| Çin- Japon Ihtııafı Asırlar Görmüş 'Bir Mirastır İhtilâfın Amilleri Çinle Japonya arasında vukun Etlen son çarpışmaların sebeplerini 1892 tarihinde patlak veren Çin-Jas Pon muharebesinden evvelkl zaman- larda aramak İâzımdır. Medeniyet- leri itibarile kardeş ve komşu bu iki kavmin arasındakl ihtilâf asırların bıraktığı bir mirastır. 20 inci asrın başında Japonyanın Büfusu 40 milyona varıyordu. Japon sahası olmaktan çıkmış bulunuyordu. Yarımı dönüm toprağı olan köyl2 kengin sayılırdı. Köylüler ziraatte hayvan — kullanamıyacak kadar az Varidatlı ldi. Hayvaanın göreceği işi köylü ve alle efradı yapıyordu. Adalarda nüfusun süratle artmast dolayısile, Japonların memleketlerine tığamıyacak bir hale gelecekleri de anlaşılıyordu. Bu sebepledir ki 19 un« €0 âsrın sonlarına doğru, Japonyaya €İvor Kore ve Mançurl gibi ax Hüfuslu ve geniş Iklsadi İmkânları ihtiya eden — menmileketler, Japon devlet #adamlarının — dikkatini cek bediyordu. Bu tarihlerde şarka doğru iler- liyen Rus empiryalistleri de gözlerini Mançuriye — dikmişlerdi, Japonların t&ti terakkizinden ve 802 harbinden aldıkları deralerden endişeye düşen 'N devlet adamları İse Japonların Asya toprağında yerleşmelerine im- bırakmamak — maksaadile Rus kucağına atılarak ( Porartür ) ve Wangtung — yarımadasının —Ruslar tarafından İşgal edilmesine göz yum- muşlardı. Cenup ve şimal Mançurisini Rusların bir. muahede İle İcara al- Maları, Japonyanın Asya kıt'asına #yak basmasına mâni olmak makıa- dile Çar bükümetinla Çinlilerle kur- nuş olduğu diplomatik bir oyundan İbaretti. Fakat Rusların bu İşte mu- Vaffakıyoti, — Japonların genişleme tiyaretinin — if.âsila neticelenecekti. 1804 te Rusya dahilinde başgösteren #mele hareketle 'e iğtişaşların Mahiyetini takdir eden Japonlar bundan İstifade ettiler; derhal Avru- Padak! ajanları vasıtasile İhtilâlellere Yardım'arda Bulunmi iya ve vaziyetl körüklem'ye başladılar; aynl zaman- da Mançuride sön kozlarını oynamak Makandile Rusyaya ilânı harp ederek İâPon genişleme hareketini durdur- Mak için alınan tedbirleri tesirsiz ıkulır * Japon Iıırhlııdııı ıılp çe Hitler Sulhü Çok Seviyo “Benim Nutuklarımda Devletlere Karşı üğümü S leyorlar n Ateş Püskürdü Berlin 4 — Hitler, Iktidar mev- kline geçtikten sonra komünistler ve diğer teşekküller tahrikâta baş- ladılar. Bu tahrikât ve tethiş hare« keti çtikçe — artmakta — ve tılıllhı'l: hıı’..ıkll almaktadır. Hükü- met mahafili bu hareketler dolayısile heyacam — içindedir. Zaruret hasıl olursa, siyasi cürümler için, evvelce Fon Papen kabinazi tarafından kabul edilen ve sabık başvekil Fon Şlayşer zamanında ilga edilen İdam cezası tatbik edilecektir. Ayni aamanda fevkalâde mahke- meler de ihdas edilecektir. Sosyalis'lerin Forverts gazetesl halkı isyana davet eder mabiyette bir beyanname neçrettiğinden kapa- tılmışlır. Ayni beyannameyi neşreden diğer eosyalist gazetelerin de kapa- tılması mubhtemeldir. Hitler Sulh İstiyor Hitler bayanatta bulunarak demiş- Yr ki: *— Benim ecnebi devletlere karşı ateş püsküren bir takım nutuklar söyliyen bir adam olduğumu söylü- yorlar. Ve şimdi bütün dünya benim itidalimden dolayı hayrete düşüyor. Ben hiçbir. zaman bir. kundakcının ağrına yakışacak nutuklar söyleme- dim. Bundan 12 sene evvel söylediğim nutuklar da bunu ispat eder. Harbin bir musibet olduğuna inananlarda- mm. Hç kimse benim kadar, Alman milleti kadar sulb ve sükün argu etmez. Bununla beraber, diğer devletlerik ayni hukuk» sahip ol duğumuz ve cihanda kendimize lâyık olan mevkil işgale haklı bulunduğu- muz noktalarda 1srar ediyoruz.,, Büyük şehirlerdeki komünist fır- kası alarında araştırmalar yapıl- mıştır. Buralarda çoğu fesat çıkare mak maksadile yazılmış kitaplar elde edilm ştir. Bu kâğıt ve kitaplar« da halkı kütle halinde greve teşvik için davetler vardır. Gandinin Zevcasi Tevkif Edi!di| M- Bombay, 4 — Gandinin zevecsl bugün bir sene içinde Üçüncü defa edllnıhllı. Sabık Amorika Ralslcümhuru M Kalvon Koliç'in, Nortamptoa'daki maliki- nesinde Tücoten vefat ettiğini yazmıştık. Mistor Koliç'in vefatı üzerine bütüa Amerlka şehirlerinin resmt binaları üzerine matam İşaretl olarak yarım bay- raklar — çekilmi; tir. Rasmimiz, Nov-york kalesinin ikli büyük topu mrasına bayrak çıkılılık ni ve borazka çalındığını ıılındımwı gn.ç.",.*..dı, Vezüv Yanardağı Faaliyete Başladı Napoli, 4 — Vezüv, ıııııkı- nesi, iki senedenberi devam edeıı hemen hemen mutlak bir sükü- netten sonra yanardağın yeniden faaliyete girmiş olduğunu ve bu faaliyetin ilkbahara doğru arta- cağ nı bildirmektedir. Bazısı oldukça uzak yerlerde olmak üzere bir takım zelzeleler hııudılmı,tıl. Fransız Meclısmde Paris, 4 — Meb'usan Meclisi 181 r eye karşı 376 reyle Daladiye kabi- nesine filimat etmiştir. M. Daladiye dün hükümetin be- yaunamesini okumuştur. Bundan sonra Daladiye — istizah — takrirlerine cevap vermiştir. Hükümet, a>hı günü M mall slahat hakkındati Pi o,eyı yerecektir. Bütün vatandaş- ı I Tekrar Her gece Napolide oldukça kuvvetli şualar görülmektedir. Napoli, 4 — Volkan kızgın lâvlar ve gazleri — etrafa — fırlatmaktadır. Volkanın ışıkları uzaklardan görün: mektedir. Dün birçok yerlerde zel. zeleler olmuştur. Bu indifam, indifa yolunun tıkanıp kapanmasından ve anardağın ateş aaçan ağıının dar- lı.mlıııdıı ilerl geldiği <zannedil- mektedir. Bolivya-Paraguvay Mücadelesi Cenevre, 4 — Milletler Cemiyetl konseyi, harp halinde bulunan Bo.liv- ya ile Paraguvay hükümetlerine birer telgraf göndererek, derhal bir mü- tareke aktedilmesini — istemişlerdir. Konsey, her İkl tarafa uzlaşma tok- lifinde bulunacaktır. c Radikal sosyalistler tHükümet beyan- Z el nti Memuresini r Aldatan Amir *“Bir Musevl kızıyım. Çalıştı- ğum yerde patronum beni evlen- me vadile aldattı. Üç aydanberi gebe bulunuyorum, Annem ba- bam var, Fakat şimdiye kadar onları bu vaziyetten haberdar edemedim, şimdi bir kısmı bana çocuğu —düşürmekliğimi tavsiye ediyorlar. Halbuki ben bunu yap- mak istemiyorum. Aileme haber vermeği düşünüyorum, bundanda korkuyorum, Bize acıyan bir komşum bir oda verdi. Orada kuru yerde yatıyoruz. Şaşırdım, kaldım. Siz bana bir yol göste- riniz: Ailemi bu işten haberdar edeyim mi? Kanuni yollardan erkeğin aleyhinde bir dava aça- yım mi?, Ön N Kızım, Başına gelen bu Ffelâketin. önüne geçmek için evvelk aile- nizi bu işten haberdar ediniz. Her genç kız böyle bir felâkete Kanun mağdur kızları bir takım silâhlarla techiz etmiştir. Gebe kaldıktan altı ay sonra bu felâkete razı olduğunuza hükm edilir ve kanuovt haklarınız sakit olur. Onun için çocuğu düşürme- yiniz. Anaeniz ve babanızla bir- leşerek erkeğin aleyhinde derhal mahkemeye müracaat ediniz. Bu vesile ile patronlarına zaaf gösteren kızları ikaz etme! isterim. Bazı patronlar, maiyetle- rinde çalışan kızların bütün vars hıklarına sahip olmak iddlasında. dırlar, Evvelâ hafiften başlıyarak taarruzlarını arttırırlar ve nihayet ya sulh veya tehdit ile maksat- larına ermiye çalışırlar. Genç kızlar, ekseriyetle — patronlarını kendilerine faik ve amir telekki ettikleri dçin, gördükleri iltifatı reddedemez, gide gide uçuruma sürüklenirler. Hayatınızı kazanmak için gire diğiniz işte patronunuza ve erkek- lere karşı mümkün olduğu kadar az yüz veriniz. Vekarınızı muha- fazaya çalışınız. Gerek işteki se- lâmetiniz, gerek namus ve haya- tınız bu müddet zarfında alacar ganız hattıharakete bağlıdır. HANIM TEYZB UNDK TEFRİK NUMARASI: vz_ “MİLLİ BU — Muharriri: Eurhan Cahit ROMAN,, BKK Kaymakama sokulamıyan iş adam- | bisselerini memleketlerine —nak- şimdi onlara ziyafet çekiyor (Büqu) in barlarına davet edi- Yor - ve bu sırada onları kendi- lerine bağlamak için içki - ka- > para her şeyi Önlerine dö- iYorlardı. Onlar cin fikirli, cıva gibi Ünke anlılardı. Geziyor, eğleniyor: akat işten bahsedilince lâkırdıyı q*lllnyorlırd.ı. Ve en İyi tarafı rtesi gün vaziyeti kaymakama tıyorlardı. ymakam Faruk onlara tam Manasile bir arkadaş muamelesi Stiği için iyi anlaşmışlardı. İki ıı.."" zabite (Berlin) deki halıra- m:" anlattı, dikkatli olmalarını, q“"“ kadınlara karşı gözlerini &m“ Açımalarını — tavsiyo etti. bu mühim ve suhuletli Rar şarmak için Alman ve Bul- eyetlerinin — hisselerini ne .*"” idare ettiklerini tetkik Ordu. Avusturyalılar ganimet DERİŞL aai £ d letmişlerdi. Bulgarlar zahireyi tamamile köylülere dağıtmışlardı. Çünkü Dobrica mahsulü olan bu erzaka kendi köylülerinin çok ihtiyacı vardı. Keresteyi beylik İnşaatta kullanıyorlardı. Kaymakam Faruk — şimdiye kadar hiç meşgul olmadığı bu işte acemi görünmemek ve bir hata işlememek için bütün dik- katini sarfediyordu. Daha kat'! kararını vermemişti ki Kolordu kumandanlığı vasıtasile Dilrüba Han mdan bir mektup aldı. Genç kadın . birçok tatlı sa- tırlardan sonra mektubunu şu cümle ile bitiriyordu: *— Faruk, elindeki işi na yaptığını bilmiyorum. Fakat eğer henüz vakit geçmemişse sana İstanbuldaki teklifimi bir kecre daba yapıyorum. Kabul edersen kendin ve benim için rahat bir lardan — fedakârlıklar — isteneesktir. | namesini tasv'p etmişlerd r. ea —a ni istikbal temin etmiş — olursun. Keresteler için bu imkân | ıdıntnıı, beş dakika aramızda Benl düşünmezsen kendini, çocu: | yoktu. ğunu düşün. Maamafih — kabul etmezsen dl"lm'""ğ'nı Çünkü seni kalben seviyorum.., Kaymakam — Farak — buraya kadar gelip teessürünü göster- miye çal şan genç kadının mek- tubunu didik didik etti: Etraftan böyle tazyik gördük- çe hırsı artıyordu. Ve gün geçtikça tavsiye, iltimas mektu ları bu defa doğ- rudan dıııruyı kendmnı gelmiye başlamışt. Meb'uslar, hatta na- zırlar ona birçok adamlar tavsiye ediyorlardı. Kaymakam — Faruk — müşkül mevkide — kaldığını — anlıyordu. Ordunun kanı bahasına zaptettiği büu eşyaya memleketin şiddetli bir ihtiyacı vardı. Fakat bun- ları uzak mesafelerden naklet- mek pek — müşküldü. Bütün vesait asker ve cephane sevkinde kullanılıyordu. Uzun — uzadıiya çalıştıktan sonra yalnız Zahireyi — İstanbula göndermek — için — Köstenceden boş dönecek ikl vapur — temin etti. Bunları yine emri altında bulunmak üzere İstanbula göz derdi. Almanlar - hisselerine — düşen kısmı Okranyalılara satmışlardı. Bu satışın yekünunu tahkik etti Sonra aleni bir müzayede açtı. Tavsiye mektuplarile gelenm- lere haber verdiklen — başka Romence gazetelerle de — bir hafta ilân etti. Müzayede yapılacaktı, O gün lırırglhı büyük bir salonunda 23 iş adamı ve ticas rethane mümessili toplanmışlardı. Romanya Müusevilerinden bir zengin ilk fiatı verdi. Bir Lehli şirketin mümessili 5 bin mark birden arttırdı, Müzayedeye birkaç Türk kom- siyoncusu da girmişli. Kaymakam Faruk gayreti onlardan bekliyordu. Bir az sonra müzayede hara- retlendi, Fakat Kaymakam Faruk yük- selen yekünun henüz Almanların Ruslara sattıkları yeküna yaklaş- madığını görüyordu. Ayni miktarda — malın fiata satılması tabil idi, İlk müzayedeyi açan Musevi bir aralık söz aldı: - Rııı Bey, dedi. Müsaade mark — üzerinden ayni görüşelim. Büyük iştir, size de zarar olmasın, bize de ziyanı olmasın. Kaymakam Faruk, bu görüş- mekteki maksadı anlamıştı. Ara- larında konuştukları zaman şüp- hesiz hepsi müzayededen çekile- cekler, yılını kalacak olan son fiatı verip işi alacak ve Mıkıleu pay verecekti. Genç Erkâniharp hafif bir tebessümle cevap verdi; — Hayır efendim. Müzayede bugün bitmezse mal yarından itibaren sevkedilecek! Birkaç sas birden yükseldi: — Nereye ? Bu sual okadar garipti ki Kaymakam — Faruk — birdenbire şaşırdı. Sualin tarzı ve soranların telöşı onu ikaz etti: Ve derhal anladı : Onlar malın gittiği yerde na- mıl olsa fırıldaklarını çevirecekle- rinden emindiler. Bunu anlayınca sert bir sesle cevap verdi. — Anadoluya — geçireceğim. , Trabzonda, —Samsunda — evleri yanan ahaliye dağıtacağım. Bu cevap derin bir -sükütla karşılandı. - ÇCArkası var)