25 Kasım 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

25 Kasım 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Ziraat Bilgisi Bağlarda Salkım NÜVvEsi p — husasundaki müş oranuz. m « Çiftçi » si kurtaracaktır. - Havrann'da Hüseyin Ruhi Be- yin bana gönderdiği bir mek- tubunda hulâsaten diyorki: “ Bağlarda koruk zamanı sab- | kımlara bir takım kurtlar musal- | lat olarak taneler çürüyor bun- lara karşı ne yapmalıdır? ,, C — Bağlarda koruklar ka- barmıya — başlayınca - salkımlara musallat olarak taneleri yiyen ve bilâhere çürüten bu haşereye | “Salkım güvesi,, fen lisanında da: | * — Koşilis ambigella , der- ler. Kışı asmanın kabukları altın- da geçirmiş olan kozacıklardan Mayısta çıkan kelebekler; tomur- tukların üstüne yumurtlayıp bu Yumurtalardan çıkan kirli beyaz renkteki küçücek kurtlarda tomur- cukları yerler. Bir müddet sonra ömürleri bî“îğinden ördükleri ağlar içinde bir koza yapıp saklanırlar. Bah- settiğiniz kurtlar ikinci nesil olup işte bu kozacıklardan çıkacak kelebeklerden olur. Bunların bi- ! raktıkları yumurtaların — kurtları tanelere saldırırlar ve kurtlanan koruklar çürömiye başlar, sab- kımlar güvelenmiş bir manzara arzeder. En nihayet bağ bozumuna doğru bütün kurtlar — krizalitt »halinde kışı geçirmek Üzere asma- ların kabukları ve herklerin çat- “Tahdidi ransı A ğkN SON POSTA Tğslihat Konfe- Konuşulurken “Hart,, Upinde İki kişllik ve son derece sür'atli bir İngiliz hava illasu Bugünlerde, Cenevre tahdidi teslihat meselesinin — müzakeresi tekrar başladı. Bu müzakerenin bugünkü mevzuunu Almanyanın silâhlanmak — bahsinde — istediği müsavat meselesi (ile Fransanın tahdidi teslihat konfransına ver- diği yeni proje teşkil ediyor. konferans kat'i safhasına girdiği için ya devletler 'aralarında anla- şarak herkese emniyet verici bir şekil bulacaklar veyahut anlaşa- mıyarak dağılacaklar ve bü yüz- ları arasına saklanırlar. Ertesi Bene ancak mayısta tekrar çıkarak Yumurtlamıya ve zarar ziyan yap- Mmıya başlarlar. Salkım güvesi bağların mühim düşmanlarındandır. Yaptığı zarar 1 seneler mahsulü yarı yarıya düşürür. Buna karşı yapılacak Çarelerden birincisi; haşerenin as- Mada barınmasına rscydan ver- Memektir. Madamn ki haşere kışı ömcenin kabukları altında çeçik Fiyor, şu hald. hıştan evi lacak bir temizlik ile — cünü kazımak mümkündür. Kazı udan Sonra ömcelerin kabuklarını soy- Mak, fazla dalları budamak, lü- Zumsuz herkleri toplamak kâfidir. B_'! suüretle daba başka haşerele- Tin de sığınakları yok edilmiş $lur. Bu meyanda asmanın göv- :*liıe adi kireç badanası veya- ut yüz kilo suya 25 kilo karabo- YA ve 1 kilo zaçyağı konmak su- Fetile haz rlanan hususi mahlülden * sürmek İâzımdır. Elhâsıl te- ""fuk bağlarda her türlü heşere- Tin baş nıddıdır. K Kabuk soyma, badana, buda- d, ve bunl?dı birlikte — belin Ştan evvel — yapılması — salkım şıııd*iinin zuburundan evvel ya- a Acak tetbirlerdir. Evvelce bu Si Dılııı....., olursa o zaman tir- "i" Mmeydana çıkar çıkmaz üzer- me"l .berveçlıi &ti reçeteyi serp- lâzımdır. ipie 130 kilo su 1 Ş Bgözlaşı 2 1 ) Sönmemiş kireç 3 Ginyş arap sabunu 4 * V— — karbunat 5 _.dâ'"“fi hazırlamak — için her dikç€ birer miktar suda eritik İân yöy Çıra sıra ile geride ka- ll:'.e:. 'z kilo suyan içine katılır.. T zırlanması — esnasında KÇ0 M f den müthiş bir silâh yarışına gi- rişerek nihâyet harbe kadar işi diye kadar ya- pılan — mühtelif mü za ke relerde, birçok devletler tayyareleri — iki nevi ayırmak ie- temişlerdi : Taarruz silâ- hr olabilen tay- yareler. Müdafaa silâ- hı olan tayyareler. Bir kısım dey. letler ise tayya- İkt motörlü EEN S L Moşhur Do X tayyaresi, Nevyorkta, hüriyet heykeli önünde ileri götüreceklerdir. Silâh yan- şının veticesi maalesef budur. Çün- kü hiç bir millet böyle bir yarışın iktısadi ağırlığına dayanamıyacağı için kendini kâfi derecede hazır- lanmış hissettiği ilk fırsatta, bu yükten kurtulmak için hasmine saldıracaktır. Bu itibar ile vazi- yet ciddidir ve bu ciddi vaziyette akıbeti tayin edilecek olan silâh- lardan biri de tayyarelerdir. Şim- Li — | iyice karıştırılmasını unutmama- hdır. Elde edilen bu bulamaç bağlara serpilince aynizamanda bordu bulamacının - vazifesi de görülmüş olur” Yani hem mildiyo hastalığına hem salkım güvesine ilâç serpilmiş olur. Yalnız bu su- yun köklere sızmamasına dikkat etmelidir. ğ HAMİŞ — Salkım güvesi ile mücadele umuml! olmazsa başka bağlardan çıkan kelebekler yine gelerek kurtları tevlit edebilirler, Çitci renin mutlak olarak bir taarruz silâhi olduğu esasını müdafaa ettiler. Mesele böyle bir safhaya girmiş bulunduğu —bir — gırada bir. kısım devletler, — silâhların kontrolü noktasından harp - tay- yarelerinin serbest bir surette yapılmamasını, hükümet fabrika- larında yapılması lüzumunu - ileri sürdüler. Bu arada, diğer birta- kım kimseler de, bugünkü tica- ret tayyarelerinin ufak bir tadil ile harp tayyaresi haline getirile- bileceğini söyliyerek buna itiraz ettiler. Neticede, beliren kanaat şu oldu: İster harp işi için, ister nakliyat vazifesi için — yapılmış olsun, tayyare, her zaman bir harp silâhıdır. Bu itibarla hükü- met fabrikalarında yapılmalıdır. Ve bu suüretle kontrölü mümkün olür. Bu fikre şimdi şu suretle itiraz ediliyor: Eğer tayyarelerin yapılması tahdit edilirse terakkisine set çekilmiş olur. Binaenaleyh tayya- relerin imali serbest bırakılmıştır. Vaziyetin aldığı bu şekilden bütün dünya tayyare fabrikalarını ciddi bir endişe almıştır. Eğer Cenevrede toplının Tahdidi Tes- lihat Konferansı, tayyare yapmak salâhiyetini — devletlere — verecek olursa, husust — fabrikaların - işi duman olacaktır. Fakat bereket yersin yine şanslı çıktılar: Üç büyük devlet, ilk safhada fikrini bildirdi. Ve tayyarelerin yalnız devlet fabrikalarında yapılmasına taraftar olmadıklarını konferansa tebliğ etti. Bu açık vaziyet alış- tan sonra lahdidi teslihat işinin yürümesi de filen suya düşer gibi oldu. Allah encamımızı hay- retsin vesselâm. L l Bir Hâdise Karşısında Onlar Ve Biz... Amy Conson-genç bir İngiliz tayyareci kadındır. Bundan bir sene evvel Avusturalya ile Lon- dra arasında bir uçuş yapmıştı. Memleketine dönmeden birkaç gün evvel meslektaşlarından Mek lison da oraya geldi ve birgün kendisine sordu: — Benimle misin, Amy? Amy Conson, belki evlenmeyi aklından geçirmişti. Belki değil, mahakkak. Fakat Millison'la ev- lenebileceğini hatırına getirme- mişti. Bu da bir tesadüf eseri idi. Böyle bir teklifle karşıla- evlenmek - ister- şınca — düşünmek — için mühlet istedi ve düşüindükten sonra ce- vap verdi: — Evet... Amy Conson ondan sonra Amy Mollison oldu, yani ismini değiştirdi. Fakat meşgalesi ve hayatta kendisi için çizdiği yolun istikameti zerrece inhiraf etmedi. ©O kadar inhiraf etmedi ki evlenme memurluğundan çıkan yeni karı koca, doğru tayyare meydanına gittiler ve sırtlarına mavi gömlek- lerini giyerek çalışmıya koyulk dular. . Mollison, bir müddet evvel Londra ile Cenubi Afrika ara- sında bir rekor uçuşu yaptı, 4 gün ve 17 buçuk saatta bu me- safeyi aştı, dünyanın takdirlerini topladı. Bir müddet evvel de Avrupadan Amerikaya gidiş, geliş uçuşuna teşebbile etti. Büyük Okyanusu Garptan Şarka — muvaffakıyetle geçti. Fakat dönüş için doktorlar ! müsaade vermediler. Amy Conson kocasile reka- bete girişti. Onun takriben 4,5 günden bir az fazla bir zamanda katettiği mesafeyi daha az vakit de uçabileceğini iddia etti ve yola çıktı. Son gelen haberler, bu tayyareci kadının, yolda bir kaza geçirmesine rağmen, Lon- dra - Kap uçuşunu kocasından 11 saat daha az bir zamanda te- mamladığını bildiriyor. * Garbın. tekniki ve Garbın bugün iriştiği medeniyet seviyesi işte böyle bir sayin mahsulüdür. Bu say, asırlardanbori durmıya- rak, dinlenmiyerek, terekki yo- lunda, insanlara bir parça daha rahat ve kolaylık kazandırmak uğrunda, büyük bir feragatla didinip duruyor. Çoğumuz, Amy Mollisonun kadınlığı ile kendi erkekliğimizi mukayese edereek utanacak mevkide — bulunduğu- muzu çabuk anlarız. y Doğacak Çocukların Cinsi Evlenen bir erkekle kadının Hangi — cinse —mensup çocük yapabileceklerini evvelden anla- mak, artık fennin tespit edebil- iği kolay bir olmuştur. Bu Slı'dıılı yerkoiiry ifrazatlarının mahiyetine bağlıdır. Eğer erkeğin ifrazatı kalevi ise ve kadının hamizi olan ifrazatile muadil su- rette karşılaşırsa, hasıl olacak çocuk hakkında kat'i bir şey söylenemez. Kız olduğu kadar erkek olması ihtimali de çoktur. Fakat bu gibi vaziyetlerde, çok defa, çocuk ikiz olur. Eğer erkek ifrazatı kalevi, kadınınki az ha- mız ise, bu takdirde çocuk erkek olur. Aksi halde yani az kalevi erkek ifrazatile fazla bamız ka- din ifrazatının birleşmesi hemen umumiyetle kiz çocuğa hayat verir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: