ü Ö ) 4 v y ıâ W EXİ seKrb> Bir gün — Istanbula - 'danında — oyunlar, Mişlardı.. Hımbim — ÂAli İye gidiyordu. M—a; Diyor Ki Piyangoda Kazananlar .İıâ“ Piyango kazanan amcaların Hiç[ Tahatı kaçtı. Neden mi? fdanın cebinde parası olur & Talatı kalır mı?.. t k_glu bayramlarda benim ce- b'hı. bir liradan fazla para aa etrafı dört *tmek için oraya buraya baş :kn fr.HPırnlır cebimde oynar bir bergü ladisene, bizi başkas- Persene, bizimle yemiş alsana, —k“ğl binsene, sinemaya git- n qlneyip dururlar.. Kurtlamırım ta., Bir yerde d Yar & ir yerde duramam.. Ya ida dumanlar tüter.. Deli gibi Ya buraya koşar, onu 'bunu * Şuraya buraya binır ve ni> Vet boşalırım.. l6 6 zaman İçim rahat Ş, teplerimi — karıştırdığın İ w, * beş paracık - bile bula- aat Rahat ederim, — fakat 'Üı, FPahat.. — Yorgun — yorgün 'ıî'iük gibi, küskün ve müte- U.ı #ve dönerim.. Annem kapr teslenir: S Bitti mi paralar, ha, bitir- N, rahat ettin mi?.. Un da beni>bilir. Şimdi rahat ğ'"'"ı fakat nasıl bir rahata 'I:l'uğumu çok iyi bilir.. Bar te, büyük ikramiyeyi kaza- ı.!d.elendi amcalar da kurtula- SBün F oraya buraya koşacaklar, ha bünu Aalacaklar velhasıl ra- ).t:“ı uykuları kaçacak, zay fli- ik, dar.. Para bitince de benim N('î]i:ü'kün küskün bir kenara » için için ağlı ıd'“klefç__ ç gliyarak rahat Em, Oma diyeceksiniz ki, piyan- ş © pasası bitmez, biter, biter, he âk €etmeyin.. Ben de bayram- q“ıhîı ili Hranmn bitmiyeceğini N_“?düm, sonra düşündüğüm Çıkardı!.. Afacan dönerim. | türü şaklabanlıklar ) Takelm bape söyrer> senci gelmiş, göstermiye fellâbları nerleri, bu nıytı, Galatasaray Bizim sarı kırmın Fenerin övey kızı, İstanbu.'un — yıldın Sana ne oldu bilmenik, Bu kadar gol yenir mi?. Ba gol değil, sinir mi ?. Kazanç iki mi, bir mi 7. Sana ne oldu bilmem L Haydi golleri yedin, Bunu kendin istedin, * Git Eçref Şefik! , dedin, Sana ne oldu bilmem L Ata Sıcak Yüzü çatl.. Kapı. — Afacan Çat, koştu.. Baktı ki bir dilenci... Sordu: — No var haba?.. — Allah rızası için oğlum.. Zencilerin oyunları Hımhim Aliyi mıştı. Derhal Zencek hkrin müdürüne gi derak kendisile t Kaç aydanberi sıcak yemek yü- [ zü görmedim... Afacan birkaç saniye düşüm dükten sonra içeriye annesine seslendi; — Anne, şu tavak dolmasını getirde şu adama göşteriver!.. Scak yemek yüzü görmemiş!.. n Devriâlem bi Bit kahvade bu luştular. — Hımbim r AÂli kumpanya ile borabar - kendisinin dünyayı dolaşmar ni — töklit eti Kabul ettiler. bir oldu. oyuncak., fakat bu oyuncak, ufa- cıx bebekler, tramvaylar, otoma- biller gibi değildir, Banu birzzat kendiniz kullanabilirsiniz.. Tayyareciliği çokmu seviyor- sunuz?.. Derhal iki üç tahta, bir- kaç deynek, bir pervane, ve iki mukayva ayak bulunuz.. bunları | resimde görüldüğü gibi yerlerina koyunuz... Size yalrız uçm yan, yerde yürüyen bir tayyare ç kar.. evinize gelen misafir çocuklarını hayrette bırakmak isterseniz, bu tayyareyi yapınız, çok eğlenirsiniz. SRRn Ne Lâzımmış ? Muallim Afacana sordu: — Bir insanın yükselmesi için ne İâzımdır. Afacan safiyetle cevap verdi: — Tayyare efendim., e — Himbim Ali'nin yüzünü boyadılar, başına bir. yapma saç- taktılar, Vek hasıl Hinbim tam siyabi Seyahatı Birkaç gün Buldan büyük binerek Zanciler dönize Hıralımın zönc) kızdılar.. Ve Eşref Ağabey Eşref Âbeyde mi, Gollerin kababati ?. Yoksa bizde, sizde mi, Gollerin kabahati 7 Bu işte pişmek içla, Başa pişkinler Vâzım. Topa yetişmek için, Topta pişkinler lüzum | Eşref âbayim Hele, Bu işte tertemizdir. Söz başa gele gele, Eve misafir gelmişti.. Afacan sofrada misafire hörmet ediyordu. Çünkü babası o gün bir işi çıkt- ğı için gelememişti. Hanımteyze de sofuluk olsun diye misafire çık- mak istememişti. Afacan bu gırada — sofraya Midye getirmişti.. midiyeler pek ufaktı.. misafirin de canı - sıkıldi: — Bana bak çocuğum, bunlar pek küçük şeyler, bem de bayat.. — Taze değilse küçük olduğu daha iyi ya efendi amcal, “-BOBİNİN bi köpektir.. Okadar büyüklüğünde kadar Bobi ufaklığı yüzünden bir a girmiştr. bir. gün — hizmetçi dümanı Üstünde — bir yeneği tistüne key 'nğu balde Bobi türlü işemedi. Pe vla, masanıa buna bir KUR LA * — Düşündü, bu güzel yemeklen mı rum omak Hetamedi. Derhal Pervi lenerek * hav, hay, hav L. , diye uuya kapıyı gösler- miye başladı.. Pervin Bobinla bu sıçrayış vo havlayışlarından şüphelend', Bahçede bir yabancının olduğunu zasnetti... AZLIĞI — Ne var Bobi, me var ? diye sorn. Bobi boyusa havlıyordu.. Hiz- metçi dayanamadı, iğildi kepinın altıadan bahçeye bakı istedi, - Fakat Babi çoktaa muradıma olmuştu, sonra — İştan- bir. gemiye açıldılar. aptallr ğina İlk anda tosadüf edince Çünkü Hımhım hiçbir 1ş yapınıyor, böyüna — esneyip duruyor, zencilerin sözlerini dinlemiyordu. Zeneilerin relai bu hayırsız adamdan kurtul mak için derhal Hımhımıs baştadaki saçları çekti ve, » Mabadi gelecek nüsbada H— Hikâyacik Oyun Afacanla Cingöz en günlük yılbaşı tatilinden istifade ederek boğaziçine, Afacanın halasına gitmişlerdi. Soğuk orada daha keskindi.. Deniz azmıştı. Afe- canla Cingör bir türlü dışarı çıkarmıyorlar.. Bir gün -Afacan Cingöze de- di ki: — Bak ikimizi de dışarı br rakmıyorlar.. Haydi seninle bir oyun yapalım.. Ve yaptılar.. Evde artık müthiş gürültüler İşitilmiye başladı. Cingözle Afa« can bağıra bağıra konuşuyor lardı. İkisi de bir odaya kapas nıyorlar, saatlerce çıkmıyorlardı. Hanımteyze bir gün merak etti : — Bu çocuklar ne yapıyorlar bu odada? diye kapıyı açtı, içeri girdi. Hayret.. Afacan yere çö- melmiş, önündeki oyuncaklarla konuşuyordu : — Cingöz be?.. Sen bunlari kırıyorsun.. — Yapma.. Anneme söylerim, Olmaz, olmaz.. Haydi trencilik oyniyalım... Meğerse Cingöz'le Afacan söz Teşmişlerdi: Hergün birisi pence-« reden dışarı kaçıyormuş.. Diğeri de odada gürültü ile konuşarak ev halkını aldatıyormuş. Dıişart çıkan gezip çeldikten sonra &» rasını ötekine veriyormuş İ.. Uygun Kesap Afacan sabableyin mektebe gb derken babasına koştu: — Aman baba, bana dokuş küruş otuz para verir misin? — No yapacaks n? — Defter alacağım.. — Neden tam o0 kuruş iste- miyorsun?. - On parı r dı_ıuıdıni. A Hırsızlar _M'm", Mehmede sordu: S Bu mahallenin en haşeri u kimdir?. E'hme! cevap verdi: Bilmem!.. Bu ı'“d firada Afacan geçiyordu, Çocugun — konuştuklarını Sordü: h:k:hhıllenin afacan çocuğu- Soruyorsunuz? de güldüler.. Biri: Ki el 'ı* Mihılleyi iyi bilmiyoruz dal,, p Acan kurnaz, kurnaz başını © Ve Yolu gösterdi: evlere nereden girilir Si e Yalış gu yoldan idiliri, aramr —e — Ah Bu Ressaml Bizim Afacanın ressamı Örhan, Afar canın tesinlal yapı- yordu.. Lu sıirada da Alaçan yanında durmuş bakıyordu... İçşimizdean biri sor du: — Afacan, Or hanın yaptığı re- #imlor sana benze- yor muf,, — Benzeyor, tar kat bir hatası varl., — No dir?.. — Bu günlerde bon nezle oldum. Boyuna burnum akıyor, — cebimde mendil taşıyorum... Orban B., beni mezlesiz ve cebim- ge de hep ollu yapıyorl.. Davulumun ipi ince, Bende yemiş tükenince Ağlarım baba gellece Dan da dan dam dan de dan Bu remazan boşça geldi, — | Babı Fakat akılları çekdi. Annetn yaşlarını sildü, sancm top sasinden uLaş Bazco siler, Mante, mastbj-diye dandan| Bizi görden, dan da dan ea — Davul 'Tam sahurda Afncan da uyanık bulunuyordu.. iftar için gelen uzik akrabasından — biri de sahura çivilwn- mişti.. bep berabar yemok yiyorlardı. busırada sahuır dar vulu çıktı, gümbür gümbür. ötmiye abşladı.. — misalir #ordu: — BSöyle baâka- yım Alacan, sahur davulunun vazifesi nedir?.. Afacan küskün küskün baş salladı; — Kulak san çe Gae dan Patlatmak!.. San'at Altın Eileziktir ! Çat, çat!.. Yine kapı. Afacan bu yılbaşı tatilinde — sabahlan akşama kadar kapı açıp kapr» yordu.. Yine aşağıya koştu, ka- nadı açtı. Hayret. Yine bir dilenci., — Allah rızası icin evlâdım, bir sadaka... Dilencinin yanında sümüklü bir çocuk ta vardı. Afacan sordu: — Bu senin oğlun mu?. — Evet. — Hiç görmemiştim de,.. — Mektebe gidiyor.. Tatilde haylaz haylaz gezmesin diyeo ya nımda gerdiriyorum.. Afacan güldü: — İyl yapıyorsum — babal. San'at altın bileziktir!.