Tefrika No. 25 ,İTTİHAT ve TERAKKİ — Her hakkı mahfuzdur. — Nasıl doğdu?.. SON POSTA Nasıl Yaşadı?.. Nasıl Öldü?.. Arap İzzet Abdülhamid'e Büyük Ümitler ler Veriyordu Münür Bey, bu mektubu oku- | onun ismini bile işitmeyenler, duktan sonra birkaç defar: Hasbünallah.. Çekti ve sonra da yazıhane- sinin başıma geçerek birzzat hün- kâra şu mealde bir telgraf yazdı: ( Gönderilen avukat — geldi iradei seniyelerine imtisalen ika- mei dava olunacağı tabil ise de, bunun neticesinde bir şey kaza- nilacağından —Ümitvar — değilim. Zira, Ermeni hâdisesl ve Girit meselesi dolayısile Fransa par- Tâmentosunun sol cenahında aley- himize açılan cereyan, berde- vamdır, Sosyalist meb'uslar, ta- mamen aleyhimizdedir. Bunlar bütün efkâri umumiyeyi altüst edebilir. Neticenin çok vahim olacağından korkuyorum. Bu me- sele ile alâkadar olmaktan beni af buyurmanızı istirham ederim.) dedi. Fakat arap İzzet Bey, Abdük hamide ©o derece ümit veriyordu ki: Bana derhal cevap geldi. (Her ne şekilde olursa olsun, bu davanın ikame edilmesi ) hak- kında kat'i emir verildi. Münir Bey, büsbütün lâkayt kalamıyacağı bu meseleyi uzaktan takibe karar verdi. Avukat Pe- derelliyi. icabeden — noktalarda teavir etmekle beraber, istediği vesalikl de temin etti. M. Pede« relli gitti. Parisin bazı avukatla- rila görüştü. Kendi fikrince, lü- zamu kadar hız ve kuvvet aldı. Ondan sonra, (Hükümeti Seniyel Osmaniye namına müddeiamumi- nin masası önüne dayandı. Müddeiumumi, davanın şekli- ni bir az garip görmekle beraber evrakı mahkemeye verdi. Ahmet Rıza Beyle diğer maznunlar mah- kemeye celbedildi. Şahit ve eh- K bibre sıfatile (M. Klemanso), (M. Joris) ve, Tan gazetesinin baştauharriri - Ermenilerin de en büyük hamisi - olan M. (Prosaw- se) ile daha bazı kimseler mah- kemeye davet olundular. Yüzler- ce samiin huzurunda, bu mühim adam, ağızlarını açıp, gözlerini yumdular; gerek Abdülhamit ve gerek Osmanlı hükümetinin sui- idaresi hakkında söylemedik söz bırak madılar... E Dava ,ek hararetli bir şekilde devam etti.. Gerek — matbuat ve gerek balkın efkârı günlerce bu mes'ele etrafnda sürüklendi. Her tarafta çirkin ve müstehzi tesirler husule getirdi... Nihayet mahkeme, hükmünü verdi, Ahmet | Rıza Beyi: (Yalrız bir tek frank cezayı | nakti) ye mahküm etti. Bu mahkümiyet, Ahmet R :a Bey için çok büyük bir galibiyet temin etmişti. O zamana kadar onu hılmıyen, onu tanımayan ve — e — — İKİ Filme ilâve; Amerika sinema akademisi taraf nian 1932 sen ve en muvaffak artisti müsabakasını Y ÜZANÜK SZAZDİAŞM filmi ile rejisörü ROUBEN MAMOULİAN ve FR:EDRİK MARCH kazanmışt r. Şimdiye kadar gördüğümüz (filmlerin hiç birisine beazemiyen bu harikulâde şaheser Bu akşım W E L E K Sinezmasında Paramount Dünya havalisleri - Biletlerinizi görmüş, öğrenmiş, tanımışlardı. * Mösyö Paderelli, büyük ümite lerle deruhte ettiği bu davanın aldığı bu şekilden dolayı büyük bir teessürle İstanbul'a avdet ede- dursun; Ahmet Rıza Bey bu son zaferinden büyük bir haz duymuş; şimdiye kadar idare ettiği mü- vazeneyi — birdenbire — şaşırarak neşriyatıni! Ölçüsüz bir hale sok- muştu. Bu ölçüsüz neşriyat, ya- vaş yavaş haddi aşmış ve asıl mecrasını kaybederek Fransa hükümetinin hoş — göremiyeceği bir sahaya taşmıştı. Bir gün Ahmet Rıza Beye Müddeiumumilikten — bir — emir verildi: Eski Ramazanlarda İstanbul Eğlenceleri Refik Ahmet Bey tarafından İstan- bul radyosunda bu akşam ssat on dokuz buçukta bit konferans vorile- cektir. Movzu: İstanbulun eskli eğ.cence hayatı. Lve ARKADAŞLARI Bu hafta MAJİK Sinemasinda görünüz. Bir kere daha genç olmak, çocukluk göıeuklııl bir filmdir. İlâveten * Ra*yo dilava havadisleri, Bu ıkıııııdın tibaren * OPERA Sinemasında GUZELLIK KRALİÇASININ, MİLYONER — KOCASI Bir ;ınxellilı müsabakasının bütün safhalarını dünya güzellik kraliçasi şerefine verilen ziyafetler, zengin mizansenler FERAH Sinema'nın Berlin, Viyana, Peşte'den mahsus surette getirdiği VORTLAYLARI LEFT ve RİGHT Leri Gördünüz mü? Görmedinizse görenlerden sorunuz. Her geca 50 arml 70 No sihin en büyük fianış eu yeni — Derhal ediniz. Denildi... Tebliğ edilen emir Ahmet Rıza Beye çok ağır geldi. Fakat, ne çare?.. Kaza ve kade- rin hükmüne İtaat, zaruri idi. Ahmet Rıza Beyle (Havariyyun)u düşündüler, taşındılar. Neşriyatım arkasını kesecek olurlarsa, artık isim ve şöhretlerinin de unutula- cağını anladılar. Mahzun ve mü- teessir. bir halde — bavullarını hazırladılar. Belçika yolunu tuttu- lar. Lâkin, Belçikada'da uzun zaman barınamadılar, Oradan da Londraya geçtiler. İngiliz kanun- Tarının geniş müsaadesi altında yeniden neşriyata başladılar. neşriyatınız! - tatil * ( Arkası vari İstanbul Belediyesi aa ŞA Tdelea Pazartesi - ul geei D ee | Cetâl Bey Komedi 3 perde Zabitam Gecesi eee samesasekaeeAnAn ERTUĞRUL SADETTİN 'T. A. T. Kuşdilinde Bu gece:Kör ve Hissel Şayiya evvelden — aldırınız, Kânunusani 4 DıElomatlaraHukmeden GizliKuvvetle Agram Şehrinde Bir Otel Odası Baskını ( Baştarafı 1 inci ı:ıyh'iı' takip eder ve lüzum hâsıl olursa yakalamıya amade bulunurduk. Fakat ©o bizim kendisini tan- dığımızı - bilmez. Her nedense Jeneral Protogeraf ta, sağlığında, bu kadını yakalamamıza müsaade etmemişti. Fakat mademki ©o sağ değil, Bu işle meşgul olabiliriz. Dordon, bir müddet Bulgar- lara bakarak düşündü ve sonra: — Hakikaten bir şey çıkabilir! diye mırıldandı, sonra başbaşa vererek fiskoslarla akşama kadar konuştular. Akşam olunca genç Slâv ka- dini ötelden çıktı. -gazinonun önündeki büyük istasyon meyda- mından geçerek — şehre — doğru gitti. Arkasından Poçef te kalktı, birkaç dakika geçmeden -döndü. Kadının oturduğu oda numarası- ni Öğrenmişti. Az sonra Dordon kayboldu, fakat onun yaybubeti de uzun sürmedi, ğeldiği — vakit işlerin yolunda olduğunu bildirdi. Pervofla Poçef derhal kalktılar ve otele girdiler. Dordon taraça- da kalmış, bastıran gecenin per- de, perde artan esmerliğini seyre dalmıştı. * Genç komünist kadın, ancak gece yarısına doğru otele döndü. Her taraf dolu olduğu için, ister | istemez miessesenin en güzel ve pahalı odalarından birini tutmıya mecbur olmuştu. Bu oda ikinci katta idi ve önünde küçük bir aralığı vardıki palto, filân asmak için kullanılıyordu. Kadın yor- gündü. Otelin holinde durmadı, doğruca odasına çıkti. Düşünceli idi, belki derhal yatağa girerek tatlı bir uyku çekebilmek Ümidin- den, bu hal doğuyordu. İtfaiye Müdürlüğü Sınçhınnbuuıdı. İtfaiye efradı için bir spof ve mümarese sahası yaptırmıştır. Burada İtfaiye neferleri munte” zaman idman yapmakta ve yaagınlarda karşılaşacakları tehlikelet: nasıl savuşturacaklarını öğrenmektedirler. Resmimizde İtfaiye nefi evvel kestikleri elektrik tell Itfaıye Efradı Nasıl Çalışıyor? Kapısını açtıktan — sonra daklarından gayri ihtiyari: —No berbat yerl aö fırladı. Çünkü elektrik düğmesini ç virdiği halde lâmba yanmamışt! 5, Maamafih tereddütlü ad . B hafif bir aydınlık içinde b odaya girdi. Çünkü &ıırdıı ıİ alan pencereler otelin ön istasyon meydanına bakı: Odanın önündeki büyük kort », doru geçerek asıl yatak odası: hı' dahil olacağı sırada iki el boğazına yapıştı. ÂAymı zamat "i da diğer birisi de koltuğund tuttuğua evrak çantasını çekiyord Fakat kadın cesur ve kı idi. Derbal o da mücadel atıldı. Hatta bir ara, kendisi d taarruz eden meçhul kimselerd di birinin boynunu ele geçirdi, h i beraber odanın ortasında bulu: şezlongun Gzerine yuvarlandı. Onlar bu suretle mücadele ed lerken ve meçhul eller kadını boğazını sıkmak ta devam ede ken, çantayı almak istiyen ikin0 adam kadını kuvvetle tuttu, at kadaşım elinden kurtardı ve kı dının ağzına büyük bir paçaı tıktı. Kadın, gırtlağını hırpalı cak derecede bu bezi tıkan ad min elini ısırmıya teşebbüs eti ise de sonra vaz geçti ve kadet rıza gösterdi. Meçhul kadının ellerile ayaklarını baği dılar, karımüstü yatırdılar ve halde bıraktılar. Sonra, b birleştirerek lâmbayı — yaktıları Bunlar,Pervofla, Poçef'ten başkas değillerdi. Derhal kadının el tasını açıp baktılar. İçi, ümit tiklerinden çok fazla kıym evrak ile dolu idi. (Arkası — var) —. n n A B BB u AA v e eW B P — a OO GK, S a e a — lerinia yüksekten atlama talimleri yapmaları için vücude yüksek iskele görünmektedir.