20 Ekim 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7

20 Ekim 1932 tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Yaramaz Güner Oto- | — Otobüsün içine girmek Para lâzım oğlum. ıildî .Pırııı yok. Mektebe geç İçin N, — büse Nasıl Biner? 2— Otobüs kalkmazdan evvel Günerin aklına bir fikir geldi. — Çantamı otobüsün demiri- ne geçiririm. Bende içerisine otururum. Mektebe geç kalmam $ — Alkıllı Güner çantamın içine oturdu. Mektebine vaklinde Yetişti, Kendi kendine £x Spanyada n['“ş Olsaydınız yıı'::'"lkkıılm ııı işlerıij.; ıı:e.— çok öğrenirler. ur vi VOU Şalları, önlükler, blüzle- dan eli hep bu kızlar tarafın- Sün *ÜS üğlenir, Bu işte müm- k(ly_"l.:m.b. parlak — renkler fkie, Bör, Bazan giydikleri etek- Yamişee © Dü güzel renklerle iş- Aserllir. — İspanyan - şehirlerinde Kİ Ha aa ee 'a n meşhur tahış, ülleri de ııı,ı:ıı.' kolla- i ibribı ea iRde gördüğünüz çocake İ N elbisesi gayet geniştir. I..:î'* Socuklarının elbiseleri kurr hlfif;- daha - kullanışlıdır. Daha bir Ca Erkekler kisa. işlemeli Yerle eket dar bir pantalon gi- 'Bri..:' P: uçları potim- İner, c."" ketirlerine kadar kalaş “Ydikleri büyük siyah şap- qu"îün huıdn'::ı“:ınıı'ı::: Si şü!unu Yazıcılarım izdan Münir Ziya Beyı bepla ST okuyamadık. a heşredemedik. Yazıyı da- Kigel X Nönr gösdeaği T YA KA söyleniyordu: Kondoktor, —,__İ_'“'K için para Jâzımmış, dedi. Ben dışardayım, Burası parasız. aa - vareorr otobüsüm içine İL sariP ŞEYLER - | Tiyatro İlânı Taşıyan Köpek Denver sokaklarında sırtında bir tiyatro ilânı taşıyan köpek herkesi hayretle sokakta dur- durmuştur. Denver tiyatrosu ilân yapmak için bir köpefli terbiye etmiş ve sokaklarda ilâmı dolaş- tırmıştır. Köpek dükkân came- kânlarının önüne gelince duru- yor, geçenlerin ilânı okumasını bekliyor. On dakika kadar bu- rada toplanan halk okuduktan sonra biraz ötedeki bir came- kânın önünde duruyor, ilânı bu- rada da okutuyor. Bu suretle şehrin bütün caddelerini gezmiş, ve ilânı okutmuştur. İlânın de- miri köpeğin ağrına geçmiştir, lâvha da sırtında oynamadan durmaktadır. — Artık — insanların işlerini hayvanlara — gördürmek mümkün oluyor demektir. 1ESÇOCUK - — v aa aaYER : n ea e Eğlenceli Hikâye S l Kırala Havadis Nasıl Söylenir ? Prusyah Büyük Fredrike - ait bir hikâyedir. Bilirsiniz ya, kırabk lar, padişahlar hodgâm ve zalim olurlar. Fredrik te bunlardan biri idi. — Fredrik hayatında - yalmız anasını, — kızkardeşini — severdi. Bunlardan daha - kuvetli sevdiği bir mahlük vardı, o da, atı idi. Bu, gayet zeki, iri, şahane bir attı. Bir gün Fredrik odasında yazılarile uğraşırken atının hasta olduğanu baber aldı. Fena hal- de kederlendi. Bir kıral olduğu balde atını iyileştirememeyi, kı- rallığına bir zül addetti. Tabil kıraldı. Her istediğini yapabilirdi. Bütün — doktorları, büyük adamları çağırdı, atı iyi- leştirmelerini emretti. “ Kim ki bana atın ölümü haberini getirir ise, asılacağını bilsin , dedi. Birkaç Hiçbir geğişiklik yök. AĞ iyileştinmek için aldıkları bütün tedbirler, bir fayda vermedi. Bir gün saray ağlanlarından biri attan haber almak — Üzere — giderken, yolda ahırcıya rastçeldi ve ona atın öldlüğünü söyledi. Şimdi hepsinin vaziyetini dü- şünün.. Kırala kim söyliyecek? Asılmak - tehlikesini kim gözüne alacak? Herkes bir fikir söyledi, bir çare aradı.. Fakat bir yolunu bulamadılar.. — Saray — dahilinde ç kan havadis gazetesinin çıkma zamanı geldi.. Bunu gazeleye yazmıya da ceskret edemediler. Saray - oğlanlarından biri : — Korkmayin x, dedi. Kırala ben - söyliyeceğim. Hepsi şaşırdılar.. Saray oğlanrı doğru — koralın yanına gitti, Kıral: — Ey, söyle bakalım, at nami? dedi, Oğlan kekeliyerek : — Haşmetmeap.. — dedi, At her zaman olduğu yerdedir. Ya- tıyor. Hiç oynamıyor, Kuvveti yok. Yemek yemiyor. Su içmiyor. Uyku uyumuyor. Nefes almıyor. Gözünü... Kıral sabırsızlıkla bağırdı: — O halde, öldü. — Hakikati, başmetmeap sir söylediniz.. Ölüm haberini — siz verdiğiniz için asılma keyfiyeti nasıl halledilecek ? DT a | ı Tuhaf Fıkralar Küçek — Mehmet misafirlere kedilezini göstermek istedi. Ke- diler aşağıda idi. Koşarak indi. Abnesi: * Dikkat et Mehmet, kedileri incitmeden getir ,, diye seslendi. Mehmet cevap verdi: — Merak etme anne... Yavaş- çacık, — kuyruklarından — tüttüm, öylece getiriyorum. * Gürinin mürebbiyesi, Güzinin temizliğine çok dikkat ederdi. Bir gün Güzinin yüzünü temiz görmedi; Güzin dedi, sana sabah yüzü- nti yıka demiştim. Zannederim. yıkamamışısın. — Yıkadım efendim, havluya bakarsanız anlarsınız. SAYFASİZE Bu Haftaki Bilmecemiz 'Bu Meyvaları Beş Çizki ( Bu resimde birkaç sebze ve İle Biribirinden Ayırınız meyvaların biribirine karışmamasını istiy D.=nııhihl <- n biribirine R birçok çizgiler M biribirinden ayırmak mümkündür. Fakat dükkân sahibi bunu istemiyor. Bunu ancak beş düz çizgi ile a: İstiyor. Elinize sobze iyırmamızı kalemi alınız, beş düz çizgi ile bu resimleri biribirinden ayırınız. O süretle ki her meyva diğerinden ayrılmış gönderiniz. Bu bilmeceyi | kişiye güzel hediyeler verilecektir. Blatchford. z resmi kesip bize |Büyük Çocuklar Fred | ı Büyük adâ lar gibi, büy-. | çocuklar da var. ’ Fred Blatchford | | | bunlarban - biri dir, Fred on do kuz yaşında ikei dı, Tahtadan ço- cuk oyuncakları apmıya başladı Buııluı güzel renklerle boyadı. O zamana — kadar oyuncaklar taştan yapılırdı. Fredin tahtadan boyalı oyuncakları daha ucuz | Olduğu için çok rağbet buldu. Bu sayede yüzlerce dolar kazan- dı. Bu sayede hem mektepte doğra kalisdenlerden “yüz tahsilini yaptı, hem de işine de- vam etti. Bu sayede meşhur da oldu. Mecmualar resmini neşret-« tiler. Bugün çocukların kullar- dıkları tahta oyuncaklar Fre- edin eseridir. Fred Blatchfod Fransız çocuğudur. Geçen Bilmecemizi Doğru Halledenler mızda neşrolunan — bulmacamıadaki ( Yıldı n beağendiği yer | sepettir. Bunu am bulanların arasından hediye alacakların isimlerini a: duo':dlyuıı. M Hediye- alacaklardan İstanbulda bulunan pazartesi, perşembe — günleri öğleden — sonra bizrat idaremize gelerek hediyelerini almaları lAzımdır. Yalnız taşra karilerimizln hediye- leri posta ile adecalerine gönderilir. Birer :det dolma mürekkepli kalem alacaklar : İstanbul Kiz Örtamektebi lalebo- sinden 287 Züboyd eRıza, İstanbul Per- tevalyal Ziseri talobosinden 180 Ualil, | | | 6 teşrinlevvel 982 tarihli nüsha- l karllerimizin İstanbul 44 ünce mektep talebesindem 288 Müeyyet, İstanbul $8 #neül moktı beşinci sımıftan — SEL Fuat, Tstaabul erkek lisesi talobesinden 644 M. Halli, İstanbul Kız Ortamektebi talebesinden 419 Atıf Bey ve Hanımlar. Birer adet kurşunkalemi ala- caklar : İstanbul İnkılâp Jisosi talebesinden 177 Sulet, İstanbul Kız Ortamektebi talebesincen Sil Melâhat, — İstanbul 44 0ncü moktep beşinci sınıftan 3808 Kemal, İstanbul — Pertovniyal Bsesi ikinci bınıltan G2 İbrahim, Kadırga üçüncü mektep talebosinden 143 Şa- diye Salm, İstasbul Kız Ortamektebi talobesinden — 220 Fethiye — Nazif Hanim ve Beyler. İ e)

Bu sayıdan diğer sayfalar: