet — saçtığını — iddia eden Fransa, buralardan sadece menfaat topluyor, yardım ve el uzatmak bahsinde onun yeri yoktur. Bundan dolayıdır. ki, — şarapları — satılmıyan Tunusun İstismarciı müstemlekecileri birer tarafta kıvranırlarken, — öbür tarafta, bunların eciri olan yerli çocukları büsbütün açlığa mahküm bulunuyorlar. Vaziyet, tahammülsüz bir hale girdiği için, ara mra, sokak wuruşmaları — bile — oluyor. * Çünkü, medeni Fransanın medeniyet götür- düğünü iddia ettiği müstemlekelerinin asıl sahipleri açtırlar ve onları, müs- tevli kuvvet, şuur ve besapla aç bırakıyor. — Süreyya —— Çin 36 Tayyare Ismarladı 11 — Çin hükümeti Buf- falo tayyare fabrikalarına 36 tayyare ısmarlamıştır. Bunların kıymetleri bir. milyon dolardır. Tayyarelerin 700 beygir kuvvetin- de bir motörü azami sür'atleri saatte 200 mil olacak ve üç ayda teslim edileceklerdir. Japonyada tethiş teşebbüsü Tokyo, 11 — Mühim bir tethiş teşebbüsü meydana çıkarılmış oldu- gundan dündenberi parlâmento aza- sının vesair hükümet örkânının ika- metgâhlarile — İngiliz Sefarethanesi yakınına müsellâh polis kuvvetleri konulmuştur. raman Birçok kimseler tevkif edilmiştir. Bir evlenme Amsterdam, 11 — Şayialara göre Holanda veliahtı. prenses — Juligana, İngiltere kıralının üçüncü oğlu prens Gegrge ile nişanlanmıştır. Fransız Kabinesi Toplandı Londra Konferansına Karşı Fransa Nasıl Bir Vaziyet Alacak ? Paris, 11 — Fransız kabinesi dün öğleden sonra mühim bir içtima yap- mıştır. İç(iııııdı. Londra konferansına karşı Fransanın alacağı - variyet tet- kik edilmiştir. Maten gazetesinin verdiği malü- mata göre, bu içtimada Fransanın nakit meselesile alâkası olmıyan güm- rük tarifeleri gibi diğer meselelerin müzakâresine devam etmesi hususu kararlaştırılmıştır. Kabine, altın ölçüsüne sadık kalan devletlerle ticari münasebetlere de- yama mütemayildir. Bununla beraber dünkü içtimada bir karar alınmamış- tır. Altın esasından ayrılan devletlere karşı alınacak vaziyet henüz malüm değildir. Kabine bir karar vermeden evvel, altın ölçüsüne bağlı devletlerin fikir. keri ahnacaktır. Sılâhları t . Bırakma İşi Paris, 11 — Silâhlar bırakma konferansı reisi M. Henderşon, Baş- wekil M. Daladiye ve hariciye nazırı Pol Bonkur tarafından kabul edilmiş- tir. Bu konuşmalarda, busus! silâh âmalâtı ve harp levazımatının kontröl meseleleri tetkik edilmiştir. itatlyan filosunun seyahati Reykjavik, 11 — İtalyan filosy bugün de bareketini tehir etmiştir. Şikago, 11 - Mişigan gölüne inecek olan İtalya filosunu karşılamak üzere büyük hazırlıklar yapılmaktadır. Kar- dinal, filo geldikten .sonra dini mera- sim yapacaktır. z Hitler aleyhtarı bir muallim tevkif edildi Varşova, 11 — Dançiğ zabıtası, sabık sosyalist mı muallim M. Prösi talebe lıuıııııd:ı:.hlul ve Hitler ni zemetmi lan gdolayı şvıl-lmı etmiştir. Kl:ıınl=b. uslardan M. Serosztey de tevkif olun- muştur. Lindbergin seyahati North Haven, 11 — Tayyareci Lind- ve karısı yeni bir rekor tesisi için havalanmışlar ve buraya gelmiş- lerdir. — Burhan Hariciyeye girenlerden A.b'ı met Basri, kayınpederi - Meb'us olduğu için hemen İsviçreye Kançılar - gitti. Pek göze gire- miyen veyahut bir tarafını h_ıl' mıyanlar Nahiye Müdürlüklerine dağıldılar. “Artık talih, tesadüf ne yaparsa ona kapılıp gidecek- ler. Hani bir Kavak Hulüsi vardı. İzmir tarafında bir nahi- yeye Müdür- olmuş. Geçen' gün bana mektup yazıyor. Yakalığı, boyunbağını çıkarmış, beline fi- şeklik, omuzuna mavzer, ayağına çizme.. eşkiya takibine çıkıyor- muş.. Velhasıl azizim işler bu merkezde. — Gemisini — kurtaran kaptan. Biz bu gazetecilikte ne bulacağız bilmem. Ben Kollejin türkçe hocalığınmı aldım, Zevkli bir meşgale. Bir taraftan da ingilizce öğrenmeme vesile oluyor. Gazeteye yolladığın — (Paris ktupları )bize az geliyor. Şöyle - bir şeyler Edebi Romün Cahit 7 ea Haydi hoşça kal. Gözlerinden öperim. Ahmet Rıfkı Istanbulda Cemil Hakkıdan Pariste Ahmet Reşide Kardeşim Ahmet Reşit Elbette haberin var. Nihayet dedikodular hakikat oldu. İtalyan- lar Trablusgarba bücum ettiler, Hükümet bu hareketi hukuku düvele mugayır ani bir - tecavüz diye protesto etti. Ani olduğuna şüphe yok. Çünkü İtalya sefiri 24 saatlik ültimatomu verdiği zaman sadrazam dünyadan ha- bersiz, da — poker oynuyordu, buna gaflet dememek için İtalyanların ültimatomuna ani tecavüz diyorlar. Ne ise olan oldu. Şimdi bü- tün politika heveslileri seferber oldular. Hani Dersime donanma, Midilliye ordu yürüten kahraman- lar gibi herbiri bir akıl öğretiyor. Hem meb'us, hem muharrir bir K a b Ka iki wgıgdumııdkıqhıını Almanya'da ya- hudilere — karşı açılan mücadele üzerine — meşhur âlim — “Aynştayn Alman tabiiyetini terketti. Bunun üzerine muhtelif memleketler da- TÜ fünun larında kendisine fahri müderrislik tek- BE ettiler, “Aynş tayn şimdi Glas- kov — Darülfünu- nunda fahri mü- detristir. — Res- mimiz Aynştayn' m, sabık İransız başvekili M. He riyo ile görüşü- şünü göstermek- tedir, v Aynştayn ve M. Heriyo Konferansın Akıbeti Bugün Belli Olacak Londra, 11 — Konferans bugün | tecavüz misakı. 2 — Muhtelif mem- büyük bir faaliyet içindedir. Komi- teler altıdan fazla gizli içtima aktet- miştir. gün bir karar verilecektir. Fransız mürahhası M. Bol Konferansın akıbeti hakkında bu- leketlerin ithalât kabiliyetinin geniş- letilmesi ve bunun hangi şartlarla kabil olacağının araştırılması. Murahhasımızın teklifi üzerine vücuda getirilen tah- Prote,tosu rir heyeti bazı yeni ümitlerin doğ- masına sebep olmuştur. İngiliz muhalefet reisi M. Lans- buri avam kamarasında bir nutuk konferansın bugünkü va- söyliyerek, ziyetini tenkit etmiştir. Savyet Heyetinin Muhtırası Londra, 11 — Sövyet heyeti kon- feransa bir muhtıra vermiştir. Bun- da konferansın müstakbel ruzname- sinde şu meselelerin de bulunması Konferanataki murahhasımız Münir Bey, Türk noktai nazarını tenkit eden Alman murahhasma cevap vermiş ve protestoda bulunmuştur. Murahhasım- zın beyanatı sekizinci sayfamızdadır. Bir deli 12 kişiyi öldürdü Sumatra, 11 — Bir köy düğününe davetli olanlardan biri birdenbire çıldırarâk 12 kişiyi öldürmüş ve 12 istenmektedir. 1 — İktısadi ademi | kişiyi de yaralamıştır. h;qün şu cümleyi büyük harf- | orduları Trablusgarbe yerleşmiye lerle yazıyor: “İtalyanlar ebedi düşmanımmıdır,, Hatırlıyor musun, İlk hürriyet günlerinde Avusturya zaten ken- di işgalindeki — Bosna - Herseki ilhak ettiği zaman kaldırım poli- tikacıları yine bu vezinde bir tempo tutturmuşlar, Avusturya malına boykotaj yapmak için başlarındaki fesleri çıkarıp keçe Tolik eiralelerdi Polig!ıîhyı sokaklarda nutuk vermek, komite merkezinde atıp tutmak zanneden bizim komiteci beyler halkın heyecanımı kullan- mayı da bilemiyorlar. Bir (yaşa- sın!) dir gidiyor amma kim ve ne? Bukadar hassas ve taşkın bir “milletin müspet kuvvetlerinden istifade eti onu İüzumsuz, manasız ta klara düşürmek her halde al ıll:iı :yı:eğil. Fakat iş başındakilerde; öyle bir gurur lv.ırki kendilerini devrin en yük- sek diplomatları Sanıyorlar. Taş- mektepten yetişmiş merkezi umu- mi azası var ki “Meternih,, den bahsedilirken: — Kimmiş o budala herif! Diyor. Ve bürriyet kahramanı yüzbaşı Enver Beyin üst dudak- İarı Vilhelmin yastıklı bıyıkları gibi dikleştikçe dikleşiyor. Bütün bunlara rağmen italyan | müzeleri, — atciyeleri ve donanması limanımızı bom- bardımana devam ediyor. İtalyanların böyle bir teşeb- büse girişecekleri buradaki — ec- nebi mahafilde söylenip duru- yordu. Ben birkaç kere işittik- lerimi babıâli erkânına söyledim. kahkaha ile — güldüler. Doğ- rusu mahçup oldum. Öyle ya bu işleri devlet erkânı, buluttan nem kapan komitacılar elbet bir. gazeteciden daha iyi bilecekler. Mektepten çıktık çıkalı, hatt mekteptenberi — biribirini - takip eden vak'alar, hâdiseler — içinde çalkalanıyoruz. Bakalım daha ne- lere şahit olacağız. Sen Pariste her halde rahatsın. azizim, vak'aların içinde - kal insanı şaşırtıyor. Sen herhalde uzakta hâdiseleri seyirci gibi takip et- mekle kârdasın. Gazeteye yazdı- ğın Avrupa mektupları çok be- yeniliyor. Tebrik ederim. Haydi hoşca kal. Gözlerinden öperim Cemil Hakkı Ahmet Reşit programını şöy- le tanzim etmişti: Öğleye kadar devam eden derslerden çıkar çıkmaz Eto- ile'de — peylediği — Lokantada ;uıei'lni yiyor — beşe — kadar 'arisin — san'at köşelerini, dolaşıyor. |Karilerin Sorduklarına evaplarım e Antalyada şaşkın imzalı okuyana : Bu kadınların ikisi de tehlike- lidir. Hayat ilelebet böyle mace- rışlııı müsaade etmez. Nihayet bir gün gelir zınk der durursun. îmırı arkama bakar, bir karınca oyu yol bile gi H üryı?ln. gitmediğini görerek Birinci kadın çok fedakârlık- lar yapmış, minnetini kazanmış, bu minneti, ancak onunla evlen- mek suretile ödeyebilirsin fakat zan ederim ki buna yanaşmıyor- sun, ikinci kadın da büyük sevda eseri göstermiş, onun da hakkı var, Senin gibi kadın kalbini bir taş sanan ve her önüne çıkan kadınla eğlenmeyi bir hak sayan ::ıeklm ne denir! Fakat ben- samimi bir akıl ğ Ve hâ küdim d Baük e RE muvafakatile bir üçüncü alle k- zile evlen. Bu maceralara nehayet ve hayatına bir az intizam ver. Yoksa akibetin çok feci olabilir. * Knıudıköydı Remzi Beye: kız seni sevdiği için taı tığı gençle ı:ıııınlııııınyor“ıl ııoıı':: hıg e münasebeti yi fmıt sana da güvenemi- yor. Onun için ihtiyatlı bulun- mağa çalışıyor, bir gün senden ret cevabı alır veya fena muame- le görürse belki o vakit bu gence bağlanabilir. İş senin elindedir. Kızı seviyorsan ni ona em- niyet ver, o vakit mes'ele yoktur, * l M A M Beye: Size sevgisini alenen söyliyen bir kızın samimiyetine inanmamak için, elinizde aksini gösteren delü lâzım. Böyle bir deliliniz varmı ? O halde neden lüzumsuz. vehme kapılıyorsunuz ? * Füat Beye : a Kızla bir olup ailesi üzerin- müessir olmağa çalışınız. Bu hususta akrabaların da büyük yardımı dokunabilir. Ailenin mu- kavemetini kırmak için hiç bir teşebbüsten geri kalmayın. HANIMTEYZE —a Beşte pansiyona dönüp sekize kadar okuyor. Akşam yemeğini pansiyonda yedikten sora saat on bire kadar çalışıyor. Yalnız haftada iki akşamı tiyatro ayırmıştır. — Pazar ris civarında Versailles'da kü- çük gezintiler yapıyor. Bu programı bozmadan takip etmiye çalışan Ahmet Reşit her- şeyden evvel Fransızcayı tama- mile yenmek için biç fırsat ıh' çırmıyordi Bütün — gazeteleri, mny—h"u. Mbı h::kânı yoktu. Bunları - okuyabil için hem Eı hem zaman lâzımdı. Onun sonra vaziyeti iyice kavradıktan en lüzumlu olan san'at mecmualarile, gazeteleri ayırdı. Pariste birçok Türk talebe vardı. Bunların çoğu talebe ma- hallesindeki pansiyonlara hemen toplu bir halde yerleşmişlerdi. Geceleri sabahlara ine toplu bir halde Montmartre'deki kafeşantanlarda , kabarelerde, hatta tripot'larda eğleniyor, içi- or, kumar oynuyor ve gündüz- leri akşama kadar meydana çık- mıyorlardı. Ecnebi talebelerin de bemen çok kısmı bu halde idi. Bunlar arasında iki seneden beri Pariste olmalarına rağmeca hâlâ fransızcayı öğrenmiyenler bile >EL d ( Arkası var ) Pa-