Bu sene yapılar güzellik mü- sabakasının etrafında dönen de- dikodu dün de bitmedi, bilâkis büsbütün arttı, gazetelerden bap hyarak balk arasına girdi: — İntihapta bhaksızlık yapıldığı ve Feriha Hanım kaxzanmış iken çu voya bu sebeble birinciliğin Nazire Hanıma verildiği iddia edildi. Hatta ortaya barı imalar da atıldı ve herkesin ağrında! — Acaba işin iç yüzü nedir ? Suali dolaştı. Biz aşağıda okuyacağınız sa- tırlarda dımağlardan — dudaklara intikal eden bu İstifrham İşaretini aydınlatmıya çalışacağız ve niha- yet hakem heyetini teşkil eden zevattan — birçoğunun - fikirlerini yazacağız. Fakat şimdiden #öy- Hiyolim kit Bu meselede 1933 güzelliğine seçilen Nazire Hanım hiç kimse- nla yerini almış değil, bilâkis oste- âk güzelliğinin vezerafetinin haklı bir mükâfatını — görmüştür. Ve (Cumhuriyet) gazetesi de şu veya bu sebeple iltizam ettiği bir genç kızı kazandırmış olmak mevkiüne düşmüş olmamak vaziyetindedir. — Şu halde bu — dedikodu neden çıktı? Bu suale de hemen Cevap yvermiş olmak için diye- HEm kir — Hüâdise bu anlaşmamaz- hıktan doğmuştur. ve bu anm laşmamazlıktan mesul olan da doğrudan doğruya hakem heye- tidir. Bu neticeyi — öğrendikten sonra bu neticeye — varmak için istinat ettiğimiz sebepleri kayder delim: Seçmenin yapılacağı salonda bakem beyeli toplandığı zaman müsabakayı idare eden Abidin Daver Bey ortaya geldi: —- Evvelâ İstanbul birincisi- nin seçileceğini, sonra İstanbul birincisi ile İzmir ve Bursa gü- zellerinin yanyana getirileceğini ve içlerinden en güzeline Tür- kiye güzelliği unvanının verile- ceğini söyledi. Bunu müteakip Uşaki Zade Halit Ziya Bey söz aldı: — Müsabakaya Iştirak eden- lerin çokluğu — dolayısile evvelâ bir tasfiye seçmesi yapılmasını, sonra geri kalanlar — arasından en fazla reyle İstanbul birincisi- ola, — ikincisinin ve Üçüncüsünün ayrılmasını teklif etti ve teklifi kabul edildi. Tafsilâtı bilirsiniz : Tasfiye yapıldı ve eleğin Üze- rinde sekiz genç kız kaldı. Şimdi bu sekiz hanım arasında ikinci bir seçme yapılacaktı ve evvelâ Abidin Daver Beyin, sonra da Halit Ziya Beyin müttefikan ka- bul edilen tekliflerina göre İçle- rinden en fazla rey alana İstanbul birincisi, ikincisi ve —Üçüncüsü govanı verilecekti. İntihaba geçildi. Neticede: — 45 numaralı Feriha Hanımın birinci, Nazire Hanımın ikinci derecede rey aldıkları ve diğer iki genç kıza da müsavi rey verildiği görüldü. Hatta küçük bir lâtife de yapıldı: — Bu sonuncu iki hanım aynl derecede Ttey — almışlardır, ber ikisi de İstanbul Üçüncüsü ilâo edilmelidir, denildi. Fakat bu arada bir ses yükseldi : — Sekir güzelden en fazla Nazire H. rey almış olan Üç güzel arasında ikâncl bir seçme yapılacaktır, denildi. İşte hakem beyetinin anlaşamamazlığı burada başlar: Filhakika heyeti teşkil eden 32 kişi arasından biç kimse çıkıp ta evvelce verilmiş olan karara göre intihabın bitmiş olduğunu anlatmaya lüzum gör- medi, Yalnız Cenap Şahabettin Bey bir kaç kelime söylemek is- tedi, ve onun gözleri de: —Evet, hayır, kelimeleri arar sında söndü ve ikinci bir intahap yapıldı, bu ikinci intihapta da bir kısım müstenkif kaldığı için Na- zire Hanım (16) rey'e karşı (18) rey ile birinciliği kazandı. Net'ceyi anlamışsınızdır ; Biriaci iwtihapta kazanan ( Fe- riha) hanımdır ve ilk karara göre İstanbul güzeli olması lâzımdır. Fakat hakem heyeti ekseriyetle de olsa bu ilk kararı bozmuş, ikinel bir karar vermiş, bu ikinci karara göre yeni bir intihap ya- pılmış, bü intihapta ise Narire Hanım kazanmıştır. Bir. hakem heyeti kendisinin verdiği kararı bilâhare tadil ederek ikinci bir intihap yapabileceğins nazaran bu ikinci seçme de doğrudur ve İstanbul güreli Nazire Hanım ok mak Vâzımdir. Görülüyor ki kendisinin ver- diği ilk kararı pek iyi anlama- mak, Ve sonra ikinci bir karar vermek surelile bütün bu dedi koduların yegâne müsebbibi ha- kem heyetidir. Hakemler Ne Diyorlar? Bu vaziyet karşısında ne ola- cak? dün hakem beyetine riya- set eden Belediye Reisi Muhittin Beyi görerek fikrini sorduk. Ka- pisinin önü belki elli tane mü- racaatçı ile dolu İdi. Güldü : — Bu meseleyi düşünecek olursam şu müracaatçıların hak- kını yeıı. olınıı mıyıum ? SON POSTA —MÜSABAKANIN İÇYÜZÜ Bütün Memleketi Alâkadar Edçn Haâdise Neden Çıktı" Anlaşıldı. Muhittin Bey söy- lemek arzusunda değil! Galip Bingül Bey Hadiseyi tesbit eden Altıncı Noteri bulduk. Galip Bingül Bey de bir. noter ihtiyatı ile pek muhteriz. Fakat nihayet söyledi: — Bence 'hakem heyeti kaç yıllardır bu işte aldığı tedbirlerin ve usullerin fevkinde yeni ve farklı hiçbir hareket yapmamış- tır. Ve her zaman olduğu gibi içtima devam ettiği müddetçe azanın vakit vakit ortaya koy- duğu fikir ve mütaleaları bu kabil —içtimalarda mutat olan tarıda — tetkik ve —dalma bir ekseriyet — kararına bağlıyarak gayesine varmıştır,' dedi, Resmi vaziyette buluan ilk Iki zate mukabil hakem beyeti arasında —bulunan bari zevat kanaatlerini izhar etmekten çe- ledikleri: İzzet Melih B. Diyor Ki: Sualimizin kargısında — İzzet Melih Bey de küçük bir tereddüt geçirdi, sonrat — Hakem heyetinin, bu vae- ziyet karşısında tekrar toplanma- sını kabul ve tensip ediyorum. :î numaralı Feriha H. la Nazire tekrar karşılaştırılabilir, bul ve Türkiye güzeli tekrar seçilebilir. Hâmit B. Diyor Ki: Güzellik müsabakasının belli başlı hakemlerinden biri de Ab- dülhak Hâmit Beydi. Üstat bu hususta: — Benl de jürl heyeti meya- nına İntihap etmişlerdi. Jüri he- yeti ekseriyetle 45 numaralı ha- Bimi iİntihap — etinişti Binaem- aleyh neticenin de Öyle — ilân edileceğini zannediyorduk. Öyle olmadı. Bu mrada bir intihap şekli daha kabul — edildi. Ne oldu, anlıyamadım. — Müstenkif kaldım. Başka bir odaya gittim. Oradaki hâdise belki haklıdır. Belki haksızdır. Çünkü ne oldu- ğunu — bilmiyorum. Büyük şair intihapta bir yan- hışlık olup olmadığı — staline ize şu cevabı verdi: — Fikrimce iki kım yanyana tekrar jüri huzuruna çıkarmak gibi bir fikir dermeyan edile- Halit Zıya B. Diyor Ki: Jüri heyetinden Ustat romancı Halit Ziya Bey diyor kit — Jürl heyetine, müsabakuya Iştirak eden 8 güzel arasından İstanbulu —temsil etmek - üzere bir. birinel, bir ikinci, bir de üçüncü güzel intihap edilmesi teklif edilmişti. İntihap yapıldı, reyler tasnif edildi ve 45 mumaralı Feriha Hanımın — birinciliği — kazandığı anlaşıldı, Fakat bu arada jüriye bir teklif yapıldı : — Bir ikincl intihap yapılsın ve birinci tokrar seçilsin denildi. »— Niçin? diye soruldu, Birçok sebepler xzikredildi ve bu arada: KİÇK a Ze « e Di a Dd İntihap sında yapılmıştı. Şimdi üç güzel kaldı. Bu Üç güzel arasında birinci daha kolay intihap edilir denildi. Bu teklifin leh ve aleyhinde bulunanlar vardı. Nihayet teklifin reye konulması kabul edildi ve tekrar bir birinel intihap edilmesi teklifi reye konuldu. Neticede teklif ekseriyet kazandı ve tekrar birinci aeçilmesi için — İntihap yapıldı. Yapılan bu ikinci inti- hapta da 45 numaralı Feriha Hanım ikinci, Nazire Hanım bi- rinci oldu. Yusuf Zıya B. Diyor Ki: Yusuf Ziya Bey sualimizle kar- gılaşınca — kahkahalarla — güldü. Söylemekte biraz tereddüt etti. İsrarımız Üzerine dediki: — Ben ilk intihabın borzul- maması taraftarı idim. Bu karar nibaf ve #on karar — olmalı idi. Şahis mevzubahsetmiyorum. Ekseriyeti kim alırsa alsın o kıra: liça intihap edilmeli idi. İlk inti- hapta Feriha hanım kazaamıştı. İkinci bir defa “sonradan bir güzel seçilsin! ,, dedikleri zaman bazı arkadaşlar gibi ben da müs- tenkif kaldım. Hüseyin Cahit B. Diyor Ki: Son Postanın anketi Hüseyin Cahit Beyi pek memnun etmedi, fakat israr ettik nihayeti — Bu meselede ismimin mev- zubahsedilmesini biç istemiyorum, Hakem heyetinde bulunan muh- terem zevat bunu benden daha iyi bilirler.. ba husus için kendi- lerina müracaat ederseniz. müte- şekkir kalırım.. çok rica ederim, beni bu meselaye karıştırmayınız, dedi. Muzaffer B. Diyor Ki: Aynı tereddüdü, bu defa daha kat'iyetle; — darülfünün Edebiyat Fakültesi reisi Muzaffer Beyin zihninde gördük: — Benbu bususta kat'iyon birşey söyliyemem.. müstacel biz yazı ile meşgulüm. Başka bir meseleye ait sualiniz varsa (ü :o.ıdL!qdl edersiniz, konauşuruz, Mühterem Üstadın müstacel yazısını beklemek mümkündü. Far kat bu mesele etrafında yine bir vey söylemiyeceği malüm olduğu cihetle buna lüzum görmedik, Hakemlerden Bursa Hakemi Münim Bey göyle demiştir: İntihap alelusul cereyan etmiştir. Aka Gündüz B. Diyor Ki: Hakem heyetini teşkil eden zevatın düşüncelerini bu — suretle kaydettikten sonra hâdisenin bu kadar — büyümesinde — “büyük bir tesiri olan Aka Gündüz Beyin düşüncelerini de yazmak zaruretini görüyoruz. Aka Gündüs Beyin söyledikleri şudur1 — Hatırlarsınız ki birkaç se nedenberi yapılan bu müsabakar lara karşı itirazlar olmuştu. Bu itirazlara karşı daima ben şabsen müdafaalarda bulunmuştum. Bu işe taraftar olduğum için yeni intihap edilenleri do görmek mak sadile birkaç arkadaş oraya git- tik. Netice ilân olununcaya kadar şaanı İlimat birçok vatandaşların burada ifşasını münasip gürmedi- ğim bazı mühim sözlerini dinler dik, Halkı da çok müteessir, çok bir haleti ruhiye içinde apaşikâr gördük. Ben halkçıyım. Oradaki güözide 1500 vatandaşın cağını hisseder de durur muyum? İşte bu hislere tercuman oldum. Hekem bheyetinden tebliğe memur dostum Peyami Safa da halkın. huzurunda ve radyonun başında yüksek sesle benim fikrimi yani balkın kanaatini tasdik etti. Far kat sözünün sonunda hakemin kararının sanki musaf âyeti gibi değişmez — olduğunu - bildirince, halkla beraber ben de çileden çıktım. Manzara bütün bir İnk- lâbın mahiyelini gösteren ulv! bir şekil almıştı. Kendimden birşey söylemedim. hepsine netice şudur: Türk milletinin orar daki bir parçası hakemin hers hangi bir sebeple- ki o sebabi söylemiyeceğim - yanlış yola sap- tığına, — kükümlerinin münfesib olduğuna ve bu intihabın da mek (suh olduğuna ve eğer orada mut- laka bir birinci intihabı lâzımger lirse, ikinciliğe atılan “45 Feriha, Hanımı seçmelerine müttefikan karar verdiler. Hâdise bundan ibarettir. Zannederşem bu mesele — milll bir onör meselesi olarak nazarı dikkate alınmıştır. Şurasımı da - söyliyeyim ki ne seçilen kızlar, ne tertip edenleri ne de hakem heyetini İncitmek aklımdan bile geçmez. Bu, gv gazinonun, bu müessesenin yap” tığı bir güzellik müsabakası olsaydı, ne kadar münaşebetsiz likler çıkarsa çıksın, bir tek e8 söylemek hakkını kendimde bular mazdım. Amma bir millet namıdâ yapılır da bu biçimde yıpdırıh:_ hem milletten bir fert, bem milk letin vekili olmak sıfatile lumiı söylemekte kendimde mullak bak bulurum.