Kahraman bir Türkün - — —— — SÖON POSTA maceraları KIZIL KILIĞLI ASLAN Yazan: Ömer Rıza —t İren Çok Kızdı Ve “Sen Erkekler Arasında Bir Nadiresin!,, Dedi I â l — 30 — Aşk, büyük, küçük tanr maz. Senin uğurunda cihan İm- paratorluğu feda olsun ! — Bununla beraber dinleyiniz! Sizinle aramızda bir uçurum var- dır. — Nedir bu uçurum? Bir kadın mı ? Benden daha güzel saydığın Çiçek han mın hat rasna mı bağl sın? Yoksa, yoksa rüyan- da bu gerdanlığı taşıyarak gör- düğün hayal kadına mı? — Değil, Çiçek benim nara- rzunda ölmüştür. Gerdanlık sahi- besi bir hayaldir. Fakat bu sizin yapmak İstediğinirz hareket sizin dininizce, sizin kitabımızca gü- nahtır. — Ay, papazmı oldun? yoksa.. İmparatoriçenin rengi atmış devam etmişti: — Sen hem papar olmuş, hem de vaaza başlamışsın!... Hayır İmparatoriçel — O halde benden nefretmi ediyorsun da papazlık maskesile yüzünü örtüyorsun? senden daha riyakâr bir kimso görmedim. — Sizden nediye tiksineyim, ae diye nefret edeyim.. — Susl. Diyorum — sana... kılıncını ver! Kılıcı mı çekip selâm verdim ve İmparatcriçeye takdim ettim. İren kılıcı aldı ve: — Çok ağır! dedi. Bunu ne- reden buldun? — Gerdan'ığı bulduğum me- sarlıkta! Ogüstal — Şu rüyada gördüğün kır dinin taktığı gerdani k. Şimdi ge- Şu ti bülyalar, rüyalar diyana yön- | dereyim de onu bul! Oçüsta kılıcı kaldırmıştı: — Affedersiniz! dedim. Kılıcı teri tutuyorsusuz! kılıcın tersi Ö- dürmez, yalmız yaralar! Ogüsta, sinirli, sinirli — göldü, ve kılıcı çevirdi. —Ceosur adamsın! İşte kılcımı lstediğin gibi tulttum. Seni vur- duktan «onra ne söyliveceğimi biliyor musun? Şunu anla ki yal- msız Öölmekle kalmıyacaksın. Seni vezil edeceğim. Cesedin sokak- larda sürüklenecek ve köpeklera atılacakl. Raz mısın, cevap verl — Bunları, beni rezil etmek Aiçla değil, fakat kendinizi kur- tarmak için yapacaksın! Ogüsta, pınız! Ben hakikat #lemine wuştuktan sonra bu yalan olan E dünyası, nederse desin. Benl din- lerseniz şuraya, boyunun omu- tuma bitiştiği yere vurun, Oraya — bir kadın elile de inen darba mımın kesip atmıya kifayet -'-Vııııııyınıı. Sen kendini Ovur. Aslanl — İşte onu yapamam. Benim — kanımı sen dökmelisin. Kanımn g V y .(:ıhını sen yüklenmelisini, Fa- &t bu yüzden seni zerre kadar & DAVET 'ANBUL HAVAGAZI ŞİRKETİ | 1 Nisan Cumartesi günü 44-30 da Boyatıt'ta elektrik Evinde verilecek olan HAVAGAZI — İLE “YEMEK PİŞİRME ÜERSİNE — gmuhterem halkımızı davet eder. $ POLA NEGRi | mes'ul tutmuyorum, Ozüstal Boynumu tekrar uzattım. Fa- kat Ogüsta kılıcı tutamadı ve sordu: — Sana soruyorum. Doğru- sımu söylel Erkek değil misin? Yoksa rahipler gibi kadınlara dokunmamıya yemin mi ettin? — Erkeğim ve rahip değilim. Yaşarsam, belki de — evlenirim. Çoluk — çocuk — sahibi — olmak Bu akşam Ksambul Beletiyesi Tam saat dokuzda Ş(Mİ'Tİ'HİTWSH Büyük Behzat qull"m y N Gecasi Konferans, Ka ragöz, Orta oyur nu, Meraki, & saat opereti Bu akşam hiçbir yer Gcretsiz verilmi- yecektir. Sineması mükâlemeler, hokkabaz, vesaire sahnelerinin ilâvesile DÜĞÜN | GECESİ Türkçe sözlü, sazlı, şarkılı büyük halk komedisi, Ayrıca yeni büyük bir film. MUKADDES YALAN Hakiki büyük RUTH Çok güzel bir Yeni şarkı hayattan alınma film. Oyniyan: CHATERTON — Demek ki evleneceksin?i. Ogüsta bu sözleri kendi ken- dine konuşuyormuş gibi söyledi. Sonra kıhecı bana uzattı ve divanın Özerine atılarak acı acı _ığ!ıdı. ( Arkası var ) K ARTİSTİK Sineması, Fransanın en güzel kadınlarından biri olan TANİA FEDOR ve LEON MATHOT tarafından temsil edilmiş PASAPORT 13.444 Fransızca sözlü ve güzel filmini kemali muvaflakiyetle göstermektedir. FOX JURNAL'de Yıumanis- tan'da Ceneral PLASTİRAS'ın diktatörlüğü, ilkbahar son modaları vesaire... Vgm EN GÜZEL KADIN En güzel erkekle beraber olursa hep birlikte itiraf edelim ki SARIŞIN RÜYA olur. LİLİAN HARVEY veHENRY GARAT'nın en tatlı eseri ALEMDAR'da devam ediyor. Matineler: 2-4-6 çece 9,30 film isteyenler MELBB Sinemasına knşup AŞK ÖLÜNCE .:— Mümessil.eri: CHARLES filmini BOYER - CLAUDETTE COLBERT - CLİVE BROOK Fransızca sözlüdür. Hüveten dünya havadisleri. CANi KiM? öwuklau öldüren ve bir türlü bulunamıyan SELDORF VAMPİRİ nin tevkifini i temin edene 5.000 LİRA MÜKÂFAT verilecektir. -KURŞUNA DİZİLEN KRALİÇA Sinema âlemiain bir harikası: MAJİK'te pek yakında İşçiler Ve İşsizler Arasında KDĞ A A b Evli Kadınlar Nasıl Ve Nerede 'ş_ Bulurlar ? ( Baş tarafı 1 nal sayfada ) Kadın belini doğrulttu: — Biz yalnız kadınlara buluruz. — Vallahi Madam, siz iş yok dedikten sonra bana çıkp git- mek düşer amma, müsaade etse- niz de biraz otursam. İş aramak- tan kunduralarım eskidi, derma- mım tükendi. Biraz dinlenmiye muhtacım. Şöyle beş dakikal — Hay hay; hay hay, oturun dinleninl İki dakika sonra kapı vuruldu. Ablak, kırmızı suratlı, ksa boylu şişman, on dokur, yirmi yaşlarında bir kadın mütereddit adımlarla girdi. — İş veriyermışsımız dal.. Anadolulu idi. İş bulucu sordu: — Adın ne? Fatmal Nerelisin? Kastomonulul Kaç yaşındasın? Yirmi birl Evlimisin? Evetl Kocam hamaldır, kazancı az oluyo:, idare zorlaştı. iş | Çalışmak istiyorum. — No iş gelir elinden? — Bulaşık yıkarım, siler sü- pürürüm, kendimize çöre yemek pişiririm; çamaşır yıkarım, —-!... — Peki, içeride otur bekle, Kastamonulu Fatmanın arka- sından ince, uzun, mütenasip vü- cutlu, kıvrak yürüyüşlü, güzelce ve şıkca bir kız girdi: — İs veriyor mısın 2? — Evet, isminiz ne? Eleni. Narelisin? İstanbullu! Yaşımı? — On dokuz! — Kocanız var m? — Yokl — Hiç mi evlenmediniz? — Benim bir ukrabam vardı; | vapurlarda kamarot. Onunla ni- şanlı idik. Ama evli gibi, iki se- nedir nikâhı yapmadı, geçenlerde de darıldık bir meseleden. Gitti gelmedi bir daha. O bakıyordu annemvle bana. Şimdi axz paramız var ama, yakında bitecek! Hazıra ne dayanr ki. İş bulmak istiyo- rum ki biraz kazanayım. — Na iş gelir elinizden? — Herşey! — Nasıl herşey? — Yemek pişirebi'lirim, çama- ge yıkayabilirim, ortalık temizle- | rim, güzel ütü yaparım, kola ya- pçarım, ne bileyim, bir evde yapı- lan işlerin hepsine elim yatkındır. — Güzel, içeride oturun!... Beş dakika sonra odaya çok | pık giyinmiş, gen bar tavurlu bir kadın n hizmetçiliğe değil, | metçiya talip olduğunu aulayabile mek için, on altı senedir bu işle yıprand ğını söyleyen Yubudi Ma- damı kadar tecrübeli gözlere sahip olmıya lüzum yoktu. ğ — Buyurun hanımefendi? * Benim oturduğum kanepenin öteki ucuna da bu (hanımefendi) ilişt. Bir tüccar karısı olduğunu #öyledi. Bir (Fam dö şambr ) a ihtiyacı varmış. İyi tü bilen, temiz, zekice genç bir. kadın istiyormuş. İşte bu Hammefendi- min talebi, yarım saatten fazla zamandanberi kelimeleri sayarak kullanan Yahudi Madamının dilini çözdü. Büyük bir — talâkatle (Eleni ) yi? göklere uçuzdu. Bir uçuürüşki sormayın gitsin, Evvelâ Eleni'nin basit macerasını, bir romance nn güç kanabileceği şık ilâvelerle bir hayat faciası şek- linde anlattı. Sonra onun ütüdeki maharetini, nereden anladığını bilmediğim zekâsını methetti. Ve l namusuna (!) diyecek olmadığını , da yükseltici kelime'erin — bir tanesini bırakmamasıya harcıya« rak eklemeyi de ihmal etmedi. Üç beş dakika evvel, üç beş dakika gördüğüm Eleni hakkında bu bir araba methiyeyi dinledik. ten sonra azkalsın Oonun ideal bir fam dö şambr olduğuna inanacaktım. Kadın kalktı, onu çıgırdı. Eleni, bakem heyeti huzuruna çkan bir güzel gibi yürüyüşüne en güzel bulduğu kırıtmayı ve- rerek geldi, Hanımefendinin kar- şısında -dikildi. Hammefendi — alacağı — mala bakan bir müşteri dikkatile onu tepeden — tırnağa kadar süzdü,. Soönra az evvel Madamın sorduğu suallere yakın şeyler sordu. Elenl d şarıya gönderildi ve aylık pa- zarlığı başladı. — Tüccar ailesi iktsadi buhrandan demvuruyor, Yahudi Madam: — Böyle iyi, — namuslu, zeki hizmetçi buhranı iktısadi buhran« dan da fazlal — diyor ye ilâve ediyordu. — Yapmayın hanımefendi, üç beş lira sizin gibi koca bir han- mefendi için nedir ki sanki. Siz böyle hirmetçiyi kaçırmayın. Eğer dediklerim — yalan çıkar da siz memnun — kalmazsanız. ben bu dükkânı () kapatırım. — Hattâ okadar memnun kalacaksınız ki belki sonra — siz onun maaşına zam yapacaksınız| ç beş yukarı pazar« lıkta uyuşulabildi. Fakat bu uyuş- ma oluncaya — kadar belki her ikisi de birer okka ter dökmüş lerdi. Eleni yirmi iki liraya tüc- carın — karısına fimdöyambrlığa kabul olundu. Yahudi Madami çıktı, bunu Eleniya — tebliğ etti. Ve hanımefendi beş lira bıraka- rak yeni hizmetçisimi de — aldı gitik Madama sordum: — Eleniden bir şey almıya- cak mısınız! * — İlk aylığımın — yarısını ala- cağım ! - Üç dakika sonra gelen Bolu- la ahçı tipinde bir Kayserili lo- kantacı bulaşık yıkatmak Üzere sekiz Hira aylıkla Kastamonulu Fatmayı götürdü gitti. Bu işten de aldığı üç İirayı cebine İndiren idarehane sahibi keyfe gelmişti. Yaradana sığındı bana bir kabve ısmarladı, Kahveyi içtikten sonra orada aşağı yukarı bunlara benzer mu- amelelerden başka bir şey gör mok imkânı olamıyacağını dü- a Sadullah Beyoğlu As. Ş. Deni 1 Nisan esibi için toplanma ğıda gösterilmiştir. 6 826 ( Dahil ) — İslam ve Slö: 825 (Dahil) g yri talam yerli ve son yoklamalarını Beyoğlu gşubesinde yap- Ürmiş yabaıcı piyade sınıfına men- sap askerlik yapmamış olan!lar 12-4-993 çarşamta günü. B — #8l6: 8.8 ( Dahil ) Jandarma sinıfiına meosup yerli ve sön yokla- malarını Boyoğlu şubesinde yaptırmış yabancı aekercik yapmamış — olanlar 18-4-988 Salt günü. O — Hizmetine mukabil — bedel verip sekerliğini — honüz ifa etmemiş olmular — ile askeri ehliyetanmesi bu- lunmayan 3101 326 (Dahil' doğumlu aakerlik yapmamış kısa hizmete tAbi olanlar — 25-4-0939 Sulı günü yübede iabalı vücut edeceklerdir. 2 — Bödeli — makti — Vöreceklerla 11-6-9833 — akşamına kadar bedellori kabul edilecektir. 8 — Evvelco — kısa hizmete tâbi nlup bermucibi kanun hakları rofedie len efeadilerden piyade sınıfına mua> sup — olanların — 1244033 to - şubede bulunmaları. $ — Tayin adilen günlerde davste Soxabet etmeyonler — hakkında askert mükellefiyet kanununun ceza dasi maddol — mahsusasl tatb. lesektir.